PrizmaBetGüncelGirişAdresiHızlıveGüvenilirErişim!

Bilişsel davranışçı terapi nedir?

”Kişinin duygusal tepkisi sadece doğrudan durumdan değil, durumla ilgili düşüncelerinden de etkilenir. BDT kişilerin sıkıntı yaşadıkları anlara eşlik eden düşüncelerini saptayıp, bu düşüncelerin ne kadar gerçekçi ve uygun olduğunu incelemeleri ve uygunsuz düşünceleri yerine daha gerçekçi düşünceler geliştirmelerini öğretir.”

Bilişsel davranışçı psikoterapi (BDT), bilimsel ilkelerin, psikoterapi alanına uygulanmasıyla ortaya çıkmış bir psikoterapidir. Psikoterapi ruhsal rahatsızlık veya sorunları sözel etkileşim yoluyla (görüşmelerle) çözme yöntemine verilen genel addır. BDT’nin rahatsızlıkların çözümünde kullandığı sözel ve davranışsal yöntemler de aynı şekilde bu bilimsel ilkelere ve öğrenme kuramlarına dayalıdır. BDT öncelikle kişinin güncel sorunlarına odaklanır, süre olarak daha sınırlı ve daha çok sorun çözme hedeflidir. BDT sadece başvuranların güncel sorunlarını çözmez aynı zamanda bütün yaşamları süresince sorunlarını çözmekte kullanabilecekleri özel birtakım beceriler de öğretir. Bu beceriler temelde, düşünce alanında daha gerçekçi, uygun ve yararlı düşünmeyi, davranış alanında da kişinin nasıl bir insan olmak ve nasıl bir hayat yaşamak istiyorsa ona uygun davranıp yaşamasını geliştirmeye dönüktür.

Bilişsel Davranışçı Psikoterapinin altında yatan kuram nedir?

Kişinin içinde bulunduğu çevre, yaşadığı olaylar, bu olayları algılama biçimimiz, duygusal tepkilerimiz ve davranışlarımızın birbiriyle etkileşim içinde olduğu gerçeği BDT’nin ana çıkış noktasıdır. BDT kişinin sorunuyla ilgili ve birbiriyle etkileşim içindeki bu alanlardan öncelikle düşünce ve davranışlarına odaklanır. Düşünce ve duygusal tepkilerimiz birbiriyle çok yakından ilişkilidir. Olan bitenler algı ve düşüncelerimizin süzgecinden geçerek bizi etkiler. Yani “olayları olduğu gibi değil, olduğumuz gibi görürüz”. Örneğin bu yazıyı okurken okuduklarımızı değerlendirip yorumlarız. Bu satırları okuyan ve “çok güzel, tam benim aradığım tedavi türü” diye düşünen kişi kendini mutlu, hevesli hissedecektir. “İyi gibi görünüyor, ama ben yapamam, bende işe yaramaz” şeklinde düşünen bir kişi ise kendini karamsar ve isteksiz hissedecektir. Yani kişinin duygusal tepkisi sadece doğrudan durumdan (örneğin bu yazıyı okuma) değil, durumla ilgili düşüncelerinden de etkilenir. BDT kişilerin sıkıntı yaşadıkları anlara eşlik eden düşüncelerini saptayıp, bu düşüncelerin ne kadar gerçekçi ve uygun olduğunu incelemeleri ve uygunsuz düşünceleri yerine daha gerçekçi düşünceler geliştirmelerini öğretir. Düşünceye dönük bu müdahalelerin yanı sıra BDT’de davranış alanında kişinin yaşamdaki hedeflerine daha uygun davranması, hayatını kısıtlayan kaçınma ve gereksiz güvence arama ve tedbir almaya dönük davranışlarının değiştirilmesi hedeflenir. Kişinin yaşamında sorun olan alanlara dönük sorun çözme yöntemleri ve davranış değişikliği uygulamalarıyla da birey içinde bulunduğu çevre koşullarını ve ilişkilerini değiştirmeye çalışır. Psikoterapi genellikle bilişsel (düşünce) müdahalelerle başlar ve bunu davranış alanında değişiklikler izler. Bazı durumlarda ise (depresyon-ruhsal çökkünlük) öncelik davranış alanındadır.

Kaynak: Bilişsel Davranışçı Terapi – M. Hakan Türkçapar