Araştırmacıların Geliştirdiği Mantar Tarafından Kontrol Edilebilen Robot Tam Olarak Nasıl Çalışıyor?

Düşünün ki bir robot, bir mantarın elektrik sinyalleriyle kontrol ediliyor. Bu kulağa bilim kurgu gibi gelse de Cornell Üniversitesi’ndeki bilim insanları bunu başardı. “İyi de nasıl?” diyorsanız gelin anlatalım.

Cornell Üniversitesi’nde yapılan çalışmalar sonucunda, Robert Shepherd liderliğindeki ekip kral istiridye mantarının miselyumunu robotların donanımına entegre eden ilginç bir teknoloji geliştirdi.

Oldukça multidisipliner olan bu araştırmanın, mekanik mühendisliği, elektronik, biyoloji, mikoloji ve sinyal işleme gibi farklı alanların uzmanlarının bir araya gelmesiyle gerçekleştirildiği biliniyor.

Kral istiridye mantarının miselyumunu kullanarak geliştirdikleri bu robotlar, doğrudan mantarın ürettiği elektrik sinyalleriyle hareket edebiliyor.

Yani, bir yanda doğa mucizesi bir mantar, diğer yanda mühendislik harikası bir robot birleşerek biyo-hibrit bir teknoloji ortaya çıkıyor da diyebiliriz.

Kral istiridye mantarının miselyumu, aslında mantarın toprak altındaki kök benzeri yapılar olduğundan, besin taşıyan ve çevresel koşulları algılayan bir ağ oluşturarak mantarın hayatta kalmasını sağlıyor.

Miselyumun, elektrik sinyalleri üretme yeteneğine sahip olması sebebiyle, bilim insanları söz konusu miselyumun elektriksel sinyalleri tespit ederek bir robotu kontrol edebileceklerini keşfettiler.

Peki bu tam olarak nasıl mümkün oluyor?

Miselyumun biyolojik bir elektrik üreticisi gibi çalıştığını belirten araştırmacılar, miselyumu robotun donanımına entegre ederek bu elektrik sinyallerini elektrotlarla yakalamayı başardılar.

Elektrotların, mantarın büyüyen miselyum ipliklerine sarılması sonucunda mantarın doğal elektriksel aktivitelerini algıladığı belirtiliyor.

Ancak, miselyum çok ince olduğu için bu sinyalleri doğru bir şekilde yakalamanın oldukça zor olduğu da ekleniyor.

Konunun temelini anladık. Peki robot nasıl hareket ediyor?

Araştırmacılar, mantarın ürettiği ham elektrik sinyallerini okuyabilen bir arayüz geliştirerek, bu arayüzün miselyumun ürettiği sinyalleri dijital bilgiye çevirmesini ve bu bilginin robotun motorlarına gönderilmesini sağlıyorlar.

Yani, miselyumdan gelen sinyaller robotun bir nevi beyni gibi davranıyor ve robotun hareket etmesini sağlıyor.

Ek olarak, robotlar sadece elektrik sinyallerine değil, ultraviyole ışık gibi çevresel faktörlere de tepki verebildiği belirtiliyor.

Açıklamak gerekirse, mantar ışığı sevmediği için robotun ışık yoğunluğuna göre hızlanma ya da yön değiştirme gibi aktivitelerde bulunabileceği söyleniyor.

Araştırmacıların bu buluşunun gelecekte tarım başta olmak üzere çeşitli alanlarda kullanılabileceği de belirtiliyor.

Kaynak: CNN, Cornell University

TikTok, İçerik Üreticileri İçin Yeni Bir Abonelik Sistemi Duyurdu

TikTok, yaptığı açıklama ile içerik üreticileri için Patreon tarzı yeni bir abonelik duyurdu.

Sosyal medya platformları, içerik üreticilerini kendi platformlarında tutmak için çeşitli abonelik modelleri sunmaya başlamıştı. Bu platformlardan biri de hiç şüphesiz TikTok idi. TikTok, belirli bölgelerdeki içerik üreticileri için yeni bir abonelik paketi açıkladı. 

TikTok’un hâlihazırda bir abonelik modeli bulunuyor olsa da yeni abonelik paketi, bir anlamda Patreon gibi platformlara rakip olacak ve abonelere özel içerikleri paylaşılabilmesini sağlayacak. Yeni abonelik sisteminde üç farklı katman bulunacak ve farklı katmanlarda farklı içeriklere erişilebilecek. Instagram ve YouTube’un da benzer özellikleri bulunduğunu da hatırlatalım.

Abonelikler yeni özellikler sunacak

Abonelik sistemi ile birlikte kullanıcılar, içerik üreticilerinin sunduğu ek özelliklere de kavuşacaklar. Bu özellikler arasında sadece videolar yer almayacak, canlı yayınlar ve sadece ücretli abonelere ait notlar ve Sub Space gibi ek iletişim kanalları da bu paketler ile erişilebilir olacak. Ayrıca aboneler canlı yayınlarda kullanabilecekleri etiketlere ve rozetlere de kavuşacak. 

Paketlerin içeriklerine ise içerik üreticiler karar verebilecek. Bir TikTok sözcüsünün yaptığı açıklamaya göre içerik üreticileri, kendilerine sunulan listeden abonelere sunacakları avantajları ve özellikleri belirleyebilecek. Bu özellikler arasında performans talepleri, Discord rolleri, aboneden bahsetme, kamera arkası videoları, beraber oyun oynama gibi pek çok özellik yer alıyor. 

Yeni özellik ilk aşamada Brezilya, Fransa, Almanya, İspanya, Birleşik Krallık, Endonezya, İtalya, Japonya, Güney Kore ve ABD’de kullanıma açılacak. Abonelik sistemini kullanmak için içerik üreticilerinin 18 yaşın üstünde olmaları, en az 10 bin abonelerinin olması ve son ayda 100 binden fazla video izlenmesine sahip olması gerekiyor.

vivo X200 Ultra’nın Bazı Özellikleri Sızdırıldı: Hem İşlemcisi Hem de Kamerasıyla Mest Edecek!

vivo’nun amiral gemisi X200 serisine sonradan eklemeyi planladığı Ultra modelin bazı özellikleri ortaya çıktı. Cihaz, hem işlemcisi hem de kamerasıyla mest edecek. Ayrıca X200 Pro hakkında da yeni bir bilgi var.

vivo’nun yeni amiral gemisi telefonları olacak X200 serisinin tanıtılmasına çok az bir süre kaldı. Çinli şirket, belli modellerini Türkiye’de de görebileceğimiz seriyi 14 Ekim’de bizlerle buluşturacak.

Son zamanlarda vivo X200 serisinin tüm telefonlarıyla ilgili sızıntılar görüyorduk. Ancak seriden ayrı olarak, önümüzdeki yıl gelecek X200 Ultra hakkındaki detaylar diğer modellere daha azdı. Nihayet bu cihaz hakkında da bilgiler geldi. Güvenilir kaynak Digital Chat Station, vivo X200 Ultra’nın etkileyici bir telefon olacağını gösteren bazı özelliklerini paylaştı. Aynı zamanda X200 Pro’yla ilgili de yeni detaylar var.

X200 Ultra, 200 MP periskop kamerayla gelecek

İlk olarak sızıntı, Ultra model hakkında bilgiler içeriyor. Buna göre cihazda “SM8750” kod adlı işlemciyi göreceğiz. Bu, Snapdragon 8 Gen 4’ün kod adı. Qualcomm, önümüzdeki ay yeni amiral gemisi işlemcisini tanıtacak. vivo X200 Ultra bu işlemciye sahip telefonlardan olacak. Bu yüzden ciddi performans iyileştirmeleri görmemiz olası. Serinin diğer telefonlarında Dimensity 9400 kullanılması bekleniyor.

Kamera tarafına geldiğimizde cihazda 4 adet sensör yer alacağını görüyoruz. Eğer doğruysa 3 adet 50 MP’lik kamera göreceğiz. Muhtemelen ana, ultra geniş ve telefoto lensler olacaklar. Onlara 200 MP’lik bir periskop lens eşlik edecek. Şirket, burada X100 Ultra’ya göre değişikliklere gitmiş. Önceki modelde 3’lü kamera kurulumu vardı.

Bunlar dışında X200 Ultra’da 2K çözünürlüğe ve 120 Hz yenileme hızına sahip bir ekran yer alması bekleniyor. Diğer özellikleri konusunda henüz bir bilgi yok.

X200 Pro 6000 mAh bataryaya sahip olacak

Ultra’nın aksine ekimde tanıtılacak X200 Pro’dan da bir yeni bilgi var. Digital Chat Station’ın iddiasına göre cihazda 6000 mAh’lik büyük bir batarya göreceğiz. Standart modelin ise 5800 mAh’lik olması bekleniyor.

Standart vivo X200, X200 mini ve vivo X200 Pro, 14 Ekim günü resmen tanıtılacak. Ultra versiyon ise muhtemelen 2025 başlarında gelecek.

Marvel’ın Yeni Filmi Thunderbolts’tan Aksiyon Dolu İlk Fragman Geldi

Marvel’in yeni ekibi Thunderbolts’un filmine ait ilk fragman yayımlandı. Yapımın vizyon tarihi de duyuruldu.

2023 yılındaki yazar grevi ile birlikte Marvel’ın takviminde de değişiklikler olmuştu. Thunderbolts filmi de bu grevden etkilenen yapımlar arasındaydı. Falcon and the Winter Soldier adlı yapımdan hemen sonrasında çıkması beklenen filmden ilk fragman nihayet geldi. 

Thunderbolts, teknik olarak Marvel’ın Suicide Squad ekibi diyebileceğimiz, eski suçlulardan ya da kötülerden oluşan bir ekip. Valentina Allegra de Fontaine (Julia Louis-Dreyfus) tarafından kurulan bu ekip, bir nevi gizli operasyonlar ekibi olarak kullanmak için kullanılıyor. Ekipte eski Kara Dul’lardan Yelena Belova (Florence Pugh), Kızıl Gardiyan (David Harbour), Ghost (Hannah John-Kamen), Taskmaster (Olga Kurylenko) gibi karakterler bu yapımda kendilerine yer bulacak. Ayrıca Bucky Barnes da bu yapımda yer alan karakterlerden biri olacak.

İşte Thunderbolts fragmanı

Thunderbolts ne zaman vizyona girecek

Thunderbolts, 2025 yılının Mayıs ayında vizyondaki yerini alacak. Ekibin yaşayacağı maceraların detayları ise şimdilik bilinmiyor. İlk olarak sinema salonlarında gösterilecek olan yapım muhtemelen daha sonra da Disney+ platformuna eklenecek.

Pilotların ve Radyologların Sadece Süs Amaçlı Değilmiş Dedirten Kırmızı Gözlük Takma Sebepleri Neler?

Hiç merak ettiniz mi? Radyologlar ve pilotlar neden kırmızı gözlükler takıyorlar? Hatta bu tarz bir gözlük gördüğünüzde aklınıza gelen ilk şey neden bir güneş gözlüğü kırmızı olsun ki diyebiliyoruz.

Ancak sadece süs amaçlı değil. Öyle olsa zaten içeriğimize de konu olmazdı.

İnsan gözünün ışıkla etkileşimi ve farklı ışık renklerinin görüş kabiliyetimiz üzerindeki etkisi düşündüğünüzden çok daha karmaşık. Net bir görüş kısmında da kimileri için kırmızı gözlük devreye giriyor.

Gözün ışıkla dansında karanlığa alışma süreci

İnsan gözü, parlak ışığa maruz kaldığında retinada bulunan “çubuk” ve “konik” hücreler yardımıyla çevresini algılıyor. Gündüz saatlerinde bu hücreler normal çalışsa da karanlık bir ortamda net görebilmek için gözümüzün bir süre uyum sağlaması gerekiyor. İşte kırmızı gözlüklerin sağladığı en büyük avantaj burada devreye giriyor.

Radyologlar, özellikle görüntüleme cihazlarıyla çalışırken karanlık odalarda bulunuyorlar. Ancak aniden karanlığa geçtiklerinde gözleri hemen adapte olamayabiliyor.

Kırmızı gözlükler, bu adaptasyon süresini kısaltarak gözün karanlık ortama hızla uyum sağlamasına yardımcı oluyor. Bu sayede, radyologlar çok daha hızlı bir şekilde detayları görebiliyor ve analiz yapabiliyor.

Pilotlar için de durum çok benzer.

Uzun uçuşlarda, özellikle gece görüşü çok önemli. Kabin içi aydınlatma, kokpit ekranları ve gece uçuşları arasında sürekli değişen ışık seviyeleri, pilotların görüşünü olumsuz etkileyebiliyor. Kırmızı ışık veya kırmızı gözlük kullanımı, pilotların gözlerini gece uçuşlarına hazırlıyor ve adaptasyon süresini azaltıyor.

Ayrıca gece görüşü sırasında kırmızı ışık göz yorgunluğunu en aza indiriyor ve pilotların gözlerinin uzun süre sağlıklı kalmasına yardımcı oluyor.

Kırmızı ışık neden bu kadar özel?

Peki, neden kırmızı? Bunun cevabı, kırmızı ışığın insan gözünün “çubuk” hücrelerini en az uyarma özelliğinde saklı. Çubuk hücreler, düşük ışık koşullarında daha aktif hâle geliyor ve kırmızı ışık bu hücrelerin yorulmasını önleyerek gözümüzün karanlık ortamda daha hızlı odaklanmasını sağlıyor.

Bu nedenle, pilotlar ve radyologlar gibi karanlık ortamlarda çalışan profesyoneller kırmızı gözlük kullanarak görüşlerini optimize ediyorlar.

Sonuç olarak kırmızı gözlükler, sadece havalı görünmekten çok daha fazlasını sunuyor! Gözün ışığa adaptasyonunu hızlandıran, gece görüşünü artıran ve göz yorgunluğunu azaltan bu küçük ama etkili araç, radyologların ve pilotların en büyük yardımcısı.

Kaynaklar: Science ABC, Orau

Huawei’nin Safkan İşletim Sistemi HarmonyOS Next, Daha Çıkmadan 10 Bin Uygulamaya Ulaştı

Huawei’nin Android tabanlı olmayan, tamamen kendine özel işletim sistemi HarmonyOS Next, daha çıkmadan 10 bin uygulamaya ulaşmayı başardı.

ABD-Çin Ticaret Savaşı’nda Huawei’nin ABD menşeli ürün ve hizmetlere erişimine yasak getirilmişti. Bunun üzerine Huawei kendi işletim sistemi üzerinde çalışmaya başlamış ve HarmonyOS işletim sistemini duyurmuştu. İlk versiyon her ne kadar Huawei tarafından son hâline getirilmiş olsa da Android tabanlıydı. Çinli teknoloji devi şimdi Android’den tamamen arındırılmış yeni işletim sistemi üzerinde çalışıyor. 

Huawei, HarmonyOS Next adını verdiği yeni işletim sisteminin geliştirme sürecine dair son bilgileri paylaştı. Kullanıcı ihtiyaçlarının %99,9’unu karşıladığı belirtilen işletim sistemi için geliştirilen uygulama sayısı da açıklandı. 

10 bin uygulamayı geçti

Çin’de bulunan pek çok geliştiricinin Huawei’nin ekosisteminde yer almak için uygulamalar geliştirdiği bir sır değil. Huawei, yeni işletim sistemini kullanıma sunduğunda kullanıcıların dolu bir uygulama kütüphanesi görmesi için yoğun bir şekilde çalışıyor. Çinli üretici bunun için geliştiricilere yıllık 6 milyar yuan (29 milyar TL’den biraz fazla) gibi bir ödeme yapıyor. Huawei Geliştirici Programı’nda 6,75 milyondan fazla kayıtlı geliştirici bulunuyor. 

HarmonyOS NEXT‘in Çin’de yakın zamanda kullanıma açılması beklenirken küresel olarak dağıtımının ne zaman yapılacağı henüz belli değil. Küresel kullanıcıların ihtiyaçları, Çin’e karşı özellikle Batı ülkelerinin tutumları göz önüne alındığında Huawei’nin nasıl bir yol izleyeceğini ise bize zaman gösterecek. 

Huawei bu yıl kârını yıllık bazda %34,3 oranında arttırmayı başarmıştı.

Eczane Eczane Gezip Aşı Aramaya Son: Gelecek Yıl Evde Kendi Kendimize Grip Aşısı Yapabileceğiz (Hem de İğnesiz)

ABD’de FluMist adlı iğnesiz aşı, Federal Gıda ve İlaç İdaresi’nden onay almayı başardı.

Bugün ekinoks, yani artık bir süre için geceler gündüzlerden daha uzun olacak. Sonbaharın gelmesi ve mevsim geçişi ile birlikte grip vakaları da artış gösterecek. Kışın grip ile uğraşmak istemeyen herkes de aşı olmak için eczanelere akın edecek. Yeni bir aşı, gripten korunmak için eczanelere ya da sağlık kuruluşlarına olan ihtiyacı ortadan kaldırabilir.

ABD’de Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) tarafından onaylanan FluMist adlı aşı, gribe karşı önlem almak amacıyla kullanılabilecek. Bu aşı nazal aşı grubunda yer alacak. Yani bu aşıyı yapmak için iğne kullanmak gerekmeyecek, burundan çekilerek kullanılacak. Aşıyı kullanmak için reçete gerekecek ve aşı gelecek yıl satışa çıkacak.

Fiyat aralığı belli oldu

Gelen haberlere göre aşının fiyatı doz başına 35-45 dolar arasında (1.195 TL-1.537 TL) olacak. Öte yandan bu fiyat ABD için geçerli ve ABD’deki ilaç ve sağlık ücretleri oldukça yüksektir. Bu yüzden aşının Türkiye’ye gelmesi durumunda fiyatı daha düşük olabilir. 

ABD’de Hastalık Kontrol ve Engelleme Merkezleri adlı kuruluşun yaptığı incelemeye göre yeni aşı, klasik iğneler ile aynı derecede etkili oluyor. Aslında yaklaşık 20 yıldır benzer bir aşı sağlık profesyonelleri tarafından kullanılıyor olsa da ilk defa kamuya açılıyor. 

FDA Aşı Merkezi Müdürü Dr. Peter Marks, onaylanan aşı ile birlikte kişilerin kendilerinin ya da bakıcılarının grip aşısı için yeni ve esnek bir alternatife kavuştuğunu söyledi. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre her yıl, mevsimsel gribe bağlı nedenlerden dolayı 290 bin ile 650 bin arasında ölüm vakası yaşanıyor. 

Cloudflare, Yapay Zekâ Botlarının Sitelere Erişimini Ücretli Hâle Getirecek

Cloudflare, yapay zekâyı eğitmek için sitelerin içeriklerine erişmek isteyen firmalardan ücret talep edecek.

Yapay zekâ araçlarının son yıllardaki gelişimi, beraberinde telif tartışmalarını da getirmişti. Özellikle New York Times gibi medya organları, başta OpenAI olmak üzere üreticilere ciddi davalar açmıştı. NYT, davada bazı içeriklerinin olduğu gibi kopyalandığını da ortaya koymuştu. Buna rağmen yapay zekâ içerik botları internet sitelerinden içerik toplamaya devam ediyor. 

Cloudflare, yaptığı açıklama ile gelecek yıl yapay zekâ araçları için bir pazar yeri oluşturacağını duyurdu. Bu pazar yerine katılan site sahipleri, içeriklerinin yapay zekâ modellerini eğitmek için kullanılmasına izin verecek. Karşılığında da belirli bir miktar ödeme alacaklar. Cloudflare CEO’su Matthew Prince, yayımcılara yapay zekâ botlarına karşı daha fazla kontrol sağlama planında böylece bir sonraki aşamaya geçecek. 

Yapay zekâ botlarının aktiviteleri gözlemlenebilecek.

Cloudflare ilk aşamada ücretsiz olarak kullanılabilen AI Audit adlı özelliğini kullanıma aldı. Bu aracın analiz ekranında site yöneticileri, yapay zekâ botlarının sayfaları ne zaman, neden ve ne sıklıkla ziyaret ettiklerini görebilecekler. Ayrıca sitelerine ulaşmasını istemedikleri botları engelleme hakları da olacak.

Modelde OpenAI, Meta, Amazon ve diğer yapay zekâ içerik sağlayıcılarının botlarının faaliyetleri bağımsız olarak takip edilebiliyor. Böylece hangi firmanın hangi içerikleri incelediği ve ne amaçla kullandığı konusunda da içerik üreticileri fikir sahibi olabilecek. 

Cloudflare, büyük dil modellerine karşı küçük içerik üreticilerini korumak için adım attığını söylüyor. Bakalım bu model diğer hizmet sağlayıcılara örnek olacak mı yoksa farklı alternatifler görebilecek miyiz?

Telegram’ın Gizlilik Politikasında Bomba Gelişme: Artık Devletlerle Bilgi Paylaşılacak!

Geçtiğimiz haftalarda Fransa’da tutuklanan Telegram CEO’su Pavel Durov, devletlerin bilgi taleplerini kabul edeceklerini açıkladı.

Mesajlaşma uygulaması Telegram, “devletler istediği zaman istenilen kişilere ait Telefon, IP Adresi, Konum gibi bilgileri paylaşacağını” açıkladı. Açıklama, firmanın geçtiğimiz haftalarda Fransa’da bir süre gözaltında kalan CEO’su ve kurucusu Pavel Durov‘dan geldi. 

Durov platformun hizmet koşullarının suçluları platformdan uzaklaştıracak şekilde güncellendiğini açıkladı. Durov’un Fransa’da gözaltına alındığı süreçte karşılaştığı suçlamalar arasında, platformun çocukların cinsel istismarına ait paylaşımları yaydığı iddiaları yer alıyordu. 

Telegram’ın devletlerden gelen taleplere tepkisi değişiyor

Telegram şimdiye kadar devletlerden gelen veri taleplerine çok da olumlu yaklaşmıyor ve moderasyon konusunda da oldukça gevşek politikalar izliyordu. Yeni açıklama ise platformun bu açıdan yeni bir yola gideceğine işaret ediyor olabilir. Merkezi Birleşik Arap Emirlikleri’nde yer alan Telegram yıllardır içerik kaldırma taleplerine de cevap vermiyor ve bilgi taleplerini de genelde görmezden geliyordu. 

Durov açıklamasında, uygulamanın kötüye kullanımını engellemek için yapay zekâ ve moderatör ekibi aracılığıyla sorunlu içerikleri tespit etmeye ve arama sonuçlarından kaldırmaya başladıklarını da ifade etti. Fransız savcılar, Durov’a uygulamada işlendiği iddia edilen suçlar nedeniyle dava açmıştı. 

Soruşturma süresince Fransa’dan çıkmasına izin verilmeyen Durov ise suçlamaları reddetmişti. Durov’un yönetimindeki Telegram, Avrupa Birliği, İran, Tayland gibi pek çok farklı ülke ve yönetim tarafından tepki almıştı. Bakalım Telegram yeni dönemde nasıl bir yol izleyecek. 

88 Yaşındaki “Skyrim Nine” Emekli Olmaya Karar Verdiğini Açıkladı

Dokuz yıldır Skyrim yayınları yapan ve Skyrim Nine olarak anılan Shirley Curry, 9 yılın ardından emekli olmaya karar verdi.

Oyun yayıncılığının en sıradışı figürlerinden biri, 79 yaşında yayın yapmaya başlayan ve Skyrim camiasında “Skyrim Nine” olarak anılan Shirley Curry, 9 yılın ardından oyun videoları yapmayı bırakacağını açıkladı. Curry, yayımladığı video ile birlikte kararını duyurdu. 

Neyse ki Curry’nin yayınlarına son verme nedeni bir sağlık sorunu değil. YouTuıber nine, oyun videoları yapmanın artık bir tutkudan ziyade bir zorunluluk gibi gelmesinden şikâyet etti. Curry, “Bu artık eğlenceli değil, çok yoruldum, ölümüne sıkıldım,” ifadelerini kullandı. 

İşte “Skyrim Nine”nin paylaştığı video

Curry, gelecekte de zaman zaman vlog videoları yayımlayacağını ifade ederken artan zamanında diğer hobileriyle ilgileneceğini ifade etti. Ayrıca “beni oyun oynarken izlemek istiyorsanız, bir sürü videom olduğunu biliyorsunuz ve hepsi de burada,” ifadelerini kullandı. 

Curry ilk videosunu bundan dokuz yıl önce YouTube’a yüklemişti ve o zamandan bu yana da yüzlerce yeni video paylaştı. Yayınlarında izleyicilerine “torunlarım” diyen Curry, YouTube’daki Skyrim topluluğunun önemli bir karakteri hâline gelmişti. 

Curry’nin bu etkisine Bethesda da kayıtsız kalmamıştı. Skyrim Nine, Elder Scrolls 6’da bir NPC olarak karşımıza çıkacak. Ayrıca Curry, Starfield’da da “Grandma/Büyükanne” adıyla karşımıza çıkmıştı.