PrizmaBetGüncelGirişAdresiHızlıveGüvenilirErişim!

Kriptoda başkaları alırken satmak, başkaları satarken almaya dair

Kriptoda bilişsel yanlılık serimizin ikinci kısmında Aşırı Özgüven Yanlılığı, Yanlış Eşsizlik Yanılgısı, Yanlış Fikir Birliği Etkisi’nden bahsedeceğiz.

Kriptoda bilişsel yanlılık serimizin ikinci kısmında Aşırı Özgüven Yanlılığı, Yanlış Eşsizlik Yanılgısı, Yanlış Fikir Birliği Etkisi’nden bahsedeceğiz. Yatırım ve trade alanındaki birçok kişinin bildiği üzere sıklıkla ifade edilen bir tabir vardır: “Herkes alıyorken sat, herkes satıyorken al.” İlgili ifade her ne kadar mantıklı ve sözde kolay olsa da bu tabirin kişiler tarafından nasıl yanlış anlaşıldığı üzerine birkaç söz etmek gerekmekte. İnsanlar sahip oldukları bazı bilişsel yanlılıklardan dolayı kendilerinin herkesten ayrışabilerek “farklı” düşünebildiğini iddia ederler. Şimdi hep birlikte bu düşünce yapısına yol açan bazı bilişsel yanlılıklara bakalım:

Aşırı özgüven yanlılığı

Kişilerin kendi düşüncelerine, yeteneklerine, potansiyeline nesnel olarak makul olandan daha fazla güvenme eğilimidir. Neredeyse herkes kendisine aşırı güvenmekte ve ortalamadan üstün olduğunu düşünmektedir. Örneğin yapılan bir çalışmada üniversite öğrencilerinin büyük bir çoğunluğunun en iyi yüzde 30’luk kesimde bulunduğunu düşündüğü görülmüştür fakat böyle bir şey tahmin edeceğiniz üzere matematiksel olarak mümkün değildir. Bu yanlılığın kötü yanıysa kişinin kendi kararlarının doğru olduğunu, kendi seçimlerinin daha iyi olduğunu ve eninde sonunda kendisinin haklı çıkacağını düşünmesidir. Dolayısıyla bir süre sonra kişiyi hataya ve yanlış yaptığı işlemlerde gereğinden fazla kalarak zarar etmesine sürükler.

Birçoğumuz parayı en çok kendimizin hak ettiğini, potansiyelimizin diğerlerinden çok daha iyi olduğunu, trade ve yatırım işini hızlıca kavrayıp marketi diğerlerine göre daha iyi kavrayabildiğimizi düşünme yanlılığına sahibiz. Özellikle ilk işlemlerdeki başarıdan sonra bu fikirlerimiz daha da pekişmekte fakat sonrasında piyasanın gerçekleri bir bir yüzümüze çarpmaktadır. Bir anda çok fazla para kazanmak ya da arka arkaya kazançlı işlemler yakalamak kişilerin daha fazla risk almasını ve açgözlü hale gelmesini, kendine güveninin daha da artmasını ve tabiri caizse “market yapıcı” olduğunu düşünmesini sağlayabiliyor.

Aşırı özgüven yanlılığına dair kişisel bir deneyimimden bahsetmek istiyorum. “Price Action” ile ilk tanıştığımda paper-trading yapmak yerine 20 dolar gibi sembolik bir tutarla 5x’lik işlemler alıyordum (Bunun nedenlerini başka bir yazımızda açıklayabilirim). İlk aldığım 21 işlemden 19’u kazançla, 2’si stopla sonuçlanmıştı (Hiçbirinde stop-loss kurmamıştım, 2 stopu da manuel atmıştım). 200 dolarlık ayırdığım marjin kasasını 450 dolarlara kadar getirmiştim, tabii ki özgüvenim çok artmış ve piyasayı koklayabildiğimi düşünmeye başlamıştım. Tüm bu işlemlere başlamadan önce kendime bir checklist hazırlamış, işlemler sırasında trade günlüğümü aksatmamış (kesinlikle tutulmalı) ve ilkelerime sadık kalmıştım. İlk ayı 2x’ten fazla bir kazançla kapattıktan sonra 20 dolarlık giriş rakamımı açgözlülüğümden dolayı 100 dolara çekmiştim (Normalde 20 işlemlik bakiyeyi dört işleme düşürmüş oldum). İşlem aldığım paritelerde tabiri caizse bir keskin nişancı gibi giriş noktalarını yakalamaya başladığımı hissediyordum. 21 işlemlik bu serinin ardından girdiğim PEPE short pozu beklediğim gibi gitmeyerek beni zora sokmakla kalmadı, aynı zamanda 250 dolarlık kazancımı da tek işlemde kaybetmeme yol açtı. 100 dolarlık açtığım işleme PEPE yukarı gittikçe ekleme yapmaya devam ettim (Halbuki stopumu önceden koymalıydım fakat iyimserlik yanlılığına kapıldım ve short avı olduğunu düşündüm). İşlemin sonunda ise kaybettiğim şey yalnızca para olmadı, aynı zamanda 19 işlemlik kazanç serimi, özgüvenimi ve bir aylık zamanımı kaybettim.

Buna benzer bir hikâyeyi sizler de yaşamış olabilirsiniz, psikoloji ve risk yönetimi açısından mentörlük yaptığım kişilerde de benzer hikayeleri gördüğüm için buna ayrı bir başlık ayırmak istedim. Kişisel bir gözlem olarak birçok yeni kullanıcı eğitimlerden sonra pürdikkat işlemlere girmekte, yüksek kazanç oranlarıyla başlamakta fakat bir süre sonra geliştirdikleri özgüvenle ters orantılı olarak işlemleri kurgulamak için ayırdıkları zaman ve dikkat oranları düşmektedir; öte yandan risk miktarı ve yatırdıkları para ise artmaktadır. Dolayısıyla bu noktada aşırı özgüven, kişilerin ilkelerini çiğnemelerine ve benim gibi tüm kazançlarını, emeklerini ve zamanlarını tek işlemde kaybetmelerine yol açmaktadır. Zaman geçtikçe işlem alma kaslarınız gelişmekte ve bu süreçler sizler için otomatize hale gelmektedir fakat dikkat eşiğiniz de benzer şekilde düşmektedir. Dolayısıyla her işleme ilk işlemlerinizdeki gibi dikkat kesilmeniz oldukça önemlidir.

Yanlış eşsizlik yanılgısı

Kimsenin bizim sahip olduğumuz özelliklere, yeteneklere, düşüncelere sahip olmadığını yani bizim gibi olmadığını düşündüğümüz bir yanılgı biçimidir. Birçok kişi “Piyasaların tersine hareket et”, “Herkes yükseliş bekliyorken sat; düşüş bekliyorken al” gibi söylemlere başvurmakta fakat aslında kişinin kendisi de o herkesin içerisinde bulunmakta. Korku ve açgözlülük endeksi gibi parametreler bu durumu güzel bir şekilde özetlemektedir. Bu yanılgıya kapılan kişiler aşırı özgüvenli bir şekilde kendilerinin piyasadan daha farklı düşünebildiğini, ters psikolojiyle hareket edebileceğini ve herkesten daha zeki ve iyi olduklarını düşünerek kibirli bir yerden yaklaşmaktadır. Asıl ters psikolojiye sahip kişiler borsanın en dipte olduğu zamanlarda alım yapabilip en zirvede olduğu zamanlarda satabilen kişilerdir.

Yanlış fikir birliği etkisi

Yanlış eşsizlik yanılgısının tersine yanlış fikir birliği etkisinde kişi, diğerlerinin kendisiyle aynı duygu, düşünce ve inançlara sahip olduğuna inanır. Yani insanlar başkalarının düşünce yapılarını ve davranışlarını değerlendirirken zaman zaman kendilerininkiyle olan benzerliğini abartır. Finansal piyasalarda da benzer şekilde kişiler yükseliş bekledikleri zaman marketteki büyük oyuncuların da kendisi gibi düşündüğüne, düşüş beklediğinde onların da düşüş beklediğine inanır. Bunun birkaç nedeni bulunmaktadır: Öncelikle eğer piyasaya dair bir inanışa sahipsek muhtemelen başkalarından da etkilenmişizdir ve etkilendiğimiz başkaları genellikle bizlerle benzer çerçevelere sahiptirler. Dolayısıyla duymak veya görmek istediğimiz şeyleri bize sunan insanlarla olduğumuz ve bunlar sürekli tekrarlandığı için sanki herkes böyle düşünüyormuş gibi hissederiz. İkinci olarak diğerleriyle ortak noktada buluşmak bizlere verdiğimiz kararın doğru olduğunu hissettirir. Üçüncü olarak benmerkezci bir bakış açısına sahibiz, vardığımız kararların doğruluğuna şüphe düşürmemek adına insanların da bizim gibi düşündüğünü düşünüyoruz çünkü mantıklı olan bu olmalı! Son olarak bir sonraki başlıkta ele alacağımız doğrulama yanlılığına kapılabiliyoruz.

Var olan bu etkiden sıyrılabilmek adına bir işleme girmeden önce farklı bakış açılarından bakarak farklı senaryolar oluşturmalıyız. Yalnızca yükseliş veya düşüş yönlü bakıyorsanız muhtemelen zaman zaman yanlış fikir birliği etkisine kapılıyorsunuzdur. Kendi düşüncelerinizi yanlışlayacak senaryolar üzerine kafa yormak en azından sizlere yedek bir plan da sunacaktır. Ayrıca takip ettiğiniz kişilerin genel olarak benzer düşünce yapılarına sahip kişiler olup olmadıklarına dikkat etmelisiniz. Başkaları size yalnızca duymak veya görmek istediğiniz şeyleri veriyorsa bu size ekstra bir şey katmayacaktır. Sosyal bir varlık olarak başkalarından etkilenmeye oldukça müsaidiz, özellikle de finansal piyasalarda herkesin bizimle aynı şeyi düşünmesi onun doğru olduğu anlamına gelmemektedir.

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet adlı bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir tanesidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, güvenilir ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en önemli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan müsabakaları üyeler bir ücrete katlanmadan istedikleri zaman takip edebiliyor. Böylece hem heyecanlı hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol gibi popüler spor dallarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için sadece siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız yeterlidir.

Prizmabet ayrıca üyelerine bol miktarda bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te ilk üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu gibi farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve kazancınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim şartları da oldukça makul seviyededir.

Prizmabet para yatırma ve çekme işlemleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin gibi farklı yöntemlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme işlemleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa sürede hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme işlemlerinde herhangi bir komisyon veya kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı destek hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı destek ekibi sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun veya önerinizi iletebilir ve anında çözüm bulabilirsiniz. Prizmabet canlı destek ekibi profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en iyi bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için güncel giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!

Düşüncelerim Neden Bu Kadar Önemli?

Için bilgi mi arıyorsunuz? Düşüncelerim Neden Bu Kadar Önemli? makalesine göz atın ve hakkında daha fazla bilgi edinin

Hepimizin gün içinde olur olmadık şeyler aklından geçmiştir. Hatta bazen bu düşünceler bizi rahatsız eder ve gerçekleşmesinden de korkarız. Örneğin metro beklerken çoğu kişinin aklına, acaba önüne atlar mıyım düşüncesi gelmiştir fakat bunu davranışa döken kişi sayısı oldukça azdır.

Düşüncelerine olması gerekenden fazla önem atfeden insanlar için bu tarz şeyleri düşünmek oldukça yorucudur çünkü davranışa dökme ihtimalleri onlarda extra bir kaygıya sebep olur. Aksine, bu düşüncenize çok da önem vermezseniz herhangi bir düşünce olarak zihninizin bir köşesinde kaybolup gider.

Düşünceler onlara yüklediğimiz anlamlar kadar değere sahiptir. Onlara ne kadar anlam yüklerseniz ve ciddiye alırsanız sizin üzerinizde o kadar etkili olurlar.

Düşüncelerim Davranışlarımı Nasıl Etkiler?

Ansızın sergilediğimiz bazı davranışlarımız varmış gibi görünse de her davranışın öncesinde yatan bir düşünme süreci vardır. Bu süreç bazen uzun bazen de kısadır. Durumun ciddiyeti de düşünme süreci üzerinde oldukça etkilidir.

Davranışlarımız düşüncelerimizin çıktıları yani dışavurumlarıdır. Öfkeli bir davranış sergilemeniz çevreye, bir durumla alakalı oldukça rahatsız edici düşüncelere sahip olduğunuz mesajını verir. Yani aslında durumun düşüncelerden yani zihinden taşacak kadar ciddi olduğunu gösterir. Çünkü davranışlarımızla aslında kendimize bu düşüncemi önemsiyorum, benim için bir değere sahip mesajı veririz. Bu sebeple unutulmamalıdır ki düşünce boyutundan davranış boyutuna geçen bir durum artık eskisi kadar önemsiz değildir.

Az önceki örnekten yola çıkarsak; ‘Acaba metronun önüne atlar mıyım’ düşüncesi sizi uzun süre meşgul ediyorsa, bunu düşünmeyi bırakamıyorsanız bu sizin zihin dünyanız üzerinde oldukça etkilidir fakat bu düşünceden yola çıkarak ‘ya atlarsam’ diye düşünmeye başlayıp metro kullanmayı bırakırsanız durumun ciddiyetini bir üst seviyeye taşımış olursunuz. Bu da gündelik hayatınızın kontrolünü sizin elinizden alarak o düşünceye vermek demektir. Sonrasında devam eden ‘acabalı’ düşünceler birbirini zincirleme şekilde devam ettirir ve kendinizi bir çıkmazın içinde bulursunuz.

Davranışlarımı Nasıl Kontrol Edebilirim?

Davranışlarımız düşüncelerimizin dışavurumudur, bu sebeple düşüncelerimizi düzenleyerek davranışlarımız üzerinde oldukça kontrol sahibi olabiliriz.

Kaygılı durumlarda mantığımızla düşünmek oldukça zordur, özellikle kaygı seviyeniz yüksekse en olmayacak şeyler bile düşünülebilir. Böyle durumlarda önce kaygı yatıştırılmalıdır. Kaygı normal bir seviyeye düşürüldükten sonra düşüncelerinizin ne kadar mantıklı olduğunu tartmanız gerekir. Bunu için uygulanabilecek en iyi yöntem kanıt oluşturmadır.

Kanıt Toplama: Özellikle sizi rahatsız eden bir düşünceyle alakalı bu düşünceyi destekleyen, onun size gerçek olduğunu düşündüren hangi kanıtlar olduğunu sorgulayın. Bu kanıtların gerçekleşme ihtimali nedir, daha önce başınıza bu tarz bir durum geldi mi gibi soruları kendinize yöneltin.

Düşündüğünüzde sizi kaygılandıran durumlar başınıza gelirse en kötü ne olabilir, en iyi ne olabilir bunlar üzerinde düşünün. Kötü ve iyi olabileceğini düşündüğünüz senaryoların da ne kadar gerçekçi olduğuyla alakalı kanıtlar toplayın.

Gördüğünüz gibi yine en başa kanıt toplamaya döndük. Bunun sebebi zihnimizin bu şekilde bir işleyişe sahip olmasıdır. Özellikle düşünmeye meyilli ve kaygılı biriyseniz beyniniz kanıtlarla ikna olacaktır. Bu sayede bilişsel olarak yeniden yapılanma sağlanacaktır.

Davranışlarımı Nasıl Değiştirebilirim?

Uzun süredir aynı davranış kalıplarıyla yaşıyorsanız bu, ilk zamanlar zorlayıcı olabilir. Davranışları birdenbire değiştirmek kolay değildir ve bu gibi durumlarda adım adım gitmek gerekir. Atılan küçük adımlar zamanla büyük sonuçlar verebilir.

Bir duruma karşı gerçekleştirdiğiniz davranışınızı değiştirmek istiyorsanız öncelikle neden değiştirmek istediğinizin farkına varın. Farkındalık kazandığınızda neden değiştirmek istediğinizi, değiştirdiğinizde hayatınızda nasıl sonuçlar ortaya çıkaracağını görmüş olursunuz. Bu sayede davranışınızı değiştirmek konusunda motivasyon da kazanırsınız.

Davranış değiştirmeye, sizi kaygılandıran bir durumun üzerine gitmek örnek verilebilir.

Ulaşmak istediğiniz, hayatınıza katmak istediğiniz davranış sizin için bir sonuçsa ona gidecek davranışları adım adım planlamanız gerekir. Örneğin sizi kaygılandıran durum panik atak yaşama kaygısıyla araba kullanmamaksa; önce arabada bir süre oturmak, sonra arabayı çalıştırarak beklemek, sonra kısa mesafede araba kullanmak ve en sonunda bunu uzun mesafeye çıkarmak gerekir. Bu saydığımız adımlar aynı gün içinde ya da bir kerede yapılabilecek adımlar olabilir ya da olmayabilir, bu size bağlıdır. Bu adımları defalarca tekrar ederek de sonraki adıma geçebilirsiniz bir kere yapmanız yeterli de olabilir. Bu adımları tamamladıkça hedefe biraz daha yaklaşırsınız ve ilerlemeyi gördükçe motivasyonunuz artar. Adımları tamamlamanın sonunda ise ulaşmak istediğiniz davranışa ulaşırsınız yani panik atak yaşarım kaygısıyla araba kullanmaktan kaçınma davranışınızı değiştirmiş olursunuz. Adımları kendi başınıza tamamlamak her zaman kolay olmayabilir. Eğer tek başınıza ilerleyemiyorsanız profesyonel destek almanız önemlidir. Çözmediğiniz bu tarz problemler zamanla daha da kökleşerek davranışlarınız üzerindeki kontrolü elinizden alabilir.

Düşünce Hatalarımız

Için bilgi mi arıyorsunuz? Düşünce Hatalarımız makalesine göz atın ve hakkında daha fazla bilgi edinin

Bilişsel çarpıtmalar, insanların düşünme süreçlerinde sistematik hatalar yapmalarına neden olan bilişsel eğilimlerdir. Bu hatalar, kişinin gerçeklik algısını çarpıtır, genellikle duygusal sıkıntılarla bağlantılıdır ve depresyon, kaygı bozuklukları gibi psikolojik rahatsızlıkların temelini oluşturabilir.

Bilişsel çarpıtmalar, insanların dünyayı ve kendilerini algılama biçiminde ortaya çıkan irrasyonel düşünce kalıplarıdır. Psikolog Aaron T. Beck, bilişsel davranışçı terapinin (BDT) kurucusu olarak, bilişsel çarpıtmaların psikolojik sorunların ortaya çıkmasında önemli bir rol oynadığını öne sürmüştür. Bu çarpıtmalar, genellikle otomatik olarak ortaya çıkar ve kişi bu düşünce kalıplarını sorgulamadan kabul eder. Sonuç olarak, bu hatalı düşünceler kişinin duygularını ve davranışlarını olumsuz yönde etkiler.

Bilişsel Çarpıtma Türleri

Siyah-Beyaz (Ya Hep Ya Hiç) Düşünme

Bu çarpıtmada kişi olayları aşırı uçlarda değerlendirir. Her şey ya mükemmeldir ya da tamamen başarısızlık olarak algılanır. Orta bir yol yoktur. Örneğin, bir öğrenci sınavda yüksek bir not almadığında “Başarısız oldum” diye düşünebilir.

Aşırı Genelleme

Tek bir olumsuz olayın ardından genellemeler yaparak, gelecekte de benzer sonuçların olacağını düşünmek, aşırı genelleme olarak bildiğimiz bilişsel hatadır. Bir reddedilme durumunda “Hiçbir zaman başarılı olamayacağım” şeklinde düşünmek bu çarpıtmanın tipik bir örneğidir.

Zihinsel Filtre

Olumlu bilgileri göz ardı edip yalnızca olumsuz taraflara odaklanmak, zihinsel filtreleme olarak bilinir. Örneğin, bir iş toplantısında olumlu geri bildirimler alınsa bile yalnızca bir eleştiriye odaklanarak genel tabloyu çarpıtmak sıkça görülen bir durumdur.

Olumluyu Geçersiz Kılma

Kişi, başarılarını veya olumlu olayları geçersiz kılarak onları önemsizleştirir. Örneğin, bir başarıyı “Herkes yapabilirdi” diyerek değersiz görmek bu tür bir çarpıtmadır.

Felaketleştirme

Olayların en kötü sonuçlarını öngörmek, felaketleştirme olarak bilinir. Kişi, en küçük bir olumsuzluğu büyüterek “Her şey mahvolacak” gibi sonuçlara varabilir. Örneğin, iş yerinde küçük bir hata yapmak, kişinin işten atılacağı korkusuna kapılmasına yol açabilir.

Kişiselleştirme

Kişi, olaylarla ilgili olmayan bir sorumluluğu üstlenir ve her şeyi kişisel olarak algılar. Başkalarının davranışlarını ya da dış dünyadaki olayları kendi hatası olarak görür. Örneğin, bir arkadaşının kötü bir gün geçirmesini “Beni sevmiyor” diye yorumlamak bu çarpıtmaya örnektir.

Etiketleme

Bir hata ya da olumsuz durumu kişinin bütün kimliğine genellemek etiketlemenin bir örneğidir. Kişi bir hatadan sonra kendine “Ben aptalım” gibi etiketler yapıştırabilir. Bu da özgüveni ve benlik algısını olumsuz yönde etkiler.

Duygusal Akıl Yürütme

Kişi, duygularını gerçekliğin bir göstergesi olarak kabul eder. Örneğin, “Kendimi kötü hissediyorum, demek ki her şey kötü gidiyor” şeklinde düşünebilir. Duygusal akıl yürütme, duyguların gerçekliği çarpıtmasına neden olur.

Zihin Okuma

Başkalarının ne düşündüğünü ya da hissettiğini bilmeden, onların olumsuz düşüncelerine dair varsayımlarda bulunmak zihin okuma çarpıtmasıdır. Kişi, “Kesinlikle benden hoşlanmıyor” ya da “Beni aptal buluyor” diye düşünerek kendi varsayımlarını gerçeğe dönüştürür.

“-meli/-malı” Düşünceleri

Kişi, kendisi veya başkaları için katı kurallar koyarak “Şöyle olmalı” ya da “Böyle yapmalıyım” gibi zorunluluklar belirler. Bu, kişinin kendisine ve çevresine karşı aşırı beklentiler içine girmesine ve sonuç olarak hayal kırıklığı yaşamasına neden olur.

Bilişsel Çarpıtmaların Psikolojik Etkileri

Bilişsel çarpıtmalar, insanların olaylara daha olumsuz bakmalarına neden olur. Bu çarpıtmalar, depresyon, anksiyete, öfke gibi duygusal sorunlara yol açabilir. Örneğin, sürekli

olarak felaketleştirme yapan bir kişi, en küçük aksilikte bile büyük bir kriz yaşıyormuş gibi hissedebilir. Zamanla bu düşünce tarzı, kişinin günlük yaşamını etkileyerek sosyal ilişkilerde ve iş yaşamında problemler doğurur.

İşte bu çarpıtmalarla başa çıkmak için bazı stratejiler:

Düşünceyi Sorgulama: Kişi, otomatik olarak ortaya çıkan olumsuz düşünceleri fark ettiğinde, bu düşüncenin mantıklı olup olmadığını sorgulamalıdır. Örneğin, “Gerçekten her şey mahvoldu mu?” gibi sorularla çarpıtmayı sorgulamak faydalı olabilir.

Kanıtları Gözden Geçirme: Olumsuz düşünceleri destekleyen kanıtları ve bunları çürüten kanıtları listelemek, çarpıtmaların farkına varmayı sağlar. Bu yöntem, gerçekliği daha objektif bir şekilde değerlendirmeye yardımcı olur.

Alternatif Düşünceler Geliştirme: Zihinsel filtreleme ya da aşırı genelleme gibi düşünce hatalarını fark ettikten sonra, daha dengeli ve alternatif düşünceler üretmek önemlidir. Örneğin, “Bu bir hata, ama bu beni tamamen başarısız biri yapmaz” gibi düşünceler geliştirmek olumlu bir yaklaşım sağlar.

Duygusal Durumları Fark Etme: Duygusal akıl yürütme çarpıtmasında, duyguların düşünceleri nasıl etkilediğinin farkında olmak önemlidir. Kişi, kendine “Bu sadece bir duygu, gerçekliği temsil etmiyor” diyerek duygularını daha objektif değerlendirebilir.

Bilişsel çarpıtmalar, insanların gerçekliği çarpıtarak olaylara daha olumsuz ve irrasyonel bir şekilde bakmalarına neden olur. Ancak, bu çarpıtmaları fark edip onlarla başa çıkmak mümkündür. Bireyler, düşünce kalıplarını sorgulayarak ve daha sağlıklı düşünceler geliştirmeye çalışarak yaşamlarını daha dengeli ve tatmin edici hale getirebilirler.

Rana FIRAT

OKB (Obsesif Kompulsif Bozukluk): Belirtiler, Nedenler ve Tedavi Yöntemleri

Günlük hayatınızı etkileyen takıntılı düşünceler ve zorlayıcı davranışlarla mücadele mi ediyorsunuz? OKB hakkında bilmeniz gereken her şey burada.

Günlük hayatınızı etkileyen takıntılı düşünceler ve zorlayıcı davranışlarla mücadele mi ediyorsunuz? OKB hakkında bilmeniz gereken her şey burada.

Ayşe’nin Hikayesi: OKB’nin Günlük Yaşama Etkisi

Güneşli bir pazar sabahı, Ayşe evden çıkmaya hazırlanıyordu. Anahtarlarını aldı, çantasını omzuna astı ve kapıya yöneldi. Tam çıkacakken, içini bir endişe kapladı: “Ocağı kapattım mı acaba?” Mutfağa gidip kontrol etti, ocak kapalıydı. Rahatladı ve tekrar kapıya yöneldi. Ancak birkaç adım sonra yine durdu: “Ya gerçekten kapatmadıysam?” Tekrar mutfağa gitti, ocağı kontrol etti. Bu sefer düğmeleri tek tek çevirip kapalı olduklarından emin oldu.

Ayşe kapıya geldiğinde yine duraksadı. İçindeki ses “Bir kez daha kontrol et” diyordu. İstemeyerek de olsa üçüncü kez mutfağa gitti. Bu kez sadece gözle bakmakla yetinmedi, elini ocağın üzerine koyup soğuk olduğundan emin oldu. Nihayet evden çıkabildi ama içi hala rahatsızdı. Sokağın başına geldiğinde dayanamayıp geri döndü ve dördüncü kez ocağı kontrol etti.

Eğer siz de Ayşe gibi sürekli bir şeyleri kontrol etme dürtüsü hissediyor, mantıksız olduğunu bilseniz de bazı düşüncelerden kurtulamıyor ve bu durumun günlük hayatınızı etkilediğini düşünüyorsanız, Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) yaşıyor olabilirsiniz. İşte OKB’nin belirtileri, nedenleri ve tedavileri:

OKB’nin Belirtileri

1. Obsesyonlar (Takıntılı Düşünceler):

  • Kirlenme veya mikrop kapma korkusu
  • Eşyaların belirli bir düzende olması gerektiği düşüncesi
  • Zarar verme korkusu (kendine veya başkalarına)
  • Cinsel veya dini içerikli rahatsız edici düşünceler
  • Simetri takıntısı

2. Kompulsiyonlar (Zorlayıcı Davranışlar):

  • Aşırı el yıkama veya temizlik yapma
  • Sürekli kontrol etme (kapıların kilitli olup olmadığı, ocağın kapalı olup olmadığı gibi)
  • Belirli sayıları veya kelimeleri tekrarlama
  • Eşyaları sürekli düzenleme veya hizalama
  • Sürekli onay veya güvence arama ihtiyacı

OKB’nin Nedenleri

1. Biyolojik Faktörler:

  • Beyin kimyasındaki dengesizlikler (özellikle serotonin seviyelerindeki düşüklük)
  • Beynin belirli bölgelerindeki anormallikler

2. Genetik Faktörler:

OKB’nin ailede görülme sıklığı yüksektir, bu da genetik bir bağlantı olduğunu düşündürür

3. Çevresel Faktörler:

  • Stresli yaşam olayları
  • Travmatik deneyimler
  • Aşırı koruyucu veya eleştirel bir aile ortamı

4. Öğrenme ve Bilişsel Faktörler:

  • Yanlış düşünce kalıpları
  • Mükemmeliyetçilik
  • Aşırı sorumluluk duygusu

OKB’nin Tedavileri

1. Psikoterapi:

  • Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): OKB tedavisinde en etkili psikoterapi yöntemidir. Hastanın düşünce ve davranış kalıplarını değiştirmeye odaklanır.
  • Maruz Bırakma ve Tepki Önleme Terapisi: Bu yöntemde hasta, korktuğu durumla yüzleştirilir ve kompulsif davranışı gerçekleştirmesi engellenir.

2. İlaç Tedavisi:

  • Seçici Serotonin Geri Alım İnhibitörleri (SSRI): Fluoksetin, sertralin, paroksetin gibi antidepresanlar OKB tedavisinde sıkça kullanılır.
  • Klomipramin: Trisiklik bir antidepresan olan bu ilaç, OKB tedavisinde etkili olabilir.

3. Beyin Stimülasyonu Teknikleri:

  • Transkraniyal Manyetik Stimülasyon (TMS): İlaç tedavisine dirençli vakalarda kullanılabilir.
  • Derin Beyin Stimülasyonu: Çok şiddetli ve tedaviye dirençli vakalarda son çare olarak düşünülebilir.

4. Yaşam Tarzı Değişiklikleri:

  • Düzenli egzersiz
  • Stres yönetimi teknikleri (meditasyon, yoga, derin nefes egzersizleri)
  • Sağlıklı beslenme ve yeterli uyku

5. Destek Grupları:

Benzer sorunları yaşayan kişilerle bir araya gelmek, deneyimleri paylaşmak ve başa çıkma stratejileri öğrenmek faydalı olabilir.

OKB, kişinin yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilen bir rahatsızlıktır. Ancak doğru teşhis ve uygun tedavi ile belirtiler kontrol altına alınabilir ve kişi normal bir yaşam sürdürebilir. Eğer kendinizde veya bir yakınınızda OKB belirtileri fark ederseniz, mutlaka bir ruh sağlığı uzmanına başvurun. Erken teşhis ve tedavi, OKB ile mücadelede büyük önem taşır.

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet adlı bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir tanesidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, güvenilir ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en önemli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan müsabakaları üyeler bir ücrete katlanmadan istedikleri zaman takip edebiliyor. Böylece hem heyecanlı hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol gibi popüler spor dallarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için sadece siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız yeterlidir.

Prizmabet ayrıca üyelerine bol miktarda bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te ilk üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu gibi farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve kazancınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim şartları da oldukça makul seviyededir.

Prizmabet para yatırma ve çekme işlemleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin gibi farklı yöntemlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme işlemleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa sürede hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme işlemlerinde herhangi bir komisyon veya kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı destek hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı destek ekibi sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun veya önerinizi iletebilir ve anında çözüm bulabilirsiniz. Prizmabet canlı destek ekibi profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en iyi bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için güncel giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!

Karamsar insanları anlamak: Pesimistlerin 5 belirgin özelliği!

Pesimist insanlar, her olumsuzlukta bir felaket senaryosu mu kuruyor? Karamsar düşüncelerin arkasındaki derin dinamikleri keşfedin ve bu bireylerle nasıl daha sağlıklı iletişim kurabileceğinizi öğrenin! Pesimizm, hayatı olumsuz bir perspektiften değerlendiren bir zihniyet olarak karşımıza çıkıyor; ama bu düşünce tarzının üstesinden gelmek ve onları anlamak mümkün!

Pesimizm, Latince “pes” (ayak) kelimesinden türemiş olup, kişinin hayata olumsuz bir bakış açısıyla yaklaşmasını ifade eden bir terimdir. Pesimist insanlar genellikle olayları ve durumları karamsar bir şekilde değerlendirir ve geleceğe dair umut beslemekte zorlanırlar.

Yaşadıkları deneyimlerden olumsuz sonuçlar çıkarma eğilimindedirler. Bu tür bir düşünce yapısı, hem bireyin hem de çevresindekilerin hayatını olumsuz etkileyebilir. Ancak, pesimist insanların bu bakış açısının nedenlerini anlamak, onlarla sağlıklı iletişim kurmak ve bu düşünce tarzının üstesinden gelmek mümkündür.

Pesimist İnsanların Özellikleri

Olumsuz Düşünce Kalıpları:

Pesimist bireyler, genellikle en kötü senaryoları düşünme eğilimindedirler. Başlarına kötü bir şey geleceğine inandıkları için, olumsuz sonuçlara odaklanırlar.
Beklentileri düşük olup, başarıya ulaşsalar bile kendilerini yetersiz hissederler.

Geleceğe Karşı Umutsuzluk:

Pesimist insanlar, gelecekle ilgili olumlu beklentiler besleyemezler. Çoğu zaman başarısızlık ve hayal kırıklığı beklerler.
İyi olayların dahi kısa sürede sonlanacağına inanabilirler.

Karar Vermede Zorluk:

Sürekli olumsuz sonuçları düşündükleri için karar verme süreci onlar için oldukça zorlayıcı olabilir. Yanlış bir karar vermekten çekinirler ve bu nedenle sık sık kararsız kalırlar.
“Ya bir şeyler ters giderse?” sorusu zihninde sürekli yer alır.

Eleştiriye Karşı Hassasiyet:

Pesimist insanlar, eleştirilere karşı oldukça hassas olabilirler. Eleştirileri kişisel bir saldırı olarak algılarlar ve bu durum, özgüvenlerini daha da zedeleyebilir.

Olumsuz yorumları, başarılarından daha çok dikkate alırlar.

Sosyal İlişkilerde Çekingenlik:

Karamsar düşünceler, pesimist insanların sosyal ilişkilerinde de olumsuz etkiler yaratabilir. Kendi olumsuz düşünceleri nedeniyle başkalarına güvenmekte zorlanabilirler.

Başarısızlık veya reddedilme korkusu nedeniyle yeni sosyal deneyimlere girme konusunda isteksiz olabilirler.

İyimserliği Eleştirme:

Pesimist bireyler, başkalarının pozitif yaklaşımlarını ve iyimserliğini gerçekçi bulmazlar. İyimserliği naiflik ya da yanılsama olarak değerlendirirler.

Bu durum, çevrelerindeki insanlarla ilişkilerini de olumsuz etkileyebilir.

Pesimist Bir Zihniyeti Anlamanın Önemi

Pesimist insanlar genellikle bu düşünce yapısına farkında olmadan sahip olurlar. Hayat tecrübeleri, yetiştirilme tarzları veya kişilik özellikleri, bu karamsar bakış açısının temelinde yatabilir. Pesimist bir zihin, dünyaya ve olaylara sürekli olumsuz pencereden baktığı için stres, anksiyete ve depresyon gibi ruhsal problemlerle de karşılaşabilir.

Pesimist bir yaklaşımı anlamak, bu kişilere yardım etmek adına önemlidir. Onları yargılamadan, düşüncelerini paylaşmalarına fırsat vermek ve destekleyici bir dil kullanmak, iletişimi daha sağlıklı hale getirir.

Pesimist İnsanlarla İletişim Nasıl Kurulmalı?

Pesimist bireylerle sağlıklı iletişim kurmak, onların karamsar bakış açısını yıkmaya çalışmaktan ziyade, duygularını anlamaya çalışmayı gerektirir. İşte bu süreçte etkili olabilecek bazı stratejiler:

Empati Göstermek:

Pesimist birini eleştirmek yerine, onların endişelerini anlamak ve onlara empati ile yaklaşmak, daha yapıcı bir iletişim kurmayı sağlar.

Pozitif Geribildirimler Vermek:

Sürekli olumsuz düşündükleri için, başarılarını ve olumlu yönlerini hatırlatmak onlara iyi gelecektir. Pesimist insanlar çoğu zaman başarılarını göz ardı ederler.

Çözüm Odaklı Yaklaşım:

Kişiyi problemleriyle baş başa bırakmak yerine, birlikte çözüm aramak ve pozitif bir yol haritası oluşturmak daha sağlıklı bir diyalog kurmanıza yardımcı olabilir.

İyimserlik Aşılamak:

Onların olumsuz düşüncelerini değiştirmek için baskı yapmak yerine, pozitif örnekler ve hikayelerle onları motive edebilirsiniz. Bu sayede karamsarlığın bir zorunluluk olmadığını fark edebilirler.

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet adlı bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir tanesidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, güvenilir ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en önemli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan müsabakaları üyeler bir ücrete katlanmadan istedikleri zaman takip edebiliyor. Böylece hem heyecanlı hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol gibi popüler spor dallarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için sadece siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız yeterlidir.

Prizmabet ayrıca üyelerine bol miktarda bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te ilk üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu gibi farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve kazancınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim şartları da oldukça makul seviyededir.

Prizmabet para yatırma ve çekme işlemleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin gibi farklı yöntemlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme işlemleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa sürede hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme işlemlerinde herhangi bir komisyon veya kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı destek hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı destek ekibi sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun veya önerinizi iletebilir ve anında çözüm bulabilirsiniz. Prizmabet canlı destek ekibi profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en iyi bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için güncel giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!

Bilişsel davranışçı terapi nedir?

”Kişinin duygusal tepkisi sadece doğrudan durumdan değil, durumla ilgili düşüncelerinden de etkilenir. BDT kişilerin sıkıntı yaşadıkları anlara eşlik eden düşüncelerini saptayıp, bu düşüncelerin ne kadar gerçekçi ve uygun olduğunu incelemeleri ve uygunsuz düşünceleri yerine daha gerçekçi düşünceler geliştirmelerini öğretir.”

Bilişsel davranışçı psikoterapi (BDT), bilimsel ilkelerin, psikoterapi alanına uygulanmasıyla ortaya çıkmış bir psikoterapidir. Psikoterapi ruhsal rahatsızlık veya sorunları sözel etkileşim yoluyla (görüşmelerle) çözme yöntemine verilen genel addır. BDT’nin rahatsızlıkların çözümünde kullandığı sözel ve davranışsal yöntemler de aynı şekilde bu bilimsel ilkelere ve öğrenme kuramlarına dayalıdır. BDT öncelikle kişinin güncel sorunlarına odaklanır, süre olarak daha sınırlı ve daha çok sorun çözme hedeflidir. BDT sadece başvuranların güncel sorunlarını çözmez aynı zamanda bütün yaşamları süresince sorunlarını çözmekte kullanabilecekleri özel birtakım beceriler de öğretir. Bu beceriler temelde, düşünce alanında daha gerçekçi, uygun ve yararlı düşünmeyi, davranış alanında da kişinin nasıl bir insan olmak ve nasıl bir hayat yaşamak istiyorsa ona uygun davranıp yaşamasını geliştirmeye dönüktür.

Bilişsel Davranışçı Psikoterapinin altında yatan kuram nedir?

Kişinin içinde bulunduğu çevre, yaşadığı olaylar, bu olayları algılama biçimimiz, duygusal tepkilerimiz ve davranışlarımızın birbiriyle etkileşim içinde olduğu gerçeği BDT’nin ana çıkış noktasıdır. BDT kişinin sorunuyla ilgili ve birbiriyle etkileşim içindeki bu alanlardan öncelikle düşünce ve davranışlarına odaklanır. Düşünce ve duygusal tepkilerimiz birbiriyle çok yakından ilişkilidir. Olan bitenler algı ve düşüncelerimizin süzgecinden geçerek bizi etkiler. Yani “olayları olduğu gibi değil, olduğumuz gibi görürüz”. Örneğin bu yazıyı okurken okuduklarımızı değerlendirip yorumlarız. Bu satırları okuyan ve “çok güzel, tam benim aradığım tedavi türü” diye düşünen kişi kendini mutlu, hevesli hissedecektir. “İyi gibi görünüyor, ama ben yapamam, bende işe yaramaz” şeklinde düşünen bir kişi ise kendini karamsar ve isteksiz hissedecektir. Yani kişinin duygusal tepkisi sadece doğrudan durumdan (örneğin bu yazıyı okuma) değil, durumla ilgili düşüncelerinden de etkilenir. BDT kişilerin sıkıntı yaşadıkları anlara eşlik eden düşüncelerini saptayıp, bu düşüncelerin ne kadar gerçekçi ve uygun olduğunu incelemeleri ve uygunsuz düşünceleri yerine daha gerçekçi düşünceler geliştirmelerini öğretir. Düşünceye dönük bu müdahalelerin yanı sıra BDT’de davranış alanında kişinin yaşamdaki hedeflerine daha uygun davranması, hayatını kısıtlayan kaçınma ve gereksiz güvence arama ve tedbir almaya dönük davranışlarının değiştirilmesi hedeflenir. Kişinin yaşamında sorun olan alanlara dönük sorun çözme yöntemleri ve davranış değişikliği uygulamalarıyla da birey içinde bulunduğu çevre koşullarını ve ilişkilerini değiştirmeye çalışır. Psikoterapi genellikle bilişsel (düşünce) müdahalelerle başlar ve bunu davranış alanında değişiklikler izler. Bazı durumlarda ise (depresyon-ruhsal çökkünlük) öncelik davranış alanındadır.

Kaynak: Bilişsel Davranışçı Terapi – M. Hakan Türkçapar

Terapiye gelmek ( mizahi )

Terapi almayı düşünen kişiye mizahi bir dille seslenmek istediğim için bu yazıyı yazıyorum. Alınmaca gücenmece olmasın. Yazımı okuyan kişi saygısızlık olarak algılamasın. Sadece samimi ve sıcak bir dille bu süreci anlatmak istiyorum. Sevgiler.

Selamlar!

Bak kardeşim, seninle biraz ciddi bir konu hakkında konuşmamız gerekiyor. Evet, terapi hakkında konuşuyorum! Şimdi duyduğunda korkmaya başlamana gerek yok, çünkü terapi aslında hiç de korkutucu değil. Daha çok hayatındaki bazı sıkıntıları hafifletmene ve seni daha mutlu birine dönüştürmene yardımcı olan bir süreç.

Biliyorum, “Neden terapiye gitmeliyim ki?” diye sorabilirsin. İşte sana birkaç neden: Terapi, seninle ilgilenen biriyle konuşmak demek. Kendini bir stand-up gösterisindeymiş gibi hissedebilirsin! Sıkıcı bir şekilde oturmak yerine, terapistle laflayıp gülebilirsin. Terapist, senin en komik esprilerini yapmanı beklemez elbette, ama en azından biraz rahatlamanı sağlayabilir.

Bir de şöyle düşün: Terapi, düşüncelerini paylaşabileceğin ve sana destek olabilecek biriyle tanışmak demek. Eğer terapiye gidersen, belki de şimdiye kadar hiç karşılaşmadığın bir karakterle tanışabilirsin. Kim bilir, belki terapistin biraz delidir ve seni her seansında gülmekten kırabilir!

Hadi biraz eğlenelim: Terapi, aslında bir tür mental jimnastik! Zihnin için yapılan squat’lar, push-up’lar falan… Belki de terapistin sana “Düşünce kaslarını çalıştırmanın zamanı geldi!” der ve seni düşünce spor salonuna götürür. Orada beyin jimnastiği yaparken bir yandan da mental biceps’lerini geliştirirsin!

Şaka bir yana, terapi gerçekten faydalı olabilir. Bir terapist, seni dinleyip anlamaya çalışır ve senin içindeki gücü ortaya çıkarman için sana yardımcı olur. Düşüncelerini daha iyi anlamana ve sorunlarını daha etkili bir şekilde çözmeni sağlar.

Yani dostum, terapiye gitmek sana birçok fayda sağlayabilir. Birlikte gülebilir, düşüncelerini paylaşabilir ve içsel spor yapabilirsin. Kendi terapi serüvenine atılmak için cesaretini topla ve bir terapistle konuşmaya başla. Emin ol, sonunda “Bu terapi işi hiç de fena değilmiş!” diyeceksin.

Haydi, seni destekliyorum ve terapiye gitmeni cesaretle tavsiye ediyorum. İyi şanslar ve komik terapi seansları dilerim!

Gülerek senin yanında olan,

Psikolojik Danışman Furkan Bayram

YALNIZ KALMAK RUH SIHHATİ İÇİN NE KADAR DEĞERLİ? #Trbet #Trendbet #Truvabet #prizmabet

Tek başına vakit geçirmek, kendinize odaklamanıza fırsat tanır.

İnsanlar ekseriyetle toplumsal varlıklardır ve araştırmalar, toplumsal kontakların duygusal ve fizikî sıhhat için hayati değer taşıdığını göstermektedir. Fakat bazen özel vakit olarak isimlendirilen yalnız vakit da yalnızca kendinizle vakit geçirmek açısından yararlıdır ve zihinsel sıhhat açısından olumlu bir rol oynar.

Diğer insanların etrafınızda olması ödülleriyle birlikte gelir, lakin birebir vakitte gerilim yaratır. İnsanların ne düşündüğü hakkında endişeleniyor olabilir yahut reddedilmekten kaçınmak ve başkalarına ahenk sağlamak için davranışlarınızı değiştirebilirsiniz. Bu, zorlukların kimileri yalnız vaktin neden bu kadar kıymetli olabileceğini gösterir.

Yalnız vaktin faydaları
Kendinize ayırdığınız vakit, toplumsal baskılardan kurtulma ve kendi fikirlerinize, hislerinize ve tecrübelerinize odaklanma fırsatı verir. Yalnız vakit bulmak ayrıyeten birçok değerli yarar sağlayabilir. Bunların kimileri şunları içerir:

● Şahsî keşfin geliştirilmesi
● Yaratıcılığın artması
● Daha fazla toplumsal enerji

● Şahsî keşfin geliştirilmesi
Kendi benliğinizle rahat hissetmek, müdahale olmadan nitekim kendi tutkularınızı keşfetme vakti ve özgürlüğü sağlayabilir. Yeni şeyler denemek, sizi büyüleyen mevzuları araştırmak, bilgi edinmek ve hatta kendinizi söz etmenin yeni metotlarını uygulamak için bir yol olabilir.

Kendinize yalnız vakit vermek, öteki insanların uygulayabileceği baskı ve yargılamalar olmadan bu şeyleri keşfetmenize imkan tanır. Kendine vakit ayırmak, büyüme ve ferdî gelişim için hayati değer taşır. Oburlarının gereksinimleri, ilgi alanları ve fikirleriyle ilgilenmek yerine, yalnız vakit sizi kendinize odaklanmaya yönlendirir.

● Yaratıcılığın artması
Yalnız vakit, zihninizin dolaşmasına ve yaratıcılığınızı güçlendirmenize fırsat tanır. Diğerleriyle ilgilenme yahut etkileşim kurma muhtaçlığı olmadan, dış tesirlere aldırış etmeden kendi iç dünyanıza odaklanabilirsiniz.

Aslında araştırmalar, yalnız kalmanın beyinde yaratıcı süreci beslemeye yardımcı olabilecek değişikliklere yol açabileceğini göstermektedir. Bir çalışma, vakit zaman kasıtlı olarak çekilerek yalnız vakit geçirme eğiliminde olan insanların birebir vakitte son derece yaratıcı beşerler olduğunu bulmuştur.

● Daha fazla toplumsal enerji

Yalnız yaşamanın çoklukla olumsuz bir imajı vardır. Fakat, araştırmacılar yalnız yaşayan insanların, başkalarıyla birlikte yaşayan insanlardan daha varlıklı toplumsal hayatlara ve daha fazla toplumsal güce sahip olabileceğini bulmuşlardır.

Yalnız kalmak neden her vakit kolay olmayabilir?
Birçok insan için yalnız vakit, çeşitli nedenlerle zorlayıcı olabilir. Bir araştırma, birçok insanın kendi niyetleriyle yalnız kalmak yerine kendilerine acı veren elektrik şokları vermeyi tercih edebileceğini bulmuştur.

İnsanların yalnız kalmakta zorlanabilecekleri kimi nedenler şunları içerebilir:

Yalnız kalmaya karşı deneyimsizlik: Birtakım beşerler, öbür insanların etrafında bulunmaya o kadar alışkın oldukları için kendilerine vakit ayırmakla ilgili tecrübesiz olabilirler. Toplumsal ikazın ansızın kesilmesi onları soyutlanmış yahut kopuk hissettirebilir.

Tehdit edici niyetler ve hisler: Diğer durumlarda, yalnız kalmak ve içe dönmek sıkıntı yahut hatta acı verici olabilir. Beşerler, bu iç müşahedesi külfet verici bulabilir yahut kendilerini fikir karışıklığı ve tasa içinde bulabilirler.

Sosyal damgalama: Yalnız kalmak hakkında olumsuz tavırlarla karşılaşan yahut yalnızlığı anti-sosyal davranış yahut toplumsal reddetme biçimi olarak görenler için, yalnızlık acı verici bir cezaya misal ve toplumsal damgalama, yalnız kalmayla ilgili hissettikleri hisleri şekillendirmede rol oynayabilir.

Bir araştırma, insanların çoklukla yalnız yapacakları şeylerden kaçındığını bulmuştur. Bu cins bulgular, yalnız olma konusunda bir utanç hissinin insanların bu tıp aktiflikleri keyifle yapmalarını etkilediğini göstermektedir.

Kişiliğinizin, yalnız kalma gereksiniminizi ve bu durumun size sağlayacağı yararları belirlemede tesirli olduğunu unutmamak değerlidir. Örneğin, dışadönük şahıslar toplumsal tecrübelerden güç alır, bu yüzden yalnızlık onlar için daha güç olabilir. Öte yandan içedönük şahıslar yalnız kalmaktan güç kazanırlar.

Ancak yalnızca dışadönük biri olduğunuz için kendinize vakit ayırmaktan keyif almayacağınızı düşünmeyin. Bir çalışma, içedönüklerin ve dışadönüklerin yalnızlıktan aldıkları keyif ölçüsünde aslında bir fark olmadığı ortaya çıkmıştır. Tanınan inancın tersine, içedönükler dışadönüklerden daha çok yalnızlık keyfi almamışlardır. Kişilik tipiniz ne olursa olsun, bazen kendinize kaliteli vakit ayırmanızın yararlı olabileceği durumlar olabilir.

Tek başına vakit geçirmek ile yalnızlık ortasındaki fark
Yalnızlığın yüksek tansiyon, süratli bilişsel gerileme, toplumsal tasa ve Alzheimer hastalığı riskinin artması üzere önemli sıhhat sonuçlarıyla alakalı olduğu birçok delil bulunmaktadır. Yalnızlık, depresyon, anksiyete, obezite, yüksek tansiyon ve erken mevt riski üzere çeşitli olumsuz sıhhat sonuçlarıyla bağlıdır. Lakin tek başına vakit geçirmek, yalnızlıkla tıpkı şey değildir. Yalnızlık, izolasyonla bağlı olumsuz hislerle belirlenirken; tek başına vakit, özgürlük, ilham ve yenilenme bulmak için yalnız kalmayı içerir.

Yalnız vakitlere gereksiniminiz olduğunuza dair işaretler
Başkalarından biraz uzak kalmaya gereksiniminiz olduğunu gösteren işaretleri her vakit kolay kolay tanımlamak mümkün olmayabilir. İşaretlerden kimileri şunlardır:

Kısa vadeli öfkeli hissetme
Bazı küçük şeylere bile kolaylıkla tahammülsüz olma
Diğer beşerlerle birlikte yapmak istediğin şeylere ilgi kaybetme
Bunalıp çok uyarılmış hissetme
Odaklanmada zahmet çekme
Öbür beşerlerle vakit geçirmek konusunda korkulu hissetme

İyi haber şu ki, şayet bu işaretlerden rastgele biriyle gayret ediyorsanız, biraz yalnız vakit değerli bir tesire sahip olabilir. Bir araştırmada, yaklaşık olarak vaktinin %11’ini yalnız geçirdiğini belirten beşerler, sonraki güçlü toplumsal tecrübelerinde daha az olumsuz hissettiler.


Yalnız vakit geçirmenin yolları

Eğer yalnız vakit geçirmeyi düşünüyorsanız, zihinsel sıhhatinize yararlı olacak formda yapmanız kıymetlidir. Yalnızlık, istekli olduğunda yararlıdır. Ayrıyeten, istediğiniz vakit toplumsal dünyanıza dönebileceğinizi hissetmeniz kıymetlidir.

Bir vakit seçin: Yalnız vakit geçirmek istediğiniz vakti belirleyin. Bu vakti planınıza dahil edin ve öbür insanların bu vakit diliminde sizi rahatsız etmemelerini sağlayın.

Sosyal medyayı kapatın: Sosyal karşılaştırmalar yapmaya neden olan bilhassa dikkat dağıtıcı olan şeylerden kaçının. Odaklanmanız, kendi niyetlerinize ve ilgi alanlarınıza yönelik olmalıdır; öbür insanların yaptıklarıyla ilgili değil.

Plan yapın: Herkes yalnız vakit geçirme konusunda rahat değildir, bu nedenle ne yapmak istediğinizi planlamanız size yardımcı olabilir. Bu, biraz rahatlama vakti, favori bir hobinin keşfi yahut bir kitap okuma üzere şeyleri içerebilir.

Yürüyüş yapın:
Araştırmalar, dışarıda bulunmanın sıhhat üzerinde olumlu bir tesiri olduğunu bulmuştur. Şayet çok fazla toplumsal etkileşimle sıkışmış ve bastırılmış hissediyorsanız, farklı bir görünüm eşliğinde yalnız başınıza biraz dışarıda vakit geçirmek önemli bir tesir yaratabilir.

Kendinize vakit ayırıp yapmak istediğiniz şeyleri düşünün, akabinde bunları yalnız yapmaya başlayın.

Sağlıklı ölçüde yalnız vakit ne kadar olmalı?
Her insanın yalnız kalmak ve toplumsal vakit geçirmek için farklı gereksinimleri vardır. Kimilerine makûs bir ruh hali düzeltmek için yalnızca birkaç dakika gerektirebilirken, başkaları daha uzun yalnız vakit dilimlerine muhtaçlık duyabilir. Kendi eşsiz gereksinimlerinize uygun bir istikrar bulmaya çalışın.

Başkalarının yalnız vaktinize hürmet göstermesi
Yalnız kalmak için vakit ayırmak her vakit kolay değildir. Etrafınızdaki beşerler farklı toplumsal gereksinimlere sahip olabilir ve yalnız kalma gereksiniminizi anlamayabilirler. Aile sorumlulukları ve çocuk bakımı üzere nedenler de kendinize vakit ayırmayı zorlaştırabilir.

İhtiyacınız olan vakti elde etmek için atabileceğiniz birtakım adımlar şunlardır:

Açık olun: Etrafınızdaki insanlara, oda arkadaşlarınızdan aile üyelerine yahut partnerinize, yalnız vaktinize gereksiniminiz olduğunu söyleyin.

Belirgin olun: İnsanlara ne manaya geldiğini söyleyin. Örneğin, bir kitap okumak, bir televizyon programı izlemek yahut bir podcast dinlemek için kesintisiz makul bir mühlete gereksiniminiz olduğunu söyleyebilirsiniz.

Karşılık verin:
İnsanlar size yalnız vaktinizi sağlamak için adımlar atacaklarsa, birebir kanıyı göstermeniz kıymetlidir. Kendilerine biraz vakit ayırdıklarında sorumlulukları üstlenmeyi teklif edin.

Esnek olun: Yalnız vaktinizi bulmaya çalışırken, yalnız yaşamıyorsanız yahut başka beşerlerle yakın bir alanda yaşıyorsanız; esnek olmanız ve kendinize vakit ayırmak için fırsatlar aramanız gerekebilir. Sabahları erken kalkıp konuttaki başka beşerler uyanmadan evvel huzurlu bir vakit geçirmek üzere seçenekleri deneyin. Bu bir seçenek değilse, dışarıda yürümek yahut öteki aile üyelerinin çocukları izlemesine yahut konut işlerini yapmasına müsaade verirken bir mola vermek üzere şeyler yararlı olabilir.

Yalnız kalma korkusunu yenmek için ipuçları
Yalnız kalmak fikrinin sizi yalnız hissettireceğinden korkuyorsanız, araştırmalar yalnız geçirilen vakti yalnızlık yerine kendine vakit ayırma olarak yine yapılandırmanın yararlı olabileceğini öne sürüyor.

Tek başına kalmak bazen yalnızlıkla karıştırılır, lakin açıkça görülmektedir ki vakit zaman kendinize vakit ayırmak, zihinsel sıhhat ve refah için kıymetlidir. Kendinize odaklanabileceğiniz küçük bir yalnız vakit kesimiyle başlamayı deneyin, böylelikle kendi benliğinizi sevmeyi daha uygun başarabilirsiniz. Kendinizi yenilenmiş ve toplumsal etrafınıza geri döndüğünüzde ilham dolu hissettiğinizi fark edebilirsiniz.

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet isimli bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir adedidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, muteber ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en kıymetli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan karşılaşmaları üyeler bir fiyata katlanmadan istedikleri vakit takip edebiliyor. Böylelikle hem heyecanlı hem de çıkarlı bir bahis tecrübesi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol üzere tanınan spor kollarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için yalnızca siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız kafidir.

Prizmabet ayrıyeten üyelerine bol ölçüde bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te birinci üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu üzere farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve karınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim koşulları da hayli makul düzeydedir.

Prizmabet para yatırma ve çekme süreçleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin üzere farklı prosedürlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme süreçleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa müddette hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme süreçlerinde rastgele bir komite yahut kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı dayanak hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı takviye takımı sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun yahut teklifinizi iletebilir ve anında tahlil bulabilirsiniz. Prizmabet canlı dayanak takımı profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en düzgün bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de yararlı bir bahis tecrübesi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için şimdiki giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!