Kategori: İspanya Ligi

Galatasaray’ın transfer gözdesi konumundaki Roberto Firmino hakkında gündem yaratan gelişmeler yaşanıyor. Son olarak deplasmanda Alanyaspor’u mağlup eden sarı-kırmızılıların, Liverpool’un yıldızı Roberto Firmino ile prensipte anlaştığı iddia edildi.

Cimbom’da Şampiyonlar Ligi kadrosu için kollar sıvandı

Teknik direktör Okan Buruk’un raporuna göre hazırlıklarını yapan yönetim, gelecek sezonun kadro planlamasına şimdiden başladı. Sezonu şampiyon tamamlayıp Devler Ligi’ne kalma hedefinde olan Cimbom’da yapılacak takviyeler büyük önem taşıyor.

Galatasaray’ın Firmino ile anlaştığı iddiası

Bu doğrultuda harekete geçen Galatasaray yönetimi, gelecek sezon Liverpool ile yollarını ayıracak olan Roberto Firmino ile büyük aşama kaydetti. Sportcell’den Safa Kaan Öztürk’ün haberine göre oyuncuyla prensipte anlaşma sağlanırken sözleşme şartları görüşülmeye devam ediliyor.

Firmino’dan yeni sayfa

Böylece Liverpool’da yıllarca üst düzey performans gösteren Roberto Firmino, önümüzdeki yaz itibarıyla Premier Lig kariyerine son verecek.

Sözleşmesi sona erecek olan Brezilyalı yıldız, kariyerinde yeni bir sayfa açma kararı verdi.

Firmino, oynamak istiyor

Sezon başında Darwin Nunez ve sezon arasında Cody Gakpo transferiyle birlikte Firmino’nun forma şansı azaldı. Düzenli oynamak isteyen Firmino’nun Liverpool’dan ayrılıp yaz aylarında Galatasaray’a imza atması bekleniyor.

Firmino’nun performansı

Firmino, bu sezon Liverpool formasıyla 32 maça çıktı. Brezilyalı yıldız, 11 gol ve 5 asist kaydederek 16 gole direkt katkı sağladı. 31 yaşındaki futbolcunun Liverpool ile olan sözleşmesi sezon sonunda bitecek.

Süper Lig’in 30. haftasında oynanan İstanbulspor-Antalyaspor maçı gol düellosuna sahne oldu. 90 dakika 3-3 sona ererken mesken sahibi grupta 4 oyuncu Fenerbahçe maçı öncesi cezalı duruma düştü.

Karşılaşma sonrası İstanbulspor Teknik Yöneticisi Fatih Tekke değerlendirmelerde bulundu.

“İnşallah bu sözlerim yanlış anlaşılmaz”

Kalelerine gelen üç topun da gol olduğunu söyleyen Fatih Tekke “Kalecimiz (David Jensen) top tutamadan 3 gol yedi! İnşallah bu sözlerim yanlış anlaşılmaz.” dedi.

“İnsanların baktığı üzere lig gitmiyor”

Fenerbahçe ve sonrasında oynayacakları Giresunspor maçı için konuşan Fatih Tekke “Kağıt üzerinde insanların baktığı üzere lig gitmiyor. Ligin uzunluğu kısaldı. 2,5 galibiyet bile bize yetebilir. Giresunspor maçı mı olur, Fenerbahçe maçı mı olur o galibiyet bilemiyorum. Kadıköy’de kazanmanız için çok düzgün oynamanız lazım. 2,5 galibiyet bizi ligde tutabilir.” tabirlerini kullandı.

“Fenerbahçe maçında oynatmayacağımı söylemiştim”

4 futbolcusunun Fenerbahçe maçı öncesi cezalı duruma düşmesi hakkında konuşan Fatih Tekke “Maçtan evvel 3 sarı kartı olan oyuncuları Fenerbahçe maçında oynatmayacağımı söylemiştim. Giresunspor maçı natürel ki kıymetli. Hastalık var, sakatlık var. Takımda kim olacak, çok kıymeti yok. 30-35 kişi idman yapıyoruz. 11’de oynaması gereken oyuncularım şu an dışarda. Başımızda birçok şey var. Bunları kamuoyuyla paylaşmıyoruz.” dedi.

Ne olmuştu?

Spor Toto Muhteşem Lig’de kümede kalma hesapları yapan İstanbulspor, 24 Nisan Pazartesi günü Fenerbahçe ile deplasmanda oynayacağı maç öncesinde sarı kart şoku yaşadı.

Kaleci David Jensen, sağ bek Demeaco Duhaney, orta saha oyuncuları Mahamadou Ba ile Onur Ergün gördükleri sarı kartların akabinde Fenerbahçe maçında oynama talihlerini kaybettiler.

Ba: “Fenerbahçe maçına kazanmaya gideceğiz”

Antalyaspor maçı sonrası açıklama yapan Mahamadou Ba “Fenerbahçe maçına kazanmaya gideceğiz. Keşke o maçta oynayabilseydim. Ancak o maçtan sonra direk rakibimiz Giresunspor ile oynayacağız, o müsabakada elimden geleni yapacağım.” tabirlerini kullandı.

Slovenya Ligi takımlarından Olimpija Ljubljana, ligde bitime 5 hafta kala en yakın rakibine 15 puan fark atarak şampiyonluğa ulaştı.

Riera birinci döneminde şampiyonluk sevinci yaşadı

Sloven grubunda teknik yönetici Albert Riera birinci döneminde şampiyonluk sevinci yaşadı.

Riera, Radyospor’a konuştu

Galatasaray’da futbol oynadıktan sonra antrenörlük mesleğine de sarı-kırmızılı forma ile Florya’da adım atan Riera, Radyospor’da yayınlanan Spor Kazanı programında Özgür Sancar’a flaş açıklamalarda bulundu.

“Bu yalnızca bizim başarımız değil”

Yaşadığı şampiyonluk hisleri ile kelamlarına başlayan Riera, “Çok kıymetliydi birinci dönemimde şampiyon olabilmek lakin oyuncuların hissesini unutmadan başlamak lazım buna. Çok büyük efor sarf ettiler. Bu yalnızca bizim başarımız değil. Elbetteki biz vazifeye başladığımız vakit hiç kimseye misyona başladığımız vakit her maçı galip bitireceğimizi, kesin olarak dönemi şampiyon olarak tamamlayacağımız kelamını vermedik.

“Şampiyonluğa ulaşmak büyük bir memnunluk vesilesi”

Biz yalnızca şunu kelamını verdik; kadrosu çok uygun çalıştırırırz, çok düzgün organize olmuş bir takım yaratırız ve oyuncuların ferdî performansını azamî seviyeye çıkartırız. Bunun dışında kelam vermedik. Elbette büyük bir efor sarf ederek dönem sonunda şampiyonluğa ulaşmak büyük bir memnunluk vesilesi. Ben Yapabielceklerimi gösterdim. Sonunda şampiyon olduk” dedi.

Taraftarların basın toplantısını basıp protesto etmesi hakkında

Geldiği birinci gün taraftarların basın toplantısını basması ve protesto etmesi üzerine konuşan Riera, “Ben benden evvelki antrenöre karşı buraya gelmedim. O antrenörün karşılığı olarak gelmedim ben. Profesyonel bir teklif aldım ve bu teklif doğrultusunda idmanlara, futbol grubunun daha güzel organize edilmesi, alana ful performans çıkmasına yardımcı olmaya konsantre oldum. Bunun dışındaki mevzularla çok fazla ilgilenmiyorum. Gerçi vakit içerisinde bu buzlar çözüldü ortamızda zira benim ismimi tribünden haykırdılar, benimle ilgili olumlu tezahüratlar yaptılar.

“Taraftarlar bu oyunun bir parçası”

Taraftarlar da bu oyunun bir modülü. Kıymetli olan taraftarın futbolcuya dayanak olabilmesi. Ben bu manada dönem içerisinde taraftarlardan olumlu şeyler gördüğümüze inanıyorum. Ve biz işimize sonuna kadar konsantre olarak misyonumuzu en uygun halde yaptığımızı düşünüyorum. Ben protestoları bunları çok fazla dikkate almadım, şayet bunun üzerinde durmuş olsam eşyalarımı toplayıp gitmem lazımdı. Ayrıyeten benim taraftardan özür dileme üzere bir beklentim olamaz ben işin tabiatı gereği algılıyorum. Yalnızca yaptığım işe konsantre oluyorum” biçiminde konuştu.

“Galatasaray çok güçlü gidiyor”

Galatasaray’ın 2 maçta attığı 10 gol ve şampiyonluk durumuyla ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Riera, “Sezon sonuna kadar yani matematiksel olarak şampiyonluğu garantiliyenceye kadar mutlaklıktan bahsedemiyiz. Her maça maç maç bakmak lazım. Lakin Galatasaray çok güçlü gidiyor ve oynadığı her rakip karşısında çok büüyk tehlikeler yaratabilen aktifliğe sahip, bu aktifliği sürdürebileceklerini düşünüyorum. Ben Galatasaray’ın şampiyon olacağına inanıyorum fakat şimdiden sorunsuz biçimde şampiyon olacak sözlerini kullanamayız lakin Galatasaray çok hakikat bir yolda. Maç maç ilerliyorlar” diye konuştu.

“Galatasaray’ın bana muhtaçlığı olursa buna hayır demeyeceğimi biliyorum”

“İleride Galatasaray Teknik Yöneticisi olmayı düşünüyor musun?” sorusuna karşılık veren Riera, “Elbette bu soruya karşılık verecek olan kişi ben değilim. Bu soruya ben karşılık veremem. Her şeyden evvel Okan Buruk var Galatasaray’da ve çok büyük işler yapıyor. Ben onun çok büyük bir antrenör olduğunu düşünüyorum. Çok âlâ işler yaptı. Galatasaray sahiden çok güzel gidiyor. Bu sene güçlü bir ekip oluşturdu ve bunu her maç ispat ediyor. Bir gün Galatasaray’ın bana gereksinimi olursa buna hayır demeyeceğimi biliyorum. O gün geldiğinde konuşmak gerek. Bu soruya artık cevap verebilmek mümkün değil” tabirlerini kullandı.

“Arda Turan’a vakit vermek lazım”

Arda Turan’ın Eyüpspor ile mutabakatı üzerine Riera, “Eyüpspor ile muahedesi sürpriz değil ve bence Arda Turan bu türlü bir noktada olmayı hak ediyor lakin ona vakit vermek lazım. Bir anda başarılı olmasını bekleyemeyiz, biraz vakte gereksinimi var. Vakitle ben Arda Turan’ın düzgün işler yapabileceğini kestirim ediyorum. Bu türlü bir vizyona sahip olduğunu düşünüyorum” diyerek kelamlarını tamamladı.

Spor Toto Muhteşem Lig’in 30. haftasında Kayserispor ile Kasımpaşa karşı karşıya geldi. RHG Enertürk Güç Stadı’nda oynanan gayret 0-0’lık beraberlikle sonuçlandı.

Karşılaşma sonrası Kayserispor Teknik Yöneticisi Çağdaş Atan flaş açıklamalarda bulundu.

“Kırılgan bir yapıya hakikat gitmeye başladık”

Atan, sarı kırmızılı idareye sitemde bulunurken şu işfadeleri kullandı:

“Yavaş yavaş ben ve oyuncularım kırılgan bir yapıya gerçek gitmeye başladık. Kayserispor sürdürülebilir halden uzaklaşmaya başladı. Dönem sonu transfer açılacak mı, ayrılan oyuncular… Biraz yalnızlık hissediyorum.”

“Durum güzelce yorucu hale geldi”

Takımda çekilen maddi kahırlara dikkat çeken Atan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Son 10 yılın tahminen de 9 dönemini küme düşme potasında çok fazla transferler yaparak kapatan Kayserispor, şu anda birçok oyuncusunu kaybetmesine ve 2 periyot transfer yasağına karşın ligin tepesine çok yakın durumda. Bugün kazanabilseydik, tahminen de haftayı 5.bitirebilecektik. Oyuncularımın bilhassa bugün biraz yalnız bırakıldığını hissediyorum. Bir orta sürdürülebilir yapıya gerçek gideceğimiz tarafında umutlarımız artmıştı lakin şu anda biraz yalnızlık hissettiğimizi söyleyebilirim.”

Kayserispor, fırsatları gole çeviremedi

Geçen hafta Galatasaray’a 6-0 kaybeden Kayserispor, taraftarı önünde Kasımpaşa’yı zorlayamadı. Trabzonspor galibiyetinden sonra Adana Demirspor’a deplasmanda 5-0 yenilen Kasımpaşa da yakaladığı fırsatları gole çeviremedi.

Kayserispor, Adana’ya gidecek

Bu sonucun akabinde Kayserispor 45 puana, Kasımpaşa ise 33 puana yükseldi.

Gelecek hafta Kasımpaşa, Pazar günü saat 13.30’da Konyaspor ile karşılaşacak. Kayserispor ise birebir gün Adana Demirspor ile deplasmanda kozlarını paylaşacak.

Gençlerbirliği, Spor Toto 1. Lig’in 33’üncü haftasında Altay’ı konuk etti. Müsabaka Eryaman Stadyumu’nda oynandı. Karşılaşmada Yasin Kol düdük çaldı. Yasin Kol’un yardımcılıklarını Burak Özkara ile Özcan Sultanoğlu üstlendi. Gençlerbirliği – Altay müsabakası 0-0’lık eşitlikle tamamlandı.

Karşılaşma sonrası Gençlerbirliği Teknik Yöneticisi Sinan Kaloğlu açıklamalarda bulundu.

“Benim de eski takımımdı”

Kaloğlu, verilen çabadan ötürü Gençlerbirliği ve Altaylı oyuncuları tebrik ettiğini tabir ederek, şöyle konuştu:

“Kaliteli bir oyun yoktu lakin kolay değil çocuklar için, 4-5 günde bir maç oynuyorlar. Bunlar yüksek tempolu maçlar. Bugünkü rakibimiz çok yeterli bildiğimiz bir kadroydu. Benim de eski grubumdu. Çok düzgün bir savunma yapacaklarını biliyorduk.

“Çok fazla vaktimiz yoktu”

Bu savunmaya tahlilimiz blok ortasına ve blok içerisine oyuncuları kaçırıp orada topla buluşmalarını sağladık. Lakin çok fazla vaktimiz yoktu, bunun antremanlarını çok yapamadık. Bu yüzden de çok fazla konum bulamadık.”

“Bazı ufak tefek eksikliklerimizi görüyoruz”

Geride kalan maçları için ise her maça başka konsantre olacaklarını belirten Kaloğlu, “Kendi grubuma güveniyorum. Her maçın zorluğu farklı olacak ancak biz sonuna kadar gayretimizi vereceğiz. Birtakım ufak tefek eksikliklerimizi görüyoruz. Bunların üstüne biraz daha giderek strateji belirleyeceğiz. Oyuncuları biraz daha hazırlamaya çalışacağız.” açıklamasında bulundu.

Premier Lig’in 31. haftasında Leeds United ile Liverpool karşı karşıya geldi. Liverpool, deplasmanda 6-1 kazanmayı başardı.

Perdeyi Gakpo açtı

Maçın 35. dakikasında Salah’ın pasıyla savunma ardına sarkan Alexander-Arnold, ceza alanı içi sağ çaprazından sol tarafa pası çıkardı. Kale alanı içi sol çaprazında bulunan Gakpo sol ayağıyla topa dokundu ve ağları havalandırdı.

Devamı Salah’dan geldi

Mohamed Salah, 39. dakikada farkı 2’ye çıkardı. Jota’nın pasıyla savunma ardına sarkan Mohamed Salah, ceza alanı içi sol çaprazından sol ayağıyla vuruşunu yaptı ve topu yakın köşeden ağlarla buluşturdu.

Sinisterra yanıt verdi

47. dakikada Leeds United, Sinisterra ile farkı 1’e indirdi. Konate’nin âlâ denetim edemeyip ayağından açtığı topu kapan Sinisterra sol çaprazdan ceza alanına girip sağ ayağıyla aşırtma vuruşunu yaptı, top kaleci Alisson’un üzerinden ağlarla buluştu.

Liverpool Jota’ya devam etti

52. dakikada Jones’un orta pasıyla savunma ardına sarkan Jota ceza alanı yayı üzerinden sol çaprazdan sağ ayağıyla gelişine vurdu. Top, kalecinin solundan ağlara gitti.

Salah yine sahnede! 4 oldu…

64’te sol kanattan savunma ardına sarkan Robertson ortayı yaptı. Ceza alanı içi sol çaprazında topu denetim eden Gakpo, sağına pasını aktardı. Ceza alanı içi sağ çaprazında topla buluşan Salah sol ayağıyla vuruşunu yaptı ve fileleri havalandırdı.

Süper Lig’e direkt yükselmek ismine birinci iki sırada yer almak isteyen Çaykur Rizespor, Boluspor’u deplasmanda 2-0 yenerek 2. sıradaki yerini korudu.

Karşılaşma sonrası Çaykur Rizespor Teknik Yöneticisi Bülent Korkmaz açıklamalarda bulundu.

“Oyundan fazla skoru almak çok önemliydi”

Korkmaz, sıkıntı bir deplasman maçı oynadıklarını belirtti. İkinci yarıda 10 kişi kalmalarına karşın gol yemeden 2-0’lık bir galibiyet elde ettiklerini anlatan Korkmaz, “Boluspor bu maçı kazanıp, play-off’u zorlamak istiyordu. Bunun da bilincindeydik. Oyundan fazla skoru almak çok kıymetliydi. Skoru aldık. Yolumuza devam ediyoruz. Grup halinde oynamaya, hareket etmeye çalışıyoruz. Münasebetiyle artık bu maç geride kaldı. Önümüzdeki maça hazırlanmak zorundayız.” değerlendirmesinde bulundu.

“İlk sefer birinci ligde çalışıyorum”

Spor Toto 1. Lig’in çok çekişmeli geçtiğini vurgulayan Korkmaz, kelamlarını şöyle tamamladı:

“Sanırım birinci sefer bu kadar şiddetli bir lig var. Ben Muhteşem Lig’de çalıştım. Birinci sefer birinci ligde çalışıyorum lakin daima takip ediyordum. Birinci kez 6-7 ekip ortasında bu türlü bir tepe yarışı var. Hiçbir vakit olmadı bu.

“O çabanın sonucunu alıyoruz”

Samsunspor aslında garantiledi çıkmayı. Fakat 5-6 ekip çok zorluyordu. Münasebetiyle çok sıkıntı geçiyor. Çok yeterli uğraş ediyoruz. O gayretin sonucunu alıyoruz. Bundan sonraki maç bizim için daha kıymetli.”

Bu akşam Spor Toto Üstün Lig’in 30. haftasında Alanyaspor ile deplasmanda karşılaşacak olan Galatasaray’da savunma oyuncusu Abdülkerim Bardakcı’ya sürpriz bir grup talip oldu. İşte ayrıntılar…

Atalanta, Abdülkerim Bardakcı’nın peşinde

Sky Italia’da yer alan haberlere nazaran; İtalya Serie A Ligi takımlarından Merih Demiral’ın formasını giydiği Atalanta, ulusal oyuncuyu takımına katmak istiyor.

4 milyon Euro

Haberde, İtalyan kulübünün Abdülkerim Bardakcı için sarı-kırmızılı ekibe yaklaşık olarak 4 milyon Euro’luk bir teklif yapmaya hazırlandığı belirtildi.

Satışından yüzde 10 pay

Ayrıca, oyuncunun öbür bir kulübe transfer olması durumunda ise satışından yüzde 10 hisse vermeyi de kabul ettiği kaydedildi.

Zenit ve CSKA Moskova kulüpleri de takipte

Bilindiği üzere, 28 yaşındaki savunma oyuncusunu Rusya Ligi gruplarından Zenit ve CSKA Moskova kulüpleri de yakından takip ediyordu.

2.8 milyon Euro’ya transfer oldu

Abdülkerim Bardakcı, dönem başında Konyaspor’dan 2.8 milyon Euro bonservis bedeli karşılığında Galatasaray’a imza atmıştı.

Bu sezonki performansı

Galatasaray ile olan kontratı 30 Haziran 2025 yılına kadar devam eden başarılı savunma oyuncusu, bu dönem forma giydiği 25 müsabakada 2 gol ve 2 asist kaydetti.

Hüseyin ÖZKÖK – AJANSSPOR

Türk futbolunda en çok tartışma yaratan hususların başında yabancı oyuncu kısıtlamaları geliyor. Bilhassa Harika Lig’de son birkaç dönemdir tekrar uygulanmaya başlayan + kuralı teknik yöneticilerin saha içi planlarını önemli biçimde etkiliyor. Şu anda uygulanan 8+3 kuralının değişmesi ile ilgili olarak Kulüpler Birliği ile TFF ortasında görüşmeler sürerken şimdi bir mutabakat sağlanabilmiş değil. TFF’nin bu mevzuda kulüplerin teknik yöneticileri ile de bir fikir alıverişi yapacağı söyleniyor.

Bir sefer daha kuraldan çark edildi

TFF bu dönem başında 7+4 kuralına geçmeyip 8+3’ün devamına karar vermişti. Ayrıyeten 01.01.2001 ve sonrasında doğmuş olması kuralıyla U14 ulusal kadrosu dâhil olmak üzere ülkesinin ulusal kadrolarında en az 10 karşılaşmada oynamış 3 oyuncunun 14 yabancıya ek olarak takımda bulundurmalarının yolunu açmıştı.

TFF buna daha sonra bir ekleme daha yaparak kulüplere biraz daha esneklik sağlamış ve 21 yaş altı yabancı oyuncuların ülkelerinin U21 yahut A Ulusal ekiplerde toplamda 3 kez oynamış olmaları yahut FIFA’nın 23.06.2022 tarihinde ilan ettiği dünya sıralaması listesinde birinci 20 sırada bulunan ülke federasyonlarının en üst yahut bir alt liglerinde toplamda 25 maçtan fazla müddet almış olmaları halinde transfer edilebileceklerinin kararını vermişti. Son zelzele felaketi sonrasındaysa ligden çekilen ekiplerden ayrılan azamî 2 yabancı oyuncunun yerli statüsünde oynayabileceği de karara bağlandı.

Dalic gerçeği yüzümüze çarptı

Süper Lig’de takımlarda toplamda 18 yabancı oyuncu bulundurabilme imkânı olsa da yeniden de 8+3 kuralı teknik yöneticileri en çok zorlayan durum. O denli ki bazen yerli bir oyuncunun konumunda oynayan bir yabancıyı oyuna alabilmek için onu evvel bir yabancı oyuncuyla değiştirip yerliyi de yerliyle değiştirmek zorunda kalabiliyorlar. Bu da en çok şikâyet edilen mevzuların başında geliyor.

Nüfus yoğunluğuna bakıldığında Türkiye topraklarında gereğince oyuncu yetişmediği bir gerçek. Bu gerçeği de Hırvatistan Teknik Yöneticisi Zlatko Dalic, ulusal maç öncesi basın toplantısında iki ülke ortasındaki farkı ortaya koyarak adeta yüzümüze çarptı. Lakin uzun yıllardan beri çok sefer belirttiğim bir gerçek var.

Baş sorumlusu TFF yönetimleridir

Yeterince oyuncu yetişmemesinin baş sorumlusu şu andaki ve geçmişteki tüm TFF idareleridir. Zira federasyonlar ülke futbolunun işvereni olarak oyuncu yetiştirilmesi için gerekli tertibi yapmak zorundadır. Bu bağlamda TFF’nin daima yabancı kısıtlamalarına sarılması ve son olarak da Harika Lig kulüplerine akademi kurma mecburiliği getirmesi sorumluluğu diğerlerine atmaktır. Ayrıyeten yurt dışında yetişen oyuncuların Türkiye’de yetişmiş üzere sınırsız forma giyebilmeleri, TFF’yi bu bağlamda “tembelliğe” yöneltti. Adeta “Almanya ve başka ülkeler nasıl olsa bizim için yetiştiriyor” niyeti hakim oldu.

En üst ligler gösteri sahneleridir

Ülkelerin en üst seviye ligleri büsbütün futbol seyircisinin ve sponsorların finanse ettiği liglerdir. Hasebiyle seyirci ve sponsor verdiği paranın karşılığını en üst seviye futbol ve futbolcuyla almak ister. Yani en üst ligler oyuncu yetiştirme yahut geliştirme platformları değildir. Oralara yetişmiş ve gelişimini tamamlamış oyuncular gelir. Zati yerli oyuncu da gereğince düzgünse çok daha az maliyetli olduğu için yabancı oyuncunun yerine tercih edilecektir.

Parasını bizim ödediğimiz Muhteşem Lig’in oyuncu yetiştirme denemelerinin yapıldığı bir lig olmasına neden katlanmak zorunda kalalım ki? Premier Lig İngiliz oyuncularla mı dünyanın 1 numaralı ligi haline geldi? Hayır. Zira orası tam bir gösteri sahnesi ve oradaki aktörlerin parasını seyirciler ödüyor ve milliyetine bakılmaksızın en güzelini görmek istiyor. Ancak öteki yandan İngiliz Futbol Federasyonu alt tarafta yaptığı çalışmalarla bugün İngiliz Ulusal Takımı’nın tekrar savlı bir grup olmasını sağladı.

TFF, yetiştirmek için alt ligleri kullansın

TFF de şayet çok istiyorsa 1. Lig’den itibaren yabancı oyuncuya müsaade vermesin bu biçimde daha fazla oyuncu yetişmesine ve gelişimine katkıda bulunur kanaatindeyim. Kısaca Üstün Lig’in Türk futboluna oyuncu yetiştirmek üzere bir misyonu yoktur.

Diğer yandan Üstün Lig kulüplerine akademi kurma zaruriliği getirmek bence kabul edilemez bir durumdur. Akademi kurmak masraflı bir iştir ve hiçbir kulüp buna zorlanamaz. Tahminen o kulüp scouting sistemi ile oyuncu bulup onu geliştirip futbola kazandıracak. İsteyen kulüp kendi imkanları ölçüsünde doğal ki akademi kurabilir. Lakin asıl akademi kurması gereken kurum TFF’dir.

Benim kendilerine tavsiyem Frankfurt’ta geçen yıl Almanya Futbol Federasyonu tarafından açılan dev akademinin kuruluşunda hisse sahibi olan Stefan Kuntz’a bu mevzuyu sormalarıdır.

Radyo Gol’de Emre Tilev’in sorularını yanıtlayan Mosturoğlu, Fenerbahçe’nin otobüsünün kurşunlanması ve 1958 öncesi şampiyonlukları konusunda fikirlerinin sorulması üzerine. “Otobüsün kurşunlanmasının aydınlatılmaması bir yüz karası. Bunu yalnızca spor için düşünmeyin. Toplumsal yaşantımız, güvenliğimiz, özgürlüklerimiz açısından düşünün. Hala aydınlatılmamış olması bence çok ayıp. Türkiye’ye yakışmıyor. Sav ediyorum bunun failleri belirli. Hatta geçenlerde Fenerbahçe de basın toplantısı yaptı.

“Aydınlatılmak istenmiyor”

Biz de misyon yaptığımız devirde tıpkı bilgilere ulaşmıştık. Faillerin kim oldukları, art planı belirli. Fakat aydınlatılmak istenmiyor. Bunu ayıp olarak görüyorum. Türkiye’ye de yakışmıyor. Yıldız konusunda bana nazaran size nazaran farklı fikirler olabilir. Şampiyonlukların yıldız hesabının sayılmasıyla ilgili. Şampiyon ekip esasen şampiyon. O tescillenmiş.

“Bu kadar uzun müddet sürüncemede bırakılmaz”

Ama en azından bir müracaat bu kadar uzun mühlet sürüncemede bırakılmaz. 2 yıl geçti yahut 2.5 yıla geliyor. Hala sonuçlandırılmadı. En azından TFF, tarihçilerden spora gönül vermiş bireylerden, sporla haşır neşir olmuş komite kurar. Araştırmanın sonuçlarını kamuoyuna sunar. Hiçbir şey yapılmaması, halının altına süpürülmesi tartışmaları beraberinde getiriyor” tabirlerini kullandı.

“Yönetici sorumluluk taşıyor”

“Bazı yöneticilerin ve birtakım ekiplerin devre ortası açıklamalarına ne diyorsunuz? halindeki soruya Şekip Mosturoğlu, “Biz de vakit zaman yapıyorduk. Bazen gerekiyor. Bazen çoka kaçıyor. Dozunu bilmek lazım. Yönetici sorumluluk taşıyor. Kimi haksızlıklar karşısında temsil ettiği topluluğun haklarını savunmak için lisana getirmeye çalışıyor. Şahsî tenkit hududunda kaldığında, hakarete dönmediğinde onu da sağlıklı buluyorum. Konuşmakta yarar var. Dozu kıymetli bence” diye konuştu.

“Herkesin bence bu işte biraz günahı var”

Şekip Mosturoğlu, şike sürecinde karşılarında kamu vazifelilerinin olduğunu lisana getirerek, “Karşı tarafta kamu vazifelileri var. Bir kısmı yargılandı kimileri sürüyor. O tarihlere dönersek insanların masumiyet karinesi ayaklar altına alındı. Beşerler peşinen hatalı gösterildi. Medya linçi yaşadık. Herkesin bence bu işte biraz günahı var. Bu işe en başından yanılgılı olunduğunu söyleyen bir azınlık vardı. Daha sonra beşerler bu bilince vardılar. Adalet bir formda tecelli ediyor. Biz 11 senede aklandık. Tazminat davalarımızı daha yeni bitti. O da birinci derecede bitti. İstinaf, Yargıtay, tahminen Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi olabilir. Üzücü, yıpratıcı bir süreç. İnşallah bir daha bu türlü şeyi bir daha yaşamayız” dedi.

“Aziz Yıldırım’ın başkanlık niyeti yok”

Fenerbahçe Kulübü eski Lideri Aziz Yıldırım’ın tekrar başkanlığa aday olup olmayacağı sorulan Şekip Mosturoğlu, “Başkanın o denli bir şeyi yok. Sıhhati düzgün. İşinin başında. Bizimle görüşüyor. Fikirleri var. Çok ileri kanıları var. Onları paylaşıyor. Fakat bize getirdiği başkanlık üzere bir kanısı yok” formunda konuştu.

“Finalin bir tarafı her vakit Fenerbahçe oluyor”

Mosturoğlu, Fenerbahçe’nin ligdeki gidişatıyla ilgili olarak ise şunları söyledi: “Üzülüyorum alışılmış ki. Beklediğimiz değil bu. Daima şunu söylüyorum. Bilhassa pandemi devrinden sonra son üç dönem en çekişmesiz ligler yaşandı. Bilhassa ekonomik zorlukların arttığı periyotta Fenerbahçe de inanılmaz ekonomik imkanlar yaratarak bu müsabakanın içerisinde kaldı. Gönül istek eder ki daima şampiyon olsun ancak maalesef istenilen maksatlarda değil. Lakin başka branşlarda her branşta final oynuyor. Finalin bir tarafı her vakit Fenerbahçe oluyor.”