PrizmaBetGüncelGirişAdresiHızlıveGüvenilirErişim!

Pelvik Organ Sarkmasında Yönetim ve Tedavi

Için bilgi mi arıyorsunuz? Pelvik Organ Sarkmasında Yönetim ve Tedavi makalesine göz atın ve hakkında daha fazla bilgi edinin

Pelvik organ prolapsusu nasıl tedavi edilir?

Herhangi bir cerrahi işlem riskler veya komplikasyonlar yaratabileceğinden, cerrahi olmayan tedaviler genellikle POP için ilk tedavi yöntemi olarak tercih edilir. Daha konservatif tedaviler işe yaramazsa, jinekoloğunuz cerrahi önerebilir.

Cerrahi olmayan tedaviler:

  • Vajinal pessar: Sağlayıcınızın vajinanıza yerleştirebileceği, sarkan bir organı yerinde tutan çıkarılabilir bir silikon cihazdır.

  • Pelvik taban egzersizleri (Kegel egzersizleri): Pelvik tabanınızı güçlendirmek için yapılan egzersizler. Sağlayıcınız, bireysel kasların gücünü test etmek ve bu kasları eğitmeye yönelik hedeflenen egzersizleri öğretmek için sizi bir fizyoterapiste yönlendirebilir.

Cerrahi tedaviler:

Eğer konservatif tedavilerle belirtileriniz iyileşmediyse ve artık çocuk sahibi olmak istemiyorsanız, cerrahi bir seçenek olabilir. Ameliyat sonrası doğum yapmak prolapsusunuzun geri dönme riskini artırabilir.

İki tür cerrahi mevcuttur: rekonstrüktif cerrahi ve obliteratif cerrahi

  • Rekonstrüktif cerrahi (yeniden yapılandırma cerrahisi): pelvik tabanınızdaki zayıflamış kısımları onarabilir.

    • Kolporafi, ön ve/veya arka vajinal duvar prolapsusunu tedavi eder. Kolporafi ameliyatı vajinanızdan yapılır. Mesane ve rektumunuzu desteklemek için vajinal duvarlarınıza eriyen dikişlerle güçlendirme yapılır.

    • Sakrokolpopeksi, vajinal kubbe prolapsusunu ve enteroseli tedavi eder. Karın bölgenize bir kesik açmayı veya laparoskopi adı verilen daha az invaziv bir prosedürü içerebilir. İşlem sırasında, jinekoloğunuz vajinal duvarlarınıza sentetik cerrahi ağ (polipropilen mesh) yerleştirir ve bunu kuyruk kemiğinize bağlar. Ağ, vajinanızı tekrar yerine kaldırır.

    • Sakrohisteropeksi, rahim sarkmasını tedavi eder. Jinekoloğunuz cerrahi ağı rahim ağzınıza ve vajinanıza takar ve bunu kuyruk kemiğinize bağlar, rahminizi yerine kaldırır. Sakrohisteropeksi, rahminizi aldırmak (histerektomi) istemiyorsanız bir seçenektir.

    • Uterosakral veya sakrospinöz ligament fiksasyonu, rahim sarkmasını veya vajinal kubbe prolapsusunu tedavi etmek için dokularınızı kullanır. Kolporafi gibi, vajinanızdan yapılır. İşlem sırasında, jinekoloğunuz vajinanızın üst kısmını pelvikteki bir bağa veya kaslara eriyen/erimeyen dikişlerle bağlar. Bu tür cerrahi, bazen yerel doku onarımı olarak adlandırılır.

  • Obliteratif cerrahide (kapatma veya kapatıcı cerrahi): vajinal duvarlar dikilerek organların dışarı çıkması önlenir.

    • Kolpoklezis, vajinanın kapatıldığı bir obliteratif prosedürdür. Bu, herhangi bir organın vücudunuzun dışına çıkmasını engeller. Rekonstrüktif cerrahi için çok zayıf veya riskli durumdaysanız ve artık penetran cinsel ilişki istemiyorsanız iyi bir seçenek olabilir.

POP ameliyatı sırasında jinekoloğunuz ek prosedürler önerebilir. Örneğin, bazı prosedürler pelvik taban kaslarına erişilebilmesi ve onarılabilmesi için histerektomi gerektirebilir. Jinekoloğunuz ameliyat sırasında POP ile birlikte görülebilecek diğer durumları, örneğin stres üriner inkontinansı, tedavi edebilir.

Önleme

Pelvik organ prolapsusunu nasıl önleyebilirim?

POP nedenlerinin çoğu kontrolünüz dışında olabilir. Ancak riskinizi azaltmak için sağlıklı alışkanlıklar edinebilirsiniz.

  • Pelvik taban egzersizlerini her gün yapın. Pelvik tabanınızdaki kas kontrolü, organlarınıza daha güçlü bir destek sağlar.

  • Sağlıklı bir kiloda kalın. Sağlayıcınızla sağlıklı kilonun sizin için ne anlama geldiğini konuşun.

  • Kabızlığı önleyin. Kronik kabızlık pelvik taban kaslarınıza zarar verebilir. Yüksek lifli bir diyet seçmek ve bol sıvı içmek kabızlığı önlemeye yardımcı olabilir.

  • Sigara içmeyin. Sigara içmek kronik öksürüğe neden olabilir ve bu da karın boşluğunuza aşırı baskı yaparak pelvik taban kaslarınıza zarar verebilir.

  • Kaldırırken pelvik tabanınızı koruyun. Ağır nesneleri kaldırırken yardım alın. Yalnız kaldırırken, kalçalarınızı ve dizlerinizi bükerek çömelin ve sırtınızı olabildiğince düz tutun. Kaldırırken gövdenizi bükmeyin. Vücudunuzu doğru pozisyonda tutmak, belinizi korumanın yanı sıra pelvik tabanınızı da korur.

Görünüm / Prognoz

Pelvik organ prolapsusu varsa ne bekleyebilirim?

Prognozunuz prolapsusunuzun yerine, şiddetine ve hedeflerinize (çocuk sahibi olmak, penetran cinsel ilişkiye devam etmek, daha az invaziv bir ameliyat istemek vb.) bağlıdır. Jinekoloğunuz ile prolapsusunuzun tedavi seçeneklerinizi nasıl şekillendirdiği hakkında konuşun. Tedavinin faydalarının hedeflerinize ulaşmanızı nasıl sağlayacağını ve bu hedeflere ulaşmanızı engelleyebilecek riskleri sorgulayın. Jinekoloğunuz ile yapacağınız samimi konuşmalarla beklentilerinizi belirlemek, POP ile ilgili deneyiminizi iyileştirecektir.

Prolapsusum tedavi edilmezse ne olur?

Tedavi edilmezse genellikle yaşla birlikte prolapsusunuz ve belirtileriniz kötüleşebilir. Eğer yaşam kalitenizi etkileyen düzeyde sarkmanız yoksa jinekoloğunuz prolapsusunuzu izleyebilir ve yaşam kalitenizi olumsuz etkilemeye başladığında tedavi önerebilir.

Tiroid Nodüllerinin Yüzde 5’i Kanser Çıkıyor!

Tiroid tespit edilen kişilerin bir çoğu nodülünün kanserle ilişkilendirirken uzmanlar bu konuda önemli bir açıklama yaptı.  

Tiroid tespit edilen kişilerin bir çoğu nodülünün kanserle ilişkilendirirken uzmanlar bu konuda önemli bir açıklama yaptı.

Boyun ön tarafında bulunan kelebek şeklindeki organa tiroid bezi adı veriliyor. Tiroid bezi salgıladığı hormonlar sayesinde vücut sıcaklığı veya kalp atışının düzenlenmesi gibi birçok noktada etkin rol oynuyor. Tiroid organında gelişen nodüller ise hastada soru işaretleri ortaya çıkarabiliyor. Bütün tiroid nodüllerin sadece %5’i kansere dönüşüyor ve hastalık çok ilerlemedikçe belirti vermiyor. Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Ersan Eroğlu, Tiroid Kanseri Farkındalık Ayı’nda tiroid kanserleri ile ilgili bilgi verdi.

TİROİD YÜZÜNDEN ANNELİKTEN OLMAYIN! 

Kadınlarda tiroid nodülü daha sık görülüyor

Nodüler tiroid hastalığı günümüzde dünyada tiroid bezinin en sık görülen hastalığıdır. Nodüller tümöral bir oluşumdur ve çoğu zaman iyi huylu olarak seyretmektedir. Tiroid nodülleri kadın cinsiyette daha sık görülse de, erkek cinsiyette tiroid nodüllerinin kansere dönüşme riski daha fazladır. Yapılan kadavra otopsi serilerinde %50, ultrasonografik değerlendirilen hastalarda ise %50-70’lik oranında tiroidde nodül bulgusuna rastlanılmaktadır. İyot eksikliği olan endemik bölgelerde bu sıklık %90 ’lara kadar çıkabilmektedir.

Her tiroid nodülü kanser değildir!

Her tiroid nodülü kötü huylu yani kanser değildir. Ancak tüm tiroid nodüllerinin yaklaşık yüzde 5’inde kanser gelişmektedir. Tiroid kanseri 70 yaş üstü, 20 yaş altı ve erkek hastalarda daha sık (2-3 kat) görülmektedir. 4 cm’ den büyük nodüllerde, ses kısıklığına veya basıya bağlı öksürük, yutkunma problemi oluşturan nodüllerde ise kanser görülme ihtimali daha yüksektir. Tüm kanserler de olduğu gibi tiroid kanserlerinde de erken tanı çok önemlidir. Erken yakalanan kanserlerde sadece tiroid bezinin tamamen alınmasıyla kalıcı tedavi sağlanabilmekte, başka tedavi ve uzun takiplere ihtiyaç olmamaktadır. İleri evrelerde ise metastazlar oluşabilmekte, cerrahinin şekli değişebilmekte, boyun diseksiyonları ile daha da cerrahi büyümekte ve sonrasında hastalara radyoaktif iyot tedavisi gerekebilmektedir.

Aile öyküsü olanlar yılda 1 kez kontrol ettirmeli

Tiroid nodüllerinin elle saptanacak boyutta tespit edilme oranı çok düşüktür. Bu sebeple özellikle nodül tespit edilen, aile öyküsü olan veya geçmişte radyasyon öyküsü olan kişilerin başta olmak üzere herkesin yılda 1 kez tiroid ultrasonu yaptırması önerilmektedir. Şüpheli nodüllerin varlığında yapılacak ultrason eşliğinde tiroid ince iğne aspirasyon biyopsisi tanı için yeterli olmaktadır.

Ameliyatta ses telleri de korunuyor

Tiroid kanserlerinde tiroid bezinin tamamı alınmakta, ses kısıklığı olmaması için güncel sinir monitörizasyon cihazları ile ses telleri görülerek korunabilmekte ve  kanamayı engelleyen enerji cihazları kullanarak kanamanın önüne geçilebilmektedir. Bu da minimal kesi ile kısa sürede operasyonun tamamlanmasını sağlamakta ve hayata erken dönüşü kolaylaştırmaktadır. Yine güncel robotik yaklaşımla cerrahi boyunda kesi olmadan minimal invaziv şekilde gerçekleştirilebilmektedir. Tiroid kanserleri ilk etapta daha çok çevre lenf bezlerine yayılım gösterirler bu sebeple metastatik lenf bezleri tespit edilen hastalara tiroid cerrahisine ek olarak boyun lenf bezi diseksiyonları eklenebilmektedir. Hastanın iyileşme sürecini uzatmaktadır. Tedavi sonrası kemoterapi değil sadece nükleer tıp kliniği tarafında radyoaktif iyot tedavisi yani atom uygulanmaktadır. Takipleri genel cerrahi endokrinoloji ve nükleer tıp tarafından yapılmaktadır. Erken evre tiroid kanseri ameliyatı sonrası hastanın sadece ömür boyu tiroid hormon hapı kullanması gerekmektedir. Aralıklı boyun ultrasonu ve kan tahlilleri ile takipleri 5 yıl boyunca sürdürülmektedir. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

Kasık Fıtığı Nasıl Oluşur, Tedavi Nasıl Olur?

Kasık fıtığı hayat konforunu olumsuz etkileyen ve hastada ağrılara yol açan bir rahatsızlık. Uzmanlar bu konuda bilgi verdi. 

Kasık fıtığı hayat konforunu olumsuz etkileyen ve hastada ağrılara yol açan bir rahatsızlık. Uzmanlar bu konuda bilgi verdi.

Büyük Abdest Kasık Fıtığı Oluşumunu Tetikleyebilir

Kasık bölgesinde şişlik ve ağrı ile kendini gösteren, tedavi edilmediği takdirde bağırsak boğulmasına kadar gidebilen önemli bir hastalık olan kasık fıtığı orta ve ileri yaş grubunu daha çok etkiliyor.  Ağır yük kaldırma, kronik öksürük ve büyük abdest sırasında aşırı ıkınma gibi faktörlerin kasık fıtığı oluşumuna sebep olabildiğini belirten Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Erenoğlu, “Hastalık geçmiş yıllarda açık ameliyatlar ile tedavi edilse de günümüzde kapalı ya da laparoskopik yöntemler öncellikli olarak tercih ediliyor. Böylece hasta kısa sürede sosyal yaşamına ve iş hayatına dönebiliyor” diye konuştu. Karın içinde bulunan bağırsak ve omentum gibi organların, kasık bölgesindeki zayıf noktalardan karın dışına yer değiştirmesi şişlik ve ağrı ile kendisini gösteriyor. Genç yaşlarda görülen kasık fıtıklarının doğumsal nedenlerden meydana geldiğini, ileri yaş grubunda ise dokuların zamanla zayıflamalarının neden olarak gösterildiğini vurgulayan Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Erenoğlu, “Karın içi basıncın artması, karın duvarında zayıf noktalar, aşırı kilo alımı veya kaybı, ağır kaldırma, kronik kabızlık ve sık ıkınma, kronik öksürük ve genetik faktörler kasık fıtığının başlıca nedenlerinden” diye konuştu.

Kasık fıtıklarının tedavisi cerrahi

Kasık fıtıklarının tanısının, ortaya çıkan şişlik nedeniyle oldukça kolay olduğunu söyleyen Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Erenoğlu, “Ancak başlangıç aşamasındaki olgularda fiziki muayene ile tanı zor olabilir; bu durumda hastalık ultrasonografi ile ayırt edilebilir. Kasık fıtıkları, yer değiştiren bağırsak ve omentum gibi organların fıtık kesesi içerisinde kanlanmalarının bozulmasına neden olabildikleri için tedavileri önemli. Bağırsak tıkanması ve bağırsak beslenmesinin bozulması gibi yaşamsal yan etkileri nedeniyle hangi olguların acilen cerrahi tedavi gerektirdiği mutlaka deneyimli bir uzman tarafından değerlendirilip gerekli planlamalar yapılmalı” şeklinde konuştu. Kasık fıtıklarının tek tedavisinin cerrahi yöntem, yani ameliyat olduğunun altını çizen Prof. Dr. Cengiz Erenoğlu, “Kasık fıtıkları son yıllarda kapalı veya ‘laparoskopik’ yöntem ile ameliyat sayesinde daha az ağrılı olarak tedavi edilebiliyor. Bu yöntemde karın içerisinden kasık bölgesine yer değiştirmiş olan dokular ve organlar tekrar karın içerisine gönderiliyor ve oluşan açıklık dokulara uyumlu uygun malzemeler ile kapatılıyor” dedi.

Hasta bir gecede taburcu olabiliyor

Laparoskopik yöntemde hastanın açık yönteme göre daha az ameliyat sonrası ağrıya ve küçük bir ameliyat kesisine maruz kaldığını belirten Prof. Dr. Erenoğlu, “Hastaların kısa sürede hem sosyal hem iş hayatına dönmelerini sağlayan ve hastanede genellikle bir gece kalmayı gerektiren bir yöntem olan laparoskopik kasık fıtığı ameliyatı sayesinde kasık fıtıkları başarılı bir şekilde tedavi edilebiliyor” diye konuştu. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

Pelvik Organ Sarkmasında Yönetim ve Tedavi

Için bilgi mi arıyorsunuz? Pelvik Organ Sarkmasında Yönetim ve Tedavi makalesine göz atın ve hakkında daha fazla bilgi edinin

Pelvik organ prolapsusu nasıl tedavi edilir?

Herhangi bir cerrahi işlem riskler veya komplikasyonlar yaratabileceğinden, cerrahi olmayan tedaviler genellikle POP için ilk tedavi yöntemi olarak tercih edilir. Daha konservatif tedaviler işe yaramazsa, jinekoloğunuz cerrahi önerebilir.

Cerrahi olmayan tedaviler:

  • Vajinal pessar: Sağlayıcınızın vajinanıza yerleştirebileceği, sarkan bir organı yerinde tutan çıkarılabilir bir silikon cihazdır.

  • Pelvik taban egzersizleri (Kegel egzersizleri): Pelvik tabanınızı güçlendirmek için yapılan egzersizler. Sağlayıcınız, bireysel kasların gücünü test etmek ve bu kasları eğitmeye yönelik hedeflenen egzersizleri öğretmek için sizi bir fizyoterapiste yönlendirebilir.

Cerrahi tedaviler:

Eğer konservatif tedavilerle belirtileriniz iyileşmediyse ve artık çocuk sahibi olmak istemiyorsanız, cerrahi bir seçenek olabilir. Ameliyat sonrası doğum yapmak prolapsusunuzun geri dönme riskini artırabilir.

İki tür cerrahi mevcuttur: rekonstrüktif cerrahi ve obliteratif cerrahi

  • Rekonstrüktif cerrahi (yeniden yapılandırma cerrahisi): pelvik tabanınızdaki zayıflamış kısımları onarabilir.

    • Kolporafi, ön ve/veya arka vajinal duvar prolapsusunu tedavi eder. Kolporafi ameliyatı vajinanızdan yapılır. Mesane ve rektumunuzu desteklemek için vajinal duvarlarınıza eriyen dikişlerle güçlendirme yapılır.

    • Sakrokolpopeksi, vajinal kubbe prolapsusunu ve enteroseli tedavi eder. Karın bölgenize bir kesik açmayı veya laparoskopi adı verilen daha az invaziv bir prosedürü içerebilir. İşlem sırasında, jinekoloğunuz vajinal duvarlarınıza sentetik cerrahi ağ (polipropilen mesh) yerleştirir ve bunu kuyruk kemiğinize bağlar. Ağ, vajinanızı tekrar yerine kaldırır.

    • Sakrohisteropeksi, rahim sarkmasını tedavi eder. Jinekoloğunuz cerrahi ağı rahim ağzınıza ve vajinanıza takar ve bunu kuyruk kemiğinize bağlar, rahminizi yerine kaldırır. Sakrohisteropeksi, rahminizi aldırmak (histerektomi) istemiyorsanız bir seçenektir.

    • Uterosakral veya sakrospinöz ligament fiksasyonu, rahim sarkmasını veya vajinal kubbe prolapsusunu tedavi etmek için dokularınızı kullanır. Kolporafi gibi, vajinanızdan yapılır. İşlem sırasında, jinekoloğunuz vajinanızın üst kısmını pelvikteki bir bağa veya kaslara eriyen/erimeyen dikişlerle bağlar. Bu tür cerrahi, bazen yerel doku onarımı olarak adlandırılır.

  • Obliteratif cerrahide (kapatma veya kapatıcı cerrahi): vajinal duvarlar dikilerek organların dışarı çıkması önlenir.

    • Kolpoklezis, vajinanın kapatıldığı bir obliteratif prosedürdür. Bu, herhangi bir organın vücudunuzun dışına çıkmasını engeller. Rekonstrüktif cerrahi için çok zayıf veya riskli durumdaysanız ve artık penetran cinsel ilişki istemiyorsanız iyi bir seçenek olabilir.

POP ameliyatı sırasında jinekoloğunuz ek prosedürler önerebilir. Örneğin, bazı prosedürler pelvik taban kaslarına erişilebilmesi ve onarılabilmesi için histerektomi gerektirebilir. Jinekoloğunuz ameliyat sırasında POP ile birlikte görülebilecek diğer durumları, örneğin stres üriner inkontinansı, tedavi edebilir.

Önleme

Pelvik organ prolapsusunu nasıl önleyebilirim?

POP nedenlerinin çoğu kontrolünüz dışında olabilir. Ancak riskinizi azaltmak için sağlıklı alışkanlıklar edinebilirsiniz.

  • Pelvik taban egzersizlerini her gün yapın. Pelvik tabanınızdaki kas kontrolü, organlarınıza daha güçlü bir destek sağlar.

  • Sağlıklı bir kiloda kalın. Sağlayıcınızla sağlıklı kilonun sizin için ne anlama geldiğini konuşun.

  • Kabızlığı önleyin. Kronik kabızlık pelvik taban kaslarınıza zarar verebilir. Yüksek lifli bir diyet seçmek ve bol sıvı içmek kabızlığı önlemeye yardımcı olabilir.

  • Sigara içmeyin. Sigara içmek kronik öksürüğe neden olabilir ve bu da karın boşluğunuza aşırı baskı yaparak pelvik taban kaslarınıza zarar verebilir.

  • Kaldırırken pelvik tabanınızı koruyun. Ağır nesneleri kaldırırken yardım alın. Yalnız kaldırırken, kalçalarınızı ve dizlerinizi bükerek çömelin ve sırtınızı olabildiğince düz tutun. Kaldırırken gövdenizi bükmeyin. Vücudunuzu doğru pozisyonda tutmak, belinizi korumanın yanı sıra pelvik tabanınızı da korur.

Görünüm / Prognoz

Pelvik organ prolapsusu varsa ne bekleyebilirim?

Prognozunuz prolapsusunuzun yerine, şiddetine ve hedeflerinize (çocuk sahibi olmak, penetran cinsel ilişkiye devam etmek, daha az invaziv bir ameliyat istemek vb.) bağlıdır. Jinekoloğunuz ile prolapsusunuzun tedavi seçeneklerinizi nasıl şekillendirdiği hakkında konuşun. Tedavinin faydalarının hedeflerinize ulaşmanızı nasıl sağlayacağını ve bu hedeflere ulaşmanızı engelleyebilecek riskleri sorgulayın. Jinekoloğunuz ile yapacağınız samimi konuşmalarla beklentilerinizi belirlemek, POP ile ilgili deneyiminizi iyileştirecektir.

Prolapsusum tedavi edilmezse ne olur?

Tedavi edilmezse genellikle yaşla birlikte prolapsusunuz ve belirtileriniz kötüleşebilir. Eğer yaşam kalitenizi etkileyen düzeyde sarkmanız yoksa jinekoloğunuz prolapsusunuzu izleyebilir ve yaşam kalitenizi olumsuz etkilemeye başladığında tedavi önerebilir.

Laparoskopik cerrahi

Laparoskopi cerrahın cilt ve karın duvarında büyük bir kesi yapmadan, karın içini görmesini ve cerrahi işlerini yapabilmesini sağlayan bir cerrahi tekniktir. Anahtar deliği cerrahisi veya Minimal invazif cerrahi gibi isimler de söylenmiştir. Bir santimetrelik kesiden karına yerleştirilen laparoskop adı verilen ince tüp şeklindeki ışıklı kamera sistemi ile karın içinin görüntüsü bir televizyon monitöründe görülür.

Geleneksel açık cerrahi yöntemine üstünlükleri şunlardır:

  • Hastanede kalış süresi kısadır ve iyileşme hızlıdır
  • Ameliyatta görüş daha fazladır, kanama azalır, sonrasında ağrı azdır.
  • Skar dokusu (yara izi) oluşumu azdır.

Laparoskopi hem gerekli hallerde karın içini görüp tanı koymayı sağlar hem de gereken tüm cerrahi işlemlerin yapılmasını sağlar.

Laparoskopi genel anestezi ile yapılır, hasta ameliyatta bilinçli değildir ve ağrı duymaz.

İşlem için göbek deliği çevresindeki bir kesiden kamera ayrıca işleme göre 2 veya 3 adet yarım santimetrelik deliklerden de cerrahi aletler karına yerleştirilir. Kamera yerleştirilince karın içerisi karbondioksit gazı ile şişirilerek cerrahın etrafı görmesi ve işlem yapması kolaylaştırılır.

Çoğu hasta ertesi gün taburcu olur.

Laparoskopik cerrahi ile yaptığım işlemler

Tanısal işlemler

İnfertilite, kronik kasık ağrısı veya tanısı konulamayan yeni başlamış ağrı hallerinde görerek tanı koymak için laparoskopi yapılır

Tedavi için

  • Yumurtalık kistlerinin çıkarılması endometrioma(çikolata kisti, Dermod kist, kistadenomlar, paratubal kistler en sık görülenlerdir
  • Hidrosalpinks cerrahisi, tüp çevresi ve pelvisteki yapışıklıkların tedavisi
  • Önceden bağlanmış tüplerin açılması( tüp ligasyonu reversal)
  • Dış gebelik tedavisi
  • Miyomların çıkarılması( miyomektomi),
  • Rahimin( histerektomi) ve yumurtalıkların (ooferektomi) çıkarılması
  • Rahim sarkması cerrahisi :sakrokolpopeksi-sakrohisteropeksi (genç kadınlarda rahimi almadan asma işlemi) lateral süspansiyon, pektopeksi, uterosakral ligament plikasyonu
  • İdrar kaçırma ve vajen ön duvar sarkması ameliyatları (sistosel) Laparoskopik Burch, Para vaginal onarım
  • Rektosel ve enterosel ameliyatları (vajen arka duvar sarkmaları) Rektopeksi ,Culdoplasti
  • Servikal yetmezliği olanbazı hastalarda abdominal serklaj işlemi

Bu ameliyatların hepsi açık yöntemle de yapılabilir ancak laparoskopinin hastaya sağladığı konfor nedeniyle laparoskopi için ciddi risk taşıyan nadir hastalar dışında tümünü laparoskopi veya robot yardımlı yapmaktayım.

Robot yardımlı ameliyatlar da kapalı ameliyat türüdür. Burada hastanın karın duvarına 0.8 cm’lik deliklerden kamerayı ve 3 adet cerrahi aleti taşıyacak robot kollarını bağlamaktayız. Bu ameliyatta cerrah hastadan birkaç metre uzaktaki konsolda (üst resümde) ekrandaki görüntü üzerinden robot kollarını yöneterek işlem yapar . Laparoskopiye üstünlüğü görüş alanı daha geniştir, daha rahat el hareketi yapılabilir, deneyimli yardımcı gereği kalmaz. Dezavantajları hastaya bağlanma ve ayrılma işlemleri ameliyat süresini biraz uzatır. Hem cihaz hem de sarf malzemesi oldukça pahalıdır.

GENÇLEŞTİREN DOKUNUŞLAR

Daha genç bir görünüm için uygulanan estetik teknikleri, Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Eser Aydoğdu’dan dinledik.

Küçük dokunuşların bile büyük değişiklikler yarattığı estetik uygulamalar, genç görünümünü korumak isteyenler ya da yaşlanmaya karşı mücadele edenler için popüler tercihler arasında. Peki canlı ve taze bir görünüm için yapılan gençleştirici dokunuşlarda son trendler neler? Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Eser Aydoğdu ile konuştuk.

Günümüzde gençleştirici dokunuşlar söz konusu olduğunda estetikte yükselen trendler neler?

Her geçen gün gelişen, ilerleyen ve daha dinamik bir görünüme kavuşmamızı hedefleyen ürün yelpazesi ile ameliyatsız uygulanabilen; gerek lokal anestezi ile yapılan küçük operasyonlar; gerekse enjeksiyon işlemleri sayesinde ulaşmayı istediğimiz o daha genç görüntüye doğru daha da emin adımlarla ilerliyoruz. Bunlar hastanın ihtiyacına göre hekim tarafından belirlenip hasta ile ortak bir paydada buluşularak karar verilmesi gereken işlemdir. Son dönemde en sık uyguladığımız yarı cerrahi (lokal anestezi ile) tedavi yöntemleri; kök hücre ve yüz askılamadır. Buna ek olarak ise cerrahi olmayan yöntemlerden bahsedecek olursak; 3D hyaluronik asitli yeni nesil dolgular, yüz mezoterapisi ve gençlik aşısı örnek verilebilir.

45 yaş itibari ile gözle görünür hale gelen yorgunluktan kurtulmanın yolları neler?

En sık karşılaştığımız hasta şikayetlerinden biri, 45 yaş ve sonrasında oluşan yüzde yorgunluk ve üzgünlük ifadesidir. Buna birçok yöntem ile çözüm bulunabileceği gibi ki bunlardan birçoğu ortalama 1 yıl gibi kısa sürelerde etkili olan geçici yöntemler olup, en etkili ve kalıcı olan kök hücre, gençlik aşısı ve 7K Lifting uygulamalarıdır.

Yüz germe uygulamalarında doğru tercihe nasıl karar veriliyor?

Aslına bakarsanız bu konuyu üç başlık altında toplayabiliriz. Yüz germe uygulamaları cerrahi, yarı cerrahi ve lazer (focus ultrason) olarak farklı yöntemler ile yapılabilir. Bu noktada mühim olan ön muayene sonrasında hekimin konsültasyon sonucudur. Her yüz ve cilt tipi farklı olduğundan kaynaklı tedavisi de farklı olacaktır.

Öncelikle her yerde adını duyduğumuz mezoterapi tedavisi ile başlayalım. Bu uygulamanın bu kadar popülerleşmesinin sırrını anlatır mısınız?

Yüz mezoterapisi, cildi yenileyen hyaluronik asit, peptitler, somon DNA, vitaminler, mineraller, antioksidanlar ve amino asitlerin minik iğnelerle cilde enjekte edilmesi ile uygulanan bir tedavi yöntemidir. Burada doktorların en çok tasvip ettiği tedavi olması ve dolayısı ile de hastaların tercih listesinde en üst sırada yer alması tesadüf değildir. Başarılı sonuçlar doğurması direkt olarak cilt altına verilmesi ve buna bağlı olarak cildin kolajen ve elastin uyarımının artması ile cildin nem kazanarak yenilenmesidir.

Yeni nesil mezoterapi olarak görülen 7K lifting nedir?

7K Lifting uygulaması, hastanın kendi kolajen elastin lif sentezini arttırarak , cildin doğal ve dinamik görünüm kazanmasına yardımcı olur. İçeriğinde iki farklı molekül ağırlığına sahip çapraz bağsız yüksek yoğunlukta hyalüronik asit , DMAE , aminoasitler, çinko ve organik silisyum gibi mühim bileşenler içerir. Cilt genleştirme alanında son derece bir medikal estetik tedavisidir.

Genellikle haftada üç seans yapılması uygundur. Seans sayısı ortalama olarak 10 ile 15 arasındadır. Kalıcılığı ise ortalama 2 yıldır.

Gençlik İpi, 6D Star Askısı, Kilit Askı, Altın İple Yüz Germe, Örümcek Ağı gibi yüzde ip askı uygulamalarının pek çok farklı tekniği var. En çok tercih edilenler hangileridir?

Hasta özelliklerine bağlı olarak her yüze, her yaşa, kişinin ihtiyacı ve beklentisine göre bu tekniklerin hepsini uygulayabiliyoruz.

Doğum, kadınlarda birçok fiziksel değişikliğe neden olan bir süreç. Estetik kaygıları beraberinde getiren bu durumdan doğan Annelik Estetiği (Mommy Makeover) hakkında bilgi verir misiniz?

Annelik, bir kadının hayatında yaşayacağı en güzel duygu olsa gerek. Bununla alakalı hamilelik sürecinde vücudun geçirdiği değişimler her hastamızda farklı sonuçlar doğurmaktadır. Hekim olarak bunu gözlemlerken hastaların hem genetik hem de yapısal farklılıklarına göre tedaviyi şekillendirmek en doğrusu. Hamilelik ile birlikte göğüslerde büyüme, karın bölgesinde genişleme ve tabii buna bağlı çatlak oluşumu, bacak, sırt ve bel bölgesinde fazla kilo ile yağ artışı ortaya çıkmaktadır.

Doğumdan 1 yıl sonra ameliyat olunması uygun olacaktır. Ameliyatın amacı doğum sonrası vücutta oluşan sarkma, cilt deformasyonu ve lokal yağlanma gibi değişiklikleri düzeltmektir. Hedeflenen tüm cerrahiler aynı anda yapılabileceği gibi farklı seanslarda da yapılabilir.

Planlama genellikle göğüs dikleştirme, karın germe ve liposuction olarak yapılır. Liposuction ve göğüs için hasta özelliklerine bağlı olarak ön muayenede karar verilir. Karın germede fazla olan deri ve yağ dokusu kesilerek çıkarılır. Sezaryen operasyonu ile aynı anda karın germe işlemi düşünülenin aksine kesinlikle yapılmamalıdır. Karın germe operasyonu sonrasında bir gece hastanede yatış uygundur. Aynı gün hasta yürütülmelidir. Ortalama 1 hafta sonra hasta iş yaşantısına kolaylıkla adaptasyon sağlayabilir. Spor ise 1 ay sonra uygundur. Tüm bunların yanı sıra ameliyat sonrası düzenli ve düşük kalorili beslenmeye dikkat edilmelidir.

Yaşlanmaya karşı mücadele kapsamında uygulanan gençlik aşısı nedir? Faydası nedir?

Gençlik aşısı yer çekimi ve zamanın etkisi ile deride oluşan ince kırışıklıkların, ciltteki deformasyonun ve sarkmaların tedavisinde uygulanan bir mezoterapi yöntemidir. Muhteviyatında hyaluronik asit içerdiği için halk arasında nem aşısı olarak da bilinir. Uygulama sonrası ortalama 15 gün sonrasında aşının etkileri görülür. Etkisi ortalama 6-8 ay boyunca devam eder. Seanslar düzenli aralıklarla yapılırsa etkisini daha uzun vadede görmek mümkündür.

Gözaltları yaş ile çökmeye başladığında en çok tercih edilen çözüm ne oluyor?

Gözaltı kişinin yüz bölgesinde görülen sağlıklı ya da sağlıksız görünümünü destekleyen en önemli alandır. Bu bazen genetik bazen de yapısal faktörler ile ortaya çıkar. Göz altlarında çöküklükler ve çoğu zamanda buna bağlı morluklar oluşur.

Bunun en etkili çözümlerinden biri göz altı ışık dolgusudur. Göz altı ışık dolgusu; göz altlarındaki ince kırışıklıkların açılması, morlukların, torbalanma ve çöküklüklerin giderilmesi için uygulanan bir enjeksiyon işlemidir. İşlem sonrası sonucun yüzde yetmiş oranında görülüyor olması hasta memnuniyetinde büyük etkendir.

Kişi, kendine uygun gençleştirme tekniğini seçerken nelere dikkat etmelidir?

Bu tür işlemler de aynı cerrahi uygulamamalar gibi hekim tavsiyesi ile ilerlenmesi ve hasta beklentisine göre birlikte karar verilmesi gereken uygulamalardır.

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet adlı bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir tanesidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, güvenilir ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en önemli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan müsabakaları üyeler bir ücrete katlanmadan istedikleri zaman takip edebiliyor. Böylece hem heyecanlı hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol gibi popüler spor dallarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için sadece siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız yeterlidir.

Prizmabet ayrıca üyelerine bol miktarda bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te ilk üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu gibi farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve kazancınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim şartları da oldukça makul seviyededir.

Prizmabet para yatırma ve çekme işlemleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin gibi farklı yöntemlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme işlemleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa sürede hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme işlemlerinde herhangi bir komisyon veya kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı destek hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı destek ekibi sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun veya önerinizi iletebilir ve anında çözüm bulabilirsiniz. Prizmabet canlı destek ekibi profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en iyi bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için güncel giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!