Bir Coca Cola çalışanı olan Joya Williams’ın her şeyi Pepsi’ye anlatmak istemesiyle başladı. Sebebi ise iş yerinde ona “kötü” davranıldığıydı.
Eline geçen bu bilgileri bir “fırsat” olarak değil, adil bir rekabet yönetimi olarak değerlendiren Pepsi, bakın ne yaptı!
Coca Cola’da çalışan Joya Williams, global pazarlama başkanının idari asistanıydı.
Ta ki 2006’da dünyayı sallayacak o olay yaşanana kadar. Tüm hassas ve gizli e-postalara, belgelere ve piyasaya bile sürülmemiş ürünlere erişimi olan Williams, şirketin gizli belgelerini PepsiCo’ya satmaya çalışmıştı. Sebebi ise şirkette kötü muamele gördüğüydü.
Williams, suç geçmişi olan Edmund Duhaney ve aracı olarak görevlendirdikleri Ibrahim Dimson ile iş birliği yapmıştı. Dimson, kendisini Coca-Cola’nın üst düzey yöneticisi gibi tanıtarak Pepsi’nin bir yöneticisine gizli belgeleri sattığını iddia eden bir mektup gönderdi.
Rakibinden mektup alan PepsiCo, şaşkınlık içinde olayı anlamaya çalıştı.
“Dirk” lakabıyla gönderilen bu mektupta, Coca Cola’nın çok gizli bilgilerinin paylaşılabileceği söyleniyordu. PepsiCo, bu durumu hemen rakibi Coca Cola’ya bildirdi ve şirket, çok geçmeden FBI ile bir iş birliği yaparak olayı çözmeye başladı.
İki hafta sonrasında Williams, Dimson Jerry adında bir PepsiCo çalışanı tarafından yanıt almıştı. Mektupta, bu bilgilerin paylaşılabilir olduğuna dair kanıt istemişti. Çok gecikmeden kanıt da geldi, 14 sayfalık, içinde Coca Cola’nın gizli bilgileri bulunan belgeleri faksladı ve banka hesabına 5 bin dolarlık bir para istedi.
Piyasaya sürülmemiş ürünlerin bilgilerini de göndermişti.
Bir şirket için oldukça tehlikeli olan bu olay, giderek büyümüştü. Bir çanta dolusu özel tariflerle dolu şişeyi Jerry’e teslim eden Williams, milyon dolarlık anlaşmalar yapıyordu. Fakat atladığı bir şey vardı, Jerry aslında PepsiCo çalışanı değil, FBI özel ajanıydı.
Coca Cola, Pepsi’nin kendisine ulaştırdığı bilgilerin hemen ardından FBI ile bu işi yürütmeye karar verdiği için ajan sayesinde alınan bilgiler, kim tarafından çalındığı kısa bir süre içinde öğrenildi.
5 Temmuz 2006’da bu üçlü, dolandırıcılık ve ticari sırları yasadışı yollarla ele geçirmek suçundan tutuklandı. Coca Cola, yaptığı açıklamada, bu dolandırıcıların satmaya çalıştığı “üretim bilgilerinin” hâlâ güvende olduğunu söylemişti.
Coca Cola’yı arayıp haber vererek büyük saygı toplayan Pepsi sözcüsü Mark Dollins’in ise olaydan sonra yaptığı şu açıklama hafızalara kazındı: “Her sorumlu grubun yapacağını yaptık. Rekabet çetin olabilir, ancak her zaman adil ve meşru olmalı.”