Suçluluk

Psikoloji için bilgi mi arıyorsunuz? Suçluluk makalesine göz atın ve Psikoloji hakkında daha fazla bilgi edinin

Geçmişte yaşanan olayları düşünmek suçluluk, gelecekte yaşanacakları düşünmekse endişe duygusunu artırır. Geçmiş, adı üstünde “geçmiş”; gelecekse henüz gelmedi. Yaşanan tek an ise, nefes aldığımız şu andır. Anın kıymetini bilelim!

FARKINDA olarak veya olmayarak hayatın güzelliklerini kaçırıyoruz. Hep bir koşuşturma ve telaş içerisindeyiz. Daha iyisine, daha çoğuna, daha güzeline sahip olmak için uğraşırken kaybettiklerimizin farkında bile değiliz.

İnsanoğlu şükretmeyi azaltırken şikâyeti artırdı. Hazreti Allah, ayet-i kerime ile ne buyuruyor: “Le-in şekertüm leezidenneküm.” (Yüceliğim hakkı için şükrederseniz elbette size -nimetimi- arttırırım.)

Şanı Yüce Allah böyle buyurarak şükrün önemini bir kez daha bizlere hatırlatıyor. Günlük hayatımızda da güzellik ve iyiliklere odaklanmak varken hep bardağın boş tarafına odaklanıp şükretmek yerine şikâyeti dilimize tespih ediyoruz. Sonuç olarak mutsuz ve elindeki ile yetinmeyen bir toplum olduk. İnsanoğlunun, elinde bulunan imkânları değil de komşu, arkadaş ve akraba ile kıyaslama yoluna gittiği için mutsuzluğu daha da arttı.

Geçmişten bahsederken, on yıl önce söylenen bir söz veya yapılan bir davranışı tekrar tekrar anlatıp zihninizin bu olayı unutmasına fırsat vermeyerek şu yaşadığımız, içinde bulunduğumuz ânın güzelliklerini kaçırıyor, hayatı kendimize zehrediyoruz. Geçmişi unutacak mıyız? Tabiî ki hayır! Geçmiş, yaşanmışlıklardan ders çıkarmak için vardır. Geçmişi unutmayacağız fakat geçmişte de yaşamayacağız.

Yaşadığımız anda bize mutluluk veren, bize iyi gelen şeye odaklanmak yerine hep geçmişte yaşıyoruz. Veya gelecek günlerde, gelecek aylarda yapmak istediklerimizin telaşına kapılıp şu anın güzelliklerini kaçırıyoruz.

Günlük hayatımızda karşılaştığımız problemlerin birçoğu zihnimizde sürekli dönerek bizi meşgul eder. Belki aynı konu üzerinde günlerce düşünürken kendimizi buluruz. Örneğin, trafikte yaşanan bir sorun, iş yerindeki bir olumsuz durum zihninizde sürekli olarak canlanabilir. Kendinizi günlerce yaşadığınız bu sorun hakkında tekrar ve tekrar düşünürken bulabilirsiniz.

Farkında olmadan geçmişin ağır yüklerini taşıyorsunuz. Sonuç olarak yaşanan olayın düzeltilmesi zordur; düzeltemediğimiz gibi, yaşanan zihin yorgunluğu, stres, dikkat dağınıklığı ve mevcut işlere odaklanamamak gibi birçok olumsuz yönleri de var. Araştırmalar, insanların geçmişte yaşamış oldukları olumsuz olayları olumlu olaylara oranla daha çok hatırladıklarını ortaya koyuyor. Örneğin, insanlar genellikle başarısızlıklarından daha çok bahsediyorlar. Hâlbuki iyilik ve güzelliklerden bahsetmek, iyilik ve güzellikleri artırdığı gibi insanoğlunu pozitif yönde etkiler. Kişinin kendine güven duygusunu artırır. Bazen bir çiçek kokusu veya şahit olduğumuz bir olay bizi alıp yıllar öncesine götürür. Hatırladığımız olay bizi mutlu da edebilir, hüzünlendire de bilir. Sonra geleceğe yolculuk başlar, gelecek hakkında endişelenir veya plân yapmaya başlarız.

İnsanoğlu geçmiş ve gelecek arasında gidip gelirken mutluluk, hüzün, özlem ve kızgınlık gibi birçok duyguyu yaşayabilir. Geçmiş ve gelecek arasında hep yolculuk yaptığı için en değerli hazine olan ânı kaçırdığının farkında bile değildir.

Ânı yaşamanın yolu ise sizi mutlu edecek, size iyi gelecek şeyler ile ilgilenip dikkatinizi sadece ona vermektir. Bir bebeğin gülümsemesi olabilir bu. Veya mutfağa girip sevdiğiz insanlara bir şeyler hazırlamak, kitap okumak, deniz kenarında oturup ayaklarınızı kuma gömerek kulaklarınızda dalga sesi, burnunuzda denizin tuzlu kokusu, gözlerinizde dingin bir mavilik ve hafiften esen bir rüzgâr… Beş duyumuz ile bu güzelliklerin keyfine varabiliyorsak, ânı yaşıyoruz demektir.

Kısaca, o an için herhangi bir şey düşünmemeli ve sadece o âna odaklanmalıyız. Belki bunu her zaman yapamayız ama yapabildiğimiz kadar… Hayatın güzelliklerini kaçırmayın derim. Hiçbir şey bugünden değerli değildir. Dünü tekrar yaşayamazsınız. Yarına ise ulaşamazsınız. Yaşanan her vakit önemlidir. Gün içinde ise ânı yaşamak daha değerlidir.

Geçmişte yaşanan olayları düşünmek suçluluk, gelecekte yaşanacakları düşünmekse endişe duygusunu artırır. Geçmiş, adı üstünde “geçmiş”; gelecekse henüz gelmedi. Yaşanan tek an ise, nefes aldığımız şu andır. Anın kıymetini bilelim!

Sağlıklı, mutlu, huzurlu günler dilerim.

Travma İle İlişkili Bozukluklar

Travma için bilgi mi arıyorsunuz? Travma İle İlişkili Bozukluklar makalesine göz atın ve Travma hakkında daha fazla bilgi edinin

Travma Sonrası Stres Bozukluğu

Travmayı anlamaya ve uygulamaya yönelik pozitif etkisi olması nedeniyle ilk ve geniş bir bozukluk olarak görülmektedir. TSSB, travma yaşayan kişilerin stres ve ilişkili bozukluk veya sorunları daha net bir şekilde ifade eden durumların başında görülmektedir. Herhangi bir kişiye TSSB tanısı koyabilmek için o kişinin travmatik bir olay yaşaması gerekmektedir. TSSB belirtilerinden biri kişinin travmatik durumu tekrardan yaşamasıdır. Kişi yaşanılan travmatik olayı elinde olmadan rahatsız edici bir şekilde anımsaması, olayla ilgili rüyalar görmesi, yaşadığı olayı sanki tekrardan yaşıyormuş gibi hissederek geriye dönüşler yaşaması ve travmayı hatırlatan uyaranlar ile karşılaşarak olumsuz fizyolojik tepkiler göstermesi durumlarıdır. İkinci bir belirti kişinin travmatik anımsama yaratan uyaranlardan kaçınması ve genel tepki verme seviyesinde azalma görülmesidir. Kişi travmatik olayı hatırlatan düşüncelerden uzaklaşmak için yoğun bir çaba göstermesi kişide sıkıntı, çaresizlik gibi durumlara neden olur bu da kişinin travmanın anlatımını zorlaştırmaktadır. Kişi travmatik olayı hatırlatan yer, durum ve kişilerden kaçınmaktadır. Kişinin duygularında hissizlik ve duyguları duyumsama yetisinde azalmalar görülmektedir. Daha önceden ilgi duyulan etkinlik ve hobilere karşı ilgisizlik ya da katılım da azalmalar görülmektedir. Aynı zamanda çevresindeki insanlardan uzaklaşma ve onlara karşı yabancılık duyma görülmekte, kişi için bunun sebepi yaşamış olduğu olayı çevresindekilerin yaşamamış olması ve bundan dolayı onu anlamıyacakları düşüncesidir. Üçüncü bir belirti ise travmatik olay sonrası kişide uyarılmışlık belirtilerinin görülmesidir. Bu belirti de travmatik olayla ilgili uyaranların bedende ve beyinde yarattığı bir genel uyarılmışlık hali görülmektedir. Bu da kişide uyuma da güçlük uykuyu sürdürmede zorlanma, sürekli tetikte olma hali, ani öfke patlaması, çabuk sinirlenme ve işlerine yoğunlaşma da güçlü gibi sorunlar yaşamasına neden olmaktadır. Akut Stres Bozukluğu Travmatik olaydan sonra dört hafta içerisinde başlayan iki ile otuz gün boyunca ortaya çıkan ve kaybolan stres belirtisi olarak tanımlanmaktadır. Herhangi bir kişiye akut stres bozukluğu tanısı koymak için kişide en az üç disosiyatif(çözülme) belirti görülmesi gerekmektedir. Bu belirtiler dalgınlık, tepkisizlik, yabancılaşma, benlik dışına çıkma, uyuşukluk, ve benzeri belirtileridir. Diğer bir yandan da sanki travma tekrarlanarak yaşanmaktadır. Kişinin gözlerine tekrarlı bir şekilde gelen travmatik görüntüler, yanılsamalar, travmayı anımsatan durumlar ile sıkıntı içine girme gibi durumlar olmaktadır. Bununla beraber her stres durumunu bozukluk olarak görmemek gerekir bozukluk yaşanılan travmanın yaygınlığına göre daha ender olmaktadır.

Disosiyatif Bozukluk

Disosiyatif bozukluk travmatik olaylarda bireyin bellek ve kimlik sorunun ortaya çıkması durumu olarak tanımlanmaktadır. Genellikle çocukluk yıllarında yaşanan kötü olaylar sonucu ortaya çıkmaktadır. Çocuğun kendisinden yaşça büyük veya fiziksel olarak güçlü olan insanların kötü muamele ve istismar edici olayları karşısında çocuk güçsüz ve çaresizidir. Çocuk bu olayların üstesinden gelebilmek için disosiasyon başvurur tehlike anında çocuğun olay yerinden kaçması ya da kopması durumudur. Diğer bir anlam da tehlike anında tepki verme biçimi olarak ifade edilmektedir. Yani çocuğun başa çıkmakta zorlandığı olaylar(cinsel saldırı, istismar, şiddete uğrama veya bu duruma şahit olma, fiziksel bütünlüğe tehdit, işkence vb.) karşısında verdiği tepki biçimi olarak ta ifade edilmektedir. Disosiyatif bozukluklar genellikle etrafındaki insanları üzmek istemeyen ve onlara hayır demekte zorlanan insanlarda sık olarak görülmektedir. Bu da çevresi ile sözel olarak iletişim kurmakta zorlanan ve sıkıntılarını paylaşmayan insanların sorunlarını bilinç değişikliği ile bir yandan farklı bir şekilde dile getirmeye çalıştıkları düşünülmektedir. Majör Depresyon Hemen hemen bütün ruhsal bozuklar da görülen majör depresyon travmadan sonra da görülebilmektedir. Ayrıca, TSSB ile birlikte en sık görülen bozukluklardan biridir. Majör depresyon iki hafta süren çökkün durum veya ilgisizliğin yanı sıra depresif belirtilerin bulunması şeklinde tanımlanmaktadır. İki hafta boyunca depresif belirtilerin en az dört tanesi görülmektedir. Bu depresif belirtiler; depresif olan kişinin ya da başkasının durumu bildirmesi, ilgilendiği etkinliklere karşı artık eskisi gibi ilgilenmeme ve zevk almama, beslenmenin düzensiz olması aşırı derecede kilo alımı ya da kilo kaybı olması, aşırı uyuma ihtiyacı hissetme uykusuzluk olma hali, yorgun bitkin hissetme ya da enerji kaybı yaşaması durumu, kendini değersiz olarak görme ya da suçluluk duygularının içerisinde olma, bir konu üzerinde düşünme ya da düşüncelerini yoğunlaştırma da azalma, çoğu zaman ölümü düşünme, herhangi bir tasarı kurmaksızın tekrarlayan intihar düşüncesi, intihar girişiminde bulunma ya da intihar üzerine bir tasarının olması ve psikomotor ajitasyonun olması gibi belirtiler majör depresyonun oluşumuna neden olmaktadır.

Burak Deniz Nilperi Şahinkaya’ya küfürler yağdırmıştı! Davadan vazgeçti iddiasını yalandı #prizmabet

Geçtiğimiz aylarda Adana’da yaşadıkları tartışma ile gündeme gelen oyuncu Burak Deniz ve Nilperi Şahinkaya arasında sular durulmuyor. Deniz’in kendisine küfür ettiğini ve kavga çıkardığını ileri süren Şahinkaya, konuyu mahkemede çözme kararı almıştı. Davadan vazgeçtiği ileri sürülen Şahinkaya, “Vazgeçme gibi bir durum söz konusu olmayacak.” şeklinde açıklamada bulundu., bahisnow, betist, Tumbet, Turkbet, Ultrabet, Vdcasino, Vegabet, Venusbet, Vforbahis, Wcasino, Wettenbet, Winxbet, Wonodds, Wsbets, Prizmabet,

Geçtiğimiz aylarda Adana’da yaşadıkları tartışma ile gündeme gelen oyuncu Burak Deniz ve Nilperi Şahinkaya arasında sular durulmuyor. Deniz’in kendisine küfür ettiğini ve kavga çıkardığını ileri süren Şahinkaya, konuyu mahkemede çözme kararı almıştı. Davadan vazgeçtiği ileri sürülen Şahinkaya, “Vazgeçme gibi bir durum söz konusu olmayacak.” şeklinde açıklamada bulundu.

“Şahmeran” dizisinin çekimleri için birkaç ay önce Adana’da olan Burak Deniz ve Nilperi Şahinkaya arasında çıkan gerilim sosyal medyaya damga vurmuştu. 29’uncusu düzenlenen Adana Altınkoza Film Festivali‘ne katılmak için kente gelen Şahinkaya, iddialara göre kaldığı otelde Deniz ile karşılaştı ve ikili arasında tartışma çıktı. Deniz’in kendisine küfür ettiğini ileri süren Nilperi Şahinkaya konuyu yargıya taşıma kararı aldı. 

Burak Deniz ve Nilperi Şahinkaya

Burak Deniz’in özrünü kabul etmeyen Şahinkaya, olayla ilgili son olarak “Hukuki süreç başlayacağı için avukatlarımızdan öğrenebilirsiniz. Bununla ilgili hiçbir konuşma yapmayacağım” ifadelerini kullanmıştı.

Nilperi Şahinkaya

“KARARLILIĞIMDAN ÖTÜRÜ MUTLUYUM”

Dava kapsamında ifadesi alınan ve yaşananlarda dolayı özür dileyen Burak Deniz’in pişman olduğu gören ünlü oyuncunun davadan vazgeçtiği iddia edilmişti. Konu hakkında sessizliğini bozan Şahinkaya, “Mahkeme sürecimiz devam ediyor. Bu konu hakkında çok bir şey konuşmak istemiyorum ve konuşmuyorum da zaten ama sürekli soruluyor bana gazeteciler tarafından… Şunu söylemek istiyorum. Davanın sonucunu bekleyeceğiz. Vazgeçme gibi bir durum söz konusu olmayacak. Kararlılığımdan ötürü mutluyum” şeklinde yeni bir açıklamada bulundu.

Nilperi Şahinkaya ve Burak Deniz olayı

DAHA ÖNCE NELER OLDU?

“Kasten yaralama”, “hakaret” ve “kişilerin huzur ve sukûnunu bozmaktan” dolayı hakkında dava açılan Burak Deniz, geçen 4 ay içerisinde savcılık tarafından çağrıldığı halde ifade vermeye gitmedi. Ünlü oyuncunun avukatı Serdar Opak, müvekkilinin yurt içi ve yurt dışındaki iş yoğunluğu sebebiyle ifade vermeye gitmediğini dile getirse de Şahinkaya’nın avukatı Nail Gönenli, Deniz hakkında yakalama kararı çıkarılmasını talep etti.

Burak Deniz

“NİLPERİ’YE YÖNELİK HERHANGİ BİR HAKARETTE BULUNMADIM”

Yakalama kararı sonrasında ifade vermeye giden Burak Deniz, şu ifadeleri kullandı:

“15 Eylül 2022 günü işim nedeniyle Sheraton Grand Adana Oteli’nde konaklamaktaydım. Otelde festivale katılan oyuncu ve diğer sanat camiasından arkadaşlarla bir aradaydık. Daha önceden meslektaşım olması nedeniyle kendisini tanıdığım Nilperi Şahinkaya ve arkadaşları da oradaydı. Onları gördüğümde selam vermek için yanlarına uğradım. Kısa bir muhabbetin ardından yanlarından ayrıldım ve şimdilik masama döneceğimi ama yeniden uğrayabileceğimi belirttim. Onlar da konuşma esnasında güler yüzlü davrandılar. Ve herhangi bir şekilde yanlarında bulunmamı istemediklerini hissettirmediler. “Sonrasında yeniden yanlarına uğradım. Konuşma esnasında geceden çok sıkıldığımı söyledim. Bir süre daha normal bir şekilde muhabbet ettikten sonra yanlarından ayrıldım… Konuşmada Nilperi, Emre ve Necmi Deniz ile şakalaştık, normal bir şekilde gülüyor muhabbet ediyorduk… Hatta ben masadan ayrıldığımda mekan çıkışına doğru ilerliyordum. Bana çok samimi bir şekilde ‘İyi akşamlar’ dilediler. Ben o esnada orada bulunanlardan birinin “Yarın da buralarda mısın?” sorusu üzerine masaya kısa süreliğine döndüm. O esnada Nilperi de masadan ayrılıyordu. Nilperi’ye yönelik herhangi bir hakarette bulunmadım. Bulunmamı gerektirecek bir neden de yoktu zaten… Nilperi’nin erkek arkadaşı da halen oradaydı… Açıkçası şikayet dilekçesini okuduğumda bu aşamaya kadar onların şahsına yönelik sinkaflı küfürler ve tehditlerde bulunduğu iddiasını görünce inanamadım. Herhalde ben iddia edildiği gibi hakaret ve tehditlerde bulunsaydım birbirimize hiçbir şey olmamış gibi gülerek “İyi akşamlar” dilemezdik. Nilperi’nin yorgun olduğunu ve odasına çıktığını söylediler.”

“KİMSEYE VURMADIM KİMSEYİ YARALAMADIM”

Nilperi Şahinkaya ile aralarında bir sorun olmadığına dikkat çeken Deniz, Necmi Deniz’le aralarında arbede yaşandığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu esnada o anda anlamadığım şekilde Necmi Deniz ters ters konuşmaya başladı. Sanıyorum masaya gelmemden rahatsız olmuş. Ben de ‘Bir problem mi var? Bir problemin varsa seninle konuşabiliriz. Bana tavır yapmana gerek yok’ dedim. Birden ayağa kalktı ve sesini yükselterek ‘Sana derdimi gösteririm’ dedi.  Bulunduğum ortamın etkisiyle gerilim yükseldi. Ben de ‘Göster o zaman, neyi bekliyorsun? Beni mi döveceksin?’ dedim. Burun buruna geldik. Çevredeki insanlar da olaya dahil oldu. Bizi ayırdılar ama o da ben de herhangi bir şekilde birbirimize vurmadık. Bu esnada sanıyorum gözlüğü düşmüş ama ben herhangi bir şekilde Necmi Deniz’e vurmadım. Olay anında diğer şahısları ayırmak için olaya dahil olduğumdan arbede esnasında gözlüğü düşmüş olabilir ama kesinlikle ben yapmadım. Sonrasında onlar mekandan ayrıldılar. Olay tarihinde birden fazla önemli nitelikte projede yer alıyordum. Bu olay çarpıtılarak basına yansıtıldı ve halen de basit bir araştırma ile görebileceğimiz üzere müştekiler tarafından gündemde tutulmaya çalışılıyor. Nilperi’yi kadın olması nedeniyle aşağıladığım yönünde bir beyanat verilmesinden sonra sosyal medya üzerinden bir açıklama yaptım. Benim Nilperi’nin kadın ve oyuncu kimliğine yönelik bir eylemim olmadığını, masada bulunduğum sürede ortamın etkisiyle şakalarımın dozajının artmış olabileceği düşüncesiyle onu rahatsız etmiş olabileceğini de açıklayarak samimi bir şekilde özür diledim. Kesinlikle bu beyan bir suç kabulü niteliğinde değildir. Nezaketen ve iyi niyetle yapılan bir açıklamadır. Şikayetçiler onların yanına gelmemden rahatsız olabilirler. Ancak bunu bana söylemeleri gerekirdi, söylemedikleri gibi rahatsız olduklarını hissettirmediler… Ta ki Necmi Deniz’in bana yukarıda anlattığım şekilde Nilperi gittikten sonra ters ters konuşmasına kadar… Ben taraflara hakaret etmedi ve tehdit etmedim. Kimseye vurmadım, kimseyi yaralamadım… Taraflar bana onlarla konuşmamı istemediğine yönelik bir beyanda bulunmadı ki, kendi dilekçelerine de aynı şeyi söylüyorlar. Dolayısıyla huzur ve sükunu bozma suçunu da işlemedim. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum ve takipsizlik karar verilmesini talep ediyorum.”

Burak Deniz

NİLPERİ ŞAHİNKAYA GERİ ADIM ATMIYOR!

Geçtiğimiz haftalarda bir sergide objektiflere yansıyan Şahinkaya, Burak Deniz’le süregelen davasından vazgeçtiğine dair çıkan haberler karşısında geri adım atmayacağını ifade etmişti. “Süreç devam ediyor ve savcı atandı” diye sözlerine başlayan ünlü oyuncu “Uzun zaman olduğu için insanlar da soruyor, ‘Geri adım mı attınız’ diye ama öyle bir şey yok. Özürlük bir durum yok. Kimsenin de barışma için vesile olmasına gerek yok. Kişisel birçok sorun var. Bu özüre ikna olmamak için çok sebebim var ancak açıklayamam” şeklinde konuşmuştu.

Nilperi Şahinkaya

“UMARIM BU KIRGINLIKLAR EN KISA ZAMANDA SON BULUR”

Yaşananların ardından sosyal medya hesabından paylaşımda bulunan Burak Deniz, şu ifadeleri kullandı:

“Adana Film Festivali nedeniyle bulunduğumuz otelde Nilperi Şahinkaya, erkek arkadaşı Emre Yusufi ve arkadaşı Deniz Akıncı ile yaşamış olduğum ve istemediğim şekilde arkadaşlarımı kırmamla sonuçlanan hadise nedeniyle tekrardan çok üzgün olduğumu belirtmek isterim. Şakalaşmak isterken dozajının kaçabileceğini düşünmediğim, oldukça tatsız geçen bir gecenin sabahında kendilerinden hemen ve bizzat özür dilemek için gerek menajerim aracılığıyla gerekse de kendim doğrudan iletişime geçmeye çalıştım ancak başarılı olamadım. Kamuoyu nezdinde yaşanan bu talihsiz olaydan ve topluma örnek teşkil etmeyen bu davranışımdan ötürü Nilperi Şahinkaya ve arkadaşlarından ayrıca o gece olaya tanık olan herkesten teker teker özür diliyor, kamuoyuna böyle bir konuyla meşgul ettiğim için de ne kadar üzgün olduğumu tekrar belirtmek istiyorum. Umarım bu kırgınlıklar en kısa zamanda son bulur”

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK VİDEO:

Cumhurbaşkanı Erdoğan sosyal medya fenomeni Muhammed Nur Nahya ile buluştu! O anlar gülümsetti

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet adlı bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir tanesidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, güvenilir ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en önemli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan müsabakaları üyeler bir ücrete katlanmadan istedikleri zaman takip edebiliyor. Böylece hem heyecanlı hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol gibi popüler spor dallarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için sadece siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız yeterlidir.

Prizmabet ayrıca üyelerine bol miktarda bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te ilk üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu gibi farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve kazancınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim şartları da oldukça makul seviyededir.

Prizmabet para yatırma ve çekme işlemleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin gibi farklı yöntemlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme işlemleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa sürede hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme işlemlerinde herhangi bir komisyon veya kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı destek hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı destek ekibi sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun veya önerinizi iletebilir ve anında çözüm bulabilirsiniz. Prizmabet canlı destek ekibi profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en iyi bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için güncel giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!