2025’in, yavaşlayan GSYH büyümesi ve enflasyonun yanı sıra yüksek faiz oranları ve güçlü TL ile 2024’e benzemesi muhtemel: 2025 yılı için öngörülerimiz, yavaşlayan ekonomik büyüme, düşmekle birlikte hala yüksek enflasyon, güçlü Türk lirası ve olumlu jeopolitik gelişmeler olasılığı varsayımları üzerine inşa edilmiştir. 2024 yılında elde edilen %3,0’lük GSYH büyümesinin ardından, 2025 yılı için %2,5’lik ılımlı bir büyüme oranı öngörülürken, aşağı yönlü riskler daha sıkı para politikalarının iç talebi azaltması ve ihracat pazarlarında devam eden zayıflıktan kaynaklanmaktadır.
Enflasyonun 2024 yılında %44,4’ten 2025 yılında %28,5’e düşmesini beklemekteyiz. Sıkı para politikasının devam etmesi muhtemel olmakla birlikte, Aralık ayında başlatılan kademeli ve kontrollü faiz indirimlerinin devam etmesini öngörmekteyiz. Yılsonu itibarıyla politika faizinin mevcut seviyesi olan %47,5’ten %32,5’e gerileyeceğini öngörüyoruz.
Türk hisse senedi piyasasının 2025 yılında iyi bir performans göstermesini bekliyoruz, ancak kazançlarının özellikle para piyasası fonlarına kıyasla kısıtlı kalması muhtemeldir:
Makroekonomik açıdan öngörülebilirliği artıran dezenflasyon konusundaki ilerleme; hem yurt içinde hem de küresel ölçekte beklenen faiz indirimleri ve potansiyel olarak olumlu jeopolitik değişimler, 2025 yılında Türk hisse senedi piyasasının iyi bir performans sağlamasına yol açacaktır diye düşünüyoruz. Ancak, para piyasası fonlarının %45-49 getiri sağlamasına olanak tanıyacağı öngörülen yüksek faiz oranları pozitif ivmeyi sınırlayabilir. Ayrıca, TL’nin reel olarak daha fazla değer kazanması, döviz bazlı gelirleri olan hisse senetlerinin performansını olumsuz etkileyebileceği gibi yabancı yatırımcıların piyasaya olan iştahını da azaltabilir.
Sonuç olarak, 2025 yılı için döviz sepetinin TL karşısında %20 yükseleceğini, enflasyonun %29 olacağını ve para piyasası fonlarının ~%45-49 getiri sağlayacağını varsayıyoruz. Bu arka planın yıl boyunca hisse senedi piyasasının yukarı yönlü ivmesini sınırlaması muhtemeldir. Önümüzdeki 12 ay için BIST100 endeks hedefimiz 14,067’dir ve ~%43 yükseliş potansiyeli anlamına gelmektedir.
2025’te Türkiye lehine olası jeopolitik değişimler
Türkiye, Suriye’deki rejim değişikliği ve Trump’ın iktidara dönüşünün ardından 2025 yılında olumlu jeopolitik değişimlerden faydalanabilir. ABD-Türkiye ilişkilerindeki potansiyel iyileşme, F-35 programı ve S-400 yaptırımları da dahil olmak üzere çeşitli konularda işbirliğinin önünü açabilir. Ayrıca, Suriye’deki yeniden inşa çabaları ve Rusya-Ukrayna savaşı ile İsrail-Hamas çatışmasının çözülmesiyle sağlanacak bölgesel istikrar önemli fırsatlar sunabilir. Ancak, Suriye’de olası istikrarsızlık ve YPG konusunda ABD ile görüş ayrılığı temel riskler olmaya devam etmektedir.
Hisse seçimi 2025 yılında daha zor olacak
2024 yılında olduğu gibi, iyileşen makroekonomik ortamdan ve güçlü TL’den faydalanması beklenen Bankacılık, Telekom ve Gıda Perakendeciliği gibi TL yoğunluklu sektörleri tercih etmeye devam ediyoruz. Buna karşılık, ihracatçılar ve diğer dövize bağımlı sektörler, TL’deki reel değerlenmenin kâr marjlarını baskılaması nedeniyle BIST’in altında performans gösterebilir. Bununla birlikte, TL yoğunluklu hisseler halihazırda geçtiğimiz bir yılda daha iyi performans gösterdiğinden, 2025 yılında hisse seçimi çok daha önemli olacaktır.
Endeks hedefini 14,067’ye yükseltiyoruz
Bu raporda, en güncel makro varsayımlarımızı modellerimize dahil ediyoruz. Aselsan’ı TUT’tan AL’a yükseltiyoruz, Aygaz ve Hitit’i AL’dan TUT’a çekiyoruz. Yeni fiyat hedeflerimizi eklediğimizde, önümüzdeki 12 ay için endeks hedefimiz 14,067’ye ulaşıyor ve bu da ~%43 yukarı yönlü bir artış anlamına geliyor.
Model Portföy: Türkiye Sigorta ve Yapı Kredi’yi model portföyümüzden çıkarırken Akbank, Anadolu Sigorta, Aselsan ve Bim’i ekliyoruz. Akbank, Alarko Holding, Anadolu Sigorta, Aselsan, Bim, MLP Sağlık, Sabancı Holding, Turkcell, ve Ülker model portföyümüzü oluşturuyor.
Bu raporla birlikte Bizim Toptan ve Kervan Gıda’yı araştırma kapsamımızdan çıkarıyoruz.
Ünlü & Co raporundan alıntıdır