Bitcoin (BTC) piyasası, 28 Ağustos’taki haftalık kapanış kayıplarından geri döndü. Buna göre 26.226 dolara yükseldiği için son zamanlarda esneklik gösterdi. Çin’in vergi indirimlerinin risk varlıklarını artırdığı bir ortamdayız. BTC yatırımcıları …
Bitcoin (BTC) piyasası, 28 Ağustos’taki haftalık kapanış kayıplarından geri döndü. Buna göre 26.226 dolara yükseldiği için son zamanlarda esneklik gösterdi. Çin’in vergi indirimlerinin risk varlıklarını artırdığı bir ortamdayız. BTC yatırımcıları kripto para biriminin gidişatını ölçmek için destek seviyelerini ve temel göstergeleri yakından takip ediyor. Önemli göstergeler arasında, 200 haftalık üstel hareketli ortalama (EMA) var. Ayrıca 26.000 dolar civarındaki alan, Bitcoin’in fiyat hareketi için çok önemli seviyeler olarak ortaya çıkıyor.
$BTC still in a 3 day composite but has shown signs of absorption below. I wish it was liquid enough like the ES or NQ to simply justify saying "Hold 26.1 and those singles at 26275 get cleaned up"
Bitcoin BTC’nin son fiyat hareketi, traderları ve analistleri temel destek ve direnç seviyelerini belirlemeye sevk etti. Ticaret firması Eight’in kurucusu ve CEO’su Michaël van de Poppe, 25.700 dolar civarında bulunan 200 haftalık EMA’nın önemli bir destek bölgesi olarak öneminin altını çiziyor. Van de Poppe, bu seviyenin aşılmasının tarihsel yatay trendleri taklit edebileceğini belirtiyor. Ayrıca bu seviyenin üzerinde kalınmasının ise potansiyel bir dibe vurma aşamasına ve güçlü bir giriş noktasına işaret edebileceğini belirtiyor.
Van de Poppe olası senaryoları özetliyor. Buna göre: 200 haftalık EMA sağlam kalırsa, bir toparlanma olası. Aksi takdirde, Bitcoin için 19.500-21.500 dolara doğru bir düşüş olacak. Daha düşük zaman dilimlerinin 200 haftalık EMA etrafında dalgalanmalara tanık olabileceğini kabul ediyor. Ancak bu seviyeyi korumanın Bitcoin’in yörüngesi için çok önemli olduğunu vurguluyor.
Stratejiler ve anahtar bölgeler
Van de Poppe, emir defteri likiditesine dayalı stratejileri inceliyor. En olası sonucun 200 EMA’nın altında bir “süpürme” içerebileceğini belirtiyor. Diğer taraftan bunun da iki farklı yaklaşıma yol açabileceğini öne sürüyor. İlk strateji, bu seviye geri kazanıldığında 25.750 dolardan kararlı bir girişi içeriyor. İkinci strateji ise 200 haftalık EMA’yı 24.700-25.000 dolardan hedefliyor. Daha yüksek zaman dilimlerinde yükseliş sapmaları arayarak 25.200 dolara inmeyi öngörüyor. Van de Poppe, bu stratejileri doğrulamak için sıçrama sırasında 25.750 doları geri kazanmanın önemini vurguluyor.
Bu arada popüler trader Titan of Crypto, Bitcoin BTC için 25.900 doları önemli bir ilgi alanı olarak vurguluyor. Buna göre X analizinin bir bölümünde “25.900 doları izlenecek seviye” diye özetledi.
Kijun 🔵 at $25.9k supported the #BTC price once more on the weekly timeframe. That's the level to watch. If it holds, I won't be surprised to see a pullback to Tenkan 🔴 at around $28.4k.🫡 pic.twitter.com/VDcJQczDwc
Trader Pheonix, Bitcoin’in göreceli güç endeksine (RSI) dikkat çekiyor. Daha düşük zaman dilimlerinde devam eden düşük seviyelere atıfta bulunuyor. Pheonix o günkü yorumunun bir bölümünde “RSI 1,5 haftadır hala çok düşük.” ifadesine yer veriyor. Pheonix ayrıca son zamanlarda Bitcoin için 25 binin altına inişlerin olduğunu belirtiyor. Ayrıca bunu 7 veya 8 defa tekrarladığını ifade ediyor. Buna göre buradan BTC için %30’luk bir artış beklediğinin altını çiziyor.
#Bitcoin RSI still very low, for 1.5 weeks already now
7/8 times it went below 25 the last years, corresponded to the (local) bottom & a 30% minimum rise followed
Makine İmalat Sanayi Dernekleri Federasyonu (MAKFED) Başkanı Adnan Dalgakıran şu anki ekonomi modelinden fatura ödemeden çıkışın olmadığını ifade etti. Dalgakıran “Faturayı herkes ödeyecek ama kimin daha az kimin daha çok ödeyeceğini uygulamalarla…
Makine İmalat Sanayi Dernekleri Federasyonu (MAKFED) Başkanı Adnan Dalgakıran katıldığı Bloomberg HT yayınında yeni ekonomi politikası ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Dalgakıran “ Şu anda içeride olması gereken oluyor. Daha evvel bir yemeği yediniz, şu an onun faturası geliyor” dedi.
Dalgakıran “Bizim oluşturduğumuz kişi başı milli gelir seviyesinin katma değer üreterek, sanayi ile, orta yüksek ve yüksek teknolojili ürünlerle olmadığını, sanayimizin de bütün bu yükü üstlenecek güçte ve katma değerde üretim yapmadığını hep söyledik. Ülkeye giren Dövizle, çıkan döviz arasında 300 yıldır fark var. 300 yıldır çıkan dövizi karşılayacak giren dövizimiz oluşmuyor. Her 7-8 yılda bir bu yaşadığımız olayı yaşıyoruz” diye konuştu.
Piyasaya ciddi şekilde döviz sürülerek ve bankalara birtakım talimatlar verilerek dövizin baskılandığına ve olması gerekenin çok altında kaldığına dikkat çeken Dalgakıran “Zaten katma değer üretemediği için çok düşük kârlılıkla çalışan sanayi döviz düşük kalınca rekabet edemez hale geldi. Bankalardan kredi bulmakta da zorlanılıyor. Döviz düşük kalınca kimse üretim de yapmıyor; çünkü ithal edip de para kazanmak çok daha kolay bir yol oldu. Düşük dövizle Türkiye’deki üretimin dışarı ile özellikle Uzak Doğu ile rekabet edemeyecek olmasından dolayı ithalatımız ihracatımızdan çok daha yüksek seviyede arttı. Bu sonsuza kadar yönetebileceğimiz bir durum değil. Neticede şimdi Sayın Şimşek burada acı reçeteyi doğru bir şekilde devreye sokuyor” şeklinde konuştu.
Dalgakıran “Buradan fatura ödemeden çıkış yok. Faturayı herkes ödeyecek; ama kimin daha az kimin daha çok ödeyeceğini uygulamalarla birlikte göreceğiz. Artık uzun vadeli, gerçek ve doğru bir stratejiye Türkiye’yi oturtmamız lazım. Bu meseleyi halledebiliriz. Turizm gelirleri olan bir ülke için bu meseleyi halletmek gerçekten zor değil.
Türkiye’nin çok ciddi bir ürün çeşitliliğine ihtiyacı var. Bu verim çeşitliliğinin de orta yüksek ve yüksek teknolojide olması gerekiyor. Orta düşük ve düşük teknolojilerde artık zaten Uzak Doğu’nun çok rekabetçi ölçek ekonomisi ile baş edebilmek zaten mümkün değil. Şimdi Türkiye’deki durumda dolar doğru yere doğru gelecek. Doğru yere geldikçe ithalat ihracat arasındaki makas daralacak” yorumunda bulundu.
Bitcoin, düşük volatilitesi sebebiyle Amazon ve Meta hisselerinden daha stabil bir konuma ulaştı.
Bitcoin, düşük volatilitesi sebebiyle Amazon ve Meta hisselerinden daha stabil bir konuma ulaştı.
Şu anda, Apple hisseleri ve altın gibi varlıklar Bitcoin’den daha istikrarlı yatırımlar olarak değerlendiriliyor. Buna karşın Bitcoin’in fiyatı, teknoloji devleri Amazon ve Meta’daki hisselerden daha az değişkenlik göstermektedir.
Bitcoin, Bu Sıralar Düşük Volatilite ile Dikkat Çekiyor
Bitcoin, genellikle daha stabil fiyat hareketleriyle bilinen hisselerdense daha volatil olduğundan riskli varlıklar konumunda bulunuyor. Ancak dünya genelindeki en büyük kripto para birimi, şu anda teknoloji devleri Amazon ve Meta’daki hisselerden daha az volatiliteye sahip.
Bitcoin‘in oynaklığı, yaz aylarının düşük işlem hacmiyle karakterize edildiği bir dönem olan “yaz durgunluğu” sırasında alışılmadık derecede düşük seviyelere geriledi. Aslında, bu yaz, 2020’den bu yana en sakin yaz dönemi olma yolunda ilerliyor.
Analist Rebecca Stevens, Bitcoin’in 2021 yazında, Mayıs ayında yaşanan düşüşün ardından belirgin bir istikrarsızlık yaşadığını belirtmektedir.
Bitcoin’in oynaklığı, henüz altın ve Apple hisseleri gibi güçlü varlıklarla rekabet edecek kadar düşük seviyelere inmemiş olsa da, mevcut seviyesiyle Meta ve Amazon hisselerinin yüzde 34’lük ve yüzde 44’lük oynaklık oranlarından daha fazla istikrar sağlamakta. Dow Jones Endüstriyel Ortalama’nın oynaklık oranı ise yüzde 13 civarındadır, bu da Bitcoin’in diğer varlıklara göre daha yüksek volatiliteye sahip olduğunu göstermektedir.
Kripto para dünyası, benzersiz özellikler, kullanım durumları ve büyüme potansiyeli sunan çok sayıda altcoin ile BTC’nin ötesine geçiyor.
Kripto para dünyası, benzersiz özellikler, kullanım durumları ve büyüme potansiyeli sunan çok sayıda altcoin ile Bitcoin’in (BTC) ötesine geçiyor. Kripto portföyünüzü çeşitlendirmek veya Bitcoin’in ötesini keşfetmek istiyorsanız, analist Deanna Ritchie, bu altcoin’lere dair bir analiz sunmakta. İşte detaylar…
Bitcoin değil: Bu altcoin projeleri dikkat çekiyor
İlk ve en bilinen kripto para birimi olan Bitcoin, finans dünyasında dijital bir devrimin önünü açtı. Bununla birlikte, Bitcoin’in hakimiyeti sınırlamalardan yoksun değil. İşlem hızı, ölçeklenebilirlik ve akıllı sözleşme işlevselliği Bitcoin’in yetersiz kaldığı alanlar oldu. Bu farkındalık, her biri yenilikçi kavramlar sunarken belirli eksiklikleri gidermek için tasarlanmış alternatif kripto para birimlerinin veya altcoinlerin ortaya çıkmasına yol açtı.
Satoshi Nakamoto tarafından yaratılan Bitcoin, eşler arası bir ağ üzerinde çalışan ilk merkezi olmayan kripto para birimidir. Birincil işlevi güvenli ve şeffaf finansal işlemleri kolaylaştırmaktır. Bununla birlikte, Bitcoin’in Blockchain teknolojisi, işlem hızı ve ölçeklenebilirlik söz konusu olduğunda sınırlamalara sahiptir. Bu eksiklikler, topluca altcoin olarak bilinen çok çeşitli alternatif kripto para birimlerinin ortaya çıkmasına da neden olmuştur.
“Alternatif coin”lerin kısaltması olan altcoinler, Bitcoin dışındaki kripto para birimleridir. Farklı özellikler, kullanım durumları ve teknolojiler sunarak orijinal kripto para birimine alternatif olarak ortaya çıkmışlardır. Popüler altcoinlere örnek olarak Ethereum, Litecoin, Ripple ve Cardano gibi binlerce altcoin verilebilir.
Coin seçerken dikkat edilmesi gerekenler
Bitcoin alternatiflerini değerlendirirken, bilinçli bir yatırım kararı vermek için çeşitli faktörleri değerlendirmek çok önemlidir. Bu faktörler şunları içerir:
Kullanım Durumu: Altcoinin amacını ve gerçek dünyadaki uygulamalarını anlayın.
Teknoloji: Altta yatan Blockchain teknolojisini ve ölçeklenebilirliğini, güvenliğini ve yenilik potansiyelini değerlendirin.
Geliştirme Ekibi: Altcoinin arkasındaki geliştirme ekibinin uzmanlığını ve sicilini değerlendirin.
Piyasa Değeri: Altcoinin piyasa büyüklüğünü ve likiditesini göz önünde bulundurun.
Topluluk Desteği: Son olarak, altcoin topluluğunun gücünü ve katılımını analiz edin.
Öne çıkan altcoinler neler?
Analiste göre aşağıdaki altcoin projeleri, yukarıdaki faktörler göz önüne alındığında, öne çıkıyor:
Ethereum (ETH)
İkinci en büyük kripto para birimi olarak bilinen Ethereum, akıllı sözleşmelerin ve merkezi olmayan uygulamaların (DApps) oluşturulmasını sağlayan merkezi olmayan bir platformdur. Ayrıca çok yönlülüğü ve merkezi olmayan finans (DeFi) çözümleri oluşturma potansiyeli ile de popülerlik kazanmıştır. ETH’nin özelliği ve faydaları şu şekilde:
Merkezi olmayan uygulamalar (DApps) için akıllı sözleşme işlevselliği.
Sağlam geliştirici topluluğu ve ekosistemi.
Altcoin Merkezi olmayan finans (DeFi) çözümleri oluşturma potansiyeli.
Litecoin (LTC)
Eski bir Google mühendisi olan Charlie Lee tarafından yaratılan Litecoin genellikle “kripto piyasasının gümüşü” olarak anılır. Daha hızlı işlem onay süreleri ve farklı bir hash algoritması sunması onu günlük işlemler için popüler bir seçenek haline getiriyor.
Bitcoin’e kıyasla daha hızlı işlem onay süreleri.
Köklü ve güvenilir bir kripto para birimi olarak tanınmaktadır.
Günlük işlemler için popüler altcoin.
Ripple (XRP)
Ripple, hızlı ve düşük maliyetli uluslararası para transferleri sağlamaya odaklanmasıyla öne çıkıyor. Ayrıca, yerel kripto para birimi XRP, likiditeyi kolaylaştırmada ve sınır ötesi işlemleri kolaylaştırmada çok önemli bir rol oynamaktadır.
Hızlı ve düşük maliyetli uluslararası para transferleri.
Geleneksel finansal sistemlerle sorunsuz entegrasyon için tasarlanmıştır.
Ayrıca sınır ötesi işlemlerde likidite ve verimliliği artırır.
Cardano (ADA)
Faydalı bir Bitcoin alternatifi ve bir “Ethereum katili” olarak tanıtılan Cardano, DApp’lerin ve akıllı sözleşmelerin geliştirilmesi için güvenli ve ölçeklenebilir bir platform sağlamayı amaçlamaktadır. Bilimsel araştırma, hakemli geliştirme ve sürdürülebilirliğe vurgu yapmaktadır.
Blockchain geliştirmeye yönelik bilimsel temelli bir yaklaşım.
Güvenlik, ölçeklenebilirlik ve sürdürülebilirliğe vurgu yapar.
Merkezi olmayan uygulamalar için verimli ve güvenli bir platform sunmayı amaçlamaktadır.
Bitcoin Cash (BCH)
Bitcoin’in bir forku olan Bitcoin Cash, orijinal kripto para biriminin merkezi olmayan yapısını korurken işlem hızını ve ölçeklenebilirliğini artırmayı amaçlamaktadır. Bitcoin’den daha düşük işlem ücretleri ve daha büyük blok boyutları sunar.
Daha hızlı işlem için daha büyük blok boyutları.
Bitcoin’e kıyasla daha düşük işlem ücretleri.
Bitcoin’in merkezi olmayan yapısını korur.
Stacks (STX)
Stacks, akıllı sözleşmeleri ve merkezi olmayan uygulamaları etkinleştirmek için Bitcoin Blockchain’inin güvenliğinden yararlanan benzersiz bir altcoindir. Buna ek olarak, merkezi olmayan finans (DeFi) uygulamalarını Bitcoin’in güvenliği ve ağ etkisi ile entegre etmeye odaklanmaktadır.
Akıllı sözleşmeler için Bitcoin Blockchain’inin güvenliğinden yararlanır.
Merkezi olmayan finansı (DeFi) Bitcoin’in güvenliği ile entegre etmeye odaklanır.
Geliştiricilerin Bitcoin ağının üzerinde uygulamalar oluşturmasına olanak tanır.
Binance Coin (BNB)
Binance Coin, Binance kripto para borsası için ticaret aracı olarak hizmet vermektedir. Düşük işlem ücretleri, token yakımı ve Binance platformundaki token satışlarına katılım gibi avantajlar sunar.
Binance kripto para borsası için değişim aracı.
Düşük işlem ücretleri ve token yakma gibi avantajlar sunar.
Son olarak, Binance platformunda token satışlarına katılma fırsatları sunar.
Cosmos (ATOM)
Cosmos, farklı Blockchainlerin karşılaştığı birlikte çalışabilirlik zorluklarını çözmeyi amaçlamaktadır. Çeşitli bağımsız Blockchain’leri arasında varlık ve veri alışverişini mümkün kılarak bağlantılı ve ölçeklenebilir bir ekosistemi teşvik eder.
Farklı Blockchainler arasındaki birlikte çalışabilirlik zorluklarını çözer.
Bağımsız Blockchainler arasında varlık ve veri alışverişini mümkün kılar.
Ayrıca bağlantılı ve ölçeklenebilir bir Blockchain ekosistemini teşvik eder.
Haziran’da yükselişin tersine döneceğine dair bir umut var. Ancak, analiste göre bu 4 altcoin için en kötüsü henüz gelmedi.
Nisan ayı kripto para piyasası için yükselişle sona ermek erdi. Bununla birlikte, Mayıs ayının tamamı düşüşle geçerek piyasanın düzeltici bir durumda olduğunu gösterdi. Haziran ayında yükselişin tersine döneceğine dair bir umut var. Ancak, analist Valdrin Tahiri’ye göre düşüş formasyonu nedeniyle 4 altcoin için en kötüsü henüz gelmedi.
Cardano kritik desteği kaybetme riski altında
ADA fiyatı yılın başından bu yana yükselen bir destek çizgisi izledi. Bunu yaparken, 15 Nisan’da yılın en yüksek seviyesi olan 0,46 dolara ulaştı. Ancak, fiyat o zamandan beri düştü. Fiyat, 11 Mayıs’taki ilk sıçramanın ardından (yeşil simge) 26 Mayıs’ta bir kez daha düşme riskiyle karşı karşıya kaldı. Ancak, daha sonra başka bir sıçrama izledi.
Hat 151 gündür yerinde olduğundan, kırılması muhtemelen önemli bir düşüşe neden olacaktır. Bu durumda, en yakın destek alanı mevcut fiyattan %19’luk bir düşüşle 0,30 dolarda. Bununla birlikte, sıçrama devam ederse, ADA’nın bunun yerine 0,45 dolar direnç bölgesine doğru bir artışa başlaması mümkün.
ADA Günlük Grafik / Kaynak: TradingView
RSI değerleri karışık. Piyasa yatırımcıları RSI’ı aşırı alım veya aşırı satım koşullarını belirlemek ve bir varlığı biriktirmeye veya satmaya karar vermek için bir momentum göstergesi olarak kullanır. 50’nin üzerindeki veriler ve yükseliş eğilimi boğaların hala avantajlı olduğunu gösterir. 50’nin altındaki veriler ise bunun tersine işaret eder. Gösterge Nisan sonunda 50’nin altına (kırmızı simge) düşerken, şu anda çizgiyi tekrar geri kazanma sürecinde.
Bu altcoin fiyatı yeni yılın en düşük seviyesini gördü
Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere ALGO fiyatı yılın başında bir sıçrama başlattı. Ancak 0,28 dolar direnç bölgesini temizleyemedi. Aksine, ret gördü (kırmızı simge) ve keskin bir düşüşe başladı. Düşüş, Mayıs 2023’te yıllık 0,15 dolarlık yeni bir düşük seviyeye yol açtı. Şimdi, fiyat 2020’nin en düşük seviyesi olan 0,14 dolara yaklaşıyor. İnişin keskinliği nedeniyle, yerinde hiçbir yükseliş tersine dönüş işareti yok. Fiyat, belirleyici bir zayıflık işareti olan art arda daha düşük kapanışlarla altı ardışık düşüş mum çubuğu oluşturdu. Ayrıca, haftalık RSI 50’nin altında ve düşüyor. Bu da ayı eğiliminin bir işareti.
ALGO Haftalık Grafik / Kaynak: TradingView
Bu düşüş görünümüne rağmen, fiyat haftalık zaman diliminde 0,16 doların üzerinde kapanırsa, bir sonraki direnç olan 0,21 dolara doğru yukarı yönlü bir hareket başlatabilir.
EOS fiyatı 2017’nin en düşük seviyesine geriledi
EOS fiyatı Ağustos 2022’den bu yana düşüyor. Ocak 2023’te (kırmızı simge) daha düşük bir tepe noktası oluşturdu. Ayrıca, bu süreçte azalan bir direnç çizgisi yarattı. Daha sonra, fiyat 0,85 dolar yatay destek alanına düştü. Son 12 ay içinde fiyat üçüncü kez bu seviyeyi gördü.
Çizgiler her dokunulduğunda zayıfladığından, bu alandan nihai bir kırılma en olası senaryo gibi görünüyor. Bu olasılık, 50’nin altında olan, azalan ve yükselen destek hattından çoktan kopmuş olan RSI tarafından destekleniyor. EOS fiyatının düşmesi halinde bir sonraki destek 0,45 dolar seviyesinde olacak. Altcoin, bu seviyeye 2017 sonlarından bu yana ulaşamadı.
EOS Haftalık Grafik / Kaynak: TradingView
Ancak, güçlü bir sıçrama ve azalan direnç çizgisinden kopuş durumunda, bu ayı tahmini geçersiz olur. Bu durumda, 1,80 dolara kadar bir artışın gerçekleşmesi mümkün.
Bu altcoin ayı kriptolarının sonuncusu oldu
DOGE fiyatı, Ekim 2022’de 0,12 dolarlık yatay direnç alanı tarafından ret gördüğünden beri düştü (kırmızı simge). Düşüş, fiyatı Haziran 2022’den bu yana yerinde olan yükselen bir destek hattına geri götürdü. Hat bu kadar uzun bir süredir yerinde. Bu yüzden, oradan bir kırılma keskin bir düşüşü katalize edebilir. Fiyat bu çizgiyi dördüncü kez tekrar ziyaret ediyor. Çizgiler her dokunulduğunda zayıflar. Bu nedenle, nihai bir kırılma en olası görünüm.
DOGE Haftalık Grafik / Kaynak: TradingView
Bu gerçekleşirse, DOGE’nin 2022’nin en düşük seviyesi olan 0,05 dolara geri dönmesi mümkün. Ancak, keskin bir sıçrama durumunda bu düşüş hipotezini geçersiz olur. Ayrıca, muhtemelen 0,12 dolarlık direnç alanına doğru bir artışa yol açar.
Kışın hareketsizlik ve günümüzdeki pandemi nedeniyle alınan kiloları vermek telaşına düştüğümüz bu günlerde kimimiz kendi başımıza kimimiz de bir uzman eşliğinde kilo vermeye çalışmaktayız. Ancak bu endişeli bir ruh haline girilmesine sebep olmakta, yaklaşmakta olan yaz aylarına zayıflayarak girmeye bizi zorlamakta. İşte bu da, kısa zaman içersinde hızlı bir şekilde çok miktarda kilo vermeye neden olmaktadır. En az 7-8 ay içerisinde alınan fazla kiloları 1-2 ay içerisinde verme gayretine düşmekte ve toplum olarak da şok diyetlerden medet ummaktayız. İşte burada çok büyük yanlışlara düşmekteyiz.
AGRESİF (ŞOK) DİYETLER KİLO ALDIRIYOR…..
Diyetisyen Tümay KARLIDERE
Kışın hareketsizlik ve günümüzdeki pandemi nedeniyle alınan kiloları vermek telaşına düştüğümüz bu günlerde kimimiz kendi başımıza kimimiz de bir uzman eşliğinde kilo vermeye çalışmaktayız. Ancak bu endişeli bir ruh haline girilmesine sebep olmakta, yaklaşmakta olan yaz aylarına zayıflayarak girmeye bizi zorlamakta. İşte bu da, kısa zaman içersinde hızlı bir şekilde çok miktarda kilo vermeye neden olmaktadır. En az 7-8 ay içerisinde alınan fazla kiloları 1-2 ay içerisinde verme gayretine düşmekte ve toplum olarak da şok diyetlerden medet ummaktayız. İşte burada çok büyük yanlışlara düşmekteyiz.
Ağırlık yönetiminde şok diyetler yani agresif diyetler (ki bu diyetler düşük yağlı, düşük karbonhidratlı, düşük kalorilidir) uygulanabilmektedir. Vücudun çalışması için bazal bir kaloriye ihtiyaç vardır. Bu bazal kalori organların sağlıklı çalışması için gerekli olan enerjidir ve mutlaka alınmalıdır. Agresif diyetlerde bu kalorinin de altına düşülmektedir. Bir anda hızla kilo düşer, ancak bir yerde takılır kalır. Bu da vücudun aldığı az kaloriyi hesaplı kullanıp büyük miktarını yağ olarak depolamasından kaynaklanır.çünkü vücut sağ kalmaya programlanmıştır. Sonuçta, düşük kalorili beslenilmesine rağmen yağlanma olur ve kilo verilemez duruma gelinir. Bu durum kişide bir sıkıntı ve bıkkınlık yaratır ve diyet bozulur ya da bırakılır. Şekerli ve yağlı beslenmeye geri dönülmesi gibi durumlar sık görülür, verilen kilonun daha fazlası geri alınır. Bunun nedeni de metabolizmanın yavaşlamasıdır. Verilen kiloların fazlasıyla geri alınması kişide can sıkıntısı ve üzüntüye sebep olur ve tekrar agresif bir diyet uygulayarak bu sefer bu kilolardan kurtulunmaya çalışılır. Biz buna yo-yo döngüsü demekteyiz.
Agresif diyetler metabolizmayı %50 oranında yavaşlatırlar. Ve alınan besinlerin yağ olarak depolanmasına sebep olurlar. Bu nedenle çok düşük kalorili diyetlerle organizmamızı strese sokmamalıyız.
Agresif diyetlerin birçok zararları vardır. Depresyon, unutkanlık, solunum güçlüğü, uyku apnesi, iştahsızlık,kabızlık,ishal, mide barsak ağrıları, düşük tansiyon, ani kalp krizi riski, hormonel bozukluklar, kan şekeri düşüklüğü, adet düzensizlikleri, saç dökülmesi, cilt kuruluğu ve anemi gibi hastalıklara zemin hazırlarlar. Ayrıca vücuttaki yağ depolarının hızlı yakılması ile kan kolesterol ve trigliserid seviyelerinin yükselmesine neden olurlar ki, bu da kalbe büyük bir yük binmesine sebep olabilmektedir.
Sonuç olarak kilo vermekte amaç, sadece zayıflamak değil, sağlıklı bir şekilde diyet yaparak, sağlıklı beslenmeyi bir yaşam şekli haline sokmak olmalıdır.
ABD’de federal borçlanma tavanının artırılması konusunda gelecek haftaya kadar bir uzlaşmanın sağlanacağı umutları, ABD dolarını güçlendirirken altın fiyatını aşağı çekiyor.
Fed üyelerinin Haziran ayında faiz artırımına devam edilebileceği yönündeki sinyaller de altın fiyatı üzerinde baskı yaratıyor. Ancak yine de altın, ekonominin barometresi olarak görülen bakırdan daha güçlü bir görünüm sergiliyor. Bu da bir ekonomik durgunluk sinyali olarak değerlendiriliyor.
Gundlach oranı nedir ve ne anlama gelir?
Bakırın alabildiği altın miktarını gösteren Gundlach oranı, 2021’in başından bu yana en düşük seviyelerde.
Şu an bakırın pound başına fiyatı 3.60 dolarken altının 1.960 dolar olmasıyla Gundlach oranı 0,0018 seviyesinde.
Gundlach oranı, ünlü para yöneticisi Jeffrey Gundlach tarafından bakır ve altın arasındaki ilişkiyi yakından takip ederek oluşturulan bir ölçüt.
Oranın düşük seviyelerde olması, bir resesyonun yaklaşmakta olduğunun habercisi olarak görülüyor. Bu oran, bakır fiyatının altın fiyatına bölünmesiyle hesaplanıyor. Şu sıralar ton başına 7 bin 900, pound başına 3,60 dolar civarında işlem gören bakır fiyatları, son 1 ayda yüzde 7 civarında, yıllık bazda ise yüzde 16 geriledi. 1.960 dolar seviyesinde işlem gören ons altının, son 1 ayda değer kaybı yüzde 1,45 iken yıllık bazda yüzde 5’ten fazla yükseldiği dikkat çekiyor.
Ekonomik durgunluk veya enflasyon korkularına karşı endüstriyel faaliyetlerin pusulası olarak kabul edilen bakır/altın oranı da son aylarda düşüş eğilimine girdi ve 1 ton bakır için rasyo 4,03, 1 pound bakır için de 0,0018 ile 2021 yılının başından bu yana en düşük seviyesine indi.
Bu durum, ekonomik belirsizliğin arttığı ve yatırımcıların daha temkinli davrandığı bir döneme işaret edebilir.
Ayrıca düşük Gundlach oranı, genellikle faizde düşüş beklentisi ile ilişkilendirilir. Bu nedenle yatırımcılar, düşük Gundlach oranının uzun vadeli ekonomik görünüm hakkında bir ipucu verebileceğini düşünerek yatırım kararlarının şekillenmesinde bu oran dikkate alıyor.
Örneğin oranın düşük seviyelerde olması, bir resesyonun yaklaşmakta olduğuna işaret edebilir. Ancak uzmanlar yine de yatırımcıların her zaman diğer ekonomik göstergeleri de dikkate alarak yatırım kararlarını vermesi gerektiği uyarısında bulunuyor.
Ağustos 2020 ile Ekim 2021 arasında COVID-19 sonrası küresel ekonomik toparlanmanın olağanüstü hızlanmasıyla, bakır/altın rasyosu neredeyse iki katına çıkmıştı. Ancak yüksek faizlerin yarattığı resesyon endişelerinin talebi baskılamasıyla, bakır fiyatları bir süredir zayıf bir seyir izlerken bakır/altın rasyosu da düşüyor.
Credit Suisse uyardı: “Ons altının 1.900’ün altına gitmesi göz ardı edilemez”
Ons altın fiyatı dün 1.960 dolar desteğinde tutunma gayreti içindeydi.
Uzmanlara göre bu seviyenin aşağısına doğru hareketler, daha sert gerilemeye neden olabilir.
Ons altında 1.954 doların altına sarkma olursa analistler, ilk destek olarak 1.947 doları işaret ediyor. Buranın kırılması halinde fiyatların 1.929 doları hedefleyebileceği uyarısı yapılıyor.
Credit Suisse ise çok daha sert bir düşüşün yaşanabileceği konusunda ikaz yaptı. Fiyatların 1.949 doların altında kendine güçlü destekler bulmakta zorlanabileceğini belirten banka analistleri, 1.892 dolara kadar varan bir düzeltmenin yaşanma potansiyelinin göz ardı edilemeyeceğini bildirdi. Ancak finans kuruluşu, bu tahminlerin her zaman gerçekleşmeyebileceği gerçeğinin akılda tutulması gerektiğini çünkü fiyatların birçok faktörden etkilendiğini belirtti.
Bu makale ilk olarak Ekonomim üzerinde yayımlanmıştır.
Kripto borsalarındaki BTC ve ETH bakiyeleri son 5 yılın en düşüğüne geriledi
Investing.com – Kripto para piyasalarında son günlerde işlem hacimlerinin düşük seyretmesi, piyasanın en büyük kripto varlıklarının borsalardan çekilmesiyle birlikte geliyor.
Glassnode verileri merkezi borsalardaki Ethereum ve Bitcoin miktarlarının 5 yılın en düşük seviyesine ulaştığını gösteriyor. Şu an borsalarda toplamda 17,8 milyon ETH bulunuyor. Bu miktar dolaşımdaki ETH arzının sadece %15’ine yakın bir değer. Borsalardaki ETH miktarı, 2020 yılında arzın %30’una ulaşarak zirveye ulaşmıştı. Borsalardaki Bitcoin miktarı ise Mart 2018’den bu yana en düşük miktar olarak kaydedilen 2,23 milyon BTC olarak devam ediyor.
Borsalardan kripto varlık çıkışları, çoğu zaman yatırımcılar arasında bir yükseliş hissiyatının olduğu şeklinde yorumlanır. Bu her zaman geçerli olmasa da en azından kripto para çıkışı, varlıkların satış baskısını azaltan bir unsur olarak görülür.
Bitcoin ve Ethereum borsalardan neden ayrılıyor?
Yatırımcıların fonlarını merkezi borsalardan çekmesi için genel ve kripto para özelinde olmak üzere birkaç neden var.
Kripto para çıkışları, ilk olarak FTX’in çöküşüyle yatırımcıların merkezi borsalara olan güveninin azalmasıyla hız kazandı. Geçen yılın son çeyreğinden bu yana borsalardan çıkış ile birlikte Ledger ve Trezor gibi donanım cüzdanlarının satışındaki artış, yatırımcıların varlıklarını kendi başlarına korumak istemelerinin en önemli kanıtı oldu.
Bunun yanında Ethereum’un Shapella güncellemesiyle birlikte likit bir staking ağı haline gelmesi ve cazip faiz oranı, ağda staking faaliyetlerini artırdı ve yatırımcılar ETH bakiyelerini borsalardan çekerek staking ağlarında değerlendirme eğilimini artırdı. Nansen verileri, yükseltme öncesi 19,3 milyon olan stake edilen ETH miktarının Mayıs ayında 21,2 milyona yükseldiğini gösteriyor.
Merkezi borsalardaki BTC ve ETH miktarlarının eş zamanlı düşmemesi, staking işlemlerinin Ethereum’un borsalardan çekilmesinde etkin rol oynadığını gösteriyor.
Bitcoin ve Ethereum fiyatında son durum
Bitcoin, haftanın son iş gününde düşük hacimli işlemler eşliğinde 26.400 banında yatay hareketine devam etti. ABD işlem saatlerinde girildiğinde ise hareketlenen Bitcoin grafiğinde kripto para, 26.500 dolar bandına doğru bir atak yaptı.
Ethereum, bugün 1.800 dolar desteğini koruduktan sonra hafif alıcılı seyir ile yukarı yönelerek 1.830 dolara doğru yükseldi.
Toplam piyasa değeri 1,11 trilyon dolar seviyesinde bulunurken toplam işlem hacmi 30 milyar doların altında düşük seyretmeye devam ediyor.
ADA Günlük Grafik / Kaynak: TradingView
ALGO Haftalık Grafik / Kaynak: TradingView
EOS Haftalık Grafik / Kaynak: TradingView
DOGE Haftalık Grafik / Kaynak: TradingView
