Gülşah Saraçoğlu Sosyal Medya Hesabından ”Can Güvenliğim Yok” Çağrısında Bulundu!

Bir süredir kendisini takip eden ve tehditlerine maruz kaldığı bir kişinin kendine yaşattıklarından dolayı zorlu günler geçiren modacı Gülşah Saraçoğlu, sesini sosyal medya üzerinden takipçilerine duyurmak istediği bazı paylaşımlar yaptı. Moda …

Bir süredir kendisini takip eden ve tehditlerine maruz kaldığı bir kişinin kendine yaşattıklarından dolayı zorlu günler geçiren modacı Gülşah Saraçoğlu, sesini sosyal medya üzerinden takipçilerine duyurmak istediği bazı paylaşımlar yaptı.

Moda programlarının aranan jürisi olarak tanıdığımız Gülşah Saraçoğlu, birçok ünlü ismimizin de sahne kostümlerine imzasını atan bir isim.

Ünlü modacı dört yılı aşkın süredir bir takipçisi tarafından tehdit ediliyor ve siber zorbalıklara maruz bırakılıyor. Nitekim kendisinin hesabı onu rahatsız eden bu kişi tarafından iki yıl önce çalınmış ve kullanıcı Saraçoğlu’nun kullanıcı adı ”metres Gülşah” olarak değiştirilmişti.

Maruz kaldıklarına artık dayanamayan Gülşah Saraçoğlu, korku ve endişelerini sosyal medya hesabından anlattı. Takipçilerine içini döken modacı, yardım çağrısında bulundu.

Ünlü isim; gittiği otellerde o kişi tarafından takip edildiğini, mesaj yoluyla tehdit edildiğini ve yakınındaki kişilerin de saldırıya uğradığını açıkladı. ”Üzerime yakışmayan her türlü iftirayı bana atabilir.” diyen Saraçoğlu, Kıbrıs seyahatinde kendisine yaşatılan dehşet verici olayı da takipçileriyle paylaştı.

”Ruh hastası kanı bozuk bir manyakla uğraşıyorum” diyen Saraçoğlu, ödül töreni için Kıbrıs’ta konakladığı otelin kendisine bu konuda hiç yardımcı olmadığını, kamera kayıtlarının kendisine verilmediğini ve polis çağırmaya gerek duymadıklarını belirtirken ”Çocuğumla geziyorum” diyerek kendisinden çok çocuğu için endişelendiğini ve onu korumak istediğinin altını çizdi.

Ünlü modacı açıklamalarda bulunduğu videolu paylaşımların ardından ”Can Güvenliğim Yok” yazan bir resmi de hikayesinde paylaştı. Paylaşımının üzerine ”Büyük harflerle yazıyorum” notunu düştü.

Ekranlara Dönüyor: Güzel Oyuncu Mine Tugay’ın Yeni Sezonda Rol Alacağı Dizi Belli Oldu!

Televizyon ekranlarının sevilen ismi Mine Tugay, geçtiğimiz yıl Yalı Çapkını’nda 10 bölüm rol almıştı. Güzel oyuncunun yeni sezonda rol alacağı dizi belli oldu. Kaynak: 2. Sayfa Televizyon ekranlarının en beğenilen simalarından biri olan Mine Tugay …

Televizyon ekranlarının sevilen ismi Mine Tugay, geçtiğimiz yıl Yalı Çapkını’nda 10 bölüm rol almıştı. Güzel oyuncunun yeni sezonda rol alacağı dizi belli oldu.

Kaynak: 2. Sayfa

Televizyon ekranlarının en beğenilen simalarından biri olan Mine Tugay, son olarak geçtiğimiz yıl Yalı Çapkını’nda rol almıştı.

Yeni sezonda ekranlarda yer alıp almayacağı belirsiz olan güzel oyuncuyla ilgili bir gelişme yaşandı.

2. Sayfa’nın haberine göre güzel oyuncu yeni sezonda Ebru Özkan ve Bülent İnal’ın rol aldığı dizinin kadrosuna katıldı.

Başrol olacağı iddia edilen Tugay’ın dizideki karakterine dair detaylar henüz netleşmedi.

Fenerbahçe’de Szymanski’nin Kaçırdığı Gol Saç Baş Yoldurttu

Fenerbahçe kariyerine gol ve asistlerle başlayarak taraftarları mutlu eden Sebastian Szymanski, son dönemde gol sevinci yaşamaktan hayli uzak kaldı. Bunun yanında Antalyaspor maçında öyle bir gol kaçırdı ki kendisiyle ilgili eleştirileri adeta haklı …

Fenerbahçe kariyerine gol ve asistlerle başlayarak taraftarları mutlu eden Sebastian Szymanski, son dönemde gol sevinci yaşamaktan hayli uzak kaldı. Bunun yanında Antalyaspor maçında öyle bir gol kaçırdı ki kendisiyle ilgili eleştirileri adeta haklı çıkardı.

Szymanski’nin İstanbul günleri rüya gibi başlamıştı. Hatta kendisi ile ilgili geldiği dönem “skorer değil” diyen Serdar Ali Çelikler, “zorunlu açıklama” yapmaya zorlanmıştı.

Ancak zaman Serdar Ali Çelikler’i adeta haklı çıkardı. “Gol atamayan 10 numara” olarak eleştirilerini sürdüren Çelikler için bu gece bir done daha çıktı.

Sebastian Szymanski, kaleye bir metre mesafeden müsait pozisyonda topu ağlara gönderemedi.

Szymanski’nin saç baş yoldurttuğu o pozisyon:

Erzincan’da Hemşire Zeynep Çakır Yaşamını Yitirdi 

Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Yoğun Bakım Servisi’nde hemşire olarak görev yapan Zeynep Çakır (27), geçirdiği rahatsızlık sonucu yaşamını yitirdi. 

Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Yoğun Bakım Servisi’nde hemşire olarak görev yapan Zeynep Çakır (27), geçirdiği rahatsızlık sonucu yaşamını yitirdi.

Sağlık durumu yerinde olan ve herhangi bir kronik rahatsızlığı bulunmayan Çakır’da yaklaşık 15 gün önce geçirdiği gribal enfeksiyonun ilerlemesi sonucunda organ yetmezliği gelişti. Tedavi için Erzurum’da bir hastaneye sevk edilen Çakır, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Hemşire Zeynep Çakır’ın ani vefatı sağlık camiasını yasa boğdu. Başhekimi Prof. Dr. Ufuk Kuyrukluyıldız, yayımladığı taziye mesajında şunları söyledi, “Hastanemizde görev yapan Yoğun Bakım hemşiresi arkadaşımız Zeynep Çakır, ne yazık ki hayatını kaybetmiştir. Merhumeye Allah’tan rahmet, kederli ailesine ve sağlık camiamıza başsağlığı diliyoruz. Başımız sağ olsun” Zeynep Çakır’ın vefatı sağlık çalışanları arasında büyük üzüntü yaratırken, sevenleri ve mesai arkadaşları derin bir yasa boğuldu. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

Devlet Okullarına Güvenlik Alınmayacak, Güvenlik Kamerası Var!

Okullardaki güvenlik sorunu çözülemezken, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, okullarda güvenlik görevlisi istihdam etmeyeceklerini söyledi. 

Okullardaki güvenlik sorunu çözülemezken, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, okullarda güvenlik görevlisi istihdam etmeyeceklerini söyledi.

Okullardaki güvenlik sorunuyla ilgili soruları da yanıtlayan Tekin, okulların risk olasılığı itibarıyla analiz edildiğini, riskli bölgelerde polislerin olduğunu, okullarda güvenlik görevlisi istihdam politikaları olmadığını, okulların tamamına yakınında güvenlik kamera kayıtları bulunduğunu belirtti. Tekin, okulların depreme hazır hâle getirilmesine ilişkin de mevcut dersliklerin yarısından fazlasının 2002 sonrasında inşa edildiğini ve yapılan okulların depremle ilgili tüm mevzuatlara uygun inşa edildiğini anımsattı Deprem bölgesinde de 2002 sonrasında inşa edilip yıkılan okulun yok düzeyde olduğunu kaydeden Tekin, 2002’den önce inşa edilen tüm okulların deprem analizini yaptıklarını ifade etti. Okullarda güçlendirme ya da yık yap yöntemiyle modern binalar inşa ettiklerini belirten Tekin, “2002 öncesinde yapılan okullarımızın deprem açısından yüzde 80’i bu anlamda gözden geçirildi.” diye konuştu.

“Kayıt hakkı olduğu hâlde kaydetmemek gibi seçenek yok”

Bakan Tekin, deprem bölgesindeki 11 ilin tamamında 9 bin 935 dersliğin kullanılamaz hâle geldiğini aktararak, “Bu dersliklerin yerine 19 bin 784 derslik planladık. Bunların da şu an 6 binin üzerindekiler 9 Eylül itibarıyla eğitim öğretime başlamış durumda. Büyük çoğunluğu yıl sonu itibarıyla bitmiş olacak. 2025-2026 eğitim öğretim yılı başladığında her bir ilimiz için Cumhurbaşkanımızın talimatıyla 6 Şubat öncesindeki derslik sayısının yüzde 10 fazlası kadar derslik hayata geçmiş olacak.” ifadelerini kullandı.

Okullardaki bütçeyle ilgili de konuşan Tekin, geçen yıllara oranla bütçede azalma söz konusu olmadığını söyledi.

OKULLARDA ÖĞRETMEN VAR, ÖĞRENCİ VAR TEMİZLİK YOK! 

Okullarda kayıt ücreti alındığına dair iddiaları da yanıtlayan Tekin, ortaöğretim kurumlarında sınavla ya da adrese dayalı öğrenci alan liselerin olduğunu, okul müdürünün “Kayıt yapmıyorum.” deme inisiyatifinin bulunmadığını söyledi. Süreçlerin elektronik ortam üzerinden yürütüldüğünü hatırlatan Tekin, “Kayıt hakkı olmayan okullarda veli bir şekilde oraya kaydettirmek istediği için farklı yöntemler deniyor olabilir. Kayıt hakkı olduğu haâlde kaydetmemek gibi seçenek yok. Okullarımızı, müdürlerimizi zan altında bırakmasınlar” diye konuştu. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

Öğretmen Atamalarında Mülakat Payı Ne Olacak?

KPSS’de başarılı puan alan öğretmenler Danıştay’dan gelecek mülakat kararını bekliyor. Ancak Milli Eğitim Bakanlığı tarafından mülakat belirsizliği sürüyor. 

KPSS’de başarılı puan alan öğretmenler Danıştay’dan gelecek mülakat kararını bekliyor. Ancak Milli Eğitim Bakanlığı tarafından mülakat belirsizliği sürüyor.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, mahkeme kararına göre mülakat notunun yüzde 100 ya da yüzde 50’si ile atama yapacaklarını duyurdu.

Öğretmen atamaları 

Bakan Tekin, öğretmen atamalarıyla ilgili soruya ilişkin, her yıl öğretmen ihtiyacıyla ilgili değerlendirmeler yaptıklarını söyledi. Atama sonuçlarıyla ilgili Danıştay’ın kararını beklediklerini kaydeden Tekin, Danıştay’ın kararına göre, mülakat notunun yüzde 100 ya da yüzde 50’siyle atama yapacaklarını belirtti. Tekin, önceki gün atama sonuçlarının E-Devlete açılmasıyla ilgili “Önceki gün, Bilgi İşlem Daire Başkanlığımızdaki bir arkadaşımız sistemin verilerini E-Devlete açmış. Bunu iyi niyetli mi yaptı, kötü niyetli mi yaptı? Onunla ilgili bir soruşturma süreci yürüteceğiz.” şeklinde konuştu. Tekin, sonuçların açılmasıyla ilgili soruşturma açtıklarını ifade etti. Danıştay’dan karar çıkmadığı için henüz atamaların olmadığını belirten Tekin, Danıştay’dan karar çıktığı zaman oradaki hesaplama yöntemine göre hesaplama yapacaklarını ve ekranı açacaklarını dile getirdi. Atama dönemindeki mülakat süreciyle ilgili Tekin, öğretmenlik mesleğinde mülakat yapılmasını, gereken bir uygulama olarak gördüğünü söyledi. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

Metin Arolat’ın Ölüm Sebebi Serum Takviyesi mi ? 

Metin Arolat’ın erken ve ani ölümü sanat camiasında derin üzüntüye yol açarken, ünlü sanatçının sahne öncesi evinde aldığı bildirilen kokteylin kalp krizini tetiklemiş olabileceği gündemde 

Metin Arolat’ın erken ve ani ölümü sanat camiasında derin üzüntüye yol açarken, ünlü sanatçının sahne öncesi evinde aldığı bildirilen kokteylin kalp krizini tetiklemiş olabileceği gündemde

Metin Arolat Sahneden Önce Serum Takviyesi Almış!

Şarkıları ve çektiği kliplerle Türk pop müziğine damgasını vuran sevilen şarkıcı Metin Arolat, sahnede şarkı söylerken fenalaşarak yaşamını yitirdi. Sahnede yapılan kalp masajına rağmen Arolat kurtarılamamıştı. Arolat’ın ölümünün ardından ölüm şekli ve sahne öncesi evinde aldığı söylenen serum takviyesi tartışmalara yol açtı. Metin Arolat’ın 20 yıllık arkadaşı Kaan Öztürk, “Sahneden önce evinde serum takviyesi almış. Bu serum kalp krizini tetiklemiş olabilir. Çevremizde sağlık hizmeti adı altında denetlenmeyen bir çok iş yapılıyor.

Bir sanatçının şarkı söylerken aniden yere düşüp kalp krizi geçirmesi normal mi bilmiyorum. Kalp masajı yapıldı ama dönmedi, demek ki çok ciddi bir sağlık sorunu yaşadı” dedi.

Evde Damardan Tedavinin İstenmeyen Tehlikeli Sonuçlar Doğurabilir

İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi, Kardiyoloji Uzmanı Dr. İnan Mutlu, evde damardan tedavi verilmesinin bir çok riski bulunduğunu belirterek, “Sağlık Bakanlığı’na bağlı ruhsatlı çalışan merkezler, Aile Sağlığı Merkezleri görevlileri haricindeki kişiler tarafından evde damardan tedavi verilmesi çeşitli riskler barındırabilir. Damardan tedavi sonrasında alerjik reaksiyonlar, istenmeyen tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Öte yandan piyasalaşan sağlık sistemi derken, alternatif tıp adı altında, bilimsel kanıtları olmayan işler yapılmasına da karşı durmak gerekir. Bu olay özelinde ne olduğunu elbette bilmiyoruz. Sağlıkta gericileşme ve piyasacı bir sağlık sistemi elbette topluma zarar verecektir. Bizler, bilimsel olanı, kanıta dayalı tıbbı savunmakla ve korumakla yükümlüyüz” dedi. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

Karaciğer Naklinde Bir İlk

Karaciğer naklinde bir ilk daha gerçekleşti. İnönü Üniversitesi Karaciğer Nakli Enstitüsü 7’li çapraz karaciğer naklini dünyada ikinci kez gerçekleştirdi. 

Karaciğer naklinde bir ilk daha gerçekleşti. İnönü Üniversitesi Karaciğer Nakli Enstitüsü 7’li çapraz karaciğer naklini dünyada ikinci kez gerçekleştirdi.

Aynı anda 14 ameliyathanede, 50’si cerrah olmak üzere 120 kişilik ekibin eş zamanlı ve aktif olarak gerçekleştirdiği yedili çapraz karaciğer nakli operasyon başarıyla tamamlandı. İnönü Üniversitesi Karaciğer Nakli Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Sezai Yılmaz: “Önümüzdeki 50 yıl içinde dünyanın başka bir yerinde bu büyüklükte bir operasyonun gerçekleştirilmesini mümkün görmüyorum. Dünyanın örnek karaciğer nakil ekiplerinden birine sahibiz. İnönü Üniversitesi, çapraz karaciğer naklinde dünyanın küresel öncüsü” dedi.

Yükseköğretim Kurumu (YÖK) tarafından konu hakkında yayımlanan bültende şu ifadelere yer verildi, “İnönü Üniversitesi Karaciğer Nakli Enstitüsü, dünya tıp tarihine geçecek önemli bir operasyonu ikinci kez gerçekleştirdi. Yedili çapraz karaciğer nakli 14 ameliyathanede 50’si cerrah olmak üzere toplam 120 kişilik ekibin eş zamanlı ve aktif olarak görev yaptığı operasyonla başarıyla tamamlandı. İnönü Üniversitesi Karaciğer Nakli Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Sezai Yılmaz, 7 donör ve 7 alıcıdan oluşan yedili çapraz karaciğer naklini yaptıklarını belirterek, “Bu operasyon, dünya tarihinde ikinci kez yapılıyor ve ilki de yine Malatya’da gerçekleştirilmişti. Önümüzdeki 50 yıl içinde dünyanın başka bir yerinde bu büyüklükte bir operasyonun gerçekleştirilmesini mümkün görmüyorum.” dedi.

Dünyada 17 Üçlü Çapraz Nakil Yapıldı

Dünyada bugüne kadar 17 tane üçlü çapraz karaciğer nakli yapıldığını, bunların 14’ünün İnönü Üniversitesinde gerçekleştirildiğini anlatan Yılmaz, “Şimdiye kadar dünyada 7 tane dörtlü çapraz karaciğer nakli yapıldı bunların hepsi Malatya’da gerçekleştirildi. 3 tane altılı, 3 tane beşli çapraz karaciğer nakli yapıldı. Bunların da hepsi burada gerçekleştirildi. Yedili çapraz karaciğer naklini yine ilk kez biz yapmıştık, bugün tarihi bir gün, ikinci yedili çapraz karaciğer naklini de biz yaptık.” şeklinde konuştu. Malatya’daki operasyon ekibinin güçlü bir kadrodan oluştuğunu ve dünyanın en iyileri arasında olduğunu belirten Prof. Dr. Yılmaz, dünya tarihine geçen yedili çapraz karaciğer nakliyle ilgili şu bilgileri verdi: “Aynı anda 14 ameliyathanede yürütüldü ve 50 cerrah aktif olarak çalıştı. Anestezistler, hemşireler, yardımcı personel, anestezi ve radyoloji teknisyenleri de dahil edildiğinde, toplamda 120 kişi bu operasyonlarda görev aldı. Böylesi karmaşık operasyonlar için güçlü bir ekip, gelişmiş fiziki olanaklar ve ileri tıbbi teçhizat gerekiyor. Burada inanılmaz bir eğitim potansiyeli var, genç akademisyenler yetişiyor ve her ne kadar bazıları batıya göç etse de bu güçlü yapıyı hiçbir şekilde zayıflatmıyor.”

“Dünyada çapraz karaciğer nakli için adres olarak Malatya gösteriliyor”

Türkiye ve yurt dışından birçok hastanın İnönü Üniversitesi Karaciğer Nakli Enstitüsüne başvurarak sağlıklarına kavuştuklarını vurgulayan Yılmaz, “İnanılmaz yapıda teçhizatımız var. Dünya çapında bir karaciğer nakil programı oluşturuldu. Bugün sanıyorum ki bu yılın 200’üncü karaciğer naklini yapıyoruz. Şimdiye kadarki yaptığımız çapraz karaciğer nakli sayısı 157 olacak. Azerbaycan, Suudi Arabistan, Kırım ve Yemen gibi ülkelerden gelen hastalar da çapraz karaciğer nakli sayesinde tedavi olma şansı yakalıyor.” ifadelerini kullandı. Türkiye ve dünyada çapraz karaciğer nakli ve uyumsuz canlı donörlerle ilgili Malatya’nın adres gösterildiğinin altını çizen Yılmaz, “Ülkemizde ve dünyada karaciğer hastaları için önemli bir bilinç oluştu ve hastalar çapraz karaciğer nakli için Malatya’ya başvurmaya başladı. İnönü Üniversitesi Karaciğer Nakli Enstitüsü çapraz karaciğer nakil sisteminin şu anda tüm dünyadaki küresel öncüsü diyebiliriz.” şeklinde konuştu.

“Boston’dan iki Türk profesörün geliştirdiği algoritmayı kullanıyoruz”

Çapraz karaciğer nakillerinin birden fazla bilim dalının iş birliği ile başarılan bir yöntem olduğunu vurgulayan Yılmaz, “ Boston College’den iki bilim insanıyla birlikte çalışıyoruz. Prof Dr Tayfun Sönmez ve Prof Dr Utku Ünver, 2012’de çapraz böbrek nakilleriyle “Ekonomi Alanında Nobel Ödülü” kazanan ekipteki en önemli role sahip ekonomistler. Onların geliştirdiği algoritma sayesinde çoklu çaprazlar söz konusu, çapraz karaciğer nakli gerçekten son derece yenilikçi yaklaşım” dedi.

Kırım’dan Gelen Anne Karaciğerini Başka Hastaya Verdi, Kızı Sağlığına Kavuştu

Yılmaz, “Bugün de nitekim 7 canlı vericili karaciğer nakli içerisinde, çapraz karaciğer nakli içerisinde bir hastamız Kırım’dan başvurdu, aslen Türk kendisi ama Kırım’da yaşıyor. Annesiyle birlikte geldi, uzun zamandan beri karaciğer nakli bekleyen bir kız çocuğu, bu çapraz karaciğer nakli sayesinde bir hastamızdan karaciğer grefti bulabildi, annesi de başka bir hastaya karaciğer verdi. Son derece iyi bir sonuç elde edebildik diyebilirim.” dedi. Yılmaz, organ bağışının önemine vurgu yaparak, “Organ bağışını mutlaka artırmamız lazım, halkımızın bu konuda duyarlı olduğuna inanıyorum. Yeni Sağlık Bakanımız Sayın Kemal Memişoğlu’nun da bu konuda son derece istekli ve aktif olduğunu biliyorum.” ifadelerini kullandı. Çapraz karaciğer nakilleri sayesinde Malatya, dünya genelinde karaciğer nakli alanında önemli bir merkez haline gelirken, İnönü Üniversitesi Karaciğer Nakli Enstitüsü de bilimsel yeniliklerde öncülüğünü sürdürüyor. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

“Kamudaki Sağlık Personeli Adalet Bakanlığı’na Bağlansın mı?” Tartışması

Hekim Birliği Sendikası, #hekimeşiddetedurde kampanyası başlattı. Sendika yetikileri, “Sağlık Bakanlığı sağlık birimlerinin Adalet Bakanlığı’na bağlanmasını mı beklemektedir” diye sordu. 

Hekim Birliği Sendikası, #hekimeşiddetedurde kampanyası başlattı. Sendika yetikileri, “Sağlık Bakanlığı sağlık birimlerinin Adalet Bakanlığı’na bağlanmasını mı beklemektedir” diye sordu.

Hekim ve sağlık profesyonellerinin bağlı olduğu örgütler, sağlıkta şiddetin bitmesi için Sağlık Bakanlığı’nı daha fazla önlem almaya davet etti. Hekim Birliği Sendikası hekimeşiddetedurde’ etiketiyle başlatılan kampanyasında çarpıcı bir ifadeye imza attı. Sendikanın X hesabından yapılan açıklamada,  Sağlık Bakanlığı, devletin resmi kurumunda koruyamadığı hekim ve sağlık çalışanlarına uygulanan şiddet konusunda hızlı reaksiyon verecek yasal düzenlemeleri hayata geçirecek midir? Yoksa, kamudaki sağlık birimlerini, görevi başında olmasa bile personeline uygulanan şiddette hızlı yargı süreci ile tutuklanmasına imkan veren yasaları kullanan Adalet Bakanlığı’na bağlanmasını mı beklemektedir?” ifadelerine yer verildi. 

Sağlık Bakanlığı Sağlıkta Şiddeti Önlemek İçin Yasal Düzenlemeleri Hayata Geçirecek mi ?

Sendikanın açıklamasında, “Aile Sağlığı Merkezleri; koruyucu sağlık hizmetlerinin verildiği, kronik rahatsızlıklarının takibinin yapıldığı ve acil servislerin yeşil alanda muayene ettiği hastaların, %97’sinin tedavisinin yapılabileceği bir sağlık birimidir. Aile Sağlığı Merkezleri; işe gitmek istemeyenlerin rapor alacağı, yivsiz tüfeklerden sürücü olur raporlarına kadar 400’e yakın rapor verilen sağlık birimleri olmamalıdır. Her kurumun isteyeceği sağlık raporu farklı olmaktadır. Bu nedenle kurumlar talep ettikleri rapor ile ilgili Sağlık Bakanlığı’ndan bilgi almalıdır. Kurumların talep ettikleri raporlar veya kişilerin heyet raporları için her ilde “Sağlık Rapor Merkezleri” kurulmalıdır. Eskişehir Tepebaşı’nda ASM’de kadın hekimin sahte rapor talebini reddetmesi üzerine darp edilmesi, sahte raporu almanın hak’mış gibi algılanmasından kaynaklanmaktadır. Aile hekimleri görevlerini, kendilerine tanımlanan sınırlar içerisinde RESMİ olacak şekilde yapmaktadır. Aile Sağlığı Merkezleri’nde, gebe takibi ve muayenesi yapılırken HASTA MAHREMİYETİ’ne dikkat edilir. Mersin Toroslar’da ASM’de, gebe muayenesi yapılırken çocuğuna aşı yaptırmak için gelen ailenin, hasta mahremiyeti sebebiyle babanın odaya girmemesi talep edildiği için, hemşire ve aile hekimi darp edilmiştir. ASM’lerde şiddete uğrayan aile hekimi, hemşire, ebe ve ASM çalışanları sizlerin sağlığı için görev yapmaktadırlar. ASM’deki herkes, bir insan ve onların da bir ailesi var. Sizlerin sağlığı için var gücüyle çalışan Aile Hekimleri ve ASM çalışanlarına uygulanan şiddetin amacı nedir?  Sağlık Bakanlığı, devletin resmi kurumunda koruyamadığı hekim ve sağlık çalışanlarına uygulanan şiddet konusunda hızlı reaksiyon verecek yasal düzenlemeleri hayata geçirecek midir? Yoksa, kamudaki sağlık birimlerini, görevi başında olmasa bile personeline uygulanan şiddette hızlı yargı süreci ile tutuklanmasına imkan veren yasaları kullanan Adalet Bakanlığı’na bağlanmasını mı beklemektedir?” bilgileri yer aldı. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı) 

MEB Müfettiş Yardımcısı Alımı

“Bakanlık Müfettiş Yardımcısı” alımına yönelik sınav sürecini düzenleyen duyuru, bugün Resmî Gazete’de ve Millî Eğitim Bakanlığının www.meb.gov.tr internet

“Bakanlık Müfettiş Yardımcısı” alımına yönelik sınav sürecini düzenleyen duyuru, bugün Resmî Gazete’de ve Millî Eğitim Bakanlığının www.meb.gov.tr internet adresinde yayımlandı.
Bu kapsamda, öğretmen ve öğretmen dışı alan olmak üzere sınavla toplam 100 Bakanlık Müfettiş Yardımcısı alınacak. Bakanlık müfettiş yardımcılığı sınavı başvuruları 14-25 Ekim 2024 tarihleri arasında öğretmenlik alanından başvuranlar için MEBBİS, öğretmenlik dışı alanlardan başvuranlar için ise T.C Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi (Kariyer Kapısı) üzerinden yapılacak.

 Müfettiş yardımcılığına 25 alandan, toplam 50 öğretmen alınacak

Öğretmenlik alanları için yarışma sınavı, yazılı ve sözlü sınav olmak üzere iki aşamadan oluşacak. Adaylık ve sözleşmeli öğretmenlik süresi dâhil olmak üzere sınav başvurusunun son günü itibarıyla öğretmenlikte 8 yıl ve daha fazla hizmeti bulunmak koşulu ile hâlen Bakanlık kadrolarında görev yapan ve yarışma sınavının yapıldığı yılın ocak ayının birinci günü itibarıyla 35 yaşını doldurmamış olanlar, Bakanlık müfettiş yardımcılığı sınavına başvurabilecek. Belirtilen 8 yıllık sürenin hesabında resmî ve özel örgün ve yaygın eğitim kurumlarında yönetici ve öğretmen olarak geçirilen süreler ile askerlik hizmetini temel askerlik eğitiminden sonra Bakanlığa bağlı eğitim kurumlarında öğretmen olarak yerine getirenlerin bu süreleri birlikte değerlendirilecek.

 Öğretmenlik dışı alanlardan toplam 50 müfettiş yardımcısı alınacak

Öğretmenlik dışı alanlardan alımı yapılacak müfettişler; eğitim ve öğretime dair denetimlerde görev almamakta, Bakanlığa bağlı kurum ve personelin idari işleri, mali hususlar, döner sermaye işletmeleri, yapım-onarım süreçleri, ihale işleri vb. konularda inceleme, soruşturma ve denetim yapmaktadır. Öğretmen dışı alan için yarışma sınavı, KPSS ve sözlü sınav olmak üzere iki aşamadan oluşacak. Öğretmenlik dışı alan başvurularında ise en az dört yıllık lisans eğitimi veren hukuk, siyasal bilgiler, iktisadi ve idari bilimler, iktisat, işletme, mühendislik, mühendislik-mimarlık ve teknoloji fakülteleri veya bunlara denkliği Yükseköğretim Kurulu tarafından kabul edilen yurt içi ve yurt dışındaki yükseköğretim kurumlarından mezun olanlar başvurabilecek. 35 yaşını doldurmamış olan ve duyuruda ilan edilen KPSS puan türlerinden 75 ve üzerinde puan almış olmak kaydıyla başvuru yapanlardan en yüksek puan sıralamasına göre alınacak kadro sayısının iki katı aday arasında bulunmak şartı aranıyor.
Öğretmenlik alanlarından başvuran adaylar için;
Yazılı sınav: 
23 Kasım 2024 Cumartesi günü, Ankara’da saat 10.00’da tek oturum halinde yapılacak. Sınav 80 sorudan oluşacak. Yazılı sınav sonuçları 6 Aralık 2024 tarihinde www.meb.gov.tr ve odsgm.meb.gov.tr internet adreslerinden yayımlanacak.
 Sözlü sınav:
Sözlü sınava girmeye hak kazananlar ile sınav yeri ve tarihi 10 Ocak 2025 tarihinde www.meb.gov.tr internet adresinde ilan edilecek. Sözlü sınav Ankara’da 20-24 Ocak 2025 tarihleri arasında yapılacak.  Sınav sonucu 7 Şubat 2025 tarihinde www.meb.gov.tr ve tkb.meb.gov.tr web adresinden yayımlanacak. Atanmaya hak kazananlar 7 Mart 2025 tarihinde ilan edilecek. Öğretmenlik dışı alanlardan başvuran adaylar için;
Sözlü sınav:
Sözlü sınava girmeye hak kazananlar ile sınav yeri ve tarihi 22 Kasım 2024’te ilan edilecek.  Sözlü sınavlar 2-6 Aralık 2024 tarihleri arasında Ankara’da yapılacak. Sözlü sınav sonuçları 20 Aralık 2024 tarihinde kariyerkapisi.cbiko.gov.tr web adresinden açıklanacak. Atanmaya hak kazananlar 17 Ocak 2025 tarihinde kariyerkapisi.cbiko.gov.tr adresinde ilan edilecek. “Bakanlık Müfettiş Yardımcısı” alımına ilişkin duyuruya ulaşmak için tıklayınız. 
(BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)