Kripto para dünyasında son zamanlarda yankı uyandıran olaylar, Digital Currency Group (DCG) CEO’su Barry Silbert ve Gemini Trust Co.’nun kurucularından Cameron Winklevoss arasında giderek büyüyen bir gerilimi gözler önüne seriyor. İkili arasında uzun süredir devam eden bu anlaşmazlık, kripto sektöründeki büyük şirketler arasındaki çatışmaların ve yasal süreçlerin nasıl ciddi sonuçlar doğurabileceğini gösteriyor. Özellikle DCG’nin bir yan kuruluşu olan Genesis Global Capital’in iflası, bu çatışmanın fitilini ateşleyen başlıca sebeplerden biri oldu. Bu sırada Silbert, bir altcoin projesinden bahsederek ABD piyasasına girmesine yönelik beklentilerini açıkladı. İşte detaylar…
Silbert’ın odağında altcoin TAO var
Son günlerde Barry Silbert, Twitter’da Bitcoin ile olan geçmişini ve yeni token TAO ile yaşadığı zorlukları dile getirdi. Bitcoin’e erken dönemde erişimin ne kadar zor olduğundan bahseden Silbert, bugünlerde aynı zorlukları TAO’yu edinme sürecinde yaşadığını belirtti. Silbert’e göre, TAO token’ının potansiyeli oldukça yüksek ve Coinbase gibi büyük borsalarda listelenmesi, hem piyasadaki görünürlüğünü hem de likiditesini artırarak oyunu tamamen değiştirebilir. TAO, zaten Kraken ve Binance gibi dev borsalarda yer alıyor, ancak Coinbase gibi ABD merkezli bir platformda yer almak, özellikle ABD pazarında ciddi bir etki yaratabilir.
Silbert’in Bitcoin ile olan bu yolculuğu, 2013 yılında Grayscale Bitcoin Trust’ı kurmasına kadar uzanıyor. Grayscale, kripto paraları daha geniş kitlelere ulaştırmak ve yatırımcılara kolay erişim sağlamak için önemli bir adım oldu. Benzer bir stratejiyi TAO için de uygulamak isteyen Silbert, bu token’ın altcoin dünyasında ön plana çıkacağına inanıyor.
Genesis iflası ve yasal soruşturmalar
Ancak, Silbert’in ve şirketi DCG’nin üzerindeki baskılar sadece TAO’nun geleceğiyle sınırlı değil. Genesis Global Capital’in iflası ve bu süreçte yaşananlar, Winklevoss kardeşlerin Silbert ve DCG’yi dolandırıcılıkla suçlamasına yol açtı. Özellikle Gemini Earn adlı programın çöküşü, bu suçlamaların merkezinde yer alıyor. Genesis, kullanıcılarına %8’e varan getiri sağlayan bir yatırım programı sunuyordu. Ancak, 2022’nin ortalarında yaşanan kripto para piyasasındaki büyük dalgalanmalar, Genesis’in bilançosunda milyarlarca dolarlık bir boşluk oluşturdu.
Bu boşluk, özellikle hedge fonu Three Arrows Capital’in çöküşünden ve ardından gelen FTX skandalından kaynaklanıyordu. Üçüncü taraf şirketlerin iflasları ve dolandırıcılık iddiaları, Genesis’in bu boşluğu kapatamamasına neden oldu ve şirketin iflas başvurusunda bulunmasıyla sonuçlandı. Winklevoss kardeşler, bu süreçte Silbert ve DCG’nin mali durumu yanlış yönlendirdiğini iddia ediyorlar ve bu suçlamalar şu anda ABD’nin çeşitli yasal kurumları tarafından mercek altına alınmış durumda.
SEC ve FBI’ın soruşturmaları: Silbert’in geleceği?
Winklevoss, DCG ve Genesis’in mali işleyişiyle ilgili şikayetlerini, ABD’nin doğu yakasındaki Brooklyn Savcılığına taşıdı. Bu süreçte ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) ve FBI da olaya dahil oldu. Genesis’in iflası ve Gemini Earn programının kullanıcılarına sunduğu yüksek getirilerin kaynağının sorgulanması, SEC’in Genesis ve Gemini’ye kayıt dışı menkul kıymet satışı yaptıkları gerekçesiyle dava açmasına yol açtı. Cameron ve Tyler Winklevoss kardeşler, bu iddiaları kesin bir dille reddederken, Barry Silbert ve DCG de herhangi bir yasadışı faaliyette bulunmadıklarını savunuyorlar.
Ancak, federal kurumların Silbert ve DCG üzerindeki baskısı artarak devam ediyor. Henüz Silbert’e veya DCG’ye yönelik resmi bir suçlama yapılmamış olsa da, soruşturmaların büyüklüğü ve kapsamı, bu sürecin ne kadar ciddi olduğunu gösteriyor. Özellikle kripto sektöründe bu kadar büyük çaplı bir soruşturma, sektördeki diğer oyuncuların da endişeyle takip ettiği bir durum. DCG’nin, işleyişinin tamamen yasal olduğunu savunmasına rağmen, yaşanan bu gelişmeler Silbert’in geleceğini belirsiz bir hale getiriyor.