Prizmabet

Fitch/ Sonola: Fed aceleci olmayacak ancak önden yüklemeli faiz indirimleri gelebilir

Fitch Ratings ABD Ekonomik Araştırma Başkanı Olu Sonola Bloomberg HT’ye açıklanan ABD istihdam verisinden sonra “Fed aceleci olmayacak ancak önden yüklemeli faiz indirimleri gelebilir” açıklamasında bulundu.

Fitch Ratings ABD Ekonomik Araştırma Başkanı Olu Sonola Bloomberg HT’ye açıklanan ABD istihdam rakamlarının Fed politikasına etkisini değerlendirdi.

Sonola, Fed’in 50 baz puan faiz indirimine gitmesi için bir sebep görmediğini bu yüzden 25 baz puan faiz indirimi beklediklerini söyledi.

Sonola’nın konuşmasında öne çıkanlar şöyle:

“ABD tarım dışı istihdam verisinin yanında bir tane daha veri takip edeceğiz. Bu veri Kasım toplantısından önce gelecek. Bugün açıklanan veriye de bakarak aslında Fed’in 50 baz puan faiz indirime gitmesi için sebep görmüyorum. 25 baz puanlık indirim daha muhtemel olacak gibi görünüyor. Sonra Aralık’ta 25 baz puan daha indirebilir” dedi.

“Fed aceleci olmayacak ancak önden yüklemeli faiz indirimleri gelebilir”

Sonola, “Önden yüklemeli bir faiz indirimine gitmesi yani 150 baz puan bu yıl olabilir. 100 baz puanda gelecek yıl olabilir. Gelecek yıla girince biraz daha hız kesecekler gibi düşünüyoruz. 2026’da 50 baz puan faiz indirimi gelebilir. Hala ekonomi güçlü bunu bugünkü veriden de gördük. bence Fed faiz indirimleri için çok aceleci olmayacak ama bu yıl önden yüklemeli faiz indirimi gelebilir” diye ekledi.

ABD istihdam verisindeki revizelerden sonra verilere olan güvenilirlik konusunda Solona, “Ekonomilerde revizyonlar her zaman göz önünde bulundurduğumuz konular. Burada biraz pandeminin de etkisi var. Pandemi bir noktada pek çok şeyi değiştirdi” dedi.

“Seçimin sonucu doların gücünü değiştirebilir”

Son olarak dolar hakkında değerlendirmede bulunan Solona, “ABD doları mevcut seviyelerine bakacak olursak biraz oynaklık olduğunu görüyoruz. Gümrük vergileri gündemde, ek olarak gümrük vergisi doları güçlendirir. Fed buna bir cevap vermek zorunda kalır çünkü tarifeler büyümeyi baskılıyor enflasyonist bir etki gösterebilir. Enflasyon daha yükseğe giderse ve para birimi güçlenirse o zaman Fed başka bir şey yapabilir. İthalat maliyetleri arttığı zamansa göreceğiniz şey şu olacak daha fazla yabancı para birimine olan talep azalacak yabancı para birimi dolara karşı zayıflayacak seçimin bir sonucu da doların gücünü değiştirebilir” dedi.

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet adlı bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir tanesidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, güvenilir ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en önemli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan müsabakaları üyeler bir ücrete katlanmadan istedikleri zaman takip edebiliyor. Böylece hem heyecanlı hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol gibi popüler spor dallarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için sadece siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız yeterlidir.

Prizmabet ayrıca üyelerine bol miktarda bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te ilk üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu gibi farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve kazancınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim şartları da oldukça makul seviyededir.

Prizmabet para yatırma ve çekme işlemleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin gibi farklı yöntemlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme işlemleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa sürede hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme işlemlerinde herhangi bir komisyon veya kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı destek hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı destek ekibi sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun veya önerinizi iletebilir ve anında çözüm bulabilirsiniz. Prizmabet canlı destek ekibi profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en iyi bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için güncel giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!

Petrol fiyatları bir yılı aşkın sürenin en büyük haftalık artışına hazırlanıyor

Petrol fiyatları, Orta Doğu’daki artan gerilimler nedeniyle Şubat 2023’ten bu yana en önemli haftalık artışına doğru ilerliyor. Brent ham petrol vadeli işlemlerinin hafta için yaklaşık %8 artması beklenirken, ABD ham petrol vadeli işlemleri geçen yılın Mart ayından bu yana en büyük artış olan %8,2’lik bir haftalık artışa hazırlanıyor.

Petrol fiyatlarındaki artış, hafta sonu yaklaşırken küresel piyasalara gölge düşürdü. Çoğu hisse senedi endeksi ve vadeli işlem sözleşmeleri pozitif bölgede, ancak İsrail’in İran’a karşı olası misilleme saldırıları konusundaki endişeler nedeniyle kazançlar sınırlı kaldı.

Bu gerilimler arasında, ABD Başkanı Joe Biden, Tahran’ın İsrail’e yönelik füze saldırısına karşılık olarak ABD’nin İran’ın petrol tesislerine olası saldırıları hakkındaki tartışmaları kabul etmesine rağmen, Orta Doğu’da “tam kapsamlı bir savaşın” olası olmadığına dair inancını ifade etti.

Sadece bir ay önce görülen seviyelere geri dönen petrol fiyatlarındaki artış, dünya hisse senetlerini ve yatırımcıların risk iştahını etkilemeye başlıyor. Jeopolitik gerilimler devam eder ve petrol fiyatları yükselmeye devam ederse, yatırımcıların enflasyon beklentilerini yeniden değerlendirmeleri gerekebilir.

Federal Reserve Başkanı Jerome Powell, merkez bankasının çeyrek puanlık faiz indirimleriyle devam etmesinin muhtemel olduğunu belirtti. Fed’in politika gevşetme konusundaki temkinli yaklaşımı, kısmen Orta Doğu gerilimlerinin enflasyon üzerindeki potansiyel etkisinden kaynaklanıyor, ancak Powell aynı zamanda ABD ekonomisinin direncini de daha yavaş faiz indirimleri için bir neden olarak gösteriyor.

Yatırımcılar şimdi bugün açıklanacak olan Eylül ayı ABD tarım dışı istihdam raporunu bekliyorlar. Son veriler, işgücü piyasasında ve hizmet sektöründe güç gösterdi ve bu da rapor için olumlu bir görünüm olduğunu gösteriyor.

Bugün ayrıca birkaç Avrupa Merkez Bankası politika yapıcısının ve Bank of England’ın baş ekonomisti Huw Pill’in konuşmaları da yer alacak. Pill’in, enflasyon baskıları azalırsa daha agresif faiz indirimlerinin olasılığından bahseden BoE Başkanı Andrew Bailey’nin güvercin tonlu açıklamalarını tekrarlayıp tekrarlamayacağı henüz belli değil.

Diğer haberlerde, ABD’nin Doğu Kıyısı ve Körfez Kıyısı boyunca limanlar, sektördeki neredeyse 50 yılın en büyük iş durmasını sona erdiren bir ücret anlaşmasının ardından dün gece yeniden açılmaya başladı.

Bugünkü piyasayı etkileyecek olaylar arasında Eylül ayı ABD tarım dışı istihdam raporu, Avrupa Merkez Bankası politika yapıcılarının konuşmaları ve Bank of England’dan Huw Pill’in açıklamaları yer alıyor.

Reuters bu makaleye katkıda bulundu.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Brent petrolün varil fiyatı 74,81 dolar

Brent petrolün varili, uluslararası piyasalarda 74,81 dolardan işlem görüyor.

Dün 76,03 dolara kadar yükselen Brent petrolün varil fiyatı, günü 74,61 dolar seviyesinde tamamladı. Brent petrolün varil fiyatı, saat 09.40 itibarıyla kapanışa göre yüzde 0,3 artarak 74,81 dolar oldu. Aynı dakikalarda Batı Texas türü (WTI) ham petrolün varili 70,91 dolardan alıcı buldu.

Petrol fiyatları, küresel petrol rezervlerinin çoğunun yer aldığı Orta Doğu’da süregelen çatışmaların daha geniş alana yayılacağı düşüncelerinin küresel arzda aksamaya sebep olabileceği endişeleriyle yükselmeye devam ediyor.

Husilerin Sözcüsü Yahya es-Seri, yayımladığı videoda, insansız hava araçlarıyla (İHA) İsrail’in başkenti Tel Aviv yakınlarındaki Yafa’da “hayati bir hedefe” saldırı düzenlediklerini açıkladı.

Saldırının İsrail tarafından engellenemeden amacına ulaştığını ifade eden Seri, İsrail’in Gazze ve Lübnan’a yönelik saldırıları durana kadar operasyonlarının süreceğini belirtti. İsrail tarafından konuya ilişkin açıklama henüz yapılmadı.

Bunun yanı sıra, ABD Merkez Bankasının (Fed) gelecek dönem atacağı adımların büyüklüğüne ilişkin belirsizlikler fiyatların yükselişini destekliyor.

Para piyasalarındaki fiyatlamalarda yıl sonuna kadar Fed’in 75 baz puanlık indirim yapacağı beklentisi güçlü kalmaya devam ederken, kasımda yüzde 66 ihtimalle 25 baz puanlık bir faiz indirimi yapılacağı öngörülüyor.

Öte yandan, ABD’de artan ham petrol stokları petrol fiyatların artışını kısıtladı.

ABD Enerji Enformasyon İdaresi (EIA), ülkedeki ticari ham petrol stoklarının geçen hafta yaklaşık 3 milyon 900 bin varil artarak 416 milyon 900 bin varil seviyesine yükseldiğini açıkladı. Piyasa beklentisi, stokların yaklaşık 1 milyon 500 bin varil azalacağı yönündeydi.

Aynı dönemde ABD’nin benzin stokları yaklaşık 1 milyon 100 bin varil artarak 221 milyon 200 bin varil olarak kaydedildi.

Dünyanın en çok petrol tüketen ülkesi ABD’de ham petrol stoklarının beklentinin üzerinde arttığına işaret eden veriler ülkede talebin düştüğü algısını destekleyerek fiyatları baskıladı.

Brent petrolde teknik olarak 76 ile 77,34 dolar aralığının direnç, 73,46 ile 72,26 dolar aralığının ise destek bölgesi olarak izlenebileceği belirtiliyor.

Dış piyasalarda neler oluyor?

Günün öne çıkan gelişmeleri ABD eylül ayı ADP özel sektör istihdam değişimi 143.000 ile 124.000 olan piyasa beklentisinin üzerinde…

Günün öne çıkan gelişmeleri

ABD eylül ayı ADP özel sektör istihdam değişimi 143.000 ile 124.000 olan piyasa beklentisinin üzerinde gelirken, tahminlerin üzerinde açıklanan veri Fed’in Eylül ayında 50 baz puan faiz indirimi ihtimaline yönelik beklentileri düşürdü. ADP verisi sonrasında 10 yıllık ABD tahvil faizi %3,80 üzerine çıkarak seans zirvelerini test ederken, dolar endeksi ise 101,70 seviyesine doğru tırmanışa geçti. Öte yandan Richmond Fed Başkanı Thomas Barkin Fed’in faiz indiriminin ekonomik görünümle uyumlu olduğunu ancak indirimin enflasyonla mücadelenin bittiği anlamına gelmemesi gerektiğini söyledi.

Japonya hükümeti ve merkez bankası yetkililerinden gelen açıklamalarda ek faiz artırımına yönelik temkinli ifadeler kullanılmasının ardından bu sabah Asya’da Tokyo borsası primle seyrederken, USDJPY paritesi ise 146,80 üzerinde işlem görüyor. Ancak genel çerçevede küresel risk iştahının sınırlı olduğunu ve vadeli işlemlerde ABD ve Avrupa endekslerinde satıcılı bir seyrin hâkim olduğunu izliyoruz.

Bugünün ajandasında ABD ve Avrupa’dan gelecek olan eylül ayı hizmet & bileşik PMI verileri, Euro Bölgesi ağustos ÜFE verileri ve ABD’den gelecek olan haftalık işsizlik başvuruları, ağustos fabrika & dayanıklı mal siparişleri ve eylül ISM hizmet endeksi verileri yer alıyor.

Küresel Borsalar:

ABD borsaları günü yataya yakın sınırlı kazançlarla tamamlarken, Orta Doğ’da artan, Fed’den yeni bir 50 baz puanlık faiz indirimine ilişkin beklentilerin azalması ve Tesla hisselerinde iştahı sınırlayan faktörler arasında yer aldı. Kapanışta Dow Jones endeksi %0,09 artarak 42.196,52 puana çıktı. S&P 500 endeksi %0,01 artışla 5.709,54 puana, Nasdaq endeksi %0,08 artarak 17.924,26 puana yükseldi.
Avrupa borsaları ise günü karışık bir seyirle tamamladı. Kapanışta gösterge endeks Stoxx Europe 600, %0,05 artarak 521.14 puana yükseldi. İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi %0,28 inerek 33.675,26 puana ve Almanya’da DAX 40 endeksi %0,25 düşerek 19.164,75 puana geriledi. İngiltere’de FTSE 100 endeksi %0,17 artışla 8.290,86 puana ve Fransa’da CAC 40 endeksi %0,05 artarak 7.577,59 puana çıktı.

Asya seansında Japonya’dan gelen PMI verileri önceki döneme göre düşüş kaydederken, Yeni Japonya Başbakanı İşiba’nın Japonya’nın faiz artışına hazır olmadığını söylemesinin ardından bu sabah saatlerinde Japonya Nikkei endeksi %2,2 primli işlem görüyor. Hong Kong Hang Seng endeksi %3 ekside. Çin’de piyasalar tatil nedeniyle kapalı. ABD ve Avrupa endeks vadelilerinde ise bu sabah saatlerinde satıcılı bir seyir izleniyor.

Tahvil Piyasaları:

ADP verisinin ardından %3,80 seviyesi üzerine yükselen ABD 10 yıllık tahvil faizi günü 5 baz puana yakın yükselişle %3,78 seviyesinden tamamlarken, 5 yıllık tahvil faizi ise 4 baz puan üzerindeki yükseliş göstererek %3,55 seviyesi üzerinde günü kapattı. 2 yıllık tahvil faizi ise 4 baz puan artarak %3,64’e çıktı.
Almanya 10 yıllık tahvil faizi günü 5 baz puana yakın yükselişle %2,09 seviyesinden tamamlarken, İtalya 10 yıllık tahvil faizi ise %3,42 seviyesinden aynı oranda yükselişle kapandı.

Para Piyasaları:

ADP verisi sonrasında 101,70 seviyesine doğru yükselişe geçen dolar endeksi, günü %0,5 yükselişle 101,68 seviyesinden tamamladı. EURUSD paritesi ise %0,2 düşüşle 1,1045 seviyesinden günü kapattı.
Yeni Japonya Başbakanı İşiba’nın Japonya’nın faiz artışına hazır olmadığını söylemesi, bu yıl Japonya Merkez Bankası’nın (BOJ) başka bir faiz artışı yapmayabileceği beklentilerini güçlendirerek yenin değer kaybetmesine yol açtı. Dün %2 yükselişle 146,47 seviyesinden kapanan parite, bu sabah saatlerinde 146,80 üzerinde işlem görüyor.

Emtia Piyasaları:

Salı günkü kazançlarının ufak bir kısmını silen ons altın günü %0,2 düşüşle 2.658,69$ seviyesinden tamamlarken, yükselişine devam eden gümüş ise %1,2 artarak 31,83$ seviyesine çıktı. Altın / gümüş rasyosu ise 84,67 seviyesinden 83,52 seviyesine indi.
OPEC+’ın dün gerçekleşen teknik komite toplantısında üretim politikalarında değişiklik konusunda bir öneride bulunulmazken, petrol fiyatları artan jeopolitik risklerin etkisi ile birlikte günü artıda tamamladı. Brent petrol %0,5 yükselişle varil başına 73,90$ seviyesine, ham petrol ise %0,4 primle 70,1$ seviyesine çıktı.

Tacirler Yatırım

Bitfinex Alpha Raporu: “Tarihsel veriler Bitcoin’de kısa vadede yeni bir zirveye işaret ediyor”

Investing.com – Kripto borsası Bitfinex tarafından yayımlanan Alpha Raporu’nda Bitcoin’in Eylül ayı yükselişine dikkat çekilirken, aşağı yönlü baskı unsurları da ele alındı.

Alpha Raporu’nda, Bitcoin’in Eylül ayının dip seviyelerinden %26’lık bir değer artışıyla 65.000 dolar seviyelerine ulaştığı ve Ekim ayı öncesi güçlü bir konuma yükseldiği belirtildi. Ancak, bu yükseliş sürecinde Bitcoin vadeli işlemlerinde açık pozisyonların 35 milyar doları aşması, piyasanın aşırı ısındığına dair endişeleri artırdı. ABD ekonomisinde enflasyonun yavaşlaması ve GSYİH’deki artışların istikrar için önemli adımlar olduğu belirtilirken, iş gücü piyasasına dair endişelerin tüketici güvenini düşürerek olumsuzluğa yol açtığı düşünülüyor.

Bitfinex’in yayımladığı 124. Alpha Raporu’nda, Bitcoin’in 6 Eylül’den ay sonuna kadar devam eden yükseliş hareketinde 65.000 dolar seviyesini aşarak 25 Ağustos’taki son zirvesini geride bıraktığı öne çıkarıldı. Bu yükseliş, Mart 2024’ten bu yana Bitcoin’in yerel bir zirveyi aşarak ilk büyük sıçraması olması bakımından önemli kabul edildi.

Ekim ayı, Bitcoin için tarihsel olarak en yüksek fiyat artışlarının yaşandığı dönemlerden biri ve medyan getirisi %27,7, ortalama getirisi ise %22,9 olarak kaydedildi. Geçmiş verilere dayanan bu güçlü eğilimi, 4. çeyrek dönemlerindeki yüksek getirilerle birleştiren analistler, gelecekteki kazançlar konusunda iyimserliği koruyor.

Bitcoin’de önümüzdeki dönemde yeni bir zirve öngörülüyor

Bitcoin vadeli piyasasındaki açık pozisyonların 35 milyar doları aşarak piyasanın aşırı ısındığı görülse de, Bitfinex analistleri %5-10’luk bir düzeltmenin bu riski hafiflettiğini ve genel yükseliş trendinin korunacağını düşünüyor. Geçmiş dönemlerdeki eğilimler, Bitcoin’in 2024 sonu ya da 2025 başında yeni bir zirveye ulaşabileceği yönünde öngörü sağlıyor. Bu noktada, ABD ekonomisine dair yumuşak iniş beklentileri yüksek kalmaya devam ederken, güçlü gelen iş gücü verileri resesyon endişesini asgari seviyelere çekiyor.

Gelinen noktada, Fed’in faiz indirim sürecine başlaması, yavaş ilerlese de genel olarak Bitcoin öncülüğündeki kripto para piyasası için olumlu değerlendiriliyor.

Kripto para ekosisteminde inovasyon ve merkezileşme tartışmaları

Kripto para endüstrisindeki son gelişmelerin de değerlendirildiği Alpha Raporu’nda, hem ilerlemeler hem de süregelen endişeler tartışıldı.

ABD’li işletmeler artık kripto para birimlerini satın alma, tutma, satma ve aktarma altyapılarına sahip olsa da, bazı kripto topluluğu üyeleri PayPal (PYPL) gibi merkezi platformların, merkezsizlik ilkesine zarar verdiğini düşünüyor. Merkezsizlik tartışmalarının yeniden gündeme geldiğini belirten analistler, ABD Başkan Adayı Harris’in düşüncelerinin de önemli olduğunu vurguluyor. Kamala Harris, geçtiğimiz günlerde dijital çağda ülkenin küresel rekabet gücünü artırmayı hedefleyen “fırsat ekonomisi” vizyonunda Blockchain ve kripto para birimlerinde ABD liderliğini güçlendirme vaadinde bulundu.

Kurumsal alanda, Ethena ve Securitize’in BlackRock’ın USD Kurumsal Dijital Likidite Fonu tarafından desteklenen yeni sabit kripto para birimi UStb’yi piyasaya sürmeye hazırlanması önemli bir gelişme olarak kaydedildi. Bu sabit kripto paranın, mevcut dolar tabanlı diğer benzerlerine kıyasla daha istikrarlı bir alternatif sunarak borsalarda marj teminatı olarak kullanılabileceği düşünülüyor. Bitfinex analistleri, tüm bu gelişmelerin inovasyonun büyümeye devam ettiğini gösteren dinamik bir tablo çizdiğini söyledi.

Assange, özgürlüğüne kavuşmak için “gazetecilik suçunu” kabul ettiğini açıkladı

WikiLeaks’in kurucusu Julian Assange, yıllar süren hapis sürecinin ardından adalet sistemi işlediği için değil “gazetecilik suçunu kabul ettiği için salıverildiğini” belirterek, ifade özgürlüğünün tehlikede olduğu eleştirisinde bulundu.

WikiLeaks internet sitesinin kurucusu Assange, yıllar süren hapis sürecinin ardından ilk kez kamuoyuna açıklamada bulundu.

Strazburg’taki Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisinde (PACE) konuşan Assange, “gazetecilik suçu işlediğini kabul ettiği için salıverildiğini” belirtti.

Assange, adalet sistemine işaret ederek “Açıkçası sistem işlediği için özgür değilim. Yıllarca hapis yattıktan sonra özgürüm çünkü gazetecilik suçunu kabul ettim.” dedi.

ABD ile “casusluk suçunu kabul etmesi” karşılığında vardığı anlaşmanın ardından salıverilen Assange, “sonunda yerine getirilemeyen adalet yerine özgürlüğü seçtiğini” söyledi.

Assange, ABD ile yaptığı anlaşmada, ABD hükümetine karşı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvurmayacağı ve Bilgi Edinme Özgürlüğü yasasını işletmeyeceği şartının koşulduğunu dile getirerek, “Benim için adaletin önüne geçildi.” diye konuştu.

Davayı sonuna kadar sürdürseydi hayatının daha uzun yıllarını demir parmaklıklar ardında geçireceğini anlatan Assange, ev hapsinde, Londra’daki Ekvador Büyükelçiliğinde ve aynı kentteki Belmarsh Hapishanesi’nde son 14 yılını kaybettiğini dile getirdi.

Kaybettiği yıllar boyunca, “daha fazla cezasızlık, daha fazla gizlilik ve doğruyu söyleyenlere karşı daha fazla misillemenin” olduğunu gözlemlediğini ifade eden Assange, “İfade özgürlüğü ve bundan doğan her şey karanlık bir kavşakta.” ifadesini kullandı.

Assange, “Özgürlük ışığının sönmemesi, çoğunluğun sesinin azınlığın çıkarıyla susturulmaması ve gerçeğin peşinden gitmeye devam etmek için herkesi üzerine düşeni yapmaya” çağırdı.

Gazeteciliğin bir suç değil aksine “özgür ve bilgili bir toplumun temel direği” olduğunu vurgulayan Assange, gazetecilerin de işlerini yaptıkları için soruşturulmaması gerektiğini kaydetti.

Assange’ın dava süreci

Julian Assange’ın kurduğu WikiLeaks, 28 Ekim 2010’da ABD’nin Irak ve Afganistan’da işlediği suçları da delillendiren 251 bin gizli belgeyi yayımlamıştı.

Assange, Haziran 2012’de sığındığı Ekvador’un Londra Büyükelçiliğinden 11 Nisan 2019’da çıkarılarak gözaltına alınmış ve “kefaletle serbest bırakılma şartlarını ihlal etmekten” tutuklanarak Londra’daki Belmarsh Hapishanesi’ne konulmuştu.

ABD, İngiltere’den Assange’ın iadesini talep etmiş, İngiltere Yüksek Mahkemesi, ABD’den, Assange’ın ölüm cezasına çarptırılmayacağı ve adil şekilde yargılanacağı gibi güvenceler istemişti.

Julian Assange’ın haziranda, ABD ile varılan “casusluk yasasını ihlal ettiği” suçlamasını kabul etme anlaşması sonucu, ülkesi Avustralya’ya gitmek üzere, 5 yıldır tutuklu bulunduğu İngiltere’den ayrılmasına izin verilmişti.

Assange, anlaşma kapsamında Büyük Okyanus’un Asya kıyılarına yakın ABD toprağı Kuzey Mariana Adaları Bölge Mahkemesi’nde duruşmaya çıkarılmış ve İngiltere’de cezaevinde kaldığı süre göz önünde bulundurularak Avustralya’ya gönderilmişti.

FÖŞ yazdı: İsrail 3cü dünya savaşı başlatacak mı?

Hayır, bu aptalca bir düşünce. Çok düşük olasılıkla Ukrayna Savaşı ve/ya Çin’in Tayvan’a askeri müdahalesi böyle bir olasılığı ciddi olarak…

Hayır, bu aptalca bir düşünce. Çok düşük olasılıkla Ukrayna Savaşı ve/ya Çin’in Tayvan’a askeri müdahalesi böyle bir olasılığı ciddi olarak gündeme taşır. Ayrıca, zaten 3cü Dünya Savaşı başladı bile.

Cumartesi öğle saatleri, depo yakıt doldu, şimdi evren kadar engin zihin ve ruh dünyamda uzun bir tura hazırım. Biraz önce bir çok basın kaynağı İsrail’in Cuma günü Beyrut’a düzenlediği hava saldırısında Hizbullah’ın 32 yıllık lideri Hasan Nasrullah’ın öldürüldüğünü duyurdu. Öğleden sonra ise Hizbullah Nasrullah’ın vefat ettiğini kabullendi. Cuma sabahı YouTube kanallarında başlayan “İsrail 3cü Dünya Savaşı çıkartacak mı?” goygoyu şimdi kulakları sağır edecek gürültüye erişmiştir.

Ama İsrail 3cü Dünya Savaşı başlatamaz, çünkü böyle bir savaşta başat aktörler olan ABD, Çin ve Rusya 2 kuruşluk kıçı kırık neo-Nazi İsrail için postlarını tehlikeye atmazlar. İran bile topyekün savaşa girmek konusunda çok isteksiz.

Eğer Putin Ukrayna’da taktik nükleer silah kullanmak gibi bir ahmaklık yaparsa, 3cü Dünya Savaşı başlayabilir, ama Putin bu kadar aptal değil. O savaş ila-nihaye devam eder. Eğer Çin Tayvan’a askeri harekat düzenlerse, ABD ekonomik çıkarlarını korumak ve Asya-Pasifik bölgesindeki diğer müttefiklerinin de Çin tarafından yutulmasını engellemek için Tayvan’ın yardımına koşar. Ama, Çin’in gittikçe canlılığını yitiren ekonomisine bakıyorum da, Xi Jinping önce onu düzeltmekle uğraşır, bu konuyu 10 sene sonra yeniden sorun derim.

Zaten, 3cü Dünya Savaşı çoktan başladı bile, ama klasik yöntemlerle icra edilmediği için çoğumuz hissetmiyoruz. Savaş nedir? Bir ülkenin bir diğerinin ekonomik ve beşeri sermayesini zorla ele geçirmesidir. Bu hedefe erişmek için artık yüzbinlerce genç insanı ölüme göndermek gereksiz, zaten bu keratalar savaşmaz. Savunma sanayi o kadar az istihdam tüketiyor ki, kapitalizmin yaşamak için sürekli yeni savaşlara ihtiyacı olduğu tezi de doğru değil.

Modern savaş çok değişik tekniklerle yürütülüyor, ama hedef hep aynı. Dünyanın bir numaralı gücü olmak, ekonomik ve diplomatik menfaatleri azami düzeye çıkartmak. Savaşa bu anlamıyla baktığımızda, bir yanda ABD-AB ve Pasifik’teki müttefikleri, öte yanda Çin-Rusya, İran ve bir kaç fasulyeden Avrupa devletinin tarihi ve amansız bir mücadeleye girdiğini görürüz.

Nedir modern savaş teknikleri? Halihazırda en sık kullanılanı ekonomik ambargolar (Rusya’ya uygulanıyor) ve ticarete gümrük engelleri (Çin möte gidiyor). Çin’in karşı hamlesi ise yarının önde gelecek işkollarında tüm dünyanın ihtiyacını karşılayacak kadar kapasite yaratıp Gelişmiş Ülkeleri sanayisizleştirmek. Yani, o da ekonomik yollarla dünyayı ele geçirmek peşinde.

Savaşın ikinci boyutu teknoloji; ve bu da iki cepheden yürüyor. İlki, rakip takımın yüksek ve yeni teknolojilere erişimini kısıtlamak. İkincisi ise sürekli teknolojiye yatırım yapmak.

Savaşın üçüncü boyutu siber-dünyada. İsrail’in Lübnan’da yediği naneler bu savaş yönteminin en güzel örneği. Rusya ve İran ABD seçimlerine müdahale ediyor. Rusya Avrupa’da aşırı sağın yükselişini destekliyor. Her iki ittifak da ötekinin ekonomik altyapısını çökertecek sabotör hacker şebekelerine yatırım yapıyor. Dezenformasyonla rakip ülke vatandaşlarının moralini bozmak ve demokrasiden (ya Güçlü Lider’den) soğutmak da benzer bir yöntem.

Boyutlar bitmedi, çok boyutlu bir savaş bu. Klasik savaşa çok benzer yöntemin, yani, askeri gücün devreye gireceği cepheyi söyleyeyim size: Nadir maden ve mineraller. Dünyada çok az ülkede bulunan, yeşil ekonomiye geçiş-dijital dönüşüm ürünlerinin temel girdisi olan bu kaynaklara çökmek için ölümüne bir yarış başladı. Bir kaç sene içinde ABD, Çin veya Rusya’nın bu minerallere sahip Üçüncü Dünya ülkelerinde isyanlar başlatma, paralı askerleriyle yönetimi ele geçirme teşebbüsünü göreceğiz.

Bu amansız savaş yakın zamanda uzaya da taşınacak. Özel sektörün roket fırlatma maliyetlerini %99 ucuzlatmasıyla, artık uzayda imalat ve Dünya’nın yakınındaki göktaşlarında madencilik bilim kurgu filmi olmaktan çıktı. Uzayda hakimiyet savaşında ikinci boyut ise casus uyduları etkisizleştirmek ve yörüngede silah platformları kurmak. Çevreye vereceği rahatsızlık yüzünden Dünya’da birbirlerini rahatça öldüremeyen Büyük Güçlerin, yakında uzayda topyekün savaşa girmesi hiç de şaşırtıcı olmaz.

En son ve en tehlikeli yöntem ise biyolojik silahlanma yarışı. Covid-19 virüsünün Wuhan laboratuarlarında Çin’in üstünde çalıştığı bir biyolojik silah olduğu tezini hiç bir zaman benimsemedim. Aksine, Çinli bilim insanları ABD’nin böyle bir silah geliştirip nüfusunu tarımar etmesine karşı aşı deniyordu. Ama virüs bu, başıboş bırakırsan ya davulcuyu hasta eder, ya zurnacıyı entübe.

FÖŞ

Bugün kafama takılan soru: Her dezenfektan ve sabun ciltteki bakterilerin %99’u imha ettiğini iddia ediyor. Ama, tıbba göre ciltteki bakterilerin %99’u zararsız. Ne edeyim şimdi?

Kuzey Kore, ABD’nin Ukrayna’ya askeri yardımını eleştirdi

Kuzey Kore, ABD’nin Ukrayna’ya 8 milyar dolar tutarında askeri yardım sağlama kararını sert bir şekilde eleştirerek, bunu “inanılmaz bir hata” ve nükleer bir süper güç olarak nitelendirdiği Rusya’ya karşı tehlikeli bir provokasyon olarak nitelendirdi. Bu açıklama, ABD Başkanı Joe Biden’ın Ukrayna’nın Rusya’ya karşı savunmasını desteklemek için yeni yardım paketi açıklamasının ardından geldi. Yardım paketi, Ukrayna’nın daha uzun menzilli saldırılar gerçekleştirme kapasitesini artırabilecek uzun menzilli silahların tedarikini de içeriyor.

Kuzey Kore lideri Kim Jong Un’un kız kardeşi ve ülkenin yönetici İşçi Partisi’nin kilit isimlerinden biri olan Kim Yo Jong, ABD’yi Ukrayna’daki çatışmayı tırmandırmak ve Avrupa’yı nükleer savaşın eşiğine itmekle suçladı. Devlet haber ajansı KCNA tarafından yayınlanan açıklamasında Kim, Rusya’nın uyarılarını hafife almanın riskine vurgu yaparak, ABD ve Batılı ülkelerin eylemlerinin olası sonuçlarıyla yüzleşmeye hazır olup olmadıklarını sorguladı.

Kuzey Kore’den gelen bu eleştiri, Pyongyang ve Moskov arasındaki ilişkilerin, geçen yıl önemli ölçüde güçlenen bağların ardından yükseldiği bir dönemde geldi. İki ülke, karşılıklı savunma anlaşmasını da içeren “kapsamlı stratejik ortaklık” ilan etti. Bu ortaklık, liderleri arasında gerçekleşen iki toplantıyla pekiştirildi ve karşılıklı savunma taahhüdüyle sonuçlandı.

Ayrıca, ABD, Kuzey Kore’yi geçen yılın Eylül ayından bu yana Rusya’ya en az 16.500 konteyner silah yasadışı olarak sevk etmekle suçladı. Rusya’nın bu silahları Ukrayna’ya karşı kullandığı iddia ediliyor. Hem Kuzey Kore hem de Rusya, yasadışı silah ticareti iddialarını reddetti.

Kim Yo Jong’un Kuzey Kore’nin siyasi yapısındaki rolü genellikle ülkenin uluslararası siyasi ve güvenlik konularındaki duruşunu iletmeyi içeriyor ve açıklamalarının yüksek lider tarafından onaylandığı düşünülüyor. Son açıklamaları, Kuzey Kore’nin devam eden çatışma ve Rusya ile ittifakı konusundaki tutumunu yansıtıyor.

Reuters bu habere katkıda bulundu.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Ahu Tuğba son yolculuğuna uğurlandı

Geçtiğimiz haftalarda ABD’nin Miami şehrindeki evinde hayatını kaybeden ünlü Yeşilçam oyuncusu Ahu Tuğba’nın ölümü şüpheli bulunduğu için cenazesinin nakil işlemleri bir türlü gerçekleştirilememişti. İstanbul’a getirilen Ahu Tuğba için Beyoğlu Atlas Sineması’nda tören düzenlendi., bahisnow, betist, Tumbet, Turkbet, Ultrabet, Vdcasino, Vegabet, Venusbet, Vforbahis, Wcasino, Wettenbet, Winxbet, Wonodds, Wsbets, Prizmabet,

Uzun zamandır ABD’de yaşayan ünlü Yeşilçam oyuncusu Ahu Tuğba’nın vefat haberini geçtiğimiz haftalarda yakın arkadaşı Nuri Alço vermişti. Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla acı haberi duyuran Nuri Alço; “Canım dostum Ahu’nun vefat haberini öğrendim. Kızı Anjelik ile görüştüm. Maalesef çok üzgünüm.” sözleriyle üzüntüsünü ifade etmişti.

Nuri Alço

“ASTIMI VARDI”

Daha sonra yaptığı başka bir paylaşımla ayrıntıları aktaran Nuri Alço; “İstanbul’a getirmeye çalışıyoruz. Konsolosluklara devreye sokmaya çalışıyoruz. Daha dün konuştum kendisiyle, nefes almakta zorlanıyordu. Astımı vardı. Vefatından bir gün önce kızı Anjelik zorla doktora götürmek istemiş ama Ahu, ‘Geçer’ deyip, gitmemiş. Kızı sabah yatakta annesini hayatını kaybederken görmüş.” şeklinde konuşmuştu.

Ahu Tuğba

CENAZESİ İSTANBUL’DA GELDİ!

Cenaze töreni ve geride bıraktığı vasiyetiyle büyük ses getiren Ahu Tuğba’nın cenaze detayları belli oldu. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile ABD İstanbul Başkonsolosluğu arasında yapılan yazışmaların ardından prosedürler tamamlanmış ve cenazenin Miami’den kalkacak tarifeli uçakla İstanbul’a getirilmesine karar verilmişti.

1 Eylül’de ABD’de vefat eden Ahu Tuğba’nın cenazesi (27 Eylül) Türk Hava Yolları’na (THY) ait Miami-İstanbul seferini yapan yolcu uçağıyla İstanbul’a getirildi.

Ahu Tuğba ve kızı

SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI

Öte yandan ABD’li yetkililerin Ahu Tuğba’nın ölümünü şüpheli bulduğu öğrenilmişti. ABD’de 1 Eylül’de yaşamını yitiren sinema sanatçısı Ahu Tuğba için Beyoğlu Atlas Sineması’nda tören düzenlendi. Törende konuşan Ahu Tuğba’nın kızı Anjelik Calvin, “Sinemaya 40 yılının üzerinde emek veren bir kız çocuğu düşünün. Koşulsuzca sinemayı seven, ülkesini seven bir kız çocuğu… Onun için buradayız. Onu çok seviyorum” dedi.

Törenin ardından Tuğba’nın cenazesi Teşvikiye Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından son yolculuğuna uğurlandı.

Törene Ahu Tuğba’nın kızı Anjelik Calvin ve yakınlarının yanı sıra, oyuncu Serpil Çakmaklı, Nuri Alço, Teoman Ayık, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven, Münir Özkul’un kızı Güner Özkul, Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney ve sevenleri katıldı.

“ALLAH’IN İZNİ İLE GETİRDİK”

Annesinin ölümüyle sarsılan genç kadın, cenazenin İstanbul’a getirilmesine ilişkin basın mensuplarına verdiği demeçte “Onu çok seviyorum. İnşallah, çok yaşamam da ona kavuşurum. Allah naim cennetini nasip etsin. Ufacık çocuktum bana Allah’ı, Kur’an-ı Kerim’i öğretti. İlk öğrettiği şey Ayet-el Kürsüydü. Sen bana Allah’ın emanetisin diyordu. Ne diyebilirim ki o benim annem. Ne kadar artist de olsa o benim evde gecelikle oturan, benim okuldan gelmemi bekleyen anneydi yani.” dedi.

“MİGREN İLACINDAN ŞÜPHELENİYORUM”

Ahu Anjelik, “Ben dedim ki annemin gözü kötüydü. Evladı olarak ağzından mı kan geldi? Gözü mü aktı? Ne oldu? Bu kıza ben üstüne vardım olayın, senatörlere şikayet edince öyle zar zor otopsi aldırdık. Ben hala şüpheleniyorum çünkü annemin yastığında bir miktar kan vardı. 9-10 gün uyumayan bir kız çocuğu düşünün; ateşlendi ve bir anda soğuktu, buz gibiydi.

Ben annecim, hadi ateşin düştü. Alnını öptüm, uyumaya gittim. Ben ne olduğunu düşünüyorum, ben herhalde migren ilacının bir tesiri olduğunu düşünüyorum. Migren, aç karnına ateş düşürücü. Migren ilacı da, üzerinde yazıyor birden fazla alınca kanamaya sebebiyet verir diye. Migren ilacından şüpheleniyorum” diye konuştu.

CENAZENİN TÜRKİYE’YE GETİRİLME MAALİYETİ OLAY OLMUŞTU!

Cenazesinin ABD’den Türkiye’ye getirilme maliyetinin 20 bin dolar olduğu öğrenilirken nakil masraflarını iş insanı Celal Kalyoncu’nun üstlendiği ortaya çıktı. 5 Eylül Perşembe günü İstanbul Teşvikiye Camii’nde kılınması planlanan cenaze namazının ardından ünlü oyuncu, Zincirlikuyu Mezarlığı ya da Karacaahmet Mezarlığına defnedilecekti.

AHU TUĞBA KİMDİR?

İstanbul Amerikan Kız Lisesi’nden mezun olduktan sonra Kanada’da Concordia Üniversitesi’nde İngilizce dil bölümüne başlayan Ahu Tuğba, 1970’lerin sonlarına doğru Türk sinemasına adım atarak eğitimini yarıda bırakmıştı.1980’lerin başında ulusal çapta üne kavuşan ünlü oyuncu, 1987 yılında ise müzik albümü çıkardı.

1991 yılında Arnavut asıllı Amerikalı doktor Timmy Alejtanij ile dünyaevine giren ünlü oyuncunun kendisi gibi Ahu (Ajelbegü Ahu Anjelik Alejnatij) adında 1992 doğumlu bir kız çocuğu bulunuyor.

Ahu Tuğba son yolculuğuna uğurlandı! Kızı Anjelik’ten cenazede ibretlik açıklamalar

Nuri Alço

“ASTIMI VARDI”

Ahu Tuğba

KIZI ANJELİK CENAZEDE AÇIKLAMADA BULUNDU

Son yolculuğuna uğurlanan Ahu Tuğba’nın cenazesinde kızı Anjelik açıklamalarda bulundu. Mikrofonlara konuşan acılı kadın şu ifadelere yer verdi:

“İbret alalım diyorum. Rabbim için yaşarız, namazımızı ibadetimizi onun için kılarız. Onun için nefes alırız, onun için ölürüz. İblis bir gün Hz. Muhammed’e gelmiş ve ‘Bak Allah 5 tane çocuğunu alıverdi’ demiş. Bizim peygamberimiz hiç sesini çıkarmamış. O yüzden fazla bir şey konuşmaya gerek yok. Biz burada ona görevimizi yapmaya geldik; toprağa vermeye, huzura kavuşturmaya geldik. Allah’a şükür olsun ki kendi doğduğu topraklara getirebildim, gavur ellerde bırakmadım onu. Benim tek amacım annemin mezarı doğduğu ülkede olsun, dua edeni olsun. Bana arkamdan dua eden Allah’ı Kitap’ı tanıtan ne güzel bir anne ki bana Kuranı Kerim gibi büyük bir miras bırakmış. Ahiretimi kurtarmış. Hepimize ibret olsun inşallah, sevenlerimiz hayattayken ona sarılmayı biliriz. Ben çünkü sarılamadım.”

CENAZESİ İSTANBUL’DA GELDİ!

1 Eylül’de ABD’de vefat eden Ahu Tuğba’nın cenazesi (27 Eylül) Türk Hava Yolları’na (THY) ait Miami-İstanbul seferini yapan yolcu uçağıyla İstanbul’a getirildi.

Ahu Tuğba ve kızı

SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI

Törenin ardından Tuğba’nın cenazesi Teşvikiye Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından son yolculuğuna uğurlandı.

“ALLAH’IN İZNİ İLE GETİRDİK”

“MİGREN İLACINDAN ŞÜPHELENİYORUM”

CENAZENİN TÜRKİYE’YE GETİRİLME MAALİYETİ OLAY OLMUŞTU!

AHU TUĞBA KİMDİR?

1991 yılında Arnavut asıllı Amerikalı doktor Timmy Alejtanij ile dünya evine giren ünlü oyuncunun kendisi gibi Ahu (Ajelbegü Ahu Anjelik Alejnatij) adında 1992 doğumlu bir kız çocuğu bulunuyor.