PrizmaBetGüncelGirişAdresiHızlıveGüvenilirErişim!

Başkan Çerçioğlu, Cumhuriyet’in 101. yaşında Aydınlıları sevilen sanatçılarla buluşturdu.

Cumhuriyet’in ilanının 101’inci yıldönümü nedeniyle Büyükşehir Belediyesi tarafından kent genelinde birçok etkinlik düzenlendi. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı etkinliklerinin ana adresi, her yıl olduğu gibi bu yıl da Atatürk Kent Meydanı oldu.

Aydın Büyükşehir Belediyesi tarafından 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla düzenlenen etkinliklere on binlerce vatandaş katıldı. Etkinliklere katılan vatandaşlar Atatürk Kent Meydanı’nı doldurdu, kalabalık meydanın dışına taştı.

 

Cumhuriyet’in ilanının 101’inci yıldönümü nedeniyle Büyükşehir Belediyesi tarafından kent genelinde birçok etkinlik düzenlendi. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı etkinliklerinin ana adresi, her yıl olduğu gibi bu yıl da Atatürk Kent Meydanı oldu.

 

Etkinlikler, Kent Meydanı’nda düzenlenen görsel şölen ile başladı. Aydınlıların yoğun ilgi gösterdiği ışık ve ateş gösterisi büyük beğeni topladı. Gösteriyi izleyen vatandaşlar, marşlara Türk Bayraklarıyla eşlik etti.

 

Sevilen Sanatçılar Aydınlılar İle Buluştu

 

Işık gösterisinin ardından sevilen sanatçı Afra, şarkılarını Aydınlılar için seslendirdi. Afra konseri ile başlayan gece, Türkçe rap müziğin efsane isimlerinden Sagopa Kajmer konseri ile devam etti. Atatürk Kent Meydanı’nı dolduran 40 bin vatandaş, sevilen şarkıları hep bir ağızdan söyledi. Konserlerde Atatürk Kent Meydanı doldu, taştı. Kutlamalar, marşlar eşliğinde sona erdi.

 

Başkan Çerçioğlu: Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun

 

Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, günün anlam ve önemine vurgu yaparak, “Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının bizlere en büyük armağanı olan Cumhuriyetimizin 101’inci yaşını hemşehrilerimiz ile birlikte kutlamanın mutluluğunu yaşadık. Bizlere çağdaş, uygar ve özgür Türkiye Cumhuriyeti’ni armağan eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm şehitlerimizi minnetle, saygıyla, özlemle anıyorum. İlelebet payidar kalacak olan Cumhuriyetimizin 101’inci yılı kutlu olsun’’ dedi.

 

Cumhuriyet Bayramı coşkusuna eşlik eden vatandaşlar, Başkan Çerçioğlu’na teşekkür etti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İmamoğlu’ndan 29 Ekim mesajı: ‘Eski dönem aktörlerinden kurtulmanın zamanı geldi’

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Yenikapı’da düzenlenen 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında konuştu. İmamoğlu “Yeni bir tarihi dönemecin eşiğindeyiz. Yeterince zarar verdiler; artık onların devri bitti, eski dönem aktörlerinden kurtulmanın zamanı geldi. Bu zikzaklarla dolu dönemi artık geride bırakmalı, moloz yığınını ortadan kaldırmalıyız” dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Yenikapı’da düzenlenen 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında konuştu.

İmamoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

“Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılının ilk bayramını kutluyoruz. Çok özel bir an yaşıyoruz. Bu anı unutmayın, ikinci yüzyılın birinci Cumhuriyet Bayramı’nı İstanbul’da milletimizle beraber kutlamıştık diye gelecekte belki de çocuklarınıza, evlatlarınıza anlatacaksınız. İşte bu ikinci yüzyılın ilk Cumhuriyet Bayramı hepimize kutlu olsun!

Biraz Cumhuriyet’i konuşalım, biraz bugünü biraz yarını konuşalım… 29 Ekim’de Cumhuriyet’i ilan edenlerin çok net bir hedefi vardı; Cumhuriyetimizin kurucusu, bu uğurda ömrünü adamış Mustafa Kemal Atatürk ki ruhu şad olsun, ona minnet duyuyoruz, o büyük lidere teşekkür ediyoruz. İşte Atatürk o hedefi şöyle tanımlıyordu; ‘Toplumda en yüksek özgürlüğün, en yüksek eşitlik ve adaletin sağlanması.’

Bakın ne diyor 100 yıl önce Atatürk, dünya daha bu kelimeleri bilmiyordu; ‘özgürlük, eşitlik ve adalet’ diyor. Cumhuriyet işte bunları en yüksek seviyede ve herkes için sağlamak üzere kuruldu. Cumhuriyet, tarihi derinliği olan muazzam bir tasarımdır. Atatürk’ün mimarı olduğu bu muazzam tasarım milletçe verdiğimiz savaşlar ve mücadeleler sonrası ortak irademizle şekillenmiştir. Milletin iradesiyle şekillenmiştir. Her birimiz gurur duymalıyız, Türkiye’deki Cumhuriyet demokrasiden ayrı düşünülemez. Atatürk onu milletiyle kurdu, dünyanın en organik cumhuriyetidir, Türkiye Cumhuriyet’i.

Cumhuriyet sanıldığı gibi sadece devleti değil, aynı zamanda bizleri aynı devlet içinde özgür irademizle bir arada olmamızı temsil eder. Yani birlikteyiz, devletimiz bu birliğimizin kurumsal çatısını oluştururken milletimiz de ruhunu oluşturur. Cumhuriyet ve demokrasi asla ve asla güçler ayrılığı olmadan ulusal bütünlüğü sağlayamaz. Yaşamanın ve hayatın en önemli unsurudur. Bu yönüyle işte o güçler ayrılığı ne der; yasamanın, yürütmenin ve yargının birbirinden ayrılması demokratik Cumhuriyetimizin en büyük güvencesidir. Bunun da başka bir yolu yoktur.

Hani her güç bir kişinin elinde olabilir mi? Olmaz! Olursa halka bu güzel yansımaz. O bakımdan büyük bir tarihi tecrübenin ve sarsılmaz iradenin sonucu olarak Gazi Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyet’i en baştan böyle tasarladı. İşte bütün bunlarla Türkiye 1923’ten itibaren büyük bir kalkınma ve refah atılımı yaptı.

Millet olarak tarihin çok zor bir döneminde çok önemli işler başardık. Dünya kadın haklarını konuşmazken, Cumhuriyet bu millete Atatürk bu millete kadın haklarını emanet etti. Her alanda koşar adımlarla modernleşen aydınlık bir ülkeye dönüştük. İşte kula kulluk etmeyi bitirdi Atatürk, ‘Millete özgürsün. Fikri hür vicdanı hür nesiller istiyorum’ dedi. Sonra adımlar devam etti. Özgürleşme ve demokrasi adına benzer şekilde 1946’da 50’de hatta 83’te demokrasiyi pekiştirecek önemli adımlar atıldı. Cumhuriyet’in 101’inci yılını idrak ettiğimiz bugün ülkemiz büyük bir sınavdan geçiyor. Ağır bir sınavdan geçiyor.

Demokratik cumhuriyetimiz ne yazık ki kriz içinde. Özellikle bunun nedeni yaklaşık 8 senedir 2016’dan bu yana Türkiye’nin tarihine ve demokrasi tecrübesine asla uymayan tepeden inme bir rejim ile karşı karşıya olmamızdır. Şaibeli bir referandumla Türkiye’ye dayatılan bu sistem ülkemizin o güçlü tarihsel yolculuğunda kötü bir sapma anlamına geliyor. İşte bize dayatılan bu sistem en önemli değerimiz olan güçler ayrılığını kaldırıyor, reddediyor. Parlamentoyu, milletin Meclisini küçümsüyor, milletin iradesini göz ardı ediyor, adalet kurumlarını siyasetin aracına dönüştürüyor. Ve özellikle sevgili gençler bu sizi ilgilendiriyor, Cumhuriyet’in temeli olan liyakat ilkesini kökünden ortadan kaldırıyor. Halbuki benim her genç evladım ‘ben çalışırsam hakkımı alabilmeliyim’ diyebilmeli bu memlekette. Ama bunu ortadan kaldırdılar, geri getireceğiz! Liyakati geri getireceğiz, milletin evlatlarının haklarını geri getireceğiz.

‘HER YERDEN ÇETELER FIŞKIRIYOR’

İşte size ve bize dayatılan bu sistem bir yandan ekonomik olarak ülkemizi yoksullaştırdı. Diğer yandan özgürlüklerimizi sözde güvenlik gerekçeleriyle kısıtladı. Bu devletin ciddiyetini zedeliyor. Devleti kişiselleştiriyor. Hani şahsım diye bir kelime var ya, şahsıma dönüştürüyor. Halbuki devlet şahsım olur mu? Devlet milletin, milletin! Her gün değişen kararlar ve fikirlerle ülkemizi sarsıyorlar, sersemletiyorlar. Türkiye’de herkes devlet ciddiyetine, demokrasiye, özgürlüklere, eşitliğe, bir arada yaşamaya hasret hale getirildi. 86 milyonun gözü önünde devletimizin ne yazık ki köklü kurumları bir bir çürütülüyor.

İktidara en yakın olanlar dahil hiç kimse kendisini güvende hissetmiyor. Hastanelere bile güvenimiz sarsılıyor. Evde, sokakta, işte, okulda, hastanede, mahkemede hiç kimse kendini güvende hissetmiyor. Her yerden çeteler fışkırıyor, Allah aşkına nedir bu çılgınlık! Hadi işinize! Bu memleket sahipsiz değil, göreceksiniz. Bu çürüme topluma sirayet ediyor, eğitimlisinden eğitimsizine fakirinden zenginine herkes etkileniyor. Ama hiç kimse bunu hak etmiyor. Bizim Atamıza borcumuz var. 1923’ten bu yana nice nesiller görevler yaptı. Bazı yıllarda doğanlar, şu anda devletin belli kademelerinde bir kısım süreçleri yöneten insanlar. Artık onların devri bitti, yeterince zarar verdiler. Onun için diyoruz ki artık bu iş yeni neslin işi. Biz de bu dönem görevimizi yerine getirip, alnımız açık başımız dik siz güzel gençlere geleceği hızlıca emanet etmemiz lazım. Size çok güveniyoruz.

İşte Cumhuriyetimizin yeniden buluşması için Atatürk’ün kurduğu değerlere dönerek bu tarihsel sapmaya son verebilmek için yola çıktık. Yola çıkarken sizlere, özellikle de gençlerine güvendik. Bunu hep birlikte başaracağız! Yeni bir tarihi dönemecin eşiğindeyiz. Yeterince zarar verdiler; artık onların devri bitti, eski dönem aktörlerinden kurtulmanın zamanı geldi. Bu zikzaklarla dolu dönemi artık geride bırakmalı, moloz yığınını ortadan kaldırmalıyız.”

patronlardunyasi.com

Türk Dili Kurultayı’nda Atatürk’ün bestelettiği marş sürprizi

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumunun yeni binasındaki konferans salonunda düzenlenen 10. Uluslararası Türk Dili Kurultayı, İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.

Türk Dil Kurumu (TDK) Başkanı Prof. Dr. Osman Mert, Türkçenin her alanda doğru ve güzel kullanılması için çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, “Bu kapsamda hazırladığımız Türkçenin Korunmasına Yönelik Kanun çalışmamızı, yakın zamanda yetkili makamlarımıza arz edeceğiz.” dedi.

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumunun yeni binasındaki konferans salonunda düzenlenen 10. Uluslararası Türk Dili Kurultayı, İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.

Kurultayın açılış konuşmalarından önce, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 1934’te Türk Dil Kurultayı için bestelenmesi talimatı üzerine, sözlerini Malatya Milletvekili Mehmet Hilmi Oytaç’ın yazdığı, bestesini orkestra şefi Carlo D’Alpino Capoçelli’nin yaptığı “Kurultay Marşı” 90 yıl aradan sonra ilk kez dinletildi.

Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, Kurultayın ilk yapıldığı dönemden bugüne gelinceye kadar dünyanın ve Türkiye’nin pek çok sıkıntılı dönemi geçirdiğini ve üstesinden geldiğini söyledi.

Türk dünyasının var olması için Türk dili çalışmalarının artarak devam etmesi gerektiğini dile getiren Çam, “Coğrafyamızda barışın, huzurun, çok sesliliğin, çok kültürlülüğün yaşamasına mücadele vermek için kurgulanmış bir medeniyet tasavvurumuz var. Kaybolmakta olan bazı diller, lehçelerin yaşatılması gerekiyorsa Türk dilinin güçlü olması gerekiyor.” diye konuştu.

“DERLEME VE TARAMA SÖZLÜKLERİ, DİLİN O GÜNDEN BUGÜNE GELİŞMESİNE KATKI SAĞLADI”

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Derya Örs de Türk Dil Kurultayının birincisinin Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün teşrifleriyle 26 Eylül-4 Ekim 1932’de yapıldığını anımsattı.

“Mustafa Kemal Atatürk, savaş meydanlarında kazandığı zaferlerden daha büyüklerinin, kültür, ilim ve sanat alanında da kazanılmasına yürekten inanan ve bunun gerçekleşmesi için kişisel mirasından Türk Dil Kurumuna ve Türk Tarih Kurumuna maddi pay ayıran, ‘Türk Dilinin Dünya Dilleri Arasındaki Yeri’ adlı ilk kurultaya, daha sonra 18-23 Ağustos 1934 tarihlerindeki ikinci kurultaya, 24-31 Ağustos 1936’da yapılan üçüncü kurultaya bizzat başkanlık etmiş, katılmış, görüşlerini ve önerilerini bildirmiş ve bilim insanlarıyla birlikte canla, başla çalışmıştır.” diyen Örs, dil kurultaylarının Atatürk’ün vefatından sonra düzenli şekilde devam ettiğini kaydetti.

Derya Örs, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu çatısı altında 1982 Anayasası’na dayanarak, 11 Ağustos 1983 tarihli kanunla Atatürk Araştırma Merkezi, Atatürk Kültür Merkezi, Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumunun kamu tüzel kişiliğine sahip yapısıyla çalışmalarını yürüttüğünü anlattı.

Türk Dil Kurumunun, 1983 sonrasında her dört yılda bir Türk Dili Kurultayını yapmaya devam ettiğini aktaran Örs, “Türk Dil Kurumunun en önemli çalışmalarından olan derleme ve tarama sözlükleri, dilimizin o günden bugüne gelişmesine, zenginleşmesine katkılar sağlamıştır. Türkçenin dünya dilleri arasında hak ettiği yeri alması için çalışan, çabalayan ve bu konuda büyük başarılar elde eden Türk Dil Kurumumuzu, tarihi süreç içerisinde emek ve hizmet veren bütün çalışanlarımızı, başkanlarımızı, sevgi ve saygıyla anarak tebrik ve teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.

TDK 1567 ESER YAYIMLADI

Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Osman Mert de ilki Atatürk’ün teşviki ve katılımıyla 1932’de düzenlenen Türk Dil Kurultayından bu yana 26 Eylül’ü Türk Dil Bayramı olarak kutladıklarını hatırlattı.

Dilin milletlerin dünya sahnesindeki görünümlerinin aynası olduğunu, dil olmadan insan, aile ve toplumun olamayacağını vurgulayan Mert, “Türkçe, sadece bir iletişim aracı olmanın ötesinde, milletimizin tarihi ve kültürel mirasını yansıtan eşsiz bir hazinedir. Bu engin dil, zamanla bulunduğu toprakları zenginleştirip şekillendirmiş, aynı zamanda o topraklardan da etkilenerek büyümüş ve gelişmiştir.” değerlendirmesinde bulundu.

Mert, Türk Dil Kurumunun, Türkçe Sözlük ve İmla Kılavuzu olmak üzere dilin birinci derecedeki kaynakları, sözlükler ve araştırma-inceleme kitapları başta olmak üzere 1567 eser yayımladığına işaret etti.

ESKİ TDK BİNASI MÜZE OLUYOR

9-11 Eylül 2024’te Türk Devletleri Teşkilatının bünyesinde Uluslararası Türk Akademisi ve TDK iş birliğinde Bakü’de düzenlenen “Türk Dünyası Ortak Alfabe Komisyonu Üçüncü Toplantısı” sonrasında kabul edilen 34 harflik Ortak Türk Alfabesinin, Türk dünyasının geleceği açısından tarihi ve stratejik bir gelişme olduğunu dile getiren Mert, şöyle konuştu:

“Bu gelişmeyle eğitimden ekonomiye, siyasetten edebiyata kadar pek çok alanda Türk coğrafyası yakınlaşacak ve birlikte hareket kabiliyeti artacaktır. Bunu orta ve uzun vadede Türk dünyasında terim birliği çalışmalarımız takip edecektir. Bunu hazırlıklarını sürdürdüğümüz Türk Dünyası Dil Kurumları Birliği çalışmamız takip edecektir. Yine konuşur sayısı, yaygınlığı ve bilgi üretme kapasitesi bakımından dünyanın ilk beş dilinden olan Türkçenin uluslararası bir gününün olması yönünde çalışmalarımız bulunmaktadır. Köl Tigin Yazıtının Türkçe yüzünün 21 Ağustos 732’de tamamlanmış olmasından ötürü, 21 Ağustos gününün bütün dünyada ‘Türk Dili Günü’ olarak kabul edilmesi yönünde gayret göstereceğiz.

70 yıldır Türk diline yuva olan eski hizmet binamızı Türkçe Müzesi yapma arzusundayız. Bu müze, Türkçenin sadece bir dil olmadığını, aynı zamanda bir milletin tarihini, kültürünü ve medeniyetini taşıyan bir hazine olduğunu bir kere daha hatırlatacaktır. Türkçenin her alanda doğru ve güzel kullanılması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu kapsamda hazırladığımız Türkçenin Korunmasına Yönelik Kanun çalışmamızı, yakın zamanda yetkili makamlarımıza arz edeceğiz.”

SÖZLÜKLERİN DİJİTALE AKTARIMI DEVAM EDİYOR

Hazırlık çalışmaları devam eden Türkçe Sözlük, Osmanlı Türkçesi Sözlüğü ve diğer sözlüklerin bir sözlük yazılımı olan “Lexonomy”ye aktarıldığı bilgisini veren Mert, 200 civarındaki terim sözlüğünün de yakın zamanda terim programına aktarıldığını söyledi.

Prof. Dr. Mert, Ulusal Türkiye Derlemini sözlük yazılımıyla irtibatlandırma yolundaki çalışmaların da son aşamaya geldiğini bildirerek, “Bu seviyeye gelmemizde yeni bir milli şuur hamlesini başlatan, Türk Dil Kurumunun kurucu ve koruyucu başkanı olarak bizlere kılavuzluk eden ve en kıymetli hazinemiz olan Türk dilinin korunup ve zenginleştirilmesini sağlayan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ve Türkiye Cumhuriyeti’nin inşasında ve ihyasında görev alan fedakar yüreklerin çok önemli yeri vardır. Hepsini rahmetle ve şükranla anıyoruz.” diye konuştu.

21 ülkeden 167 araştırmacının katıldığı kurultay, yarın akşam yapılacak kapanış oturumuyla sona erecek.

patronlardunyasi.com

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet adlı bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir tanesidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, güvenilir ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en önemli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan müsabakaları üyeler bir ücrete katlanmadan istedikleri zaman takip edebiliyor. Böylece hem heyecanlı hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol gibi popüler spor dallarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için sadece siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız yeterlidir.

Prizmabet ayrıca üyelerine bol miktarda bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te ilk üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu gibi farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve kazancınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim şartları da oldukça makul seviyededir.

Prizmabet para yatırma ve çekme işlemleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin gibi farklı yöntemlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme işlemleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa sürede hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme işlemlerinde herhangi bir komisyon veya kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı destek hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı destek ekibi sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun veya önerinizi iletebilir ve anında çözüm bulabilirsiniz. Prizmabet canlı destek ekibi profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en iyi bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için güncel giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!

İş Bankası’dan Uluslararası Atatürk Konferansı 

Türkiye İş Bankası, Cumhuriyetin 100’üncü yılında ilkini düzenlediği “Atatürk Vizyonuyla Gelecek Yüzyıla Bakış” başlıklı uluslararası konferansı bankanın kuruluşunun 100’üncü yıldönümü vesilesiyle ikinci kez düzenledi. Konferansta konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, İş Bankası’nın kuruluşuna vurgu yaparak “100 yıl önce atılan bu adım sadece bir bankanın başarı hikâyesi değil, aynı zamanda Atatürk’ün ileri görüşlü liderliğinin de sonucudur” dedi.

Türkiye İş Bankası, kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü anmak hem de bankanın 100 yıllık yolculuğunu kutlamak adına “Atatürk Vizyonuyla Gelecek Yüzyıla Bakış” konferansını düzenledi. İlki Cumhuriyetin 100. yılında düzenlenen konferansın açılışında konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, İş Bankası’nın kuruluşuna vurgu yaparak, “100 yıl önce atılan bu adım sadece bir bankanın başarı hikâyesi değil, aynı zamanda Cumhuriyetimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ileri görüşlü liderliğinin de sonucudur. Atatürk, Türkiye’nin ekonomik bağımsızlığının, ülkenin siyasi bağımsızlığı kadar hayati olduğunu her zaman vurgulamıştır. Ekonomik bağımsızlık, ulusal egemenliğin güvencesidir. İş Bankası da bu vizyonun ışığında, kurulduğu günden bu yana Türkiye’nin ekonomik kalkınmasının en önemli yapı taşlarından biri olmuştur. Atatürk’ün ortaya koyduğu vizyon, yalnızca kendi döneminin değil, gelecek nesillerin de yolunu aydınlatacak bir rehberdir” diye konuştu.

İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Bali de konuşmasında, iktisadi bağımsızlık hedefiyle kurulan bankanın 100 yıllık yolculuğunu, kuruluşunun ilk yıllarındaki anekdotlarla özetledi. İş Bankası için Atatürk’ün “vatanı kurtaracak ve yükseltecek tedbirlerin başında gördüğü, halkın doğrudan itibar ve itimadından doğup meydana gelen tam manasıyla modern ve milli bir banka kurulması” idealinde ifade ettiği “itimat”, “itibar”, “modern” ve “milli bir banka” kavramlarına dikkat çeken Bali, “İşte İş Bankası… ‘Türkler bankacılık yapamaz’ denilen bir ortamda kurulan banka, daha 10 yıl geçmeden tamamen Türkler’in idaresinde olan Türkiye’nin en önemli finans kurumlarının başında yer aldı” dedi.

“HER ŞİRKETİN TEMELİNDE BANKANIN HARCI VAR”

İş Bankası’nın kendisini hiçbir zaman sadece finansal bir kuruluş olarak görmediğinin altını çizen Bali, şöyle devam etti:

“Topyekûn bir kalkınma için kendimizi ülkemize karşı hep sorumlu hissettik. Bu yüzden kuruluş yıllarımızdan itibaren madencilik, şeker sanayi, dokuma, sigorta, cam sanayi gibi sektörlerdeki iştiraklerimizle farklı alanların gelişimine katkı sunduk. Türkiye’de mikro işletmelerden, en büyük gruplara kadar birçok işletmenin hemen hemen tamamının temelinde İş Bankası’nın harcı vardır. Üretim yapan, ekonomik değer yaratan inisiyatifleri, iktisadi kalkınmaya yönelik bütün büyük projeleri hep destekledik. Bugün ise teknoloji alanında hayata geçirdiğimiz, içinde bulunduğumuz dönemin gerektirdiği inisiyatiflerimizle, girişimcilere verdiğimiz destekle misyonumuzu aynen sürdürüyoruz.”

Bali, dilin sırlarını çözen yapay zekânın, üç beş yıl öncesine kadar sadece insan beyninin yapabileceğinin düşünüldüğü edebiyat, müzik ve sinema gibi alanlarda da son derece etkileyici dokunuşlar yaptığı böyle bir dünyada bilanço sorumlulukları kadar bankayı geleceğe hazırlamakla sorumlu olduklarını kaydetti.

İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran da konferansta geleceği anlamak için önce geçmişin araştırılacağını, akıllardaki sorulara yanıt bulmadan önce zihinlerin yeni ufuk açıcı sorularla dolacağını belirterek şöyle devam etti:

“Her biri alanında öncü ve ilham veren bilim insanlarının, ekonomistlerin, sporcuların, sanatçıların başarı hikâyeleri, düşünceleri ve bakış açılarıyla zihnimizde pek çok yeni fikir canlanacak. Dünyamızı, ekonomiyi, bilimi, sanayiyi, tarımı, ticareti ve bankacılığı etkileyen trendlerle ilgili önemli isimlerin değerlendirmelerini, yorumlarını dinleyeceğiz. Yeni teknolojileri konuşacağız. Bunların siyasetle, ekonomik kalkınmayla ilişkileri üzerine tekrar tekrar düşüneceğiz.”

“ATATÜRK BASKETBOL DEĞİL FUTBOL OYNADI”

Gazeteci-yazar Malcolm Gladwell de Atatürk’ün daha 1924 yılında eğitim sistemi üzerine incelemelerde bulunması amacıyla Türkiye’ye davet ettiği Amerikalı filozof ve eğitim kuramcısı John Dewey’in altını çizdiği iki konuya değindi.

İlk olarak ülkede yetişmiş insan gücünün etkin bir şekilde oluşturulmasının önemine işaret eden Gladwell, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Atatürk ve Dewey’in yaşadığı 1920’ler dünyası bir alanda başarı için geniş bir yetişmiş insan gücü oluşturulmasındansa, en üst düzey performansa odaklanmanın iyi olduğuna inanıyordu. Atatürk de örneğin ilk adımlarından biri olarak kadınları yaşamın farklı alanlarına dahil ederken, yetişmiş insan gücünü genişletmeyi sağlıyordu. Organizasyonların başarısını üst seviyeye taşımasında iki farklı model vardır. Futbolda yetkin olmayan tek bir oyuncu, bütün takımı geriye düşürebilir. Basketbolda ise yetkin sporcuların bulunduğu bir takımda bir zayıf oyuncunun bulunması, takımın başarısına olumlu ya da olumsuz etkide bulunmaz. Futbol zayıf halkanın, basketbol güçlü halkanın etkili olduğu bir spor. 20. yüzyılın başında toplumların gelişiminin güçlü halkalara bağlı olduğu düşünülüyordu. Atatürk’ün eğitim politikasının güçlü halkalar oluşturmaktan ibaret olmadığını, zayıf halkaları iyileştirmeye odaklandığını görüyoruz. Dolayısıyla Atatürk, basketbol değil futbol oynadı. 1923-1938 arasında inanılmaz işlere imza attı.”

patronlardunyasi.com

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet adlı bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir tanesidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, güvenilir ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en önemli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan müsabakaları üyeler bir ücrete katlanmadan istedikleri zaman takip edebiliyor. Böylece hem heyecanlı hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol gibi popüler spor dallarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için sadece siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız yeterlidir.

Prizmabet ayrıca üyelerine bol miktarda bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te ilk üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu gibi farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve kazancınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim şartları da oldukça makul seviyededir.

Prizmabet para yatırma ve çekme işlemleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin gibi farklı yöntemlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme işlemleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa sürede hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme işlemlerinde herhangi bir komisyon veya kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı destek hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı destek ekibi sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun veya önerinizi iletebilir ve anında çözüm bulabilirsiniz. Prizmabet canlı destek ekibi profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en iyi bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için güncel giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!