Vücut yorgunlukları, kırgınlıklar, kas ağrıları… Emin olun tek sebebi bunlar değil!
Gelin, spora neden başlayamadığınıza bakalım.
Ağrıyan kaslar ve yorulan kemikler, spora ara verdikten sonra tekrar başlayamamanızın sebepleri arasındadır.
Örneğin koşu gibi egzersizler yapmak, vücudun glikojen ve yağ stoğunu önemli miktarda kullanırken sprint ve halter gibi yüksek yoğunluklu egzersizler de aynı şekilde glikojene bağımlıdır.
Bu sebeple glikojen rezervleri, yoğun, uzun ve art arda gelen egzersizlerden sonra tükenir. Glikojen rezervlerini yeniden oluşturmak ise yavaş bir süreçtir ve bu maddenin tükenmesi, kas yorgunluğu ile ilişkilidir.
Yani vücutta glikojen rezervlerinin tükenmesi ve ardından gelen kas yorgunluğu, spora yeniden başlamanız için gerekli olan gücü kendinizde hissetmemenize sebep olabilir.
Ayrıca egzersiz sırasında bazı kas proteinleri, üzerlerine binen glikojen ve yağ sebebiyle parçalanır.
Bu hasar, spor seansı bittikten sonra saatlerce hatta günlerce devam edebilir. Protein ve amino asit takviyeleri kas proteinlerinin yeniden toparlanmasına katkı sağlasa da kasların tamamen yeniden güçlenmesi zaman alır.
Yine ayak bileği, dirsek ve diz gibi biyomekanik stresin büyük kısmını alan eklemlerin, fiziksel strese uyum sağlaması ve önceki hasarlardan onarılması için zamana ihtiyacı vardır. Bu durum, stres kırıklarına sebep olabilir.
Tüm bunların yanı sıra düzenli spor yapmak, zihinsel bir çaba gerektirir. Çünkü her harekete her yeni gün konsantre olmalı ve bir rutini takip etmek gerekir. Zihin yorgunluğu da spora bir türlü yeniden başlayamamanızın sebepleri arasındadır.
Özetle ertelenen egzersizlerin arkasında; kas yorgunluğu, kas proteinlerini parçalanması, glikojen rezervlerinin tükenmesi ve zihinsel yorgunluk vardır. Ancak tüm bunların üstesinden gelmeye çalışarak spor rutininize devam etmek, alacağınız en doğru karar olacaktır.