2025’te IMEI Kayıt Ücreti 46 Bin TL’ye Yükseliyor

Türkiye’de yurt dışından getirilen telefonlar için IMEI kayıt ücreti 2025’te 46 bin TL olacak. Bu artış, telefon maliyetlerini önemli ölçüde artıracak.

Yurt dışından getirilen telefonların Türkiye’de kullanılabilmesi için gerekli olan IMEI kayıt ücreti, 2025 yılı itibarıyla büyük bir artış gösteriyor. 2024 yılında 31 bin 692 TL olarak belirlenen bu ücretin, yeniden değerleme oranıyla birlikte 2025’te 45 bin 953 TL’ye yükselmesi bekleniyor. Bu gelişme, son yıllarda hızla artan kayıt ücretlerinin yeni bir zirveye ulaştığını gözler önüne seriyor.

IMEI Kayıt Ücretinde Sürekli Artış

Son yıllarda, Türkiye’de yurt dışından getirilen telefonlar için uygulanan IMEI kayıt ücretleri ciddi artışlar gösterdi. 2015 yılında yalnızca 131,50 TL olan bu ücret, 2018 yılında 500 TL’ye, 2019 yılında ise 1500 TL’ye çıkarıldı. Takip eden yıllarda ücret yükselmeye devam etti; 2021 yılında 2000 TL’ye, 2022 yılında 2772 TL’ye ve 2023’te 20 bin TL seviyesine ulaştı. 2024 yılı için 31 bin 692 TL olarak belirlenen bu ücretin, 2025 yılında neredeyse 46 bin TL’ye çıkması bekleniyor. Bu artış, yurt dışından getirilen telefonların maliyetini ciddi şekilde artırıyor ve bireysel telefon getirimi konusunda yeni bir boyut kazandırıyor.

IMEI kaydı yapılmayan yurt dışından getirilen telefonların Türkiye’de kullanılabilmesi için belirlenen süre de 2023 yılında yapılan düzenlemeyle 120 günden 180 güne çıkarıldı. Bu değişiklik sayesinde yolcular, telefonlarını altı ay boyunca kayıtsız şekilde kullanabiliyorlar. Ancak bu sürenin bitiminde cihazın kayıt altına alınması gerekiyor. Kaydın yapılmaması durumunda telefon hizmet dışı kalıyor

Artışın Nedenleri

Türkiye’de IMEI kayıt ücretlerinin bu denli hızlı artmasının temel nedenlerinden biri, yurt dışından getirilen telefonların iç pazardaki fiyat dengelerini bozmaması için alınan önlemler. Aynı zamanda, devletin vergi gelirlerini artırmayı ve yerel üretimi teşvik etmeyi amaçlayan bu politika, yurt dışından telefon getirmenin cazibesini azaltmayı hedefliyor. IMEI kayıt ücretlerindeki bu büyük artış, yurt dışından telefon almak isteyen kullanıcılar için ciddi bir maliyet oluşturacak. Geçmişte, Türkiye’deki fiyatlardan daha uygun olduğu için yurt dışından telefon getirmek tercih ediliyordu, ancak yüksek kayıt ücretleri bu avantajı neredeyse ortadan kaldırıyor.

2025 yılı itibariyle IMEI kayıt ücretinin 46 bin TL’ye yükselmesi, özellikle yurt dışından telefon almayı düşünen tüketiciler için büyük bir maliyet anlamına geliyor. Bu durum, birçok kişinin telefonlarını yurt dışından getirme planlarını yeniden gözden geçirmesine neden olabilir. Özellikle yüksek ithalat maliyetleri ve kayıt ücretleri, tüketicilerin bu konuda daha temkinli davranmalarını gerektirebilir.

Sonuç olarak, Türkiye’de yurt dışından getirilen telefonlar için uygulanan IMEI kayıt ücretleri her yıl yükselmeye devam ediyor. 2025 yılında bu ücretin 46 bin TL’ye ulaşacak olması, yurt dışından telefon getirmenin maliyetini önemli ölçüde artıracak ve tüketicilerin bu konuda farklı stratejiler geliştirmesine yol açabilir.

Kaynak: İndir

TECNO SPARK 20 İncelemesi: Bizlere Neler Sunuyor

İşte bütçe dostu telefon arayanların uğrak noktalarından bir tanesi olan TECNO’nun akıllı telefon modellerinden bir tanesi TECNO SPARK 20’nin özellikleri.

İşte bütçe dostu telefon arayanların uğrak noktalarından bir tanesi olan TECNO’nun akıllı telefon modellerinden bir tanesi TECNO SPARK 20’nin özellikleri.

32 megapiksel çözünürlüklü ön kamera, çift hoparlör, sosyal turbo gibi bir çok özelliği içerisinde barındıran TECNO SPARK 20, hem öğrenciler hemde uygun fiyatlı akıllı telefon arayan kullanıcılar için güçlü bir seçenek olarak karşımıza çıkıyor.

TECNO SPARK 20 İncelemesi: Bizlere Neler Sunuyor

TECNO SPARK 20 Özellikleri

6,6 inç büyüklüğünde, 90 Hz yenileme hızı sunan TECNO SPARK 20, 720 x 1612 piksel çözünürlüğünde IPS LCD ekran ile birlikte geliyor. %90’lık bir ekran gövde oranı ile karşımıza çıkan bu akıllı telefonun canlı ekran ve net görüntü kalitesine sahip olduğunu belirtelim.

Telefonun arka kısmında yer alan 50 megapiksel çözünürlüğünde yer alan ana kamera, f/1,6 diyafram değeri ile ışık ve gölgeleri dengeli işleyerek harika fotoğraflar elde etmeyi sağlıyor. Fotoğrafların yanı sıra 2K çözünürlüğe sahip video kaydı ile de gerçekçi görüntüler elde etmemizi sağlıyor. Ön tarafta yer alan 32 megapiksellik f/2,2 diyafram aralığına sahip çift tonlu flaş içeren ön kamera ile harika selfieler yapılabiliyor.

18W hızlı şarj teknolojisi ve 5.000 mAh batarya ile gelecek olan TECNO SPARK 20, gün boyu işini rahatlıkla yapmanızı sağlıyor.

TECNO SPARK 20 İncelemesi: Bizlere Neler Sunuyor

HiOS arayüzü ile hem daha güzel görüntülü konuşmayı daha keyifli hale getiriyor hemde telefona üst düzey bir kullanım imkanı sağlıyor. Sosyal Turbo adı verilen özellik sayesinde, görüntülü arama sırasında güzellik ve makyaj filtreleri, ön flaş ışığı, artırılmış gerçeklik avatarları (AR), ses değiştirme işlevlerini kullanma imkanı sağlıyor. Bu özellik sayesinde görüntülü görüşmeleri daha da eğlenceli hale getiriliyor.

Akıllı Yenileme 3.0 isimli teknoloji sayesinde farklı durumlara sorunsuz şekilde adapte olup performanstan ödün vermeden güç tüketimini %3 ile %5 arasında azartıyor.

Gençlerin ve uygun fiyatlı telefon tercih eden teknoloji kullanıcılarının ihtiyaçlarını karşılayan tasarım ve özellikleri ile şık bir görüntüye sahip olan TECNO SPARK 20, “Yerçekimi Siyahı”, “Neon Sarı” ve “Siber Beyaz” olmak üzere üç farklı renk seçeneği ile bizleri karşılıyor.

Kaynak: İndir

Batman: Arkham Shadow, 22 Ekim’de VR Platformlarına Geliyor

Batman: Arkham serisinin yeni VR oyunu “Arkham Shadow”, 22 Ekim 2024’te Meta Quest 3 ve 3S’te çıkıyor. Gotham’ı Batman olarak keşfedin!

Batman hayranları için beklenen an nihayet geldi! Batman: Arkham serisinin yeni sanal gerçeklik (VR) oyunu Batman: Arkham Shadow’un çıkış tarihi açıklandı. Rocksteady’nin popüler süper kahraman serisine dayanan bu yeni oyun, 22 Ekim 2024’te Meta Quest 3 ve yeni duyurulan Meta Quest 3S platformlarında oyuncularla buluşacak.

Batman’in Gözünden Yeni Bir Deneyim

Batman: Arkham Shadow, serinin klasik öğelerini koruyarak oyunculara alışık oldukları Arkhamverse evreninde yeni bir deneyim sunuyor. Gizlilik, dövüş dinamikleri, Bat-kanca ve Dedektif Görüşü gibi mekanikler bu oyunda da yer alacak. Ancak en büyük yenilik, tüm bu macerayı Batman’in gözünden yaşayacak olmanız. Oyunun geliştiricisi Camouflaj, bu VR deneyiminde Iron Man VR gibi projelerde kazandığı tecrübeyi kullanarak oyunculara Gotham sokaklarında bizzat Batman gibi dolaşma ve kötüleri alt etme fırsatı sunacak.

Arkham Shadow, Arkhamverse evreninin resmi bir parçası olarak konumlandırılıyor ve hikayesi Arkham Asylum’dan önce, ancak Arkham Origins’ten sonra geçen bir döneme odaklanıyor. Oyunda, Harley Quinn, Scarecrow, Two-Face gibi efsanevi kötü karakterlerle mücadele edecek ayrıca seriye yeni eklenen Ratcatcher ile tanışacağız. Jim Gordon gibi Gotham’ın önemli isimleri de bu hikayede yer alıyor.

Batman: Arkham Shadow Tanıtım Videosu

Serinin eski çalışanlarından olan tasarım direktörü Bill Green’in de projeye katkı sağladığı Batman: Arkham Shadow, orijinal Arkham deneyimini sanal gerçeklik dünyasına taşımayı hedefliyor. Eurogamer’dan Tom Phillips, oyunu önceden deneme şansı buldu ve deneyiminden oldukça etkilendiğini ifade etti. “Oyun, VR teknolojisinin sunduğu imkanları sonuna kadar kullanıyor ve Rocksteady’nin orijinal Arkham ruhunu başarıyla yeniden yaratıyor” yorumunu yaptı.

Meta Quest 3 ve 3S Sahiplerine Sürpriz

Meta Quest 3 ve 3S kullanıcıları, 22 Ekim’den itibaren Gotham sokaklarına adım atarak, Batman’in pelerini giyme şansına sahip olacak. Oyunun fiyatı henüz açıklanmamış olsa da, Meta Quest 3 ve 3S alımlarında 30 Nisan 2025’e kadar oyunun ücretsiz hediye edileceği duyuruldu. Bu fırsat, Meta’nın yeni VR platformlarını cazip hale getirirken, Batman hayranlarına büyük bir avantaj sunuyor.

Batman: Arkham Shadow, VR dünyasında yeni bir sayfa açarken, Arkhamverse evrenine hayran olan oyunculara unutulmaz bir deneyim vadediyor. 22 Ekim 2024’te çıkış yapacak olan bu oyunda, Gotham’ın karanlık sokaklarında bir kez daha suçla savaşmaya hazır olun.

Kaynak: İndir

E-spor Akademisi Kuruluyor Sizde E-sporcu Olabilirsiniz

Ankara Büyükşehir Belediyesi, bünyesinde Espor’a ilgi duyanlar ve kariyerine bu alanda devam etmek isteyen kişiler için “Espor Akademisi” açıyor.

Ankara Büyükşehir Belediyesi, bünyesinde Espor’a ilgi duyanlar ve kariyerine bu alanda devam etmek isteyen kişiler için “Espor Akademisi” açıyor.

Günümüzün yükselen trendi olan Espor’a ilgi duyan gençleri düşünen Ankara Büyükşehir Belediyesi, gençlerin bu isteklerini göz ardı etmeyerek belediye bünyesinde Espor Akademisini hayata geçiriyor.

Espor Akademisi Kuruluyor Sizde Esporcu Olabilirsiniz

Online Başvuru ve Eğitim

Yeni kurulacak Espor Akademisi ile ülkemizde başarılı Esporcu yetiştirmeyi hedefleyen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Sn. Mansur Yavaş, Espor tutkunlarını yeni açılacak olan Espor Akademisine davet etti. “https://espor.ankara.bel.tr/akademi-basvuru” adresinden başvuru yapabileceklerini ifade eden Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, “Başkentimizin gençlerine her alanda destek olmaya devam ediyoruz. Espor’a ilgi duyan tüm gençlerimizi, profesyonel eğitim alabilecekleri Espor Akademisi’ne davet ediyoruz. Espor Akademisi başvuruları 25 Eylül’de başlıyor.” şeklinde açıklama yaptı.

Yeni kurulacak olan bu Espor merkezinde; Espor antrenörleri, avukat, psikolog, diyetisyen ve fizyoterapistten oluşan uzman Espor ekibi tarafından verilecek eğitimlerde, Espor dünyasını, Espor branşlarını ve Türkiye’deki Espor gelişmelerini, Espor federasyonu, yayıncılık ve sponsorluk gibi bir çok konularda eğitimler verilecek. Bunların yanında eğitim kapsamında Espor’da sağlık, beslenme, hukuk ve insan hakları, zihinsel ve fiziksel algı gibi önemli konularda ele alınacak.

Espor Akademisi Kuruluyor Sizde Esporcu Olabilirsiniz

Ankara Büyükşehir Belediyesi bünyesinde faaliyet gösterecek olan bu yeni Espor Akademisi’nin başvuruları “https://espor.ankara.bel.tr/akademi-basvuru” adresinden 25 Eylül 2024 tarihinden itibaren alınmaya başlanacak. Bu başvurulardan sonra ise 12 Ekim 2024 tarihinden itibaren 3 ay sürecek eğitimler yapılacak.

12 saat yüz yüze, 10 saatte uzaktan olmak üzere toplam 22 saat sürecek olan bu eğitimler, Çubuk, Beypazar, Elvankent, Mamak ve Çankaya Birlik’te yer alacak olan Espor Akademi merkezlerinde gerçekleştirilecek

Kaynak: İndir

iPhone 16 Pro Max mi Samsung Galaxy S24 Ultra Mı?

Dünyanın en büyük iki teknoloji devinin amiral gemilerinden hangisi daha iyi? iPhone 16 Pro Max mi Samsung Galaxy S24 Ultra mı?

Dünyanın en büyük iki teknoloji devinin amiral gemilerinden hangisi daha iyi? iPhone 16 Pro Max mi Samsung Galaxy S24 Ultra mı?

Dünyanın en büyük ve en çok satış yapan iki teknoloji firmasının en iyi akıllı telefon modellerini sizler için karşılaştırdık. Modern tasarımları, gelişmiş özellikleri ve güçlü performansları ile sıklıkla karşılaştırılan iki güçlü akıllı telefon iPhone 16 Pro Max ve Samsung Galaxy S24 Ultra böylelikle diğer rakiplerinin önüne geçmesini sağlıyor.

iPhone 16 Pro Max mi Samsung Galaxy S24 Ultra Mı?

iPhone 16 Pro Max vs Samsung Galaxy S24 Ultra

Dünyanın en iyi telefonları olarak gösterilen iki cihazı yakından izleyeceğiz. Ekran, pil, tasarım ve kamera gibi birçok özelliği karşılaştıracağımız iPhone 16 Pro Max ve Samsung Galaxy S24 Ultra telefonlarından hangisini alabileceğinize vesile olacağız.

iPhone 16 Pro Max Samsung Galaxy S24 Ultra
İşlemci Apple A18 Pro Qualcomm Sanpdragon 8 Gen 3
RAM Kapasitesi 8 GB RAM 12 GB RAM
Ekran 6,9 inç OLED Super Retina XDR, 2.868 x 1.320 piksel çözünürlük, 120 Hz yenileme hızı, 460 ppi, 2.000 nit maksimum parlaklık 6,8 inç AMOLED, 3.120 x 1.440 piksel çözünürlük, 1 ile 120 Hz arasında yenileme hızları, 2.600 nit maksimum parlaklık
Dahili Depolama Alanı 256 GB, 512 GB ve 1 TB depolama kapasitesi 256 GB, 512 GB ve 1 TB depolama kapasitesi
Boyutlar 163×77,6×8,25 mm 163x79x8,6 mm
Ön Kamera 12 MP 12 MP
Arka Kamera 48 MP (ana kamera) + 48 MP (Ultra geniş açı kamerası) + 12 MP (5X telefoto) 200 MP (ana kamera) +12 MP(ultra geniş) +10 MP (3x telefoto) +50 MP (5x telefoto)
Pil 4.685 mAh 5.000 mAh
Fiyat 99 bin 999 TL 75 bin 499 TL

Kaynak: İndir

180 aile, İstanbul’un göbeğinde ücretsiz bostan sahibi oldu

İstanbul Ataşehir’de dikkat çeken bir proje daha hayat buldu. Ataşehir Belediyesi tarafından uygulanan “Kent Bostanı” projesi 180 aileyi ücretsiz bostan sahibi yaptı. Barbaros Mahallesi’nde açılışı yapılan projeyle, ilçe sakinlerine şehrin ortasında ücretsiz tahsis edilen alanlarda tarımsal üretim yapma imkânı sunulurken, Antalya’dan getirilen 5 bin adet fidenin de dağıtımı yapıldı.

Son yıllarda şehirlerde artan betonlaşmaya karşı doğal yaşamı koruma ve sürdürülebilirliği teşvik etmek amacıyla ortaya çıkan uygulamalar yaygınlaşıyor.

Ataşehir Belediyesi ise bu hedef doğrultusunda merakla beklenen projelerinden birini daha hayata geçirdi. Başkan Onursal Adıgüzel ve ekibinin yeni dönemde ‘yeşil’e yaptığı vurgu ve bu kapsamda atılan adımların sonucu olarak Ataşehir Kent Bostanları projesi ortaya çıktı.

Geçtiğimiz günlerde kura çekilişi yapılıp hak sahiplerinin belirlendiği projenin açılışı ise bugün itibariyle gerçekleştirildi.

Ataşehir Belediye Başkanı Onursal Adıgüzel’in de katılımıyla gerçekleşen açılışta, kurada ismi çıkan 180 aileye bostan alanlarının tahsisi yapıldı. Açılış töreninde hak sahiplerine ekim yapacakları sebzelere ilişkin fidelerin yanı sıra, bahçe seti ve önlük de hediye edildi.

ŞEHİR YAŞAMININ DAYATTIĞI İZOLASYON KIRILACAK

Açılışı yoğun katılımla gerçekleşen ‘Ataşehir Kent Bostanı’ projesinde kurada hak sahibi olmaya hak kazanmış kişilere 6 aylık periyotlar halinde dönemsel olarak, organik ürünlerini yetiştirebilecekleri bostan alanları sağlanıyor.

Altı aylık dönemler kış ve yaz şeklinde ayrılacakken, dönem sonlarında yeni hak sahiplerinin belirlenmesi için ise yeniden kura çekilişleri yapılacak.

Aynı aileden tek bir başvurunun alındığı Kent Bostanı projesi ile iklim kriziyle mücadele ve toplumsal bilinci artırma amacı doğrultusunda şehir yaşamının sunduğu izolasyonun kırılması hedeflenirken, özellikle şehir hayatında doğayla bağlantıyı güçlendirerek, bireyler arasındaki topluluk ruhunun ise tekrardan canlandırılması amaçlanıyor.

HAK SAHİPLERİ KURA İLE BELİRLENDİ

Toplamda 2 bin 353 kişinin başvuru yaptığı projeden yararlanacak hak sahipleri, 24 Eylül tarihinde yapılan kura çekilişiyle belirlendi. Projeye başvurmak için belirtilen şartlar arasında Ataşehir ilçe sınırlarında ikamet etmek, 18 yaş üstünde olmak ve bitki-böcek türü alerjik hastalıklara sahip olmamak gibi maddeler yer alıyor.

KENDİ SEBZELERİNİ EKEREK, ORGANİK BESLENME ŞANSINA ERİŞECEKLER

Proje kapsamında ismi kuradan çıkan 180 hak sahibi için, 1.5 x 3 metrekare büyüklüğünde sebze yatakları tahsis edildi.

Gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için atılan adımlara destek olacak projeyle, Ataşehirliler sadece kendi ihtiyaçlarını karşılamakla kalmayacak, aynı zamanda kentsel tarım ve permakültür uygulamaları aracılığıyla doğaya katkıda da bulunacaklar. Kimyasal gübre ve ilaç kullanımının yasaklandığı uygulama sayesinde vatandaşlar tamamen doğal yollarla sağlıklı gıdaya ulaşma imkânı elde edecek.

5 BİN FİDE ANTALYA’DAN GELDİ: BAHÇE SETİ VE ÖNLÜK HEDİYE EDİLDİ

Ataşehir Kent Bostanı projesinde ekimi yapılacak sebzelerin fideleri ise Antalya’dan sipariş verildi. Bostan alanına taşınan lahana, maydonoz, kıvırcık ve brokoli gibi çeşitli sebzelere ait 5 bin fide 180 aileye ücretsiz olarak dağıtıldı. Projede hiçbir detayı atlamayan Ataşehir Belediyesi, bostan alanları ve fidelerin yanı sıra ekim için gerekli olan önlük, kazma ve tırmık gibi alet ve ekipmanları da temin ederek bostan sahiplerine hediye etti.

BAŞKAN ADIGÜZEL’DEN AÇIKLAMA

Açılışta konuşan Ataşehir Belediye Başkanı Onursal Adıgüzel, bu projenin sadece tarımsal üretimi değil, aynı zamanda toplumsal dayanışmayı da artıracağını vurguladı.

Başkan Adıgüzel, konuşmasına şu sözlerle devam etti:

“İklim krizinin etkilerini her geçen gün daha fazla hissettiğimiz bu dönemde, sürdürülebilir bir yaşamı teşvik etmek ve doğayla uyumlu bir kent kültürü oluşturmak adına önemli bir adım atıyoruz.

Bugün burada Ataşehir Kent Bostanı projemizin açılışını gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Bu projeyi, şehir hayatının yoğunluğunda kaybettiğimiz doğayla olan bağımızı güçlendirmenin bir yolu olarak görüyoruz. Ataşehir Kent Bostanı, ilçemizin farklı mahallelerinden gelen komşularımıza kendi ürünlerini yetiştirme fırsatı sunacak.

Burada, tamamen doğal yöntemlerle, kimyasal gübre ve ilaç kullanmadan sağlıklı gıdaya ulaşma imkânı bulacağız. Ayrıca bu bostan, yalnızca bir tarımsal üretim alanı değil, kent yaşamının stresinden uzaklaşarak doğanın huzuruna kavuşacağımız bir alan olacak. İlk etapta 1626 başvuru onaylandı ve bugün 180 komşumuza bostan yeri tahsis ediyoruz. Bizler, kentleşmenin doğadan kopuş anlamına gelmediğini, aksine doğayla daha iç içe, sürdürülebilir bir yaşam biçimi oluşturabileceğimizi göstermek istiyoruz.

İlçemizde tarımsal üretimle uğraşan ya da uğraşmayı hayal eden herkes, bu bostanda hem kendi emeğiyle ürün yetiştirecek hem de doğayla iç içe, sosyal bir ortamda paylaşımda bulunacak. Burası yalnızca ürünlerimizi büyüteceğimiz değil, aynı zamanda dayanışma ve toplumsal bağlarımızı da güçlendireceğimiz bir yer olacak. İnanıyorum ki, Ataşehir Kent Bostanı, sadece bugün değil, gelecek kuşaklara da ilham olacak bir örnek teşkil edecek. Bu vesileyle, projemizin hayata geçmesinde emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarıma ve projeye başvurarak bu heyecana ortak olan siz değerli komşularımıza en içten dileklerimle teşekkür ediyorum.”

SOSYAL BİR BULUŞMA NOKTASI DA OLACAK

Sürdürülebilir tarımı teşvik edip yerel halkın kendi gıdasını üretme becerilerini geliştirmesine de imkan sağlayan kent bostanlarında organik sebze ve meyve yetiştirilirken, aynı zamanda kompostlama ve geri dönüşüm uygulamaları da hayata geçiriliyor.

Kent bostanları ayrıca, sosyal bir buluşma noktası olarak da önem taşıyor. Şehir sakinleri bu alanlarda bir araya gelerek hem doğayı koruma bilincini artırıyor hem de dayanışma ruhunu güçlendiriyor.

YENİ BOSTAN ALANLARI YOLDA

Son yıllarda şehirlerde artan betonlaşmaya karşı doğal yaşamı koruma ve sürdürülebilirliği teşvik etmek amacıyla ortaya çıkan kent bostanlarının sayısını artırmayı planlayan Ataşehir Belediyesi, bu kapsamda özellikle boş araziler ve atıl kalmış alanları değerlendirmeye alıp, yeni bostanlar için planlama yapıyor.

Ekim ayında Netflix: Erşan Kuneri, The Platform 2 ve daha fazlası…

THE PLATFORM 2 – 4 EKİM Gizemli bir lider Platform’da kendi kurallarını dayatırken, yeni bir sakin, acımasız beslenme sistemiyle mücadele etmek için bu tartışmalı yönteme karşı verilen mücadeleye dahil oluyor. Ancak yanlış tabaktan yemek ölüm …

THE PLATFORM 2 – 4 EKİM

Gizemli bir lider Platform’da kendi kurallarını dayatırken, yeni bir sakin, acımasız beslenme sistemiyle mücadele etmek için bu tartışmalı yönteme karşı verilen mücadeleye dahil oluyor. Ancak yanlış tabaktan yemek ölüm cezasına dönüştüğünde hayatınızı kurtarmak için ne kadar ileri gitmeye hazırsınız?

ERŞAN KUNERİ 2. SEZON – 10 EKİM

Cem Yılmaz’ın bir kez daha kaleme alıp yönetmen koltuğuna oturduğu Erşan Kuneri’nin 2. sezonu 84 yaşına basan Erşan Kuneri emekliliğinin keyfini sürerken, hayatını konu alacak bir röportaj için kapısı çalınmasıyla başlıyor. Sinemaya damgasını vuran kariyerini gün yüzüne çıkaracak sorular Kuneri’yi geçmişin ihtişamlı günlerine ve unutulmaz anılarına geri götürür. İzleyiciler ise, Erşan Kuneri’nin anlatımıyla birlikte Türk sinemasının nostaljik yıllarına doğru heyecan verici bir yolculuğa çıkarlar.

OUTER BANKS 2. SEZON – 10 EKİM

John B, babası ortadan kaybolunca fakirler adını taktığı bir grup arkadaşıyla gerçeğin peşine düşer.

OUTLANDER 7. SEZON – 23 EKİM

1945 yılında yaşayan, evli bir savaş hemşiresi olan Claire Randall; gizemli bir şekilde 1743 yılına yolculuk eder ve romantik bir İskoç savaşçısı olan Jamie Fraser ile evlenmek zorunda kalır. Claire zamanla Jamie’ye bir şeyler hissetmeye başlayacak ve iki farklı zamandan, iki farklı erkek arasında kalacaktır.

THE DIPLOMAT 2. SEZON – 31 EKİM

Uluslararası bir krizin ortasında bir diplomat kendisini, evliliği ve siyasi geleceği üzerinde etkileri olan üst düzey bir pozisyonda bulur.

Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan’dan 2 il için yeni uyarı: ‘Hatay’da yaşananlar tekrarlanabilir’

“Her iki ilde sıvılaşma ve aşırı sarsıntı sorunları mevcut” diyerek Mersin ve Adana için bir kez daha deprem uyarısında bulunan Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, yetkililere seslendi.

Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Mersin ve Adana için bir kez daha deprem uyarısında bulundu.

“Mersin ve Adana ortak bir kaderi paylaşıyor. Her iki ilde sıvılaşma ve aşırı sarsıntı sorunları mevcut” diyen Prof. Dr. Ercan, iki ildeki yapılaşmaya dikkati çekti.

Ercan, Mersin Objektif’e yaptığı açıklamada, “Mersin ve Adana ortak bir kaderi paylaşıyor; her ikisinde de çok katlı binalar inşa ediliyor. Bu yapılar genellikle ağır ve güvenli olmayan bir şekilde inşa ediliyor. Her iki ilde sıvılaşma ve aşırı sarsıntı sorunları mevcut. Deprem dalgaları, üst yapıyı 2 ila 4 kat büyüterek yansıtma problemi yaşıyor. Bu nedenle Mersin ve Adana’nın deprem hassasiyeti oldukça yüksektir. Özellikle Mersin’in Mezitli – Tece bölgesinde birçok bina hasar görmüş durumda, çatlaklar ve yıpranmalar söz konusu. Mersin ve Çukurova bölgeleri, Hatay’daki yerleşimlerle benzerlik gösteriyor; dolayısıyla Hatay’da yaşananlar Mersin ve Adana’da da tekrarlanabilir” dedi.

“ACİLEN…”

Mersin’in plansız bir şekilde geliştiğine işaret eden Ercan, “Neredeyse her yüklenici istediği yapıyı inşa edebiliyor. Bu çarpık yapılaşmanın sebeplerinden biri, deprem yönetmeliğinin ihmal edilmesi ve jeofizik biliminden yeterince faydalanılmamasıdır. Kat yüksekliğine Belediye Meclisi karar veriyor, ancak bu meclis uzman kişilerden oluşmuyor. Oysa ki bu tür kararları bir jeofizik mühendisi vermelidir. Mersin ve Adana’da acilen detaylı bir inceleme yapılması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Ayrıca, Türkiye’nin artık bir deprem sanayisi kurması gerektiğini söyleyen Ercan, “Deprem Bakanlığı gibi bir oluşumun gereksiz olduğunu düşünüyorum. Her olayda yeni bir bakanlık kurulamaz. AFAD ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı bu konuda yeterlidir. Yasalar ve yönetmeliklerimiz oldukça iyi, önemli olan bunların uygulanmasıdır” ifadelerini kullandı.

Kabine ‘Lübnan’ gündemiyle toplanıyor: İşte Erdoğan’ın masasındaki başlıklar…

Kabine, yarın Lübnan gündemiyle AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkanlığında toplanıyor. Gündemde İsrail’in Beyrut ve Gazze’ye saldırıları ve bölgedeki tansiyonun düşürülmesi için diplomasi alanında atılacak adımlar görüşülecek.

Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, Saray’da AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplanacak.

Gündemde İsrail’in 7 Ekim’de Gazze ile başlattığı saldırılar var. İsrail’in bombardıman zincirinin son halkası, Lübnan’ın başkenti Beyrut’u vurdu.

Hasan Nasrallah’ın da aralarında olduğu üst düzey Hizbullah yöneticileri saldırılarda hayatını kaybetti. Ankara’nın yakından takip ettiği gelişmeler Kabine’de ele alınacak.

İsrail’in çatışmaları bölgeye yayma gayretine karşılık ateşkes ve barış için Türkiye’nin atabileceği diplomatik adımlar müzakere edilecek.

MASADA HANGİ KONULAR VAR?

Öte yandan İsrail’in ablukası altındaki Gazze’de de bombardıman devam ediyor. Bölgede ateşkes planının uygulanması, insani yardım sağlanması ve iki devletli çözüme kapı aralanması için yapılabilecekler de Kabine’nin gündeminde olacak.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler zirvesi kapsamında ziyaret ettiği New York’ta çok sayıda ikili görüşme de gerçekleştirdi. Görüşmelerin yansımalarının da Kabine’de ele alınması bekleniyor.

Kabine toplantısından bir gün sonra Meclis yeni yasama yılına başlayacak.

Yeni dönemde yapılacak yasama çalışmalarına da Kabine’de parantez açılacak. Cezasızlık algısının ortadan kaldırılması için yapılacak yasal düzenlemelerin yanı sıra asayiş, güvenlik ve toplumsal huzur bağlamında atılabilecek yeni adımların Kabine’de değerlendirilmesi bekleniyor.

EKONOMİK GELİŞMELER

Ekonomi de Kabine’nin sürekli takibindeki başlıklar arasında yer alıyor. Yüzde 40’lık yıl sonu enflasyon hedefinin tutturulması için alınacak ek tedbirler, emeklilerin, dar gelirli kesimlerin alım gücünün yükseltilmesi için atılabilecek adımlar masada olacak.

Geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen Yatırım Danışma Konseyi’nin çıktıları ile Türkiye’deki doğrudan yatırım ortamının iyileştirilmesi adımları da istişare edilecek.

Kira fiyatları uçuşa geçti: İstanbul’un en ucuz ve en pahalı ilçesi belli oldu

İstanbul’da kira fiyatı en düşük ilçede ortalama 13 bin 800 oldu. Mega kentin 3 büyük ilçesinde ise ortalama 35 bin lirayı ulaştı. İşte İstabul’da ilçe ilçe ortalama kira fiyatları…

Kira fiyatları, özellikle İstanbul’da, vatandaşların en büyük sorunlarından biri haline geldi. Geçen yılın verilerine göre, mega kentte kira fiyatları yüzde 46 oranında bir artış gösterdi.

Türkiye’de geçtiğimiz yıllarda hızla artan konut kiraları getirilen yüzde 25 tavan zam oranına rağmen durmak bilmedi. Yasa fiiliyatta uygulanmazken kiracı ile ev sahibi davaları da mahkemeleri doldurdu.

1 Temmuz’da son verilen uygulama ile artık kira zamları yıllık enflasyona göre belirleniyor.

İSTANBUL’DA İLÇE BAZINDA KİRALAR

Yüksek kira fiyatlarından dolayı halkın barınma sıkıntısı çektiği dönemde en fazla kira artışı yaşanan illerden biri de İstanbul oldu. Endeksa verilerine göre İstanbul’da Temmuz ayı itibariyle konut kiraları son 1 yıl içinde yüzde 46,82 oranında arttı.

İstanbul genelinde ortalama konut kirası 24 bin 400 lira olarak ölçülürken ortalama metrekare fiyatı ise 244 lira olarak hesaplandı.

Endeksa verilerine göre, ilçelerdeki en düşük kira ortalaması 13 bin 800 TL iken, bazı ilçelerde ortalamalar 35 bin lirayı aşıyor.

İLÇELERE GÖRE KİRA FİYATLARI

İstanbul’un ilçelerindeki 100 metrekarelik konut kiraları şu şekilde sıralanıyor:

  • Avcılar: 16 bin TL
  • Sultanbeyli: 16 bin 100 TL
  • Esenler: 16 bin 400 TL
  • Bahçelievler: 17 bin 700 TL
  • Büyükçekmece: 17 bin 900 TL
  • Çatalca: 18 bin 300 TL
  • Esenyurt: 13 bin 800 TL
  • Arnavutköy: 15 bin 400 TL
  • Sultangazi: 16 bin TL
  • Silivri: 16 bin 500 TL
  • Güngören: 17 bin 400 TL
  • Beylikdüzü: 17 bin 600 TL
  • Tuzla: 22 bin TL
  • Gaziosmanpaşa: 20 bin 500 TL
  • Bayrampaşa: 20 bin 500 TL
  • Başakşehir: 22 bin 500 TL
  • Ümraniye: 23 bin 700 TL
  • Kartal: 25 bin 200 TL
  • Zeytinburnu: 21 bin 600 TL
  • Pendik: 21 bin 800 TL
  • Çekmeköy: 22 bin 300 TL
  • Sancaktepe: 18 bin 700 TL
  • Küçükçekmece: 19 bin 300 TL
  • Fatih: 19 bin 500 TL
  • Üsküdar: 26 bin 600 TL
  • Maltepe: 26 bin 700 TL
  • Şile: 26 bin 800 TL
  • Kağıthane: 26 bin 800 TL
  • Beykoz: 27 bin 100 TL
  • Ataşehir: 28 bin 400 TL
  • Şişli: 28 bin 600 TL
  • Eyüpsultan: 29 bin 400 TL
  • Bakırköy: 30 bin 100 TL
  • Beyoğlu: 31 bin 700 TL
  • Kadıköy: 38 bin 700 TL
  • Beşiktaş: 39 bin 900 TL
  • Sarıyer: 44 bin TL