Geleceğin Umudu “Gençler” #Ultrabet

Bu yazımda gençlerimizi kaleme almak istedim. Gerekli değer ve önemin verilmediği, tüm yaptıkları eleştirilen, yadırganan ama buna rağmen özgüvenleri ile takdiri hak eden gençlerimize… Geleneksel bir yapıya sahip bir ülkede olduğumuz için …

Bu yazımda gençlerimizi kaleme almak istedim. Gerekli değer ve önemin verilmediği, tüm yaptıkları eleştirilen, yadırganan ama buna rağmen özgüvenleri ile takdiri hak eden gençlerimize…

Geleneksel bir yapıya sahip bir ülkede olduğumuz için gençlerimizin bazen özgüvenli oluşları, kendilerini savunmaları, haksızlıklar karşısında susmayıp, boyun eğmeyip haklarını savunmaları saygısızlıkla nitelendirilebiliyor. Aslında olması gerekeni yapıyorlar. Bir insan hayata geldiği andan itibaren bir bireydir. Bebeklik döneminde bakıma muhtaç olan birey, büyüdükçe kendi ihtiyaçlarını karşılayabildiği gibi, kendi düşüncelerini ve haklarını da savunma hakkı vardır. Bunu yapmaları onları saygısız yapmaz!

Ne kadar öyle görünmüyor gibi olsa da günümüzde, gençlerin hayatımızdaki yeri ve önemi oldukça büyük.

Gençler, toplumun geleceğini şekillendirecek, liderlerimizi ve karar alıcılarımızı oluşturacak kişilerdir. Bu nedenle, bilinçli gençliğin önemi de oldukça büyük. Bilinçli gençlik, kendini ve çevresini tanıyan, dünya görüşüne sahip, eleştirel düşünen, özgüvenli, sosyal sorumluluk sahibi gençlerdir. Bu gençler, toplumun sorunlarına karşı duyarlı, çözüm üreten, yenilikçi ve etkili insanlardır. Bilinçli gençlik, bireysel başarıların yanı sıra toplumsal başarılara da katkıda bulunur. Toplumsal sorunlara karşı duyarlı olan gençler, toplumsal barışa katkı sağlayarak, daha adil ve demokratik bir toplum yaratırlar.

Ayrıca, yenilikçi ve etkili fikirleriyle, toplumun gelişimine katkıda bulunurlar. Özellikle son zamanlarda yapılan programlarda gençlere mikrofon verilmesi ve onlara söz hakkı ile eleştirilerine fırsat veren birtakım programları izlerken mutlu oluyorum. Çok değil daha birkaç gün önce yayınlanan programda yaşananları hayretler içerisinde izledim. Gençlerin bilinçli soruları karşısında mantıklı ve tutarlı bir cevap veremediği için sinirlenip gençleri azarlayan ‘sözde’ yönetimde yer almak isteyen insan… Bu agresif tavırlar ve sert çıkışlar ile başta gençlerin olmak üzere insanların da üzerinde bırakılan olumsuz etkiler ile nasıl insanların kendilerine güvenmelerini bekliyorlar anlayamıyorum doğrusu… (Derin mevzular)

Neyse ki yeni nesil, ya da Z kuşağı diye nitelendirilen gençlik bilinçli, sorgulayıcı ve cesur.

İnsanların konuşma ve sorgulama özgürlüklerini, seçme özgürlüklerini cesurca dile getirebilme haklarını sağlayan bu programlarla daha fazla karşılaşabilme ümidiyle… Burada Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Gençler! Cesaretimizi takviye ve idame eden sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık ve medeniyetin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli timsali olacaksınız. Yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz.’ Yeni nesil sizlerin eseri olacaktır” sözü ile gençlere olan güvenini vurgulamak isterim.

Gençlerin hayatları, teknolojinin hızlı gelişimi, değişen toplumsal normlar ve hızla değişen iş piyasası gibi faktörlerle oldukça karmaşık hale gelmiştir. Gençler, bir yandan okulda başarılı olmaya çalışırken diğer yandan gelecekteki mesleklerini belirlemek, sosyal hayatlarını sürdürmek, kendilerini geliştirmek ve dünya sorunlarına duyarlı olmak gibi pek çok şeyle uğraşmak zorundadırlar. Bu nedenle, gençlerin kendilerini ve dünyayı anlamaları için bilinçli olmaları gereklidir.

Bilinçli gençliğin yetişmesi için, toplumun her kesiminde çaba göstermek gerekiyor. Eğitim sistemi, aileler, sivil toplum kuruluşları ve devlet kurumları bu konuda önemli bir rol oynuyor. Eğitim sistemi, gençlere bilgi ve beceri kazandırmakla birlikte, onların dünya görüşlerini ve sosyal sorumluluklarını da geliştirmelidir. Sivil toplum kuruluşları ve devlet kurumları ise, gençlerin toplumsal sorunlara duyarlılıklarını artırarak, onların aktif katılımını sağlayabilirler. Ayrıca, bilinçli gençler olmak için dünya sorunlarına da duyarlı olmalıyız. İklim değişikliği, ırkçılık, yoksulluk ve diğer pek çok sorun, bugünün dünyasında devam eden birçok zorluklardan sadece birkaçıdır. Gençler, bu sorunları anlamalı ve etkilerini en aza indirmek için ne yapabileceklerini araştırmalıdırlar. Gönüllü çalışmalar ve sosyal medya kampanyaları gibi faaliyetler, gençlerin farkındalıklarını artırmalarına ve bir değişim yaratmalarına yardımcı olabilir. Bilinçli olmak, yalnızca bireysel bir çaba değildir. Aynı zamanda, toplumda ve okullarda bilinçli düşüncelerin ve davranışların teşvik edilmesi de önemlidir. Okullar, öğrencilerin bilinçli düşünmeleri ve öğrenmeleri için uygun bir ortam sağlayabilirler. 

Fakat en önemlisi temelden yani ailede alınan değerler ve eğitimler. Ailelerin, çocukların sağlıklı bir gelişimini desteklemek için birçok görevi vardır. Bu görevler, çocukların fiziksel, zihinsel, duygusal ve sosyal ihtiyaçlarını karşılamak ve onların özgüvenlerini ve kişiliklerini geliştirmek için tasarlanmıştır. Ayrıca, aileler, çocukların sağlıklı bir bağlanma geliştirmelerine yardımcı olmak ve olumlu bir aile ortamı yaratmak için de görevlerini yerine getirmelidirler. Psikolojik açıdan değerlendirdiğimizde, aile üyelerinin rol ve görevleri, çocukların duygusal gelişimini etkileyebilir.

Örneğin, aileler, çocuklarının duygusal ihtiyaçlarını karşılamak için düzenli olarak ilgi göstermeli ve onları dinlemelidirler. Ayrıca, çocukların duygusal ifade becerilerini geliştirmelerine yardımcı olmak için de bir ortam yaratılmalıdır. Aileler, çocukların duygularını ifade etmelerine ve olumlu bir özgüven geliştirmelerine yardımcı olmalıdır. Ailelerin bir diğer görevi de çocukların sosyal becerilerini geliştirmelerine yardımcı olmaktır. Bu, çocukların okulda ve sosyal ortamlarda kendilerini rahat hissetmelerine yardımcı olabilir. Aynı zamanda aileler, olumlu ilişkiler kurmaları için de örnek oluşturmalıdırlar.

Bilinçli gençlik, kendimizi ve geleceğimizi yönlendirmek için önemlidir. Kendimizi anlamak, dünya hakkında bilgi sahibi olmak, sorunlara duyarlı olmak ve çözüm odaklı düşünmek, gençlerin başarılı olmalarına ve toplumda bir değişim yaratmalarına yardımcı olur. Her birimiz, bilinçli olmak için küçük adımlar atarak, dünya için daha iyi bir yer oluşturabiliriz.

Sevgiler…

Instagram

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio’nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

Juventus’un puan silme cezası kaldırıldı #Wettenbet #Winxbet #Wonodds #Wsbets #Yorkbet #prizmabet

İtalya Birinci Futbol Ligi Serie A ekiplerinden Juventus a mali usulsüzlük soruşturmasına karıştığı gerekçesiyle İtalya Futbol Federasyonu tarafından FIGC verilen 15 puan silm

İtalya Birinci Futbol Ligi (Serie A) gruplarından Juventus’a mali usulsüzlük soruşturmasına karıştığı gerekçesiyle İtalya Futbol Federasyonu tarafından (FIGC) verilen 15 puan silme cezasının kaldırıldığı bildirildi.
İtalya Ulusal Olimpiyat Komitesi (CONI) Tahkim Heyeti, siyah-beyazlı kulübe ocak ayında verilen 15 puan silme cezası ve kulüp yöneticilerine verilen hak mahrumiyetlerine yönelik itirazları görüştü. Juventus, cezanın iptalini istedi.
İtalyan ANSA ajansının haberine nazaran, CONI Tahkim Şurası, Juventus’a verilen 15 puan silme cezasına itirazını kabul ederek cezayı iptal etti ve belgeyi tekrar değerlendirmesi için federasyona gönderme kararı aldı.
Tahkim Konseyi, mali usulsüzlük soruşturmasında ismi geçen ve hak mahrumiyeti cezası alan eski lider Andrea Agnelli, eski sportif yönetici Fabio Paratici ile yönetici Federico Cherubini’nin cezalarına yönelik itirazları reddederken, eski lider yardımcısı Pavel Nedved, eski yöneticiler Paolo Garimberti ve Enrico Vellano’nun itirazlarını ise kabul etti.
CONI’nin Juventus’un itirazını haklı bularak cezayı kaldırması sonrasında, Serie A’nın resmi sitesindeki puan durumu da güncellendi.
Buna nazaran, puan silme cezası sebebiyle 44 puanla 8. sırada olan Juventus, 15 puanın iade edilmesiyle 59 puanla 3. sıraya çıktı.
Juventus’un başını ağrıtan “Prisma” soruşturması
Torino Cumhuriyet Başsavcılığının mayıs 2021’de başlattığı ve Juventus’un 2019-2020 ve 2020-2021 periyodu mali hesaplarının incelendiği “Prisma” isimli soruşturma çerçevesinde, kasım 2021’de ve mart 2022’de kulübün Torino, Milano ve Roma kentlerindeki ofislerinde aramalar yapıldı.
Siyah-beyazlı kulüpte kelam konusu periyotta yer alan yöneticiler ile futbolcular Paulo Dybala, Alex Sandro ve Federico Bernardeschi de savcılık tarafından soruşturma çerçevesinde bilgilerine başvurulmak üzere tabire çağrıldı.
Soruşturmayı yürüten savcıların, kulübün 2019-2021 periyodu mali hesaplarında bilhassa futbolcu transferleri ve maaşlarında, haksız çıkar, eksik ya da yanlış beyan üzere mali usulsüzlükler tespit ettiği belirtildi.
Başsavcılığın, soruşturmasını ekim 2022’de tamamlamasına ek olarak, bu sürece dair tespit edilen eksikliklerin, kulüp idaresini istifaya götürdüğü, Andrea Agnelli ve idaresinin kulübün çıkarlarını korumak için istifa kararı aldığı basına yansıdı.
Juventus Lider Agnelli, lider yardımcısı Pavel Nedved, icra şurası lideri Maurizio Arrivabene başta olmak üzere bütün idare konseyi, 28 Kasım 2022’de istifa etti.
Exor Holding, Agnelli’den boşalan kulüp başkanlığına muhasebeci Gianluca Ferrero’yu getirdi.
UEFA da 1 Aralık 2022’de muhtemel finansal fair-play ve kulüp lisans kurallarının ihlali gerekçesiyle Juventus hakkında soruşturma kararı aldı.
Torino Cumhuriyet Savcılığının soruşturmasının derinleşmesi sebebiyle İtalya Futbol Federasyonu (FIGC) da sportif açıdan daha evvel mayıs 2022’de kapattığı haksız sermaye karı ve transfer kıymetlerini farklı göstermeye yönelik soruşturmasını, Juventus ile 8 kulüp için 22 Aralık 2022’de tekrar başlattı.
FIGC Spor Hakimi, soruşturma sonucunda 20 Ocak’ta 8 kulübü aklarken, Juventus’a 15 puan silme cezası verdi. Halihazırda Tottenham Hotspur’da misyon yapan Juventus’un eski sportif yöneticisi Fabio Paratici 30 ay, eski lider Andrea Agnelli 24 ay, eski yöneticilerden Maurizio Arrivabene 24 ay, Pavel Nedved 8 ay hak mahrumiyeti cezası aldı.
Bu ortada FIGC Spor Hakimliği, 30 Ocak’ta açıkladığı gerekçeli kararında, siyah-beyazlı kulübün sportif açıdan disiplin cürmü işlediğini, sporun düzenleyici kurallarını uzun biçimde ve tekrar eden biçimlerde ihlal ettiğini belirtti.