20 Yaşında, Bugünkü Piyasa Değeri 306 Milyar Dolar Olan Ethereum’u Kuran Vitalik Buterin’in Hikâyesi

Henüz 20 yaşında bir gencin, dijital para dünyasında köklü bir değişim yaratacak bir fikri ortaya atması ve bu fikrin kısa sürede milyarlarca dolarlık bir ekosistemin temelini oluşturması kulağa abartılı geliyor olabilir. Ancak Ethereum’un kurucusu Vitalik Buterin bunu başardı. Hikâyesini bu içerikte anlatıyoruz.

1994 yılında Rusya’da doğan Vitalik Buterin, Kanada’da büyüyen ve genç yaşlarda teknolojiye ilgi duyan biriydi.

2011’de Bitcoin ile tanışan Buterin’in, bu yeni teknolojiye hayran kalmış ancak Bitcoin’in bazı sınırları olduğunu fark etmişti.

Bitcoin, mükemmel bir dijital para birimi olsa da blok zinciri teknolojisinin potansiyelinin sadece finansal işlemlerle sınırlı kalmaması gerektiğini düşünmüştü.

Bu farkındalık, onun daha büyük ve daha esnek bir platform yaratma vizyonunu doğurdu ve böylelikle Ethereum’un temellerini atan o ilk kıvılcım kendini gösterdi.

2013 yılında Buterin, Ethereum’un fikirlerini raporlarda topladı ve blok zinciri teknolojisinin sadece para transferi değil, merkeziyetsiz uygulamalar ve akıllı sözleşmeler için de kullanılabileceğini savundu.

Bu fikir, o dönemde oldukça yenilikçiydi.

2014 yılında, Ethereum’un geliştirilmesi için bir ilk coin arzı (ICO) düzenlendi ve bu ICO’da yaklaşık 18 milyon dolar toplayarak Ethereum projesini resmen hayata geçirildi.

2015’te Ethereum’un ilk versiyonu Frontier yayımlandı ve dünya, bu platformun sadece bir kripto para birimi olmadığını anladı.

Ethereum, geliştiricilere blok zinciri üzerinde programlar ve uygulamalar oluşturma imkânı sunuyordu.

Bu, blok zinciri teknolojisinin yalnızca finansal işlemlerle sınırlı kalmayıp, sağlık, oyun, sanat, hukuk gibi pek çok sektörde devrim yaratabileceğini göstermişti.

Ethereum’un benzersiz yapısı, onu hızla diğer blok zinciri platformlarından farklılaştırmıştı.

Akıllı sözleşmelerin otomatik ve güvenilir bir şekilde çalışabilmesi, pek çok yeni kullanım alanının doğmasına yol açtı ve bu süreçte, merkeziyetsiz finans (defi) ve değiştirilemez tokenlar (nft) gibi kavramlar da Ethereum üzerinde şekillendi.

Yani, Ethereum bu yeniliklerin hepsinin temelinde yer aldı ve bu sayede blok zinciri dünyasında lider konuma geldi.

Başlangıçta sadece bir fikir olarak ortaya çıkan Ethereum, bugün piyasa değeri  306 milyar dolar olan bir ekosistemin temellerini atmış durumda.

Özetle, Vitalik Buterin’in hayal gücü ve teknik bilgisiyle kurduğu Ethereum, blok zinciri devrimini mümkün kıldı ve onu kripto dünyasının zirvesine taşıdı.

Kaynak: Metlabs

Amazon Gaming Week İndirimi Başladı! Level Atlatan İndirimlerin İlk Gününde Öne Çıkan Fırsatlar

Amazon Gaming Week’in level atlatan fırsatları bugün başladı. Oyun dünyasında ihtiyacınız olan pek çok ürünü sizler için listeledik.

Amazon Gaming Week, 23 – 30 Eylül tarihleri arasında pek çok farklı üründe dikkat çeken indirimler başladı. Gaming Week’in level atlatan indirimlerinde özellikle oyuncular için kaçırılmayacak fırsatlar, epey bir oyuncunun yüzünü güldürecek.

Gaming Week’te oyuncu monitöründen mouse’lara birçok üründe güzel fırsatlar var. Bir hafta sürecek bu etkinlik için öne çıkan ürünleri listeledik. Eğer henüz Amazon Prime üyesi değilseniz, buraya tıklayarak üye olabilir ve indirimlerden faydalanabilirsiniz. İyi alışverişler!

“Bu içerik 20.09.2024 tarihinde oluşturulmuştur, bu içeriğe erişim sağladığınız zamana göre listelenen ürün fiyatlarında değişiklikler olmuş olabilir.”

Satın aldığınız ürünlerde satıcılardan kaynaklanan sorunlardan Webtekno sorumlu değildir.
Bu içerik marka iş birliği içeriyor.

Amazon Gaming Week’in öne çıkan kategorileri:

Gaming Week kampanyası 30 Eylül’e kadar;

  • Dizüstü ve masaüstü bilgisayarlar
  • Monitörler
  • Bilgisayar aksesuarları
  • Bilgisayar bileşenleri
  • Oyuncu koltukları
  • Televizyon ve projeksiyon
  • Video oyunu ve konsol
  • Gaming atıştırmalık ve içecekler

kategorilerinde devam edecek. 

Gaming Week’in öne çıkan ürünleri ise şöyle:

  • ASUS TUF A15 – FA506NF-HN049W Gaming Laptop
  • ASUS VA27EHF 27 inç Gaming Monitör
  • Logitech M330 Kablosuz Mouse
  • WD Elements 2 TB Taşınabilir Disk
  • Hawk Gaming Chair Fab C Serisi Kumaş Oyuncu Koltuğu
  • TCL50V6BGTV 4K UHD Akıllı TV
  • Razer Leviathan V2 Gaming Soundbar
  • Sony PlayStation 5 D Chassis + DualSense BUNDLE Çift Kol 

ASUS TUF A15 – FA506NF-HN049W Gaming Laptop

  • İşlemci: AMD Ryzen 5 7535HS
  • Ekran: 15.6″ FHD (1920×1080), 144Hz
  • Ekran Kartı: NVIDIA GeForce RTX 2050
  • RAM: 8GB DDR5
  • Depolama: 512GB SSD
  • İşletim Sistemi: Windows 11
  • Bağlantı: Wi-Fi 6, Bluetooth 5.2
  • Pil: 90Whr
  • Ağırlık: 2.3 kg
  • Diğer Özellikler: RGB aydınlatmalı klavye, dayanıklı şasi, gelişmiş soğutma teknolojisi

Amazon Gaming Week kapsamında bu ürüne ulaşmak için buraya tıklayabilirsiniz.

ASUS VA27EHF 27 inç Gaming Monitör

ASUS VA27EHF, 27 inçlik Full HD IPS panele sahip bir gaming monitördür ve geniş 178° izleme açısı ile canlı görüntüler sunar. 100Hz yenileme hızı ve 1ms tepki süresi sayesinde hızlı oyunlar için idealdir. Ekran yırtılmalarını önleyen Adaptive-Sync teknolojisine sahiptir ve TÜV Rheinland sertifikalı Flicker-Free ve Low Blue Light teknolojileri ile uzun süreli kullanımda göz yorgunluğunu azaltır.

Kullanıcı yorumu:

Amazon Gaming Week kapsamında ürünü satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.

Logitech M330 Kablosuz Mouse

Logitech M330 Sessiz Mouse, yüzde 90’dan fazla azaltılmış tıklama sesleriyle sessiz bir çalışma ortamı sunar. Yumuşak kauçuk tutma yerleri sayesinde sağ elini kullananlar için konfor sağlar ve 18 aylık pil ömrüyle uzun süreli kullanım imkanı tanır. 33 ft’ye kadar kablosuz menzili ve gelişmiş optik izleme özelliği, hassas imleç kontrolü sunarken, tak ve çalıştır USB alıcısıyla Windows, Mac, Chrome OS ve Linux cihazlarıyla uyumludur. Ayrıca Chromebook ile çalıştığı test edilip onaylanmıştır.

Kullanıcı yorumu:

Ürünü Amazon üzerinden satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.

WD Elements 2 TB Taşınabilir Disk

WD Elements Portable 2TB Taşınabilir Disk, yüksek kapasitesiyle dosyalarınızı güvenli bir şekilde saklamanıza olanak tanır. USB 2.0 ve USB 3.0 desteğiyle hızlı veri aktarımı sağlar ve tüm işletim sistemleri ile uyumlu çalışır. Hafif ve kompakt tasarımı sayesinde kolayca taşınabilir.

Kullanıcı yorumu:

Ürünü Amazon üzerinden satın almak için buraya tıklamanız yeterli.

Hawk Gaming Chair Fab C Serisi Kumaş Oyuncu Koltuğu

Bu ürün, nefes alabilen özel dokuma kumaşı, ayarlanabilir boyun ve bel minderleri ile konfor sağlar. 

Kullanıcı yorumu:

Ürünü Amazon üzerinden satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.

Razer Leviathan V2 Gaming Soundbar

Bu çok sürücülü PC soundbar ve subwoofer, net tizler ve güçlü baslar için iki tam aralıklı sürücü ve aşağı ateşlemeli bir subwoofer ile tasarlanmıştır. THX Spatial Audio desteği ile geniş ve gerçekçi bir ses sahnesi sunarak, oyun, film ve müzik deneyimlerinizi daha sürükleyici hâle getirir. Kompakt tasarımı sayesinde masaüstünüzde minimum yer kaplarken, düşük gecikmeli Bluetooth bağlantısı ile 8 cihaza kadar kesintisiz bağlantı imkanı sağlar. Razer Chroma RGB ile özelleştirilebilen 18 aydınlatma bölgesi sayesinde görsel olarak da oyun deneyiminize derinlik katar.

Amazon Gaming Week kapsamında ürünü satın almak isterseniz buraya tıklamanız yeterli.

Sony PlayStation 5 D Chassis + DualSense BUNDLE Çift Kol Resmi Distribütör-Bilkom Garantili

Amazon Gaming Week indirimlerinin ilk gününde öne çıkan ürünlerden biri Sony PlayStation 5 D Chassis + DualSense BUNDLE oldu. 

İndirimden satın almak veya incelemek isterseniz buradan ulaşabilirsiniz.

Kullanıcı yorumu:

Bu içerikler de ilginizi çekebilir:

Otomatik Vites Şanzıman Yağı Değiştirmeli mi Yoksa Ömürlük Kullanılabilir mi?

Araba sahipleri; motor yağı değişimi, lastik kontrolü gibi rutin bakımları az çok biliyor. Ancak otomatik vitesli araçların en önemli bileşenlerinden biri olan şanzıman yağı çoğu zaman göz ardı ediliyor.

Peki, bu gerçekten önemli mi?

Otomatik vites şanzıman yağı değiştirilmeli mi, yoksa bu bir efsane mi?

Şanzıman yağı ne işe yarıyor?

Şanzıman yağı, aracınızın vites kutusundaki parçaların birbirine zarar vermeden sorunsuz bir şekilde çalışmasını sağlıyor. Otomatik şanzımanlar, vites geçişlerini hidrolik basınçla sağlıyor ve bu sistemin düzgün çalışması için yağ hayati bir rol oynuyor.

Yağ, şanzıman içerisindeki dişlileri, valfleri ve diğer hareketli parçaları yağlayarak aşınmayı en aza indiriyor. Aynı zamanda şanzımanın aşırı ısınmasını da önlüyor.

Yani aslında şanzıman yağı olmadan vites geçişleri daha sert oluyor, performans düşüyor ve hatta daha büyük arızalar yaşanabiliyor.

Şanzıman yağı neden zamanla eskiyor?

Her şey gibi şanzıman yağı da zamanla eskiyebiliyor. Zamanla içinde metal parçacıklar birikiyor ve bu da yağı kirletiyor. Kirlenen yağ, şanzımanın görevini tam anlamıyla yerine getirmesini de zorlaştırıyor.

Ayrıca sürekli ısıya maruz kalan yağ, zamanla viskozitesini kaybedebiliyor ve bu da vites kutusunun düzgün çalışmasını engelleyebiliyor.

Yani “Yağ her zaman orada, bir şey olmaz.” demek maalesef pek geçerli bir düşünce değil.

Şanzıman yağı ne zaman değiştirilmeli?

Araba üreticilerinin çoğu, şanzıman yağı değişimi için belirli bir kilometre veya zaman aralığı öneriyor. Bu genellikle 50.000 ila 100.000 kilometre arasında değişiyor ancak her aracın farklı olduğunu unutmamak gerekiyor.

Bazı modern otomatik şanzımanlar için ömür boyu yağ gerektirmeyen kapalı sistemlere sahip olduğu söylense de aracınızın kullanım kılavuzuna bakarak en doğru bilgiyi alabilirsiniz.

Eğer aracınızda vites geçişlerinde bir sertlik hissediyorsanız, motor ışığı yanıyorsa ya da araç sürüş sırasında titriyorsa bu şanzıman yağı ile ilgili bir sorun olabileceğinin işareti olabilir.

Bu tür durumlarda vakit kaybetmeden servise giderek hem maliyetli arızaların önüne geçebilir hem de aracınızın performansını koruyabilirsiniz.

Kaynaklar: Cars, Mistertrans Mission, Trodo

Bunları da incelemenizde fayda var:

 

LoL Dünya Şampiyonası Şarkısı Linkin Park’tan Geliyor: Ne Zaman Yayınlanacak?

Riot Games’in her yıl LoL Dünya Şampiyonası’na özel yayınladığı turnuva şarkısı bu yıl Linkin Park’tan geliyor.

Riot Games, yaklaşan League of Legends Dünya Şampiyonası şarkısı için ünlü rock grubu Linkin Park ile iş birliği yaptığını duyurdu. Dünya Şampiyonası’na özel yazılan Heavy Is The Crown adlı şarkı yarın Türkiye saati ile 18.00’da yayınlanacak.

Bildiğiniz üzere League of Legends, her yıl Dünya Şampiyonası öncesinde büyük bir sanatçı veya gruba şarkı yaptırıyor. Linkin Park ile yapılan iş birliği ise son yıllardaki en büyük anlaşmalardan biri. Grup, geri dönüşlerinin bir parçası olarak “The Emptiness Machine” adlı bir single yayınlamış ve büyük beğeni toplamıştı. Şimdi ise yeni şarkıları Heavy Is The Crown’un, grubun dönüşünü daha da görkemli hâle getirmesi bekleniyor.

‘Linkin Park – Heavy Is The Crown’ yarın yayınlanacak

Linkin Park’ın kurucu üyesi Mike Shinoda, projeye katılmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi ve “Riot ile çalışmak ve bu şarkıyı League of Legends topluluğuna sunmak harika bir deneyimdi. Şarkı, imza sound’umuza yepyeni bir enerji katıyor ve bu yeni dönemin önemli bir parçası. Hayranlarımızın ve oyuncuların dinlemesi için sabırsızlanıyoruz.” ifadelerini kullandı. Riot Games’ten Maria Egan ise Linkin Park ile yapılan iş birliğine yönelik “Dünya Şampiyonası şarkısı her yıl oyuncularımızın en çok beklediği müzikal olaylardan biri. ‘Heavy Is The Crown’, bu yılki turnuvanın hikâyesini mükemmel bir şekilde yansıtıyor ve temamızla güçlü bir uyum sağlıyor.” dedi.

Linkin Park, bu şarkının yanı sıra birkaç gün sonra From Zero adını taşıyan yeni albümlerini piyasaya sürmeye hazırlanıyor. Albümde Chester Bennington’ın trajik ölümünden sonra gruba katılan yeni vokalist Emily Armstrong da yer alacak.

‘Heavy Is The Crown’, League of Legends 2024 Dünya Şampiyonası boyunca sık sık çalınacak. Turnuva play-in aşaması ile bu hafta başlıyor ve sekiz takım grup aşamasına çıkabilmek için mücadele edecek. Final Kasım ayında Londra’daki O2 Arena’da gerçekleşecek.

Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Düşüncelerinizi aşağıdaki yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.

Eski İnsanlar Modern Takvimleri Olmadan Gece ve Gündüzün Eşitlendiği Ekinoksu Nasıl Anlıyorlar da Ona Göre Kutlamalar Yapıyorlardı?

Mevsim değişikliğinin en büyük habercisi olarak kabul edilen ekinoks, bugün gerçekleşiyor. Kuzey yarımkürede yaz mevsiminin sona ererken gece ve gündüz sürelerinin eşitlendiği bu gün, eski insanlar tarafından neden kutlanıyordu?

Üstelik ekinoks tarihini bile bilmeyen eski insanlar, nasıl oluyordu da doğru tarihte kutlamalar yapıyorlardı?

Sonbahar başlangıcı olarak kabul ettiğimiz, birçok kültürde de hasat döneminin simgesi olan 23 Eylül ekinoksunda neler oluyormuş, gelin birlikte bakalım.

Ekinoks, gece ve gündüz sürelerinin eşitlendiği zamanı temsil ediyor.

Bu durum ise doğada belirgin değişimlerle kendini gösteriyor. Gölge boyları değişiyor, Güneş’in doğuş ve batış noktaları farklılaşıyor, gündüzler Kuzey yarımkürede kısalmaya başlıyor. Eskiden insanlar, modern takvimleri yokken ekinoksu bu tür işaretlerle anlayabiliyorlardı.

Özellikle tarımsal faaliyetler için önemli bir dönem olan sonbahar ekinoksu, hasat zamanının gelmesini işaret ediyordu. İşte bu dönemi kutlama günü olarak addetmelerinin sebebi, tarım toplumu olmalarıyla alakalıydı.

Ekinokslar, ışık ve karanlık arasındaki dengeyi sembolize ettikleri için inanç sistemlerinde önemli bir yere sahipti.

Birçok kültürde ekinoks, yeni bir başlangıç, doğanın yeniden doğuşu ve hayatın değişen döngüsünü kutlamak için ritüellerle karşılanıyordu. Ekinoks tarihini belirleyen bir takvim olmadığı zamanlar ise, Güneş’in doğuş ve batış saatlerinin hesaplamalarıyla bu tarih hesaplanıyordu.

Aslında ekinoks, yılın dört önemli dönüm noktasından biri olarak doğal bir zaman işareti sağlıyordu. Takvimler yokken bile aslında zamanla oluşmasında bu tarihler oldukça etkiliydi.

Bu nedenlerle eski insanlar, ekinoksları modern takvimlere ihtiyaç duymadan doğanın işaretlerini okuyarak kutlar ve bu zamanları toplumsal ve dini ritüeller için bir fırsat olarak değerlendirirdi.

Peki ekinoks neden kutlanırdı?

Aslında bu kutlamanın birçok sebebi vardı. Ama ana sebep olarak doğanın döngüsü, tarım, dini ve toplumsal inançlar gösterilebilir. Daha da detaya inecek olursak ekinokslar, doğanın döngüsünde önemli bir dönüm noktasını simgeliyor. İlkbahar ekinoksu, kışın bitişini ve doğanın yeniden canlanışını simgelerken bu, pek çok kültürde yeniden doğuşun sembolü olarak kutlanıyor.

Şu an içinde bulunduğumuz sonbahar ekinoksu ise hasat zamanını ve bolluk dönemini işaret ediyor. Bu da aslında kutlamanın ana sebebi.

Birçok kültürde bu tarihler, dini ve mitolojik anlamlar taşıyor.

Persler için “Nevruz” ilkbahar ekinoksunda kutlandığı gibi, Pagan ve eski Avrupa toplumlarında da mevsim geçişlerini kutlamak için yapılan ritüellerle doluydu. Mesela Druidlere ve Keltlere göre de ekinoks, doğanın döngüsünde dengeyi ve yeni başlangıçları temsil ederdi.

Kutlama, toplumları bir araya getirerek “ortak” bir amaç doğrultusunda hareket edildiği için kutsal kabul ediliyor. Bu önemli tarihlerin, geçmişten günümüze kadar doğanın mucizevi döngüsüne tanıklık etmemizi sağlarken yaşamı düzenlemenin de önemli bir parçası olduğunu unutmamak gerekiyor.

Kaynaklar: Britannica, Art Nature Place, Ancient Origins

iPhone SE 4, Beklenenden Daha Pahalı Olabilir (Ama Yapay Zekâ Özellikleriyle Gelecek)

Apple’ın önümüzdeki yıl çıkaracağı 4. nesil iPhone SE’nin biraz daha pahalı olabileceği öne sürüldü. Ayrıca telefonun yapay zekâ özellikleriyle gelebileceği de iddialar arasında.

Yakın zamanda iPhone 16 modellerini bizlerle buluşturan Apple, uygun fiyatlı iPhone modeli SE’yi de yenilemeyı düşünüyor. Şimdiye kadar gelen bilgilere göre 4. nesil iPhone SE, 2025 başlarında tanıtılabilir.

iPhone SE 4 hakkında son zamanlarda birçok sızıntı görmüştük. Şimdi ise bunlara bir yenisi daha eklendi. Revegnus1 isimli sızıntı kaynağına göre cihaz, biraz daha pahalı bir fiyatla çıkış yapabilir.

499 dolar fiyat etiketiyle çıkış yapabilir, Apple Intelligence desteğiyle gelebilir

*iPhone SE 4 muhtemel tasarımı

İddiaya göre Apple, iPhone SE’nin fiyatını 500 dolar altında tutmaya devam etmek istiyor. Ancak yine de %16 civarında bir zam görebiliriz. Öyle ki sızıntı, telefonun 499 dolaradan çıkış yapabileceğini öne sürmüş. Şu anda piyasada bulunan SE 3, 429 dolardan başlayan fiyatlarla satılıyordu.

Bu zam kararının arkasında birçok iyileştirme görebiliriz. Cihazın tasarımının tamamen yenilenmesini bekliyoruz. Birçok sızıntı, iPhone SE 4’ün iPhone 14 ile benzer bir tasarıma sahip olacağını gösteriyor. Face ID, daha modern bir görünüm, 6,1 inçlik iyileştirilmiş ekran, batarya, 48 MP’lik tekli kamera kurulumu, yeni bir çip gibi birçok iyileştirmeyi cihazda göreceğiz.

Bloomberg’den Mark Gurman’ın telefon hakkında çok dikkat çeken bir iddiası da var. Geçen ay ortaya atılan iddiaya göre iPhone SE 4, Apple Intelligence yapay zekâ özellikleriyle gelebilir. Bu nedenle de başlangıç RAM kapasitesi 8 GB’a çıkabilir.

Ekimde piyasaya sürülecek Apple Intelligence, şu anda sadece iPhone 15 Pro, iPhone 15 Pro Max ve tüm iPhone 16 modellerine sunulacak. Yani üst seviye bir modele ihtiyaç var. Yeni SE’de yer alması, yapay zekâ özelliklerine ulaşmak isteyen ancak bütçesi olmayan kullanıcıları çok sevindirecektir. Yapay zekânın yeni SE’ye eklenmesinin, telefonun satışlarını ciddi oranda yükselteceğini de tahmin edebiliriz.

Araştırmacıların Geliştirdiği Mantar Tarafından Kontrol Edilebilen Robot Tam Olarak Nasıl Çalışıyor?

Düşünün ki bir robot, bir mantarın elektrik sinyalleriyle kontrol ediliyor. Bu kulağa bilim kurgu gibi gelse de Cornell Üniversitesi’ndeki bilim insanları bunu başardı. “İyi de nasıl?” diyorsanız gelin anlatalım.

Cornell Üniversitesi’nde yapılan çalışmalar sonucunda, Robert Shepherd liderliğindeki ekip kral istiridye mantarının miselyumunu robotların donanımına entegre eden ilginç bir teknoloji geliştirdi.

Oldukça multidisipliner olan bu araştırmanın, mekanik mühendisliği, elektronik, biyoloji, mikoloji ve sinyal işleme gibi farklı alanların uzmanlarının bir araya gelmesiyle gerçekleştirildiği biliniyor.

Kral istiridye mantarının miselyumunu kullanarak geliştirdikleri bu robotlar, doğrudan mantarın ürettiği elektrik sinyalleriyle hareket edebiliyor.

Yani, bir yanda doğa mucizesi bir mantar, diğer yanda mühendislik harikası bir robot birleşerek biyo-hibrit bir teknoloji ortaya çıkıyor da diyebiliriz.

Kral istiridye mantarının miselyumu, aslında mantarın toprak altındaki kök benzeri yapılar olduğundan, besin taşıyan ve çevresel koşulları algılayan bir ağ oluşturarak mantarın hayatta kalmasını sağlıyor.

Miselyumun, elektrik sinyalleri üretme yeteneğine sahip olması sebebiyle, bilim insanları söz konusu miselyumun elektriksel sinyalleri tespit ederek bir robotu kontrol edebileceklerini keşfettiler.

Peki bu tam olarak nasıl mümkün oluyor?

Miselyumun biyolojik bir elektrik üreticisi gibi çalıştığını belirten araştırmacılar, miselyumu robotun donanımına entegre ederek bu elektrik sinyallerini elektrotlarla yakalamayı başardılar.

Elektrotların, mantarın büyüyen miselyum ipliklerine sarılması sonucunda mantarın doğal elektriksel aktivitelerini algıladığı belirtiliyor.

Ancak, miselyum çok ince olduğu için bu sinyalleri doğru bir şekilde yakalamanın oldukça zor olduğu da ekleniyor.

Konunun temelini anladık. Peki robot nasıl hareket ediyor?

Araştırmacılar, mantarın ürettiği ham elektrik sinyallerini okuyabilen bir arayüz geliştirerek, bu arayüzün miselyumun ürettiği sinyalleri dijital bilgiye çevirmesini ve bu bilginin robotun motorlarına gönderilmesini sağlıyorlar.

Yani, miselyumdan gelen sinyaller robotun bir nevi beyni gibi davranıyor ve robotun hareket etmesini sağlıyor.

Ek olarak, robotlar sadece elektrik sinyallerine değil, ultraviyole ışık gibi çevresel faktörlere de tepki verebildiği belirtiliyor.

Açıklamak gerekirse, mantar ışığı sevmediği için robotun ışık yoğunluğuna göre hızlanma ya da yön değiştirme gibi aktivitelerde bulunabileceği söyleniyor.

Araştırmacıların bu buluşunun gelecekte tarım başta olmak üzere çeşitli alanlarda kullanılabileceği de belirtiliyor.

Kaynak: CNN, Cornell University

TikTok, İçerik Üreticileri İçin Yeni Bir Abonelik Sistemi Duyurdu

TikTok, yaptığı açıklama ile içerik üreticileri için Patreon tarzı yeni bir abonelik duyurdu.

Sosyal medya platformları, içerik üreticilerini kendi platformlarında tutmak için çeşitli abonelik modelleri sunmaya başlamıştı. Bu platformlardan biri de hiç şüphesiz TikTok idi. TikTok, belirli bölgelerdeki içerik üreticileri için yeni bir abonelik paketi açıkladı. 

TikTok’un hâlihazırda bir abonelik modeli bulunuyor olsa da yeni abonelik paketi, bir anlamda Patreon gibi platformlara rakip olacak ve abonelere özel içerikleri paylaşılabilmesini sağlayacak. Yeni abonelik sisteminde üç farklı katman bulunacak ve farklı katmanlarda farklı içeriklere erişilebilecek. Instagram ve YouTube’un da benzer özellikleri bulunduğunu da hatırlatalım.

Abonelikler yeni özellikler sunacak

Abonelik sistemi ile birlikte kullanıcılar, içerik üreticilerinin sunduğu ek özelliklere de kavuşacaklar. Bu özellikler arasında sadece videolar yer almayacak, canlı yayınlar ve sadece ücretli abonelere ait notlar ve Sub Space gibi ek iletişim kanalları da bu paketler ile erişilebilir olacak. Ayrıca aboneler canlı yayınlarda kullanabilecekleri etiketlere ve rozetlere de kavuşacak. 

Paketlerin içeriklerine ise içerik üreticiler karar verebilecek. Bir TikTok sözcüsünün yaptığı açıklamaya göre içerik üreticileri, kendilerine sunulan listeden abonelere sunacakları avantajları ve özellikleri belirleyebilecek. Bu özellikler arasında performans talepleri, Discord rolleri, aboneden bahsetme, kamera arkası videoları, beraber oyun oynama gibi pek çok özellik yer alıyor. 

Yeni özellik ilk aşamada Brezilya, Fransa, Almanya, İspanya, Birleşik Krallık, Endonezya, İtalya, Japonya, Güney Kore ve ABD’de kullanıma açılacak. Abonelik sistemini kullanmak için içerik üreticilerinin 18 yaşın üstünde olmaları, en az 10 bin abonelerinin olması ve son ayda 100 binden fazla video izlenmesine sahip olması gerekiyor.

vivo X200 Ultra’nın Bazı Özellikleri Sızdırıldı: Hem İşlemcisi Hem de Kamerasıyla Mest Edecek!

vivo’nun amiral gemisi X200 serisine sonradan eklemeyi planladığı Ultra modelin bazı özellikleri ortaya çıktı. Cihaz, hem işlemcisi hem de kamerasıyla mest edecek. Ayrıca X200 Pro hakkında da yeni bir bilgi var.

vivo’nun yeni amiral gemisi telefonları olacak X200 serisinin tanıtılmasına çok az bir süre kaldı. Çinli şirket, belli modellerini Türkiye’de de görebileceğimiz seriyi 14 Ekim’de bizlerle buluşturacak.

Son zamanlarda vivo X200 serisinin tüm telefonlarıyla ilgili sızıntılar görüyorduk. Ancak seriden ayrı olarak, önümüzdeki yıl gelecek X200 Ultra hakkındaki detaylar diğer modellere daha azdı. Nihayet bu cihaz hakkında da bilgiler geldi. Güvenilir kaynak Digital Chat Station, vivo X200 Ultra’nın etkileyici bir telefon olacağını gösteren bazı özelliklerini paylaştı. Aynı zamanda X200 Pro’yla ilgili de yeni detaylar var.

X200 Ultra, 200 MP periskop kamerayla gelecek

İlk olarak sızıntı, Ultra model hakkında bilgiler içeriyor. Buna göre cihazda “SM8750” kod adlı işlemciyi göreceğiz. Bu, Snapdragon 8 Gen 4’ün kod adı. Qualcomm, önümüzdeki ay yeni amiral gemisi işlemcisini tanıtacak. vivo X200 Ultra bu işlemciye sahip telefonlardan olacak. Bu yüzden ciddi performans iyileştirmeleri görmemiz olası. Serinin diğer telefonlarında Dimensity 9400 kullanılması bekleniyor.

Kamera tarafına geldiğimizde cihazda 4 adet sensör yer alacağını görüyoruz. Eğer doğruysa 3 adet 50 MP’lik kamera göreceğiz. Muhtemelen ana, ultra geniş ve telefoto lensler olacaklar. Onlara 200 MP’lik bir periskop lens eşlik edecek. Şirket, burada X100 Ultra’ya göre değişikliklere gitmiş. Önceki modelde 3’lü kamera kurulumu vardı.

Bunlar dışında X200 Ultra’da 2K çözünürlüğe ve 120 Hz yenileme hızına sahip bir ekran yer alması bekleniyor. Diğer özellikleri konusunda henüz bir bilgi yok.

X200 Pro 6000 mAh bataryaya sahip olacak

Ultra’nın aksine ekimde tanıtılacak X200 Pro’dan da bir yeni bilgi var. Digital Chat Station’ın iddiasına göre cihazda 6000 mAh’lik büyük bir batarya göreceğiz. Standart modelin ise 5800 mAh’lik olması bekleniyor.

Standart vivo X200, X200 mini ve vivo X200 Pro, 14 Ekim günü resmen tanıtılacak. Ultra versiyon ise muhtemelen 2025 başlarında gelecek.

Marvel’ın Yeni Filmi Thunderbolts’tan Aksiyon Dolu İlk Fragman Geldi

Marvel’in yeni ekibi Thunderbolts’un filmine ait ilk fragman yayımlandı. Yapımın vizyon tarihi de duyuruldu.

2023 yılındaki yazar grevi ile birlikte Marvel’ın takviminde de değişiklikler olmuştu. Thunderbolts filmi de bu grevden etkilenen yapımlar arasındaydı. Falcon and the Winter Soldier adlı yapımdan hemen sonrasında çıkması beklenen filmden ilk fragman nihayet geldi. 

Thunderbolts, teknik olarak Marvel’ın Suicide Squad ekibi diyebileceğimiz, eski suçlulardan ya da kötülerden oluşan bir ekip. Valentina Allegra de Fontaine (Julia Louis-Dreyfus) tarafından kurulan bu ekip, bir nevi gizli operasyonlar ekibi olarak kullanmak için kullanılıyor. Ekipte eski Kara Dul’lardan Yelena Belova (Florence Pugh), Kızıl Gardiyan (David Harbour), Ghost (Hannah John-Kamen), Taskmaster (Olga Kurylenko) gibi karakterler bu yapımda kendilerine yer bulacak. Ayrıca Bucky Barnes da bu yapımda yer alan karakterlerden biri olacak.

İşte Thunderbolts fragmanı

Thunderbolts ne zaman vizyona girecek

Thunderbolts, 2025 yılının Mayıs ayında vizyondaki yerini alacak. Ekibin yaşayacağı maceraların detayları ise şimdilik bilinmiyor. İlk olarak sinema salonlarında gösterilecek olan yapım muhtemelen daha sonra da Disney+ platformuna eklenecek.