Altın fiyatları Fed’in gevşeme döngüsünü başlatmasıyla rekor kırmaya devam ediyor. Bir çok analist sarı metal için 3.000 dolarlık seviyeyi bir hedef olarak görüyor. Bununla birlikte, altının bu seviyeye ne zaman ulaşacağına dair farklı görüşler var. Bazıları an meselesi derken bazıları 2025’in sonunu işaret ediyor. Bloomberg Intelligence Kıdemli Emtia Stratejisti Mike McGlone ise bu konuda iyimserler arasında yer alıyor.
“Altın fiyatlarının 3.000 doları görmesi sadece bir zaman meselesi!”
Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere, emtia için çalkantılı bir dönemde, spot altın 2.630 doları aşmayı başardı. Bu arada, ham petrol fiyatları varil başına 71 dolar civarında durgunlaştı. Her iki piyasa da Çin’in yavaşlaması ve Federal Reserve’in devam eden faiz indirimlerinin önemli rol oynadığı küresel ekonomik trendlerin yoğun baskısını görüyor. Her iki emtia için de görünüm belirsizliğini koruyor. Uzmanlar 2024’ün son çeyreğine girerken potansiyel piyasa değişimleri konusunda uyarılar yapıyor.
Bloomberg Intelligence Kıdemli Emtia Stratejisti Mike McGlone, bu piyasaların hareketleri hakkında bilgi verdi. McGlone, altın fiyatlarının yükselişinin, dalgalı dönemlerde altının güvenli bir liman olarak tarihi rolünden kaynaklandığını söylüyor. Bu bağlamda McGlone, şu açıklamayı yapıyor:
Altın bir boğa piyasasında. Biraz sarsılmak için gecikti ama temelde 3.000 dolar sadece bir zaman meselesi. Hedge fonlar altın vadeli işlemlerinde long pozisyon alıyorlar. Bu da altının sürdürülebilir gücüne olan inançlarını yansıtıyor. Hedge fonları altın vadeli işlemlerinde yaklaşık %40 net long pozisyona sahip. Bu da long pozisyonun 2011’deki zirvesinde daha yüksek olmasına rağmen önemli bir güven gösteriyor.
McGlone, ham petrolün 40 dolara geri dönmesini bekliyor!
Buna karşılık ham petrol, Çin’in özellikle imalat sektöründeki ekonomik zorluklarının küresel talebi azaltmaya devam etmesi nedeniyle zorlanıyor. McGlone, “Ham petrol normalde yüksek fiyat döngüsünde yaptığını yapıyor – aşağı doğru düzeltiyor. Ham petrolün eninde sonunda varil başına 40 dolara geri dönmesini bekliyorum. Bu arz ve talep dinamikleriyle ilgili. Ayrıca, ABD ve Kanada gibi ülkelerde arz fazlası görüyoruz.” diyor.
Çin’in ekonomik yavaşlaması, özellikle de devam eden emlak krizi, emtia piyasasındaki bu hareketlerde önemli bir etken oldu. Ülkenin on yıllık getirisi %2,1’in altına düşerek önemli bir deflasyonist baskıya işaret etti. McGlone, “Çin’in emlak krizi 1990’larda Japonya’nınki kadar şiddetli. Ayrıca, küresel piyasaları da aynı şekilde etkiliyor,” yorumunu yapıyor.