Fidelity de Bitcoin ETF başvurusu yapan firmaların arasına katıldı.
Fidelity de Bitcoin ETF başvurusu yapan firmaların arasına katıldı.
Bitcoin ETF başvuruları ABD’de gündemden düşmüyor. Bununla birlikte varlık yönetim şirketi Fidelity de spot Bitcoin ETF yarışına katıldı.
Fidelity de Bitcoin ETF Yarışına Katıldı
ABD’de birçok kuruluştan Bitcoin ETF başvuruları gelirken Fidelity de yarışa katıldı. Fidelity, Wise Origin Bitcoin Trust adlı spot Bitcoin ETF için yeniden başvuruda bulundu. Bu, BlackRock’ın kendi spot Bitcoin ETF’si olan iShares Bitcoin Trust için başvuruda bulunmasından yaklaşık iki hafta sonra gerçekleşti.
Fidelity, Wise Origin Bitcoin Trust’ı başlatmak için 2021 yılında başvuruda bulunmuş, ancak bu başvuru 2022 yılında ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) tarafından reddedilmişti.
Şu ana kadar SEC, yeni başvurularla ilgili herhangi bir karar vermedi. BlackRock’un başvurusuyla ilgili olarak birçok kişi, önceki 575 ETF başvurusunun tamamı için onay veren BlackRock’un başvurusuna iyimser yaklaşırken, bazıları hala şüpheci.
CoinShares’in baş ürün sorumlusu Townsend Lansing, bir podcast’te BlackRock’un başvurusunun onaylanma şansının yüzde 10 olduğunu söyledi. SEC’in Bitcoin ticaretinin çoğunluğunun ABD kripto borsalarında kolaylaştırıldığını görmek istediğini savundu.
BlackRock, spot Bitcoin ETF için SEC’e başvuru yaptı
Investing.com – Dünyanın en büyük varlık yönetimi şirketi BlackRock)’un iShares iştiraki, bir spot Bitcoin ETF çıkarmak için SEC’e başvuru yaptı.
BlackRock tarafından dün SEC’e yapılan başvuruda ABD’nin en büyük kripto borsası Coinbase, fonların emanet edileceği şirket olarak görülürken ETF, onay alması durumunda Nasdaq’ta işlem görmeye başlayacak.
Bu gelişme kripto piyasası tarafından olumlu karşılandı. Dün genel olarak negatif seyrini sürdüren kripto paralar, başvuru haberinin ardından ABD işlem saatlerinde yönünü yukarı çevirdi. Ancak ABD’de bir spot Bitcoin ETF başvurusu şimdiye kadar olumlu sonuçlanmadı. İhraççı şirketlerin 30’un üzerinde başvurusuna rağmen SEC, her defasında piyasanın yeterince olgunlaşmadığı ve yatırımcı korumasındaki eksiklikleri gerekçe göstererek başvuruları reddetti.
Diğer yandan spot Bitcoin ETF başvurusundaki diğer bir detay ise Coinbase’in emanetçi şirket olarak seçilmesiydi. Bilindiği gibi SEC, geçtiğimiz hafta Coinbase’e menkul kıymet sınıfındaki varlıkların izinsiz ticareti ve lisanssız şekilde staking faaliyetlerinde bulunduğu suçlamasıyla dava açtı. Bu gerçekler göz önünde bulundurulduğunda SEC’in spot Bitcoin ETF başvurusuna olumlu yanıt verme olasılığı düşük görülse de bazı yorumcular, BlackRock gibi dünyanın en büyük varlık yöneticisinin iyi bir değerlendirme yapmadan başvuru yapmayacağı düşüncesiyle umutlu kalıyor. Zira BlackRock, 2023 yılı ilk çeyrek sonuçlarına göre 9 trilyon doların üzerinde varlık yönetimine sahip.
Grayscale, spot Bitcoin ETF için mücadelesine devam ediyor
Bununla birlikte spot Bitcoin ETF çıkarmak için en ısrarcı şirketlerden biri de dijital varlık yönetici Grayscale Investments. Grayscale, Bitcoin Trust ürününü fiziksel olarak saklanan bir spot ETF’ye dönüştürmek için SEC’e başvuru yaptı. Ancak düzenleyici kurum, bu talebi de geri çevirdi. Bunun üzerinde SEC’e dava açan Grayscale, Bitcoin ETF için yasal mücadelesine devam ediyor.
Kripto piyasaları moral buldu
Son günlerde kripto piyasasının üzerinde kara bulutlar eksik olmazken BlackRock gibi bir varlık yönetim devinin sektörle ilgili önemli bir adım atması, piyasa için de bir moral oldu.
Bitcoin, dün son 3 ayın en düşük seviyelerini gördükten sonra %2’nin üzerinde değer artışıyla sabah saatlerinde 25.600 dolar seviyesinde hareket ediyor. Ethereum, %1,5 oranında günlük yükselişle 1.650 doların hemen üzerinde işlem görüyor. Toplam piyasa değeri ise bu kısmi talep artışıyla birlikte 1,03 trilyon dolar seviyesinde bulunuyor.
BlackRock’ın ETF hamlesinin Bitcoin’e etkisi hakkında iki zıt görüş
Investing.com – Dünyanın en büyük fon yönetici şirketi BlackRock‘ın ABD’de spot Bitcoin ETF’si çıkarmak için SEC’e başvuru yapması, kripto sektöründe coşkuyla karşılandı. Ancak bu olayı farklı açıdan yorumlayan uzmanlar da var.
Galaxy Digital CEO’su ve sıkı bir Bitcoin savunucusu olan Mike Novogratz, bunu Bitcoin’in başına gelebilecek en iyi şey olarak yorumlarken Cardano kurucusu Charles Hoskinson, böyle düşünmüyor ve son gelişmeyi merkezsizliğe bir tehdit olarak görüyor.
Novogratz’a göre ETF onayı Bitcoin’de boğa sezonunu başlatabilir
Galaxy Digital CEO’su Mike Novogratz, Fox Business’e verdiği demeçte olası bir spot Bitcoin ETF onayının kripto para için son derece olumlu olacağını söyledi.
Novogratz, bir spot ETF onayının Bitcoin’in başına gelebilecek en iyi şey olacağının altını çizdi ve Bitcoin piyasasına kurumsal katılımın hızla artacağı görüşünü iletti. SEC’in Binance ve Coinbase’e yönelik açtığı davalar, kurumsal yatırımcıların kripto paralara karşı risk iştahını azalttığı bu dönemde BlackRock’ın hamlesi bir nevi sektöre can suyu oldu ve birçok yatırımcıyı umutlandırdı.
Son gelişmenin sektörün tamamına fayda sağlamasa da Bitcoin’e olan ilginin artabileceği görüşünü savunan Novogratz, belirsiz ortama karşılık bireysel yatırımcıların alıma devam ederek Bitcoin’i 25.000 doların üzerinde tutmasının son derece önemli olduğunu söyledi. Mike Novogratz, ayrıca daha önceki açıklamalarında da değindiği Hong Kong’un kripto sektörüne yönelik pozitif yaklaşımının sektör açısından faydalı olacağı görüşünden de bahsetti.
Cardano kurucusu, ETF başvurusuna farklı bir pencereden bakıyor
Cardano kurucusu Charles Hoskinson, BlackRock’ın ETF başvurusundan heyecan duymayan isimlerden biri.
Hoskinson, Twitter üzerinden yorumda bulunurken Bitcoin ETF savunucularının Blockchain endüstrisini ve merkezsizliği önemsemeyen kişiler olduğunu iddia etti. Hoskinson, SEC’in olası bir ETF onayının diğerlerini aksine sektöre ilk girenlere ve inovasyon peşinde olanlara bir darbe olacağına inanıyor.
Bunun yanında SEC, şimdiye kadar Grayscale, Ark Invest ve Fidelity gibi varlık yöneticileri başta olmak üzere 30’un üzerinde spot ETF başvurusunu reddetti. BlackRock’ın başvurusunun SEC tarafından kabul edilmesi ise bu varlık yöneticilerinin de önünü açarak Bitcoin için pazarın genişlemesine önemli bir katkı sağlayacak.
Bugünlerde kripto sektöründe kartlar yeniden dağıtılırken sektörün Bitcoin merkezli olarak devam etme olasılığı son gelişmelere göre daha olası gözüküyor. Hoskinson’ın görüşünü kabul eden bazı piyasa katılımcıları ise kripto sektörünün geleneksel finans devlerinin hakimiyetine gireceği konusunda endişelerini paylaşıyor.
2022 yılının sonunda gündeme gelen Türk yurttaşlarının Schengen vizesi alma sıkıntısı hala devam ediyor. Tur şirketlerinin de söz konusu durum hakkında mağdur olmaya başladığı belirtilirken, şirketler ‘vizesiz turları’ önermeye başladı.
Türkiye’de son günlerde başta Almanya olmak üzere pek çok Avrupa ülkesinden Schengen vizesi almak için başvuruda bulunan kişiler, randevu almak için uzun süre beklemek durumunda kalıyor.
Ekonomim’in haberine göre, sosyal medyada ortaya atılan iddialarda ise Schengen başvurularının Temmuz ayı sonuna kadar durdurulduğu öne sürüldü.
Türkiye Ocak ayında Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi’ne (AKPM) konuya yönelik sunduğu karar tasarısında Schengen vizelerine ret oranının 4 kat arttığını ve son 8 yılda en fazla başvuruyu yapan 5 ülke arasında olan Türkiye’nin ret oranı en çok artan ülke olduğunu belirtti.
Türk vatandaşlarının vize sıkıntısı ise 2022’nin sonlarında gündeme geldi. Schengen vizesine Rusya’dan sonra en çok başvurunun yapıldığı ikinci ülke olan Türkiye olmasına karşın aldığı ret oranı Rusya’nın neredeyse 5 katına ulaştı. Verilere göre Türkiye son 8 yıl içerisinde en çok başvuru yapan Rusya, Suudi Arabistan, Fas, Ukrayna’nın yer aldığı ilk 5 ülke arasında da ret oranı en çok artan ülke oldu. Bu sebeple geçen yıl 50’ye yakın tur iptal edilmek zorunda kalmıştı ve acentaların 300 bin Euro’ya yakın zararı oldu.
“BİR AY SONRAYA ANCAK RANDEVU BULUNUYOR”
Prontotour Yönetim Kurulu Başkanı Ali Onaran, Schengen vizesi sorununun son zamanlarda yeniden arttığını ifade etti. Bazen konsoloslukların yoğunluk sebebiyle randevuları kapattığını da vurgulayan Onaran, “Randevuları bir hafta sonraya alabilirken şimdilerde bir ay sonraya ancak randevu bulunuyor. Vize başvurularının sonuçlanmasının standart süresi de 1 aya çıktı. Bu da tur şirketlerini zorluyor” dedi.
Ancak pandemide durma noktasına gelen yurtdışı seyahetlerinin arttığına da vurgu yapan Onaran, “Bu yıl ilk çeyrekte en yüksek yurtdışı talebi yaşandı. Talepteki yükseliş de randevuları etkiliyor. Yaz aylarında vizesiz turları öneriyoruz yoğunlukla” diye konuştu.
“HERKES VİZE ALAMIYOR”
Tur Operatörleri Sözcüsü Cem Polatoğlu’na göre Yunanistan, İspanya ve Macaristan gibi ülkeler uygulamada yumuşamaya gitmesine karşın sorunun hâlâ sürdüğünü kaydederek, “En azından 3 ay sonra çıkacağına 20-25 gün sonrasına çıkıyor. Herkes vize alabiliyor da değil. Almanya halen sıkmaya devam ediyor. Yerli turistin yurtdışı talebi bu yıl çok yüksek. Özellikle Türkiye’deki döviz kurunun enflasyona göre sabit kalmasının yurtdışına olan talebi artırdı. Türkiye’de fiyatların çok yükselmesi ve dövizle satılan ürünlerin aynı kalmasından dolayı yurtdışı tatillerini daha uygun hale getirdi. Vize sorununda talebin artmasının da etkisi var” dedi.
“10 BİN YOLCU VİZE SIKINTISI NEDENİYLE AVRUPA’YA GİDEMEDİ”
Yolcu sayısı azalsa bile turu iptal etmediklerini anlatan Travel Zone’dan Barış Öztürk de şunları anlattı:
“Yolcu vize sorunu yaşadığında günün sonunda bu acentayı da etkiliyor. 40 kişilik turdan 5 yolcu vize alamazsa tur iptal olabilir. Sadece biz değil bütün acentalar en az mağduriyetin yaşanması için ya tur iptal edip ücreti iade etmeyi tercih ediyoruz ya da zarara katlanarak kişi sayısı düşse bile turu yapıyoruz. Geçen yıl vize mağduriyetinin en çok yaşandığı ülkeler İtalya, İspanya, Fransa. Geçen yıl yaz aylarında 10 bin yolcu vize sıkıntısı nedeniyle Avrupa’ya gidemediğini düşünüyorum. Hala vize başvuruları yoğun bir şekilde yapılıyor. Vizesi olmayanlar yurt dışı planını çok daha fazla erkenden yapmalılar” dedi.
Schengen vize krizi, tur şirketlerinde zararı derinleştiriyor. Yurtdışı turlara olan talep artıyor olsa da Türk vatandaşlarının randevularında yaşadıkları sorunlar seyahat acentelerini zor durumda bırakıyor.
Türkiye turizminde pandemiden bu yana en yüksek yurtdışı talebinin yaşanırken, vize randevularında da yoğunluk artıyor. Son günlerde başta Almanya olmak üzere pek çok Avrupa ülkesinden Schengen vizesi almak için başvuruda bulunan kişiler, randevu almak için uzun süre beklemek durumunda kalıyor. Sosyal medyada ortaya atılan iddialarda ise Schengen başvurularının temmuz ayı sonuna kadar durdurulduğu öne sürüldü. Türk vatandaşlarının Schengen vizesi randevularında yaşadıkları sorunlar seyahat acentelerini de zor duruma soktu. Acentalar, vizeler de yaşanan olumsuzlukların yeniden yurtdışı turlarını da olumsuz etkileyeceği endişesi sardı. Geçen yıl yoğun vize retleri yaşayan tur şirketleri, randevulardaki olumsuzlukları görünce, çareyi vizesiz ülkelere yapılan turları önermekte buluyor. Türk vatandaşlarının vize sıkıntısı 2022’nin sonlarında da gündeme gelmişti. ekonomim.com’un haberine göre hatta Dışişleri Bakanlığı ilgili ülkelerin büyükelçilerini Dışişleri’ne çağırarak harekete geçildiğini bildirmişti. Schengen vizesine Rusya’dan sonra en çok başvurunun yapıldığı ikinci ülke olan Türkiye olmasına karşın aldığı ret oranı Rusya’nın neredeyse 5 katına ulaştı. Verilere göre Türkiye son 8 yıl içerisinde en çok başvuru yapan Rusya, Suudi Arabistan, Fas, Ukrayna’nın yer aldığı ilk 5 ülke arasında da ret oranı en çok artan ülke oldu. Bu sebeple geçen yıl 50’ye yakın tur iptal edilmek zorunda kalmıştı ve acentaların 300 bin Euro’ya yakın zararı olmuştu.“Bu yıl en yüksek yurtdışı talebi yaşandı”Prontotour Yönetim Kurulu Başkanı Ali Onaran, Schengen vizesi sorununun son zamanlarda yeniden arttığını ifade etti. Bazen konsoloslukların yoğunluk sebebiyle randevuları kapattığını da vurgulayan Onaran, “Randevuları bir hafta sonraya alabilirken şimdilerde bir ay sonraya ancak randevu bulunuyor. Vize başvurularının sonuçlanmasının standart süresi de 1 aya çıktı. Bu da tur şirketlerini zorluyor” dedi. Ancak pandemide durma noktasına gelen yurtdışı seyahetlerinin arttığına da vurgu yapan Onaran, “Bu yıl ilk çeyrekte en yüksek yurtdışı talebi yaşandı. Talepteki yükseliş de randevuları etkiliyor. Yaz aylarında vizesiz turları öneriyoruz yoğunlukla” diye konuştu.
“Herkes vize alamıyor”Tur Operatörleri Sözcüsü Cem Polatoğlu’na göre Yunanistan, İspanya ve Macaristan gibi ülkeler uygulamada yumuşamaya gitmesine karşın sorunun hâlâ sürdüğünü kaydederek, “En azından 3 ay sonra çıkacağına 20-25 gün sonrasına çıkıyor. Herkes vize alabiliyor da değil. Almanya halen sıkmaya devam ediyor. Yerli turistin yurtdışı talebi bu yıl çok yüksek. Özellikle Türkiye’deki döviz kurunun enflasyona göre sabit kalmasının yurtdışına olan talebi artırdı. Türkiye’de fiyatların çok yükselmesi ve dövizle satılan ürünlerin aynı kalmasından dolayı yurtdışı tatillerini daha uygun hale getirdi. Vize sorunun da talebin artmasının da etkisi var” dedi.“Yolcu sayısı azalsa da turu iptal etmiyoruz”Yolcu sayısı azalsa bile turu iptal etmediklerini anlatan Travel Zone’dan Barış Öztürk de şunları anlattı: “Yolcu vize sorunu yaşadığında günün sonunda bu acentayı da etkiliyor. 40 kişilik turdan 5 yolcu vize alamazsa tur iptal olabilir. Sadece biz değil bütün acentalar en az mağduriyetin yaşanması için ya tur iptal edip ücreti iade etmeyi tercih ediyoruz ya da zarara katlanarak kişi sayısı düşse bile turu yapıyoruz. Geçen yıl vize mağduriyetinin en çok yaşandığı ülkeler İtalya, İspanya, Fransa. Geçen yıl yaz aylarında 10 bin yolcu vize sıkıntısı nedeniyle Avrupa’ya gidemediğini düşünüyorum. Hala vize başvuruları yoğun bir şekilde yapılıyor. Vizesi olmayanlar yurt dışı planını çok daha fazla erkenden yapmalılar” dedi.”Talep kapasitenin çok üzerinde”Özellikle Almanya için vize başvurusunda bulunmak için resmi olarak yetkilendirilmiş kurum olan iDATA’nın web sitesine girildiğinde de vize başvurularında yoğunluk yaşandığına ilişkin bir uyarı var. Ay iDATA üzerinden vize başvurusu için randevu almak istendiğinde en yakında randevu Temmuz 2023’da görünüyor. Almanya Büyükelçiliği, 6 Şubat 2022’de Türkiye’yi sarsan büyük depremleri anımsattı ve o günden bu yana yaşanan yoğunluğun altını çizdiği bir açıklama yaptı. Açıklamada, şu anda randevu alırken bekleme süresinin uzun olduğunun farkında olduklarını belirterek, “Bu durumun başvuru sahipleri üzerinde yarattığı büyük yükün farkındayız. Vize ofisimiz her gün mümkün olan en fazla sayıda randevu vermekte, ancak talep kapasitenin çok üzerindedir” denildi. 6 Şubat’ta meydana gelen ve 50 bini aşkın kişinin hayatını kaybettiği Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Almanya depremzedelerin hızlı bir şekilde ülkedeki akrabalarının yanına gelebilmesi için üç aylık vize almasının sağlandı. Şubat ortasında yürürlüğe giren bu prosedürün ardından binlerce kişiye vize verildi. Son olarak Almanya İçişleri Bakanı Nancy Feaser, Nisan ayı başında yaptığı açıklamada 6 bin 500’den fazlası Türk depremzedelere olmak üzere 7 bin 652 kişiye 90 günlük deprem vizesi verildiğini bildirdi.
Kamuya olan borçların yeniden yapılandırılmasına imkan sağlanan 7440 sayılı kanuna ilişkin başvuru süresinin 30 Haziran’a kadar uzatılacağı belirtildi. Kanunda, Cumhurbaşkanı’nın…
Kamuya olan borçların yeniden yapılandırılmasına imkan sağlanan 7440 sayılı kanuna ilişkin başvuru süresinin 30 Haziran’a kadar uzatılacağı belirtildi. Kanunda, Cumhurbaşkanı’nın başvuru ve ilk taksit ödemelerini 1 ay uzatma yetkisi bulunuyor. Kanun, 31 Aralık 2022 günü ve öncesindeki borçları kapsıyor. Halen devam eden başvuru sürecinde şimdiye kadar 3 milyon 279 bin mükellefin, 180 milyar TL’lik borç için başvuru yaptığı kaydedildi.
Edinilen bilgilere göre kanunda 31 Mayıs itibariyle sona erecek başvuru süresi Cumhurbaşkanı kararıyla bir ay uzatılacak. Kanun vergi, sosyal güvenlik, harç vb. ödemeler ile cezalar yanında, kesinleşmemiş ve dava aşamasındaki kamu borçları, inceleme ve tarhiyat aşamasındaki vergileri de kapsıyor. Ayrıca kanunla matrah artırımı ve işletme kayıtlarının düzeltilmesi (kasa affı) imkanı da sağlanıyor.
Galatasaray Spor Kulübü üyelik başvuru süreci, tüzüğümüzde 1 Haziran-31 Ağustos 2021 tarihleri arasında öngörülmektedir.
Galatasaray Spor Kulübü üyelik başvuru süreci, tüzüğümüzde 1 Haziran-31 Ağustos 2021 tarihleri arasında öngörülmektedir.
COVID-19 Pandemisi sebebiyle alınan tedbirler kapsamında;
1 – Başvurular Ali Sami Yen Stadı’nda, 10.00-13.00 ve 14.00-16.00 saatleri arası sosyal mesafe kuralları çerçevesinde teslim alınacaktır.
2 – Başvuru formları ve KVKK bilgilendirme formu www.galatasaray.org sitesinden, Ali Sami Yen Stadı Sicil Kurulu’ndan ve GS Kalamış Tesisleri’nden temin edilebilir. İnternet sitesinden temin edilen başvuru formunun önlü arkalı tek sayfa olarak basılarak doldurulması gerekmektedir.
Islak imzalı başvuru formu ile birlikte, TÜM GRUPLAR için;
İmzalanmış olarak KVKK ile ilgili Aydınlatma, Açık Rıza ve Pazarlama bilgilendirme formlarının,
Nüfus Sureti,
Adli Sicil Kaydı,
6 adet vesikalık fotoğraf,
ilaveten A Grubu için Galatasaray Lisesi Diploma kopyası veya okuldan alınacak belge, C Grubu için ilgili federasyondan hangi yıllarda Galatasaray Spor Kulübü adına yarışmalara katıldığına ilişkin belge teslim edilmelidir.
Formda başvuru sahibinin imzası, referansların imzaları ve/veya kıdemi ve gerekli belgeleri eksik olan başvurular teslim alınmayacak, eksikler giderilmeden kayıttan geçirilmeyecektir. Üye adaylarının bu hususlara hassasiyet göstermesini önemle rica ederiz.
GSK tüzüğünün 11. Maddesi uyarınca “Üyelik başvuruları yapıldığı yıl için geçerli” olup, eski başvurular değerlendirmeye alınmayacağından 2021 yılı için yeniden başvuru yapılması gerekmektedir.
Bu vesile ile büyük Galatasaray ailesinin değerli bireyleriyle sarı-kırmızı çatımız altında her daim birlikte olmayı diler, saygılarımızı sunarız.
Galatasaray Spor Kulübü
Sicil Kurulu İletişim sicil@galatasaray.org
0212 305 19 05
GSK ÜYELİK – İLGİLİ TÜZÜK MADDELERİ
ÜYELİK İÇİN BAŞVURU SÜRECİ
MADDE 9:
Kulübe üye olmak isteyenler 1 Haziran – 31 Ağustos (otuz bir Ağustos dahil) tarihleri arasında, ön başvuruda bulunabilirler.
BAŞVURU İŞLEMİ
MADDE 10: Üye olmak için başvuruda bulunan kişiler;
10.1) Aday üyenin üye olabilmek için gerekli niteliklere sahip olup olmadığını belirlemek üzere hazırlanmış basılı başvuru beyannamesini doldurmak; özgeçmişini, nüfus suretini, yetkili merciden alacağı adli sicil ve arşiv kaydını gösterir belgeyi bu beyannameye eklemek,
10.2) Beyannameye yazdığı bilgilerin doğruluğunu imza altına almak,
10.3) Kaydı açık en az 5 (beş) yıllık iki üye tarafından önerilmiş olmak,
10.4) Yeteri kadar fotoğraf vermek,
10.5) Mevzuat hükümleri uyarınca gereken durumlarda izin belgesi vermek ve başvuru beyannamesini Kulüpte kayıttan geçirtmek,
10.6) Yüz kızartıcı bir suçtan hüküm giymemiş olmak zorundadır.
Kaydı açık en az 5 (beş) yıllık her üye, bir takvim yılı içinde en çok 5 (beş) kişiyi üyelik için önerebilir.
Sadece iki hafta içinde gerçekleşmesi planlanan Opside alfa öncesi test ağı için teşviklerin yakında başlatılacağını büyük bir memnuniyetle müjdeliyoruz.
Sadece iki hafta içinde gerçekleşmesi planlanan Opside alfa öncesi test ağı için teşviklerin yakında başlatılacağını büyük bir memnuniyetle müjdeliyoruz.
Bu önemli adım, bizi Opside ana ağının çok beklenen lansmanına doğru itiyor. ZKP Madenciliğinin benzersiz özelliğine sahip öncü bir ZK-RaaS ağı olarak, tüm değerli topluluk üyelerimizi yolculuğumuzun bu heyecan verici bölümüne aktif olarak katılmaya davet ediyoruz.
Alfa öncesi test ağı, Opside’ın gelişiminde, özellikle de hibrit bir PoS ve PoW mutabakat mekanizmasının tanıtılmasında önemli bir ilerlemeye işaret ediyor. Hem doğrulayıcılar hem de madenciler alfa öncesi test ağına katılmaya, çabalarına katkıda bulunmaya ve karşılığında sadakat puanları kazanmaya davet ediliyor. Bu sadakat puanları, ana ağın lansmanını takiben ana ağ tokenleri olarak kullanılabilecektir.
Dahası, Opside Layer 3, geliştiricileri resmi rollup launchpad aracılığıyla kendi ZK-Rollup’larını oluşturma kabiliyetiyle donatıyor. Geliştiriciler ayrıca dApp’leri ZK-Rollup’larına özgürce dağıtabilir ve yenilikçi konseptleri sadece birkaç dakika içinde gerçeğe dönüştürebilir!
Opside Alfa Öncesi Test Ağına Katkıda Bulunmak
Genel Kullanıcılar
Opside’ın Pre-alpha Testnet’inin piyasaya sürülmesinden sonra, genel kullanıcılar zincirler arası işlemler, transferler ve dApp etkileşimleri gibi çeşitli işlevleri deneyimleyebilecekler. Belirli görevleri tamamlamak da kullanıcılara sadakat puanları kazandıracak! Opside Pre-alpha Testnet’in ilk aşamasında, kullanıcı testi için yalnızca sınırlı sayıda dApp’ın mevcut olacağını lütfen unutmayın. Bununla birlikte, test ilerledikçe, artan sayıda dApp dağıtılacak ve test ağında yayınlanacaktır. Ayrıca kullanıcıların üstlenebileceği daha fazla gizli görevi de açıklayacağız, bu yüzden bizi izlemeye devam edin!
En son haberler için Opside Discord’a katılmanızı şiddetle tavsiye ederiz: discord.gg/opside
PoS Doğrulayıcı
Opside, tüm düğüm doğrulayıcılarını Opside ağının güvenliğini ve istikrarını korumaya katılmaya çağırıyor ve her katılımcının ağın genel sağlığında oynadığı kritik rolü vurguluyor. Merkezi olmayan bir sistem olarak Opside, ağın potansiyel tehditlere karşı sağlam kalmasını ve platformda gerçekleştirilen işlemlerin hem güvenli hem de verimli olmasını sağlamak için doğrulayıcılarının kolektif çabasına güveniyor.
Validator ön başvuru faaliyetini 2 Mayıs’ta başlattık ve şu ana kadar 50’den fazla farklı ülkedeki kullanıcılardan 6.000’in üzerinde başvuru aldık. Validator ön başvuru faaliyeti halen devam etmektedir. İncelemeyi geçen başvuru sahipleri, Discord kanalında testnet token’larını talep edebilecek ve Ön-alfa testnet yayına girer girmez düğümler kurabilecekler.
Daha fazla ayrıntı için lütfen bkz:
Opside PoS Validator Ön Uygulama Faaliyeti: https://twitter.com/OpsideZK/status/1653231640385306624
Opside, tüm madencileri Opside ekosistemine katılmaya ve ZK-Rollup’taki işlemler için ZKP (Zero-Knowledge Proof) üretmek üzere bilgi işlem gücü sağlamaya davet ediyor. Bu, özellikle ölçeklenebilir, verimli ve gizliliği koruyan işlemler alanında Opside ağının performansını ve güvenliğini ilerletmek için kolektif bir çabanın önemini vurgulamaktadır.
Alfa öncesi test ağı aşamasında, Opside ilk olarak CPU Madenciliği kullanarak test uygulayacak ve ardından bir sonraki alfa test ağı aşamasında GPU Madenciliğini kullanıma sunacaktır. PoW CPU Madenciliğinin, Alfa Öncesi test ağının başlatılmasından yaklaşık iki hafta sonra halka açık testlere başlayacağı unutulmamalıdır. Ayrıntılar resmi duyurulara göre belirlenecektir.
PoW Miner ön başvuru etkinliğini 9 Mayıs’ta başlattık ve etkinlik halen devam ediyor. Tüm madencileri ve madencilik havuzlarını Opside’a katılmaya, bilgi işlem güçlerine katkıda bulunmaya ve karşılığında sadakat puanları kazanmaya davet ediyoruz.
Daha fazla ayrıntı için lütfen bkz:
PoW Madenci Ön Uygulama Faaliyeti: https://twitter.com/OpsideZK/status/1655513641352044545
Opside, dünya çapındaki geliştiricileri benzersiz ZK-Rollup’larını Opside Layer3 platformunda hızlı ve sorunsuz bir şekilde kurmaya davet ediyor. EVM uyumlu bir ağ olarak Opside, Solidity’de geliştirilen tüm merkezi olmayan uygulamalar için hızlı dağıtım ve maliyetsiz geçiş avantajı sunar.
Opside, istisnai dApp geliştiricilerini veya ekiplerini takdir etmek için, gelecekteki mainnet token ödülleri şeklinde teşvikler sağlamayı taahhüt eder. Bunlar, Opside’ın ağındaki yenilik ve mükemmelliği teşvik etme ve ödüllendirmeye olan bağlılığını gösteren kapsamlı bir dahili inceleme ve onay sürecinin ardından verilecektir.
Resmi Opside Geliştirici Hibeleri: https://opside.network/grants
Sadakat Puanları
Pre-alpha Testnet, Opside’ın kapsamlı üç katmanlı ağ mimarisinin halka açık ilk gösterimine işaret ediyor ve ekosistemdeki tüm rolleri kapsayan geniş bir test yelpazesini kapsayan bir etkinlik.
Alfa Öncesi Test Ağındaki her katılımcı, ekosistemdeki özel rollerine bakılmaksızın, test ağına katkılarından dolayı sadakat puanları şeklinde ödüllendirilecektir. Katılımcılar gerçek zamanlı sıralamalarını Lider Panosu üzerinden rahatlıkla takip edebilecek ve sıralamalarını akranlarıyla paylaşıp karşılaştırarak dostça bir rekabet ortamı yaratabilecekler.
Ayrıca, bu aşamada kazanılan her sadakat puanı gelecek için değer taşımaktadır – bu puanlar Opside Mainnet’in başarılı bir şekilde kullanıma sunulmasının ardından Mainnet Token’larına dönüştürülmeye uygun olacaktır.
Yolculuk Başlıyor
Yolculuğumuzun bu önemli aşamasına başlarken, kendimizi işimize adamış topluluğumuza en içten teşekkürlerimizi sunuyoruz. Sarsılmaz desteğiniz, yorulmak bilmeyen katkılarınız ve coşkulu katılımınız Opside ağını ileriye taşıyan can damarıdır. Opside alfa öncesi test ağının başlatılması sadece ekibimiz için bir zafer değil, aynı zamanda kolektif çabalarımızın gücünün de bir kanıtıdır.
Önümüzdeki heyecan verici fırsatlar ve zorluklar karşısında, her paydaşın gelişebileceği canlı, işbirliğine dayalı bir ekosistemi teşvik etme taahhüdümüzü bir kez daha teyit ediyoruz. Birlikte, ZK-RaaS ağlarının geleceğine öncülük ediyor ve yeni bir ölçeklenebilir, verimli ve gizliliği koruyan işlemler çağını başlatıyoruz.
Sizi bu heyecan verici yolculukta bize katılmaya, Opside’ın geleceğini şekillendirmede rol oynamaya ve kolektif başarımızın ödüllerini paylaşmaya içtenlikle davet ediyoruz. Yenilikler yapmaya ve mümkün olanın sınırlarını zorlamaya devam ederken, birlikte ulaşacağımız olağanüstü kilometre taşlarını heyecanla bekliyoruz.
Opside hikayesinin bir parçası olduğunuz için teşekkür ederiz. Bu belirleyici andan en iyi şekilde yararlanalım ve Opside Mainnet’e doğru unutulmaz bir yolculuğa çıkalım!
Kasım 2022’de mevzuat değişikliğiyle depolamalı elektrik üretiminin gündeme gelmesiyle lisans müracaatları patladı. EPDK’ya konseyi gücün iki buçuk katı depolamalı RES ve GES lisans başvurusu geldi.
Güneş ve rüzgârda kesintisiz güç sağlayacak olan depolama yatırımlarına ağır talep geldi. Güç Piyasası Düzenleme Kurumu’na (EPDK) şurası gücün yaklaşık 2.5 katı depolamalı Rüzgâr Gücü Santralı ve Güneş Gücü Santralı (RES-GES) yatırımı başvurusu yapıldı.
Hürriyet gazetesinden Sevinç Karanfil’in haberine nazaran EPDK son iki haftada yaklaşık 3 milyar dolarlık yatırım manasına gelen 1.400 mw’lık santral için ön lisans verdi. Depolamalı güneş ve rüzgâr yatırımları şebekenin yükünü kıymetli ölçüde hafifletiyor.
EPDK, 19 Kasım 2022 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ikincil mevzuat değişikliklerinin akabinde depolamalı elektrik üretimi kapsamında müracaatları almaya başladı. Depolama tesisi kurmayı taahhüt eden yatırımcılar, planladıkları depolama kapasitesi kadar rüzgâr ve güneş gücü santralı kurmak için Türkiye Elektrik İletim AŞ (TEİAŞ) tarafından rastgele bir yarış yapılmadan EPDK’ya ön lisans müracaatında bulunabiliyor.
“SEKTÖRÜMÜZÜN GELDİĞİ NOKTA GURUR VERİCİ”
EPDK Lideri Mustafa Yılmaz bir küme gazeteciyle bir ortaya gelerek yenilenebilir güçte kaydedilen gelişmeleri anlattı. Depolamalı rüzgâr gücü santralı (RES) ve güneş gücü santralı (GES) müracaatları kapsamında EPDK’ya 221 bin MW heyeti gücünde müracaat yapıldığını söyledi. Bu sayının elektriksel gücü tabir ettiğini kaydeden Yılmaz, “Mekanik olarak, yani alanda heyetim ve yatırım talebi olarak müracaat sayısı 252 bin MW’ı aşmış durumda. Bu sayı bugün sahip olduğumuz konseyi gücün nerdeyse 2.5 katı. Bu müracaatların yaklaşık 113 bin 630 MW’ı RES, 139 bin MW’ı GES yatırımları. Bölümümüzün geldiği nokta açısından sahiden gurur verici bir tabloyla karşı karşıyayız” dedi.
Yılmaz, TEİAŞ ve ilgili dağıtım şirketlerinden alınan ilişki görüşleri kapsamında, 403 adet proje için yaklaşık 26 bin 500 MW’lık bir kapasite tahsis edildiğini belirterek, yapılacak yan sanayi ve teknoloji yatırımlarıyla birlikte alana 40–45 milyar Dolar seviyesinde yatırımın yansımasını beklediklerini söyledi.
Yılmaz, perşembe günü yapılan heyet toplantısında toplamda 658 MW şurası gücündeki altı depolamalı RES-GES için ön lisans verilmesine karar verildiğini anlattı. Böylelikle son iki haftada verilen ön lisans şurası güç toplamının 1.400 MW’ı aştığını bunun alanda yaklaşık 3 milyar dolar seviyesinde yatırım manasına geldiğini kaydeden Yılmaz, şöyle devam etti:
“YATIRIM SAYISI HAFTA HAFTA ARTACAK”
“Verilen ön lisanslar Türkiye güç kesiminin yatırım iştahını ve rekabetçi yapısını göstermesi açısından değerli. Yatırım sayısı hafta hafta katlanarak artacak ve üç-altı ayda inşallah alanda yansımalarını göreceğiz”
Sektörün ortaya koyduğu yatırım hevesine EPDK olarak tıpkı heyecanla karşılık verdiklerini kaydeden Lider Yılmaz şunları söyledi:
“Hedefimiz belirli, ülkemiz en kısa müddette bir güç ticaret merkezi olacak. Bunu başaracak potansiyelimiz de, insan gücümüz de var. Yerli doğalgazı üreterek ticaret merkezi gayesinde kıymetli bir virajı dönüyoruz. Elektrikte de üzerimize düşeni yapacak, yerli ve yenilenebilir kaynaklardan azami seviyede yararlanacağız. Depolamalı RES-GES yatırımları da bunun anahtarı olacak. Hem rekabet ve istihdamın arttığını hem de yerli teknolojilerin gelişimini birlikte göreceğiz. Elektrik üretim maliyetlerinin düştüğüne, güçte dışa bağımlılığın azaldığına, elektrikli araç piyasasındaki yükselişe birlikte tanıklık edeceğiz. Güç dalında yeni bir devrin arifesindeyiz.”