son dönemi yaşıyor çünkü.
Ve bunlar bizi bugüne taşıdı.
Türkiye’nin bütün Güney sınırlarını kapladı.
değildir, olamaz.
Batı’dan
“Büyük Harita Parçalanması” tehdidi Türkiye’ye yöneldi Suriye’ye müdahale PKK/YPG sınırlarını da aşmak zorunda… Coğrafyamız; Birinci Dünya Savaşı’nın yol açtığı büyük çöküşten sonra, hiç bir zaman böyle bir “harita parçalanması” tehdidi ile yüz yüze kalmadı. Batı’nın en zayıf olduğu dönemde en ağır saldırıların başlatılması nasıl algılanabilir? Bugün; Basra Körfezi’nden Kızıldeniz’e, Hint Okyanusu’ndan Akdeniz’e ve Karadeniz’e kadar, savaş ve savaş tehdidi bütün bölgelere, ülkelere yayıldı. İki
son dönemi yaşıyor çünkü.
Ve bunlar bizi bugüne taşıdı.
değildir, olamaz.
Unutulmayacak Hediye Fikirleri;Eğer sevdiklerinize aranızdaki bağları güçlendirmenin yollarını arıyorsanız onlara uzun yıllar hatırlayacakları hediyeler verebilirsiniz. Özellikle Xwonbet, Yapbahsini, Yasalbahis, Youwin, Yukobet, Zetbahis, Zeusbet, Zigzag777, Betboobet, Bethepbet, Betkupa, Betticket, Betustra, Prizmabet
Eğer sevdiklerinize aranızdaki bağları güçlendirmenin yollarını arıyorsanız onlara uzun yıllar hatırlayacakları hediyeler verebilirsiniz.
Özellikle kişiye özel hediyeler, sevdikleriniz için unutulmaz birer seçenek olabilir. Arkadaşlarınıza ya da ailenize onları ne kadar sevdiğinizi gösterecek bir armağan arıyorsanız unutulmayacak hediye fikirlerinin sıralandığı bu yazıyı okumaya devam edebilirsiniz!
Kişisel Macera Kitabı
Unutulmayacak hediye fikirleri arasında ilk sırada sevdiklerinizle birlikte oluşturabileceğiniz bir macera kitabı var! Tasarımıyla beğeninizi kazanacak bir defter satın alarak onu anılarınızı ölümsüzleştirmek ve yazılarla sevginizi ifade etmek için doldurabilirsiniz. Kendi elinizle hazırlayacağınız bu macera kitabı, tamamen sizin deneyimlerinize göre şekillenir!
İsterseniz yapıştıracağınız her fotoğrafın yanına özel notlar ekleyerek hediyenizi daha da anlamlı hâle getirebilirsiniz. Üstelik bu macera kitabını bir seyahat defteri olarak da kullanabilir, yolculuğunuz esnasında biriktirdiğiniz anılarınızı burada saklayabilirsiniz.
Kişiye Özel Takımyıldızı Haritası
Özel tarihleri daha da değerli kılabileceğiniz unutulmayacak hediye fikirlerinden biri o tarih ile oluşturacağınız bir yıldız haritası olabilir. Bu haritalar yapılırken gökyüzündeki takımyıldızlarının ilgili tarihteki konumu belirleniyor. Ardından bu yıldızların haritası çıkarılarak altına istediğiniz notlar ekleniyor. Tarihe göre yıldız haritaları belirlenirken profesyonel bir astronomi yazılımı kullanılıyor. Böylece hediyeniz sadece size özel olarak tasarlanıyor.
Evlendiğiniz günde, çocuğunuzun doğum gününde, sevgilinizle tanıştığınızda ya da annenizin doğum gününde yıldızlar nasıl görünüyorsa harita da aynı şekilde görünür. Böylece bu özel tarihi tekrar tekrar hatırlayabilir, sevdiklerinize eşsiz bir hediye vermenin mutluluğunu yaşayabilirsiniz.
Fotoğrafınızdan Yapılan 3D Lamba
Arkadaşınıza sadece ikinizi anlatan bir hediye vermek ister misiniz? Ölümsüz bir hediye için birlikte çekindiğiniz bir fotoğrafı üç boyutlu bir lambaya çevirebilirsiniz! Unutulmayacak hediye fikirleri arasında yer alan bu öneri ile anılarınızı alışılmışın dışında bir hediyeye dönüştürebilirsiniz.
Hediyenizi oluşturmak için birlikte çekilmiş bir fotoğrafınızın olması yeterli! Ardından cam gibi saydam bir malzemenin üzerine fotoğrafınız kazınır ve ışıklı bir standa yerleştirilir. Dilerseniz bu hediyeyi babanız, sevgiliniz, kardeşiniz ya da sizin için kıymetli olan biriyle çekilmiş bir fotoğraf ile hazırlatabilirsiniz.
Kişiye Özel Fotoğraflı Patlayan Hediye Kutusu
Patlayan hediye kutuları, satın aldığınız bir aksesuar ile birlikte verebileceğiniz unutulmayacak hediye fikirlerinden biri! Bu kutuların ortasında yüzük, saat, parfüm, anahtarlık gibi küçük hediyeleri koyabileceğiniz bir alan bulunur. Çevresi de tamamen özelleştirebileceğiniz boş alanlarla kaplı olur. Hediyenizi kutunun ortasına yerleştirdikten sonra, etrafındaki boş alanları istediğiniz gibi kişiselleştirebilirsiniz.
Örneğin sevgiliniz için bir patlayan kutu hazırlıyorsanız boş alanlara fotoğraflarınızı yapıştırabilir, notlar yazabilir, kutuyu çeşitli çıkartmalar ile süsleyebilirsiniz. Hazırlığınızı bitirip kutuyu kapattığınızda dışarıdan sadece normal bir hediye kutusu olarak görünür. Fakat kapağı açıldığında kutunun kenarları açılarak kocaman bir fotoğraf albümüne dönüşür ve içerisindeki hediye ortaya çıkar.
Bebeğinizin Kalp Atışından Yapılan Bir Tablo
Eğer henüz doğmamış bebeğinizin minik kalp atışlarını kaydettiyseniz onu sanatsal bir tabloya dönüştürmek, unutulmayacak hediye fikirleri arasında yer alabilir. Böylece bebeğinizi hayata bağlayan kalp atışlarını ömür boyu gözünüzün önünde tutabilirsiniz.
Bu tablo için kaydettiğiniz ses dosyası, görselleştirilmiş ses dalgalarına dönüştürülüyor ve renkli tasarım seçenekleri ile âdeta bir sanat eseri hâlini alıyor. Tablonun yaratıcılığı ise tamamen size kalmış! Aşağıdaki seçenekleri de ses dalgası tablolarına dönüştürmek için kullanabilir, unutulmayacak hediye fikirlerini çoğaltabilirsiniz:
Salus ile Kişiye Özel Seans
Sevdiklerinizin fiziksel ve mental gelişimini desteklemek, kendilerini geliştirmeleri yönünde bir adım atmalarına yardımcı olmak istemez misiniz? O zaman bütünsel ve önleyici sağlık hizmeti sunan Salus uygulaması üzerinden Salus hediye paketi vermeyi deneyebilirsiniz! 🎁
Salus hediye paketleri, ihtiyaç duyulan uzman türlerine ve kapsamına göre değişiklik gösteriyor. Bu sayede sevdikleriniz online uzman görüşmeleri yapabilir; psikolog, diyetisyen, fizyoterapist dahil birçok uzmanla görüşebiliyor.
Örneğin:
Bu özelliğe ulaşmak ve hediye paketi satın almak için yapmanız gerekenler de çok basit:
Çevrim içi görüşme hediyeleriniz sevdiklerinizin hayatına değer katacak, unutulmaz hediye fikirlerinden biri olabilir. Siz de aldıkları kararlarda onlara destek olduğunuzu göstermek, iyi oluşlarını desteklemek isterseniz Salus uygulamasından yararlanabilirsiniz 🙂
Finlandiyalı bir gazete, CS:GO için hazırladığı haritada Rusya’nın Ukrayna’yı nasıl işgal ettiğini açık açık anlatıyor. Gazete, bu sayede Rus propagandasının da önüne geçebileceğini düşünüyor.
Finlandiya’nın en büyük günlük gazetesi Helsingin Sanomat, Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nü ses getirecek formda kutlama kararı aldı. Rusya’nın Ukrayna’yı işgalini husus alan Helsingin Sanomat, bunu insanlara interaktif halde anlatmak için Counter-Strike: Küresel Offensive’ı temel aldı ve hazırladığı oyun haritasında gizli bir oda yarattı. Kan kırmızısı ile renklendiriken odaya giren oyuncular, Rusya’nın Ukrayna’yı nasıl işgal ettiği hakkında çarpıcı dokümanlarla karşılaşıyorlar.
Gazetenin harita üzerinde birlikte çalıştığı geliştiriciler, Rus oyuncuların haritayı bulması için oyun içine kimi ipuçları bırakmış. Harita “bir Slav şehrini” baz alan isimsiz bir savaş alanı halinde tasarlanmış. Buna ek olarak, haritanın ismi de_voyna. Rusça’da “savaş” manasına gelen “voyna” kelimesine bir gönderme yapan geliştiriciler, etrafa de “Özgür Basının Karşı Saldırısı” afişleri asmışlar.
Harita içindeki zımnî odayı bulan oyuncular, bir radyo yayını ile karşılanıyor. Bu radyo yayınında, savaşta öldürülen yaklaşık 70 bin Rus askerinin sayısı verilirken, savaş hakkında daha pek çok bilgi veriliyor.
Helsingin Sanomat genel yayın direktörü Antero Mukka yaptığı açıklamada, “Eğer Rusya’daki kimi gençler yalnızca bu oyun sayesinde Ukrayna’da neler olup bittiğini birkaç saniyeliğine de olsa düşünürlerse, buna bedel,” diyor.
Programın yeni ayağı bugün başlayacak!
Önümüzdeki yedi gün boyunca fiyatsız Çağdaş Warfare 2 Multiplayer erişimi programına davetlisiniz, sevgili takipçilerimiz. Şayet oyunu alıp almama konusunda kararsız kalmışsanız, bu fırsatı kaçırmayın. Pekala hangi haritalar ve modlar seçilebilir olacak? Ayrıntıları haberimizde.
İlginizi Çekebilir: Call of Duty 2023, Çağdaş Warfare 2’nin Devamı Olabilir
Activision, satışa sunulan her yeni Call of Duty için sonlu periyodik fiyatsız erişim programını gelenek haline getirmişti. Moder Warfare 2 için de bu tarafta birçok haber paylaşmıştık sizinle ve artık de bu haberlerin bir yenisi ile karşınızdayız.
Modern Warfare 2 Multiplayer Sonlu Müddetli Fiyatsız Olacak
Üçüncü Battle Pass döneminin yayınlanmasının akabinde, Activision ve Infinity Ward tarafından yapılan duyuru ile Çağdaş Warfare 2 oyununun çok oyunculu modları bir hafta boyunca fiyatsız olarak indirilip oynanabilecek. Bugün TSİ 20:00 prestijiyle başlayan program, 26 Nisan 2023 Çarşamba günü TSİ 20:00 sıralarında sona erecek. Bu süreçte de on harita ve on iki mod erişime açık olacak;
Haritalar
Modlar
Listedeki haritalardan Pelayo’s Lighthouse üçüncü dönem ile gelen yeni haritalardan birisi oluyor. Ground War ve Invasion ise Multiplayer tarafından büyük çaplı savaşlara sahne olan modlarından oluyor. Ground War birden fazla haritanın bir ortaya geldiği bir oynanışa sahip iken, Invasion ise hem yapay zekaya hem de gerçek oyunculara karşı verilecek büyük çabaya sahne olacak. Galibiyete giden yolda, taraflardan birinin en fazla puanı elde etmesi gerekecek.
Kahramanlar Bölüğü 3, emir ve görüşlerinize hazırdır komutanım!
Company of Heroes gibi kült mertebesine ulaşmış serilerin devam oyunlarında, ister istemez ciddi bir beklenti oluşuyor. Özellikle ikinci oyun, hepimizin malumu olduğu üzere tam bir klasik mertebesinde ve alanında rakipsiz olarak görülüyor. Buz gibi İkinci Dünya Savaşı atmosferi, Hollywood’vari sinematik çatışmalar, başarılı haritalar, keyifli çok oyunculu seçenekler… Bugün bile popülaritesini koruyan bir oyunun devam oyunu, bakalım aynı başarılı çizgiyi sürdürebiliyor mu?
Bilinmedik cepheler, bilindik yaklaşımlar…
Efendim biliyorsunuz, İkinci Dünya Savaşı tüm dünyada büyük bir yıkıma sebep olduğu için, aynı zamanda her türlü sanat dalı için büyük bir malzeme. Oyun sektörü de bundan nemalanmaktan hiç çekinmiyor, piyasada zibilyon tane oyunu mevcut. İşte CoH 3 burada bir şekilde kendini farklı bir pozisyona sokmayı başarabiliyor. Çünkü oyun, savaşın neredeyse en az bilinen cephelerine yönlendiriyor bizi. Akdeniz cepheleri… Bilmiyorum belki de benim cahilliğimdendir ama savaşın bu tarafına dair neredeyse hiçbir şey bilmediğim için, oyunu oynarken sanki İkinci Dünya Savaşı değil de bambaşka bir zamanda, bambaşka bir savaşta yer alıyormuşuz gibi hissettim.
Özetle, oyunun bu yaklaşımı oldukça olumlu ve yenilikçi. Isıtılıp ısıtılıp önümüze konulan aynı cepheler yok karşımızda. İkinci Dünya Savaşı denince akla gelen o buz gibi atmosfer, karların arasında ilerleyen tanklar, soğuktan titreyerek tüfeğini sırtına atıp sigara içen askerler; yerini İtalya kırsallarındaki yemyeşil düzlüklere, rengarenk binalara ve Afrika’nın savan iklimi ile sarı-kırmızı atmosferine bırakıyor.
WW2’ye Afro-İtalyan Yaklaşımlar
Savaşın pek de bilinmeyen yüzü demişken, oyunda şu anda aktif olan 2 senaryo modu olduğunu belirtmek gerek: İtalya ve Kuzey Afrika. Tuhaftır ki cephe farklılıklarının yalnızca harita ve hikayeyi etkilemesini beklerken, oyun bize ilginç bir sürpriz yapıyor. Bu iki cephe, adeta birbirlerinden farklı iki oyunmuşçasına karşımıza çıkıyor.
Kuzey Afrika cephesi, Afrika’nın farklı bölgelerinde geçen ve alışılagelmiş bir şekilde ilerleyen bir yapıyla bizi karşılıyor. Belli başlı alanları ele geçiriyor, bu alanlardan elde ettiğimiz kaynaklarla birliklerimizi büyütüyor ve o haritada bizden istenilen görev neyse onu gerçekleştiriyoruz. Klasik GZS oyunlarının, kaynak yönetimi konusunda daha rahat olanı işte.
Afrika cephesinde birçok farklı harita ve birçok farklı görev bulunuyor. Hemen her haritada, ana görevlerin yanında (düşman üssünü yok et, düşmanın xx birimini havaya uçur, düşmanın kontrolünde olan xx bölgelerini ele geçir vb.), ufak tefek yan görevler de bulunuyor. Bu yan görevleri gerçekleştirmek de bize kimi kolaylıklar ve ek malzeme gibi güzellikler sunuyor. Kuzey Afrika cephesi Yahudi bir ailenin perspektifinden; ara sinematikler aracılığıyla anlatılan bir hikaye sunuyor bize. Fakat anlatılan hikaye ile oynanılan senaryo arasındaki bağ oldukça zayıf diyebilirim. “Savaşıyoruz ama bir de bize sor neden savaşıyoruz” minvalinde bir yüzeysellik söz konusu. Mesela yeni bir cephe yüzünden aile babası savaşa gidiyor, sonra o cepheyi oynuyoruz. Ara sinematikle de aile dramını görüyoruz. Ee? Oyunla bir alakası yok ki bunun, filler tepinirken ezilen çimenleri göstermek mi bizi oyuna bağlayacak yani? Özetle, Kuzey Afrika’da senaryo oldukça havada kalıyor. Ama benim açımdan çok da büyük bir problem değil bu, zaten CoH da etkileyici bir senaryo tecrübesi vaadiyle yola çıkmıyor. Ama daha iyi bir alternatif kurulabilir miydi? Bence olabilirdi.
İtalya cephesi ise bambaşka bir dünya.
Ee beyler, bugün ne deniyoruz?
Kuzey Afrika cephesinde yirmi yıldır deneyimlediğimiz senaryo tecrübesinin Afrika soslu olanından bahsettikten sonra, gelelim dananın kuyruğunun koptuğu yere. İtalya cephesi, oyunun deneysel tarafının ve yenilikçi bakış açısının ortaya çıktığı yer gerçekten.
İtalya, bizi büyük bir sürprizle karşılıyor ve sıra tabanlı strateji ekranıyla bizi baş başa bırakıyor. Evet, yanlış duymadınız. İtalya senaryosunun büyük bir kısmında, sıra tabanlı strateji ekranına bakarak çeşitli taktikler kuruyoruz. Bu senaryo modunun mantığı, senaryonun interaktif olarak hazırlanmış olması. Yani tıpkı Civilization gibi sıra tabanlı bir sistemle, İtalya’nın çeşitli bölgelerini ele geçiriyor, savunmalar kuruyor, birlikler oluşturuyor ve savaşa giriyoruz. Nereyi, nasıl, hangi birliklerle, ne zaman ele geçireceğiniz tamamen sizin elinizde. Oyun, ana senaryonun ilerlemesi için size “Napoli’yi ele geçir” minvalinde bir ana görev veriyor. Siz de bu çerçevede kafanıza göre ilerliyorsunuz. Ele geçirme ya da savaşma kısmına geldiğimizdeyse, tekrar gerçek zamanlı strateji moduna geçiyoruz. O cephede bir savaş veriyoruz ve sonuçlarına göre oyunumuza devam ediyoruz. Yani özet geçmek gerekirse, “sıra tabanlı olarak nerede savaşacağına karar ver – savaşı başlat – gerçek zamanlı olarak savaş – sıra tabanlı strateji ekranına geri dön” şeklinde bir sistem mevcut. Peki kulağa oldukça başarılı gelen bu sistem nasıl işliyor?
Maalesef kör topal bir şekilde… İyi bir fikir, aceleye getirilerek heba edilmiş gibi geldi bana. Öncelikle, sıra tabanlı sistemi anlaması ve öğrenmesi gerçekten çok zor. Sizler de tıpkı benim gibi her oyunu zor modda oynayan mazoşistlerdenseniz, oyunun bu sistemi sizi de sudan çıkmış balığa çevirecek çünkü. Zaten çok da iyi ve mantıklı tasarlanmamış bir yapıda, neyi neden yaptığımızı ve hareketlerimizin sonuçlarını başlarda anlamak çok zor. Üstelik verdiğiniz yanlış kararların öyle ağır sonuçları olabiliyor ki, size 5-6 saat bile kaybettirebiliyor. Oyun, bu sistemi oyunculara öğretmekte çuvallıyor ve “hadi aslanım bir şekilde çözersin sen” bakış açısıyla oyundan buram buram soğutuyor. Eğri oturup doğru konuşalım, sistemi benimsedikten ve mantığını anladıktan sonra oyunu oynamak keyifli bir hale geliyor. Ama bunun için gerçekten saatler gömmelisiniz ve her yanlış adımınızın sizi nasıl mahvettiğini anlamalısınız. Bakın gerçekten en başlarda sorun bende herhalde dedim, beceriksizliğimden utandım, bunu incelemede nasıl yazacağım yahu diye tripten tribe girdim. Neyse ki sonradan oyuncuların yorumlarını incelemek aklıma geldi de sorunun bende olmadığını öğrendim. Yahu ben ki Civilization’da “bir tur daha!” nidalarıyla öğrencilik hayatını mahvetmiş bir adamım, ben bile bu sıra tabanlı yapıda böyle yıprandıysam, vay ki halimize…
Tüm bunların dışında, İtalya cephesindeki gerçek zamanlı savaşların da tıpkı Afrika cephesinde olduğu gibi oldukça renkli olduğunu da belirtmem gerek. Küçük ve tatlı İtalyan köylerindeki savaşlar gerçekten çok güzel ve gerçekçi. Rengarenk evler arasında tankların sebep olduğu yıkımlar, yıkık dökük evlerde saklanan sniper’lardan saklanma çabası, hava saldırıları ile tozu dumana katmak… Gerçekten sinematik bir tecrübe diyebilirim.
Daha önce de belirttiğim gibi İtalya cephesinde, Kuzey Afrika’da olduğu gibi motamot bir hikaye anlatımı söz konusu değil. Burada hikaye tamamen interaktif ilerliyor; ki bana kalırsa bu daha doğru bir tercih olmuş. Hareketlerimizin sonuçlarına göre hikaye değişiyor ve gelişiyor, bu da oyuna fena olmayan bir dinamizm katıyor.
Demek sen yeni nesilsin ha?
Gelelim grafiklere… CoH 3, devrimsel nitelikte bir grafik şöleni sunmasa da, bana kalırsa GZS türü için gayet yeterli grafiklere sahip. Hareket animasyonları da yeterlinin ötesinde. Askerlerimiz siperlerin üzerinden atlarken ya da tanklar çeşitli engelleri parçalarken gayet tatmin edici görseller elde edebiliyoruz. Ama ne yazık ki oyunun tamamı için bu durum geçerli değil. Ufak tefek grafiksel hatalar da yok değil. Yer yer askerlerimiz kayboluyor, binalar caart diye yıkılıyor, kaplamalar geç yükleniyor… Ama yine de genel olarak ben gördüklerimden memnun kaldım diyebilirim. Ha, daha iyi olabilir miydi? Elbette olabilirdi. Şu haliyle, 2023 yapımı bir oyun demek biraz güç gibi dursa da, “bu nasıl grafik kardeşim, bir önceki jenerasyonun oyunu gibi” şeklinde ağır eleştirileri hak ettiğini söylemek de zor.
Fena olmayan grafikler, CoH serisinde alışık olmadığımız kadar renkli haritalarla birleşince keyifli bir yapı da çıkıyor ortaya. Tabii İtalya ve Afrika’nın bu renkli yapısı, 2. Dünya Savaşı’nda görmeye alıştığımız soğuk ve karamsar atmosfere ne kadar yakışıyor tartışılabilir; ama sonuç olarak oyunun geçtiği yerlerin yapısı bir yandan da böyle bir tasarım gerektirdiği için, bunun eleştirecek bir konu olmadığını düşünüyorum. Önceki oyunlar kadar ağır ve oturaklı bir atmosferin bizi karşılamadığını bilerek oyunun başına oturmak gerekiyor.
Bunların dışında, kontrolleri ben oldukça rahat ve yeterli buldum. Birimleri kontrol etmek kolay ve rahat, ünitelerimizin yeteneklerini kullanmak gayet keyifli. Her ne kadar (şimdilik) dört ordu ve (yine şimdilik) her orduda birbirine benzer yaklaşık on civarı ünite olsa da; her birinin taksiksel avantaj ve dezavantajları olduğu için yeteri kadar derinlik olduğunu söyleyebilirim.
Taktik üretimi konusunda, CoH 3, selefinin şöhretini sürdürmeyi başarıyor. Birçok farklı etmeni, farklı şekilde düşünmek ve stratejimizi ona göre kurmak zorunda kalıyoruz. Düşman köprünün ardındaysa köprüyü havaya uçurup işleri zorlaştırabilirsiniz. Düşman sizden daha yukarıda konuşlanmışsa birimlerinizi düşmanın arkasından dolaşıp yukarı tırmanacak şekilde yönetebilirsiniz. Düşman tanklar ile taarruza geçiyorsa tanksavar birimlerinizi stratejik olarak önemli noktalara konuşlandırıp tankların kabusu olabilirsiniz… Gördüğünüz gibi, daha onlarca konu belirtip Sun Tzu gibi ahkam kesebilirim, çünkü CoH 3 bunların hepsini düşünüp uygulamaya koymanıza izin veren bir yapıya sahip. Ara sıra ortaya çıkan teknik hatalar taktiksel derinliği baltalıyor olsa da, genel olarak bolca taktik kurmaya müsait bir oyun var elimizde.
Bu arada oyuna dair çok hoş bir detay daha var: oyunda Türkçe dil desteği de mevcut. CoH 2’nin Türkiye’de de çok popüler olduğu gerçeği sonunda fark edilmiş olacak ki, yeni oyun doğrudan Türkçe desteği ile geldi. Hikaye yalandan olduğu için hikaye takibi açısından çok bir faydası olmasa da; oyunu öğrenmek ve birimlerin yeteneklerini kolayca keşfedebilmek için kolaylık sağladığı bir gerçek.
Tek tabanca nereye kadar…
Gelelim çok oyunculu tarafa… Malumunuz CoH, uzun vadede çok oyunculu tarafıyla parlayan bir yapım oldu her zaman. Üçüncü oyunda da gelenek bozulmuyor ve keyifli bir çok oyunculu oyun tecrübesi görüyoruz. Her ordunun kendi birimlerinin çeşitli karakteristik özellikleri, çok oyunculu modda parıl parıl parlıyor. Güç dengesi de genel olarak yerli yerinde. Şimdilik on küsür haritadan ibaret bir çeşitlilik olsa da, gelecekte birçok güncelleme ve DLC ile birçok yenilik geleceğini tahmin etmek zor değil.
Dengeli dağılım, yalnızca ordu-birim bazında değil, oyuncuların eşleştirilmesi bakımından da başarılı. Starcraft’ta olduğu gibi dokuz yaşındaki Koreli çocuklar tarafından darmaduman edildiğimi hiç hissetmedim. Dengeli yapı, sizi oyuna daha da bağlıyor ve bu sayede oyun artılar hanesi bir puan daha çakıveriyor.
Savaş Sonucu: “Meh”
Tüm bu saydığım hususlar CoH 3’ü iyi bir oyun yapmaya yetse de, selefi CoH 2’nin uyandırdığı heyecanı uyandıramadığını da gösteriyor aslında. Elimizde çeşitli teknik hatalardan ve yanlış tercihlerden dolayı sarsılıp duran bir yapım var. Fakat oyun bu haliyle de gayet keyifli. Hatta siz bu satırları okurken, oyuna gayet büyük bir güncelleme gelmiş olacak ve belki de yukarıda saydığım negatif hususların bir kısmı ortadan kalkacak. Sadece… Relic’in daha iyisini yapılabileceğini bilmek birazcık üzüyor, o kadar.
Gizli nesneler benden kaçmaz diyenlere
Belçikalı Rogueside, başarılı gizli nesne bulma oyunu Hidden Through Time’ın devam oyununu duyurdu. Hidden Folks’un izinden giden Hidden Through Time bence Hidden Folks kadar başarılı olmasa da yine de çok güzel bir oyundu, özellikle de harita editörü benzerlerinden kolayca sıyrılmasını sağlamıştı. Hatta bazı kullanıcıların hazırladıkları haritaların, oyunun ana hikayesindeki haritaları aratmadığını söyleyebilirim.
Yeni oyunun ismi Hidden Through Time 2: Myths & Magic olarak seçilmiş ve adından da anlaşılacağı üzere mitolojiye ve büyüye dayalı bölümler bizi bekliyor olacak. Rogueside, oyuncu camiasının taleplerini de dinleyerek ilk oyunun katbekat üzerine çıkan bir oyun hazırladıklarını söylüyor.
Pazarlama direktörü Jacobein Van den Bergh de kendileriyle diğer benzer oyunlar arasındaki en büyük farkın harita editörü olduğunu söyleyerek, oyuncuların kendi haritalarını yaratıp paylaşabildiklerini ve diğer oyuncuların da bu haritaları oynayabildiklerini hatırlatmış.
Oyun bu sene içerisinde çıkacak.