Için bilgi mi arıyorsunuz? Bağırsak Sağlığı ve Bel Fıtığı Arasındaki Bağlantı makalesine göz atın ve hakkında daha fazla bilgi edinin
Günümüzde bağırsak sağlığının genel vücut sağlığı üzerindeki etkileri giderek daha fazla anlaşılmaktadır. Bağırsaklar, sadece sindirim sistemi için değil, aynı zamanda bağışıklık sistemi ve sinir sistemi üzerinde de önemli bir rol oynar. Son yıllarda yapılan araştırmalar, bağırsak sağlığı ile kas-iskelet sistemi problemleri, özellikle bel fıtığı gibi rahatsızlıklar arasında da bir bağlantı olabileceğini göstermektedir.
Bel fıtığı, omurlar arasındaki disklerin yıpranması veya kayması sonucu sinirlere baskı yapmasıyla oluşur. Bu durum genellikle bel ve bacaklarda ağrıya, uyuşukluğa ve hareket kısıtlılığına yol açar. Bel fıtığının temel nedenleri arasında ağır kaldırma, yanlış duruş, hareketsizlik ve yaşlanma yer alsa da, bağırsak sağlığının bu rahatsızlık üzerindeki dolaylı etkileri göz ardı edilmemelidir.
Bağırsak sağlığının bel fıtığı ile olan ilişkisi birkaç farklı mekanizma üzerinden açıklanabilir. Öncelikle, bağırsaklarda meydana gelen iltihaplanma ve dengesizlikler, tüm vücutta iltihap seviyelerini artırabilir. Kronik iltihaplanma, eklem ve kas dokularının zayıflamasına yol açarak, bel fıtığı riskini artırabilir. Bağırsak florasında bulunan yararlı bakterilerin azalması, vücudun savunma mekanizmasını zayıflatır ve bu durum da omurga sağlığını olumsuz etkileyebilir.
Bağırsak sağlığı ve bel fıtığı arasındaki bir diğer bağlantı ise sinir sistemi üzerindeki etkileridir. Bağırsaklar, beyinle “mikrobiyota-bağırsak-beyin ekseni” adı verilen bir yol üzerinden iletişim kurar. Bağırsaklarda oluşan herhangi bir sorun, merkezi sinir sistemine olumsuz sinyaller gönderebilir. Bu sinyaller, kasların aşırı kasılmasına ve omurga çevresindeki dokuların gerilmesine neden olarak bel fıtığı belirtilerini şiddetlendirebilir.
Ayrıca, sağlıksız bağırsak florası, vitamin ve mineral emilimini de olumsuz etkiler. Özellikle kemik ve kas sağlığı için önemli olan D vitamini, magnezyum ve kalsiyum gibi besinlerin yeterince emilememesi, omurga sağlığını tehlikeye atar. Zayıflayan kaslar ve kemikler, bel fıtığı riskini artırabilir ve var olan ağrıların şiddetlenmesine yol açabilir.
Sonuç olarak, bağırsak sağlığı ile bel fıtığı arasında dolaylı da olsa güçlü bir bağlantı bulunmaktadır. Bağırsak florasının dengeli tutulması, iltihap seviyelerinin azaltılması ve sinir sistemi üzerindeki olumsuz etkilerin önlenmesi, bel fıtığından korunmada önemli bir rol oynayabilir. Bu nedenle, sadece omurga sağlığına değil, genel sağlığa da katkı sağlamak için sağlıklı bir bağırsak florasını korumak büyük önem taşır.
Lektinler, birçok bitkide bulunan ve vücudumuzda olumlu ya da olumsuz etkilere neden olabilen doğal proteinlerdir. Lektin konusu, doğru beslenme alışkanlıkları ve sağlıklı gıda seçimleri açısından önemli bir rol oynamaktadır.
Lektinler, bitkilerde doğal olarak bulunan proteinlerdir ve bitkilerin kendilerini zararlılardan korumak için geliştirdikleri bir savunma mekanizmasıdır. İnsan vücuduna alındığında ise bazı bireyler için sindirim sorunlarına yol açabilir. Bununla birlikte, lektinler gıdalarda yaygın olarak bulunur ve herkes üzerinde aynı etkiye sahip değildir.
Lektinlerin Tanımı ve Özellikleri
Lektinler, bitkilerde yer alan ve karbonhidratlara bağlanma yeteneğine sahip proteinlerdir. Bu proteinler, bitkilerin doğal savunma sistemi olarak, zararlı mikroorganizmalar, böcekler ve diğer tehditlerden korunmasına yardımcı olur.
Lektinler, anti-besin olarak sınıflandırılabilir çünkü bazı durumlarda vücudun besinleri sindirmesini ve emmesini zorlaştırabilir. Vücudumuzda bazı olumsuz etkilere neden olabilirler, özellikle hassas sindirim sistemine sahip bireylerde. Ancak, lektinlerin sağlık açısından faydaları da bulunmaktadır, bu nedenle dengeli tüketimleri önemlidir.
Lektinlerin Vücuda Olası Etkileri
Bağışıklık Sistemi Üzerindeki Etkisi: Lektinler, bağırsak geçirgenliğini artırarak “sızdıran bağırsak sendromu” riskini artırabilir ve bağışıklık sistemini aşırı uyarabilir.
Sindirim Problemleri: Aşırı lektin tüketimi, bağırsakta gaz, şişkinlik, mide krampları gibi sindirim sorunlarına yol açabilir. Özellikle hassas bağırsak sendromu (IBS) olan kişilerde semptomlar artabilir.
Mineral Emilimini Engelleme: Lektinler, demir, çinko ve kalsiyum gibi önemli minerallerin emilimini engelleyebilir, bu da beslenme yetersizliklerine yol açabilir.
Potansiyel İltihaplanma: Yüksek miktarda lektin tüketmek bazı kişilerde iltihaplanmaya neden olabilir ve bu durum özellikle romatoid artrit gibi otoimmün hastalıklara sahip bireyler için zararlı olabilir.
Lektin İçeren Besinler
Lektinler pek çok bitkisel gıdada bulunur. Ancak, bu gıdalar çoğunlukla besleyici ve sağlıklı olduğu için tamamen kaçınmak yerine, uygun hazırlama yöntemleriyle lektin seviyelerini azaltmak mümkündür. İşte yüksek lektin içeren bazı gıdalar:
Baklagiller:
Fasulye (özellikle kırmızı barbunya fasulyesi) Mercimek Nohut Soya fasulyesi Bezelye
Tahıllar ve Gluten İçeren Gıdalar:
Buğday Arpa Çavdar Yulaf
Gece Gölgesi Sebzeleri:
Domates Patlıcan Patates Biber
Kabuklu Kuruyemişler:
Fındık Badem
Süt Ürünleri:
Bazı işlenmiş süt ürünleri (özellikle pastörize edilmemiş olanlar) lektin içerebilir.
Meyveler:
Kabuğu yenilen bazı meyveler (örneğin, elma ve armut gibi meyvelerin kabuğunda daha fazla lektin bulunur).
Lektin Miktarını Azaltma Yöntemleri
Isı ile pişirme: Lektinlerin çoğu ısıya karşı hassastır. Özellikle baklagiller ve bazı sebzeler pişirildiğinde lektin miktarı önemli ölçüde azalır.
Fermente etme: Fermente edilmiş gıdalar, lektinlerin büyük kısmını yok edebilir. Örneğin, ekşi maya ile yapılan ekmekler lektin açısından daha düşük olabilir.
Fermantasyon ve filizlendirme: Bu işlemler lektin seviyelerini azaltarak sindirimi kolaylaştırabilir.
Islak bekletme: Baklagiller ve tahılların pişirilmeden önce suda bekletilmesi de lektin miktarını azaltmaya yardımcı olur.
Lektin İçeriği Olan Gıdalar Sağlıklı mı?
Lektin içeren birçok besin, yüksek miktarda lif, vitamin ve mineral içerir. Bu nedenle, bu gıdalardan tamamen kaçınmak gerekli değildir. Pişirme ve hazırlama yöntemlerine dikkat ederek lektinlerin olumsuz etkilerinden korunmak mümkündür.
Lektinler ve Beslenme Tavsiyeleri
Dengeli bir diyetle lektin içeren gıdaları aşırıya kaçmadan tüketmek en sağlıklısıdır. Bağırsak hassasiyeti veya otoimmün hastalığı olan kişiler, lektin açısından zengin gıdaları sınırlayabilir ya da hazırlama yöntemlerine dikkat edebilir.
Doğal besinlerin şifasından yararlanıp bağırsak hızlandırıcı içecek tanımını kolay kolay hazırlayabilirsiniz. Kahvaltı yahut öğlen yemeğinden evvel aç karnına içmenizi tavsiye ederiz. Bu sayede, sindirim ve boşaltım sistemi için yararlı olacaktır.
Bağırsak hızlandırıcı içecek tanımında toz zerdeçal, oda sıcaklığında su ve taze sıkılmış yarım limonun suyunu kullanıyoruz. Gördüğünüz üzere, son derece kolay bulunan doğal besinler ile yapılıyor. Tam yarar görmek için 7 gün boyunca sistemli kullanım gerekiyor. Bilhassa, birinci üç günden sonra tam tesirini göstermeye başlayacaktır.
Malzemeler,
1 su bardağı oda sıcaklığında su
Yarım limonun suyu
1 çay kaşığı toz zerdeçal
Hazırlanışı,
Tüm materyalleri bardakta karıştırın.
Kahvaltı yahut öğlen yemeğinden evvel aç karnına için.
Bağırsak hızlandırıcı içecek tanımı, tıpkı vakitte eksiksiz bir ödem temizleyicidir. Kilo vermeniz için de faydalı olacaktır. Natürel ki öncelikli gaye, basitçe tuvalete çıkmak olduğu için her gün 3 litre su içmeyi sakın unutmayın.
Ayda bir kere 7 günlük kür halinde bu içeceği kullanabilirsiniz. Ayrıyeten, bağırsak sıhhati için faydalı kefir, yoğurt, zencefil, kabak üzere besinleri günlük beslenmenizde kesinlikle yer verin. Her öğünden sonra konutta yahut dışarıda 10 dakika yürüyüş yapmak bağırsakları uyarır ve daha âlâ çalışmasına yardımcı olur.
Dana veya tavuğun kemiklerinin kaynatılmasıyla yapılan gıdaya kemik suyu denir. Kemik suyunun sağlığa faydaları makalemizde bu besinin vücudumuza ne gibi yararlarının olduğunu anlattık ve kemik suyu çorbası tarifi verdik.
Dana veya tavuğun kemiklerinin kaynatılmasıyla yapılan gıdaya kemik suyu denir. Kemik suyunun sağlığa faydaları makalemizde bu besinin vücudumuza ne gibi yararlarının olduğunu anlattık ve kemik suyu çorbası tarifi verdik.
Kemik Suyunun Sağlığa Faydaları
Geçirgen bağırsak sendromunu tedavi eder
Kemik suyu jelatin ve kolajen zengini yapısıyla bağırsakları yatıştırıp, bağırsak geçirgenliği rahatsızlığının iyileşmesine yardımcı olur. Antibiyotik, asprin gibi ilaçlar, işlenmiş gıdalar, kızarmış yiyecekler ve kafeinli içecekler bağırsaklarımıza zarar verebiliyor. Kemik, protein ve mineral özleriyle bağırsakları onarır, şifaya kavuşmanızı sağlar.
İltihabı azaltır
Kemik suyu için eski insanların tavsiyesi “her derde deva olan kemik suyunu sofralarından eksik etmeyin” şeklindedir. Kemikte bulunan glukozamin, kondroitin, kollajen, jelatin eklem ve kemiklerin onarımını destekler, bedendeki enflamsyonu yani iltihabı azaltır. Kemik suyundaki mineraller kalsiyum, demir, magnezyum, potasyum, çinko ve selenyum içerir. Mineraller, vücut fonksiyonlarının düzgün çalışması için önemlidir.
Bağışıklığı Güçlendirir
içmek soğuk algınlığı ve grip için etkili en bilindik yöntemlerdendir. Tavukta ve tavuk kemiğinde bulunan sistein amino asidi mukusu inceltir, iyileşme sürecinizi hızlandırır.
Sağlıklı cilt için kemik suyu!
Cildimiz kolajenlerden oluşur ve 21 yaşından itibaren kolajende azalmalar başlar, kolajen azalması kırışıklıkları da beraberinde getirir. Kemik suyunda bulunan glisin ve prolin amino asitleri cildin esnekliği artırıp, kırışıklıklarla savaşır.
Beyin gelişimi
Kemik suyu beyin için de oldukça faydalı bir yiyecektir. Kişinin sinirlerini gevşetip, rahatlatır, depresyonu önler.
Kemik suyu çorbası nasıl yapılır?
Malzemeler:
2 kilo kemik
20 bardak su
2 tatlı kaşığı elma sirkesi
3 su bardağı doğranmış soğan
4 su bardağı doğanmış havuç
3 su bardağı kıyılmış kereviz
1-2 tatlı kaşığı tuz
Yapılışı:
Fırın tepsinize kemikleri koyup kahverengi rengine dönene kadar pişirin.
Fırından kemikleri çıkarın. Soğuyunca küçük parçalara ayırın.
Bir tencereye kemikleri, suyu, sirkeyi ve sebzeyi ekleyin.
En az 12 saat kısık ateşte pişirin.
Soğuyunca süzün, şişelere koyup dolapta muhafaza edin.