PrizmaBetGüncelGirişAdresiHızlıveGüvenilirErişim!

Usulsüz Raporu Vermeyen Aile Hekimine Şiddet!

Eskişehir Tepebaşı Aile Sağlığı Merkezi’nde, oğlu için talep ettikleri usulsüz raporu vermeyen Aile Hekimi, hastanın annesi tarafından fiziksel şiddete uğradı.

Eskişehir Tepebaşı Aile Sağlığı Merkezi’nde, oğlu için talep ettikleri usulsüz raporu vermeyen Aile Hekimi, hastanın annesi tarafından fiziksel şiddete uğradı.

Hekimsen tarafından yapılan açıklamada, “Aile hekiminin tedavisi devam etmektedir. Sağlık Bakanlığı, kamu hizmeti verilen Aile Sağlığı Merkezleri’nde, sağlıkta şiddet terörünü önleyici tedbirleri almayı bir türlü başaramamaktadır. Popülist sağlık politikaları sebebiyle şiddet uygulayanlara caydırıcı yasal düzenlemeler getirilmesinde acziyet gösterilmektedir. Hekimsen olarak talebimizdir;  Usulsüz rapor isteyen kişiye SGK’yı zarara uğratmaya çalışmaktan yasal işlem yapılmalıdır. Kadın aile hekimine, şiddet uygulayan annenin yargılama süreci tutuklu görülmelidir.  Sağlıkta şiddet suçunu işleyenler SGK ve Sağlık Bakanlığı tarafından KARA LİSTE’ye alınarak kamu sağlık kuruluşlarından hizmet almaları belli bir süre engellenmelidir. Defalarca uyarmamıza rağmen, sağlıkta şiddeti engelleyemeyen Sağlık Bakanlığı, gerekli yasal düzenlemeler için;  kaç hekimin daha şiddete uğramasını,  kaç hekimin yurt dışına gitmesini, kaç hekimin daha hayatına son vermesini beklemektedir? Sağlık teröristi tarafından şiddete uğrayan meslektaşımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Hekimsen ailesi olarak her zaman yanında olacağız ve her türlü hukuki desteği vereceğiz” ifadelerine yer verildi. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı) 

ATO, Nijerya ile endüstriyel eğitim konusunda iş birliğine gitti

ATO, Nijerya ile endüstriyel eğitim konusunda iş birliğine gitti

Foreks – Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, ATO’nun Nijerya ile hayata geçireceği iş birliğiyle, Ankara’nın sektörel birikim ve tecrübelerini, Nijerya’daki sektörlere, sanayiye ve ticarete aktarmayı hedeflediklerini belirterek, “Bu iş birliği, ülkelerimiz arasındaki etkileşimi daha da artıracak önemli bir gelişme olacak. Türkiye ve Nijerya arasındaki dostane ilişkilerin, bu tür iş birlikleriyle daha da pekişeceğine ve bunun ticaret rakamlarımıza yansıyacağına inanıyorum” dedi. 

ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Ankara Ticaret Odası himayesinde, ATO İdea ve Nijerya Federal Hükümeti Endüstriyel Eğitim Fonu’nun “Skill Up- SUPA Programı” kapsamında gerçekleştirilen iş birliği bilgilendirme toplantısına katıldı. ATO Duatepe Salonu’nda gerçekleşen toplantının açılışında, ATO Başkanı Gürsel Baran, Nijerya Federal Hükümeti Endüstriyel Eğitim Fonu Genel Müdürü Afız Oluwatoyın Ogun, OSTİM OSB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın ve Başkent Üniversitesi E. Rektörü ve Sağlık Kuruluşları Direktörü Prof. Dr. Ali Haberal birer konuşma yaptı.

Ankara’nın savunma ve havacılık sanayi, sağlık ve medikal, inşaat, eğitim ve enerji gibi alanlarda önemli potansiyeli olan bir merkez olduğunu ifade eden Baran, “Ankara, ticaret, sanayi ve turizmde önemli gelişmeler kaydediyor. Zengin bir birikime sahip olan şehrimizin, bu birikim ve tecrübesini, bir başka kıtadaki dost ülkeye, Nijerya’ya, Nijerya’daki sektörlere, sanayiye, ticarete aktaracak olması, ülkelerimiz arasındaki etkileşimi daha da artıracak çok önemli bir gelişme.  Türkiye ve Nijerya arasındaki dostane ilişkilerin, bu tür iş birlikleriyle daha da pekişeceğine ve bunun ticaret rakamlarımıza yansıyacağına inanıyorum” dedi.

-KITADAN KITAYA, ENDÜSTRİYEL BİLGİ VE TECRÜBE AKTARIMI-

ATO İdea ve Nijerya Federal Hükümeti Endüstriyel Eğitim Fonu arasında hayata geçirilecek iş birliği hakkında da bilgi veren Baran, “Bu iş birliği sayesinde Başkentimiz’den eğitmenlerimizin, Nijeryalı eğitmenlere endüstriyel alanlarda bilgi ve tecrübelerini aktarmaları sağlanacak. Türkiye’de başlayacak ve ihtiyaç halinde Nijerya’da da devam edecek olan eğitim programları, yüz yüze ve online olarak gerçekleştirilecek” dedi. 

Baran, iş birliği kapsamında verilmesi planlanan eğitimleri ise; mühendislik temelleri teknikleri, mobilya yapımı, güneş enerjisi sistemi kurulumu ve bakımı, seramik sanatları, moda tasarımı-dikiş ve kesim, yaşlılar ve çocuklar için bakım hizmetleri, sağlık hizmetleri ve destek, profesyonel şefler için aşçılık kursu, endüstriyel makine operatörlüğü, makyaj sanatları-tırnak bakımı ve saç bakımı, lojistik yönetimi ve hizmetleri, etkinlik organizasyonu ve yönetimi olarak sıraladı.

-1 MİLYAR DOLARLIK TİCARET HACMİ YUKARI TAŞIMA GAYRETİNDEYİZ- 

Türkiye ve Nijerya arasında, yaklaşık 1 milyar dolarlık dış ticaret hacmi olduğunu dile getiren Baran, “İki ülkenin potansiyeli, yakın ve dostane ilişkiler dikkate alındığında, bu rakamı yeterli görmek mümkün değil. Karşılıklı olarak, yatırım ve ticari iş birliği olanaklarının artırılması gerektiği kanaatindeyiz. Ankara Ticaret Odası olarak, Nijerya’nın ülkemiz ve Başkentimiz ile ticaretini daha yukarılara taşıma gayretindeyiz” dedi. 

Ankara’nın inşaat ve müteahhitlik hizmetleri alanındaki potansiyeline de vurgu yapan Baran, Nijerya’daki 17 milyon konut açığı için bu potansiyelin iş birliği fırsatına dönüştürülebileceğini söyledi. Baran, “Türkiye olarak yurtdışı müteahhitlik hizmetlerinde dünyada Çin’den sonra ikinci sırada yer alıyoruz. Bu konuda da iş birliği içinde olabiliriz” diye konuştu.

-“İŞ BİRLİĞİ ADIMI BİZİ HEYECANLANDIRIYOR”-

Nijerya Federal Hükümeti Endüstriyel Eğitim Fonu Genel Müdürü Afız Oluwatoyın Ogun da yaptığı konuşmada Ankara’nın yanı sıra İstanbul ve Antalya’da da sanayi, teknoloji, ticaret alanında incelemelerde bulunduklarını belirterek,  “Burada olmak ve bu iş birliğine adım atmak bizi çok heyecanlandırıyor. Buraya geldiğimden beri birçok Türk iş insanı ile tanıştım, onların sıcak karşılamaları bizleri çok mutlu etti” dedi.

-“ANKARA’NIN SEÇİLMİŞ OLMASI TESADÜF DEĞİL”-

OSTİM OSB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın da konuşmasında, 1996 yılında Türkiye’den ilk defa Nijerya’ya giden heyette yer aldığını belirterek, o tarihten itibaren ilişkileri değişik başlıklarda geliştirmeye yönelik çalışmalar yürüttüklerini kaydetti. OSTİM Organize Sanayi Bölgesi modelini Nijerya’ya taşımaya yönelik faaliyetler yürüttükleri bilgisini de veren Aydın, program için Ankara’nın seçilmesinin tesadüfi olmadığını söyledi. Aydın, “OSTİM Teknik Üniversitesi’nde 80 Nijeryalı öğrencimiz eğitim görüyor. Bu program için Ankara’nın seçilmiş olması tesadüf değil. Ankara gerçekten üniversitelerin en yoğun olduğu il. Bu programın ülkelerimize ve karşılıklı firmalarımıza, bölgelerimize, üniversitelerimize hayırlı sonuçlar doğurmasını temenni ediyorum” dedi.

-“HASTANELERİMİZDE HER TÜRLÜ DONANIM MEVCUT”-

Başkent Üniversitesi E. Rektörü ve Sağlık Kuruluşları Direktörü Prof. Dr. Ali Haberal da, sağlık ve eğitimin hemen her ülkenin ana konusu olduğunu belirterek, “Başkent Üniversitesi Hastaneleri ve Ankara’daki diğer hastanelerimizde tetkik, tedavi ve ileri ameliyatları gerçekleştirecek, her türlü donanım mevcuttur. Bu nedenle Nijerya Federal Hükümeti’nin hastaları ülkemize ve Ankara’ya rahatlıkla yönlendirilebilir. Başkent Üniversitesi olarak, Nijerya Sağlık Bakanlığı ile belli konularda ön protokol ile ilgili çalışmaları sürdürüyoruz. Diğer konularda da her türlü eğitim ve desteği birlikte sürdürmeye hazırız” diye konuştu.

Konuşmaların ardından heyet, Nijerya’daki altyapı, eğitim, sanayi ve ticaret gibi alanlara ilişkin sunum gerçekleştirdi. 

Toplantıya, TED Üniversitesi Rektör Yardımcısı Oya Güneri, Başkent Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fusün Eyidoğan, Milli Eğitim Bakanlığı Mesleki Eğitim Genel Müdürü Yardımcısı Mehmet Bal, Mesleki Yeterlilik Kurumu Başkan Yardımcısı Dr. Mehmet Erdem Güney, İŞKUR Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Işık, Tarım ve Orman Bakanlığı Tarım Reformu Genel Müdürlüğü, İdari İşler ve Koordinasyon Daire Başkanı V. Murat Işık, TİKA Nijerya Masası Uzmanı Hatice Metinkuşcu ile Nijerya Federal Hükümeti Endüstriyel Eğitim Fonu yetkilileri de katıldı.

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet adlı bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir tanesidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, güvenilir ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en önemli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan müsabakaları üyeler bir ücrete katlanmadan istedikleri zaman takip edebiliyor. Böylece hem heyecanlı hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol gibi popüler spor dallarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için sadece siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız yeterlidir.

Prizmabet ayrıca üyelerine bol miktarda bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te ilk üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu gibi farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve kazancınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim şartları da oldukça makul seviyededir.

Prizmabet para yatırma ve çekme işlemleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin gibi farklı yöntemlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme işlemleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa sürede hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme işlemlerinde herhangi bir komisyon veya kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı destek hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı destek ekibi sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun veya önerinizi iletebilir ve anında çözüm bulabilirsiniz. Prizmabet canlı destek ekibi profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en iyi bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için güncel giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!

Apple’ın bir sonraki nesil kulaklıkları, yeni sensörlerle gelecek

iOS 18 RC sürümünde keşfedilen bazı küçük ipuçları, Apple’ın gelecekteki kablosuz kulaklıklarında sağlık sensörlerine de yer vereceğini gösteriyor.

Apple, geçtiğimiz gün düzenlediği “It’s Glowtime” etkinliğinde, yeni ürünlerini tanıtırken, iOS 18 RC güncellemesini de yayınladı.

iOS 18 RC güncellemesinde bulunan bazı ipuçları, Apple’ın kablosuz kulaklıklarında sağlık sensörlerini test ettiğini gösteriyor. Keşfedilen kodlar, Apple’ın gelecek yıl sağlık sensörlerine sahip yeni nesil bir AirPods Pro piyasaya sürebileceğine dair ipucu veren önceki bir sızıntıyı da doğruluyor.

9To5Mac’in bildirdiğine göre Apple, en son iOS 18 RC güncellemesindeki kodlarla doğrulanan bir dizi sağlık özelliği üzerinde çalışıyor. En son beta sürümünde, kalp atış hızı sensörüyle ilgili bir kod bulunuyor ve “Antrenmanlar sırasında kalp atış hızınızı takip etmek ve Apple Health’e göndermek için her iki kulaklığı da takın. Bluetooth ayarlarında yönetin” talimatları yer alıyor.

Dikkat çekici bir şekilde bu satır, AirPods ve Beats gibi Apple kablosuz kulaklıklarınızı ayarlamanıza olanak tanıyan sistem bileşeninin bir parçası olarak görülüyor. Söylentilere göre, 2025’te piyasaya sürülecek yeni nesil AirPods, sağlık sensörlerine sahip tek kulaklık olmayacak. Apple’ın yeni nesil Powerbeats Pro’ya da sağlık sensörleri eklemeyi planladığı söyleniyor.

Birlik Sağlık-Sen: Yerli İlaç Üretimi Acilen Teşvik Edilmelidir!

Birlik Sağlık-Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, yerli ilaç üretimi ve aşı üretimi konularını gündeme getirdi.

Birlik Sağlık-Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, yerli ilaç üretimi ve aşı üretimi konularını gündeme getirdi. EURO kurunun 10 TL ile sabitlenmiş olduğunu, pek çok ilacın temininde sıkıntı yaşandığına dikkat çeken Doğruyol, “Sağlık Bakanlığı ve mevcut hükümet hızlı bir şekilde yerli ilaç üretimini teşvik etmelidir. İlaçlarımız ve aşılarımız millileştirilmelidir. Vatandaşlarımızın piyasada ki pek çok ilaca fark ödeyerek alması, sağlık kurulu raporu olan pek çok ilaca bile ücret farkı ödenmesi, bazı ilaçların neredeyse ücretlerinin yarısını vatandaşın cebinden ödemesi devletin verdiği sağlık hizmetlerini kısmen ücretli hale getirmektedir. Piyasadaki ilaçların yaklaşık %35 inde ücret farkının çıkması da sıkıntıyı ortaya koymaktadır” dedi. 

Mülteciler Katkı Payı Ödemelidir!

Açıklamasına mültecilere yönelik önerilerle devam eden Ahmet Doğruyol şunları söyledi: “Türk vatandaşları ilaçta katkı payı ve muayene ücreti öderken, Suriyeli mültecilerin ödemediğini görüyoruz. Yıllarca sağlık primi ödeyen işçi memur ve bağkurlu vatandaşlarımız, emekli olduklarında %10, çalışırken %20, ilaç katkı payı ödemeleri ve devlet hastanelerine gittiklerinde 10 TL muayene ücreti ödemeleri, Suriyeli mültecilerin ise aldıkları sağlık hizmeti karşılığında ne ilaçta katkı payı nede, muayene ücreti ödememesi kendi vatandaşlarımıza karşı yapılmış olan bir haksızlıktır. Suriyeli mültecilerden de katkı payı ve muayene ücreti alınmalıdır. Birinci basamak sağlık hizmetleri sunumunu gerçekleştiren aile hekimliği siteminde bile reçeteye yazılan ilaç başına 1 TL gibi cüzi bir ücret bile olsa alınması doğru değildir. Mültecilerin yaşadığı bazı bölgelerdeki hastanelerin genel olarak mültecilere hizmet etmesi de olayın vahametini ortaya koymaktadır. Sağlık Bakanlığı ve mevcut hükümet hızlı bir şekilde  yerli ilaç üretimini teşvik etmelidir. İlaçlarımız ve aşılarımız millileştirilmelidir.”

“Serbest Hekimler, Kamuya ve Özele Mahkum Edilmek İsteniyor!”

Kaynak, “6 Ekim Yönetmeliği ile hedeflenen, hekimleri kamu ve zincir özel hastanelere mahkum ederek, bir kölelik düzeni oluşturmaktır” dedi. 

Serbest hekimlik, muayenehane sahibi hekimler, 6 Ekim Yönetmeliği olarak anılan, Özel Hastaneler Yönetmeliği’nde 2022 yılı sonu ve 2023 yılı başında ve ortasında yapılan düzenlemelerle ‘hasta ameliyat edemez’ duruma geldi. İzmir Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Süleyman Kaynak, Samsun’daki plastik cerrahların 3 aydır ameliyat yapamamaları sorununun ülke genelinde de yaşandığına tüm ülkede bu sorunun büyüyeceğine dikkat çekti. Kaynak, “6 Ekim Yönetmeliği ile hedeflenen, hekimleri kamu ve zincir özel hastanelere mahkum ederek, bir kölelik düzeni oluşturmaktır” dedi. 

Bilim Sağlık Haber Ajansı (BSHA) konuyla ilgili mayıs ayı ortasında Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan ‘bir ilde ameliyat yapamayan serbest hekim Sağlık Bakanlığı’ndan izin alarak başka bir ilde ameliyat yapabilir’ düzenlemesiyle yeniden gündeme gelen, 6 Ekim kısıtlamalarından etkilenen Samsun’daki 6 plastik cerrahın 3 aydır ameliyat yapamamasını, bu cerrahlardan 30 yıldır ilde görev yapan bir plastik cerrahi profesörünün yurt dışında çalışma kararı almasını gündeme getirdi. 

Serbest Hekimlerin Sorunu Büyüyerek Devam Edecek!

Peki diğer illerde muayenehane hekimleri ‘6 Ekim’ ve sonrasındaki yönetmelik ve düzenlemelerden nasıl etkileniyor. İzmir Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Süleyman Kaynak ile görüştük. Kaynak, 6 Ekim Yönetmeliğinin iptali için meslek örgütlerinin yargıya gerekli başvuruları yaptıklarını, ancak yürürlüğe konulan ve belli tarih aralıklarında yapılan düzenlemelerle devamlılığı sağlanan uygulamaya ilişkin değerlendirmede bulundu. Tabip Odası Başkanı Kaynak, yaşanan sorunun Samsun özelinde gündeme geldiğini ancak sorunun tüm Türkiye’deki serbest hekimlerin sorunu olduğunu vurguladı. 

Hekimlik Kölelik Haline Sokulmaya Çalışılıyor

Kaynak, “İzmir’de özel hastane ve tıp merkezi sayısı oldukça çok ancak İzmir’de de serbest hekimler ameliyat yapmakta sıkıntı çeken muayenehane hekimi var. Burada asıl problem tüm ülkede insanların hekim seçme ve sağlığa ulaşım hakkının engellenmesidir. Bütün Türkiye’de bu problem giderek büyüyecek bir problemdir. Asıl hedef hekimlere kamu hastaneleri ve özel zincir hastaneler dışında bütün çalışma alanlarını kapatmaktır. Muayenehane, küçük ölçekli sağlık kuruluşlarını ortadan kaldırmak amaçlanmaktadır. Ortada iki sistem kalacak; bir tanesi kamu hastaneleri bir tanesi de zincir hastaneler. Bu böyle olunca da hekim buralar dışında çalışma olanağını kaybettiğinde ne olacak? Kamuda veya özel zincir hastanelerde işçi olarak çalışmak zorunda kalacak. Çalışma hakları, özlük hakları ile ilgili bir hak talep edemeyecek, ettiği zaman kovulacak, cezalandırılacak, mobbinge uğrayacak. Hekimlik; kamuda ve özel sektör dışındaki tercihler ortadan kaldırılarak, alternatifsiz bir kölelik haline sokulmaya çalışılıyor. Bu şekilde sağlık sistemi asla yürümez” dedi. 

Sağlık Alanında Yapılanlara Karşı Güvensizlik Hakim!

Türkiye’nin zor bir süreçten geçtiğine vurgu yapan Kaynak, “Devlet yönetiminde bulunan kamu idaresine güvenin sarsıldığı bir süreçteyiz. Sağlık alanında da bu güven büyük oranda sarsılmıştır. Hekimler ve sağlık çalışanları sağlıkta şiddet, mobbing ile uğraşırken bir yandan da hekimlere yönelik geçtiğimiz aylarda TBMM Sağlık Komisyonu’nda görüşülen kanun tasarısında çok ağır yaptırımlar getirilmeye çalışıldı. Hekimin bir ameliyatı veya tıbbi müdahalesi sonucunda, ölüm veya sakatlık olmasa bile bir hasta eğer zarar gördüğünü iddia ediyorsa burada ilgili hekimin meslekten men edilmesiyle ilgili bir düzenleme hayata geçirilmeye çalışıldı. Bu kabul edilemez. Yapılmak istenilen şey hekimliğin, köle durumuna sokulmak istenmesidir. Hekimleri ölesiye çalıştırmak amacındalar. Bütün dünyada, sağlık endüstrisi yaklaşık 12 trilyon dolardır. Buradan hareketle hükümetler; özel sektör ve bütün sistemin içinde yer alan büyük aktörler yüksek kazançlar sağlayacaklarını fark ettiler. Bu parayı kazanmak için hekim, hemşire ve alanda çalışan insan gücüne mahkumlar. Bu nedenle de bu iş gücünü köleleştirmenin peşindeler” açıklamasında bulundu. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı) 

Kılıçdaroğlu’nun Babala TV’deki SMA Açıklamasına Bakan Koca’dan Yanıt

Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu açıklamasına Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, twitterdan cevap verdi. Koca, “Kemal Bey Biz Onu Zaten Yapıyoruz” dedi. 

CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, youtube üzerinden yayın yapan Oğuzhan Uğur’un kanalı Babala TV’de yayımlanan Mevzular Açık Mikrofon’un 15’inci bölümünün konuğu oldu. Kılıçdaroğlu’nun SMA hastası çocuklar ile ilgili vaatlerini soran bir katılımcıya verdiği cevapta, Evlilik öncesi SMA tarama testlerini iktidar partisine yapın diye söylediklerini ancak yapılmadığını belirterek, “Mansur Başkan Ankara’da başlattı, diğer belediye başkanlarımız da başlattı” dedi. Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu açıklamasına Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, twitterdan cevap verdi. Koca, “Kemal Bey Biz Onu Zaten Yapıyoruz” dedi. 

“Cumhurbaşkanı Seçildiğimde İlk Çözeceğim Sorun Budur”

10 milyonu aşkın insanın izlediği Mevzular Açık Mikrofon programında muhalif gençlerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na, programda AK Partili olduğunu belirten aynı zamanda da SMA hastası bebekler için yardım çalışmaları yaptığını söyleyen bir katılımcının, ‘SMA’lı hastalar için ne vaad ediyorsunuz?’ sorusu soruldu. Kılıçdaroğlu, SMA’lı hastalar konusunda hassasiyetlerini belirtti. Kemal Kılıçdaroğlu, “SMA hastalarının bütün sağlık harcamalarının ilgili kurum tarafından karşılanması lazım. Fakir fukaranın çocukları bu hale mi gelir. Yardım kampanyaları açıyorlar dünyanın parasını veriyorlar. Ben söz verdim onlara, Allah nasip eder Cumhurbaşkanı seçildiğimde ilk çözeceğim sorun budur” dedi. SMA tarama testlerine ilişkin de açıklamada bulunan Kılıçdaroğlu, “Bunu söyledik yapın diye yapmadılar. Mansur Başkan Ankara’da diğer belediye başkanlarımızla başlattık. Evlenmek için gelenlere bu testleri yapın, bunu başlatın. Eğer böyle bir SMA’lı çocuk doğma olasılığı varsa ailelere söyleyin dedik” diye konuştu.  Cumhurbaşkanı Adayı Kılıçdaroğlu’nun, CHP’li belediyelerin evlenmek için belediyeye gelen çiftlere, SMA tarama testleri  uygulandığına yönelik açıklamasına Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’dan yanıt geldi. 

“Kemal Bey Biz Onu Zaten Yapıyoruz”

Bakan Koca yanıtında “KEMAL BEY, BİZ ONU ZATEN YAPIYORUZ. Sn. Kemal Kılıçdaroğlu, konuk olduğu bir Youtube kanalının programında SMA hastaları konusuna da değindi. Şüphesiz, SMA konusundaki her hassasiyet takdir edilesidir, ama vaadi Bakanlığımızın çoktan hayata geçmiş, yerleşmiş bir uygulamasını hayata geçirme vaadiydi. Evlilik öncesi çiftlere SMA taraması programı 2021’de başladı. Tarama programları başlatılırken Sağlık Bakanlığı kapsamlı hazırlıklar yaptı. Sn. Kılıçdaroğlu’unun, SMA konusundaki bu gelişmeleri izlemediği veya bile bile böyle beyanlarda bulunduğu düşünebilir. Yoksa hâlihazırdaki uygulamayı niçin vaat etsin? Bütçe görüşmeleri sırasında, 24 Kasım 2022 tarihinde yaptığım konuşmada, gelinen noktayı gösteren güncel bilgileri TBMM’de sunmuş, tüm sunumu içeren basılı dokümanı da Mecliste bulunan vekillerimizle paylaşmıştım. Bu dokümanın 220 ila 223 arasındaki sayfaları şimdi tekrar üstünde durulan konulara ayrılmıştı. Partisinin milletvekilleri oradaydı. Konudan habersiz olması hiç mümkün mü?” diye karşılık verdi. 

2021 Yılı Sonu itibariyle 600 Bin Çift SMA Tarama Testi Yaptırdı

Bakan Koca konuyla ilgili sayısal bilgileri paylaştı: “Sayısal verilerle, bugün gelinen noktayı söyleyelim: 2021 yıl sonundan itibaren 600 Bin çiftin evlilik öncesi SMA taraması, Mayıs 2022’den bu yana yaklaşık 1.5 Milyon yeni doğan bebeğin SMA taraması tamamlanmıştır. İkinci bir konu var: SMA tedavisinde kullanılan ilaç, tedavi rehberimizde ve geri ödeme kapsamındadır. SMA hastası hiçbir evladımız tedavisiz bırakılmamaktadır. Taramalar neticesinde hastalığına erken dönemde tanı konan asemptomatik yani belirtisiz hastalar için uluslararası kabul görmüş tıbbi kriterlere göre Gen Terapisi tedavi yönteminin uygulanabileceği SMA Bilim Kurulumuzca değerlendirilmiş ve uygulamanın geri ödemeye alınması için Bakanlığımızın “uygun” görüşü Sosyal Güvenlik Kurumuna iletilmiştir. Çok yakında geri ödemeye alınması planlanmaktadır. Semptomatik yani belirtisi olan hastalar içinse Gen Terapisinin etkili olmadığı uluslararası bilim camiasınca kabul görmüş bir gerçektir. Özetin özeti açıklamadan da anlaşılacağı gibi, SMA hastası çocuklarımız için tedavi yöntemi seçiminde ekonomik şartlar kesinlikle değerlendirme kriteri değildir. Şuna herkes inanmalı: Devletimiz, sonuç verdiği kanıtlı bir tedaviyi SMA hastası evlatlarından esirgemez. Sayın Cumhurbaşkanımızın sağlık hizmetlerine verdiği önem, sağlığa ayrılan kaynağın büyüklüğü ve kuşatıcılığı ortadadır. Bilim ne söylüyorsa ona bakmalıyız. Yakınları ıstıraplı SMA hastalarının durumuna yanlış bilgilerle yaklaşan, doğruyu öğrendiği halde söylemini sürdürürse yaptığı istismara döner. Etkinliği kanıtlanmış her tedaviyi o tedaviye uygun her SMA hastamıza uygulamaya hazırız. Devletimiz buna muktedirdir.”

SMA Testi Yaptıranlar ve Hasta Yakınlarından Mesaj Yağmuru!

Bakan Koca’nın paylaşımına takipçilerden yanıtlar dikkat çekti. 5 ay önce tarama testi yaptırıp hala sonuç alamayan takipçiler Koca’nın paylaşıma yanıt verdi. Ayrıca SMA hastalarının yakınları da spinraza ilacında yaşanan tedarik sorununu Bakan Koca’nın paylaşımının altındaki yorum kısmında dile getirdi. Sorunları aktaran takipçiler Bakan Koca’yı mesaj yağmuruna tuttu. TC. Sağlık Bakanlığı Sağlıklı Çözüm hesabından takipçilere yanıt verildiği, kişilerin iletişim numaralarının talep edildiği gözlendi.

(BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı) 

Detoksla Fazla Kilolardan Kurtulmaya Başlayabilirsin!

Beslenme Uzmanı Diyetisyen Beyza Mekseliyna Adsız, fazla kilolarından kurtulma yöntemlerinden biri olan detoks ile ilgili hatırlatmalarda ve önerilerde bulundu.

Baharın gelişiyle kışın alınan fazla kilolardan kurtulmanın yolları aranır. Kış boyunca karbonhidrat ve şekerli besin tüketimleri yapıldı. Peki bu beslenme vücudumuzu nasıl etkiledi? Beslenme Uzmanı Diyetisyen Beyza Mekseliyna Adsız, Bilim Sağlık Haber Ajansı okurlarına fazla kilolarından kurtulma yöntemlerinden biri olan detoks ile ilgili hatırlatmalarda ve önerilerde bulundu. Yaz aylarına daha formda girmek isteyenler için önerilerde bulunan Adsız, fazla kilolardan kurtulmak ve sağlıklı beslenmek isteyenlerin diyetisyene danışmadan herhangi bir beslenme programı uygulamamalarını tavsiye etti. 

“Detoks Sadece Sıvı Beslenme Yoluyla Yapılmaz”

Diyetisten Adsız, “Karbonhidrat ve şekerli besinler karaciğerde yağa dönüşerek pankreasın insülin dengesini bozar. Alınan kilolardan hızlı ve sağlıklı bir şekilde kurtulmak istendiği zaman detokslardan faydalanılabilir. Detoks kelime anlamı olarak toksinlerden arınma anlamını taşır. Normalde vücudumuzda bu görevi karaciğer üstlenir. Beslenme düzeni normalin dışına çıktığı ve bozulduğu zaman karaciğere ve böbreklere yardımcı olmak aynı zamanda alınan birkaç kilodan kurtulmak amacıyla detoks programları uygulanabilir” dedi. Adsız, detoksun sadece sıvı beslenmek ya da aç kalmak anlamına gelmediğini, mutlaka bir diyetisyen kontrolünde sağlıklı bir biçimde birkaç günlük sürelerde uygulanabileceğini söyleyerek 2 günlük detoks diyet önerisinde bulundu. 

Diyetisyen Adsız’dan 2 Günlük Örnek Detoks Diyet Önerisi

Birinci Gün: 

Kahvaltı: 

1 yumurta 

1 halka ananas 

2 yemek kaşığı lor peyniri 

Limonlu roka 

3 zeytin 

Ara Öğün:

  • 1 fincan sade Türk kahvesi
  • 2 hurma
  • 5-6 adet fındık

Öğle:

  • Bol yeşil salata (içine 1 tatlı kaşığı zeytinyağı limon)
  • 2 yemek kaşığı lor peyniri (yağsız)
  • 2 yemek kaşığı kinoa
  • 2 bütün ceviz veya ¼ avakado

İkindi:

  • 1 fincan yeşil çay ya da beyaz çay
  • 1 ince dilim ananas

Akşam:

2 yemek kaşığı süzme yoğurt

100 gr ızgara et veya tavuk

mevsim salata (1 yemek kaşığı zeytinyağı + limon)

Gece:

  • 1 fincan beyaz çay

İkinci Gün: 

Kahvaltı:

  • 2 kutu probiyotik yoğurt
  • 1 ince dilim ananas
  • 1 tatlı kaşığı chia tohumu
  • 10 adet çiğ badem
  • 1 çay kaşığı tarçın

Ara Öğün:

  • 1 şişe maden suyu
  • 2 kuru kayısı
  • 2 ceviz

Öğle:

Bol yeşil salata (içine 1 tatlı kaşığı zeytinyağı)

90 gr ton balığı (yağı süzülmüş)

İkindi:

  • 1 fincan yeşil çay ya da beyaz çay
  • 1 ince dilim ananas

Akşam:

Fırın balık (200 gr)

  • Sınırsız haşlanmış sebze (kabak, mantar, biber gibi)
  • 1 kase yoğurt
  • İsteğe göre pul biber

Gece:

  • 1 Fincan beyaz çay

Okura Not: Su tüketimi çok önemlidir. Ortalama 2,5-3 litre su içilmelidir. Diyetisyeninize danışmadan detoks yapmayınız…(BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

Aile Hekimlerinden ‘Parmak İzi Yoktur Raporu’ Taleplerine Yanıt!

TTB AHEK, hacca gideceklere, aile hekimlerinden parmak izi okunmuyor diye durum bildirir raporu verilmesini isteyen il sağlık müdürlüklere yanıt verdi.

Hacca gitmek isteyen ve parmak izi alınamayan yaşlı vatandaşların bazı iller ve ilçelerde; valilikler, kaymakamlıklar, müftülüklerden, il sağlık müdürlüklerine aile hekimliklerinin, ‘parmak izi yoktur, alınamıyor, silinmiştir’ raporu verilmesi için gelen resmi talepler tartışma yarattı. Konuyla ilgili Türk Tabipleri Birliği (TTB) Aile Hekimliği Kolu (AHEK), “Hacca gideceklere, aile hekimlerinden parmak izi okunmuyor diye durum bildirir raporu verilmesini isteyen il sağlık müdürlüklerine hatırlatıyoruz: Aile hekimleri mevzuatı olmayan, görev tanımları dışında bir raporu hazırlayamaz, İngilizce bir metin altına imza atamazlar. Bunu bilin!” hatırlatmasında bulundu. 

“Aile Hekimleri, Hukuki Mevzuatı Olmayan Bir Sağlık Raporu Düzenleyemez”

Aile hekimliklerinden hacca gitmek isteyen ve parmak izi alınamayan yaşlılardan bazı illerde müftülük ve kaymakamlıklar aracılığı ile istenilen ‘parmak izi yoktur, alınamıyor, silinmiştir’ rapor taleplerine yanıt geldi. TTB AHEK, bu raporun hekimi zor duruma sokabileceğini, parmak izi çeşitli nedenlerle alınamayan yurttaşlar için aile hekimlerinden “parmak izi yoktur” yönünde rapor düzenlemesinin istendiğini belirtti. TTB AHEK açıklamasında, “Aile hekimleri, hukuki mevzuatı olmayan bir sağlık raporu düzenleyemez. Kurum veya kişiler keyfi olarak rapor hazırlanmasını isteyemezler.En son bir ilçe müftülüğü, aile hekimlerinin parmak izini sisteme yükleyemeyen hacılar için hem de İngilizce rapor istemiş. Verilmez bu rapor!” cümlelerine yer verdi. TTB AHEK twitter hesabından yaptığı açıklamalarda valiliklerden, müftülüklerden il sağlık müdürlüklerine gönderilen yazılar paylaşıldı.

Şanlıurfa Tabip Odası: Hukuksuz taleplere karşı mevzuatlara göre hareket etme yükümlülüğünü hatırlatıyoruz!

TTB AHEK’in konuyla ilgili açıklamasının ardından Şanlıurfa Tabip Odası “Aile Hekimlerinden Talep Edilen Parmak İzi Raporları Hakkında Hukuki ve Bilimsel Görüş” başlıklı bir açıklamada bulundu. 

Şanlıurfa Tabip Odası’nın açıklaması şöyle: 

Aile Hekimlerinden Talep Edilen Parmak İzi Raporları Hakkında Hukuki ve Bilimsel Görüş

Parmak izi kişilerin biyometrik kimliklendirmelerinde kullanılan, adli araştırmalar, güvenlik ve idari amaçlı veri tabanlarında toplanarak, kişilerin gerektiğinde kimlik tespiti için kullanılan, her bir bireyde farklı, değiştirilemez ve ölçülebilir nitelikte veriler sunan bir kimliklendirme yöntemidir. Ülkemizde vatandaşların parmak izi verileri İçişleri Bakanlığı çatısı altında, kolluk(jandarma ve polis) ile idari amaçlarla toplanan veri tabanlarında yer almaktadır. Parmak izi ölçüm ve tespitleri, adı geçen bu kuruluşlarda kullanılan fiziksel ve kimyasal ölçüm yöntemleri ile yapılmaktadır. Ancak parmak izi yokluğu (adermatoglifya), nadir görülen genetik bir mutasyon nedeniyle doğuştan ya da edinilmiş olarak daha sıklıkla ileri yaş kişilerde görülebilmektedir. Kimyasal maruziyeti, kronik dematitler, travma, yanık, ampütasyon benzeri durumlarda kişilerdeki parmak izlerinin kaybolması tıbben mümkündür. Bu tür durumlarda, avuç içi, yüz, iris, retina tanıma yöntemleri veya panoramik diş grafileri gibi farklı yöntemler ile kişilerin kimliklendirme işlemleri yapılabilir.

Hukuksuz Bilim Dışı Talepler

Aile Sağlığı Merkezleri gibi kamu sağlık kuruluşlarında yapılacak çıplak göz muayeneleri ile kişilerde adermatoglifya durumunu tespit etmek mümkün olmayabilir ya da yanlış adermatoglifia teşhisleri ile, ileri teknikler ve cihazlarla kişide parmak izi tespit edilebilecekken, yanıltıcı sonuçlar ortaya çıkmasına, gelişecek adli olaylarda karmaşa yaşanmasına sebep olabilir. Bu durumda kişilerin parmak izi olmadığını belirtilen raporların, parmak izi veri tabanı için daha standardize tekniklerle verileri toplama işlemi yapılan kurumlardan talep edilmesinin daha uygun olacağını, kamu sağlık kuruluşlarında çalışan hekimlerden böyle bir değerlendirme ve rapor talep edilmesi bilimsel olmamakla beraber Sağlık Bakanlığının ‘Sağlık Raporları Usul ve Esasları Hakkında Yönerge’ sinde de yer almamaktadır. Sağlık Bakanlığı birimlerinin diğer kurumlar tarafından talep edilen bu tür hukuksuz bilim dışı taleplere karşı mevzuatlara göre hareket etme yükümlülüğünü hatırlatıyoruz.” (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı) 

“Sağlık Elçileri Eğitim Programı” Kronik Hastalığı Olan Öğrencilere Destek Sunuyor

Kronik hastalığı olan öğrencilerin yaşamlarını kolaylaştırmayı hedefleyen, İstanbul İl Millî Eğitim Müdürlüğü ve İstinye Üniversitesi (İSÜ) iş birliğiyle

Kronik hastalığı olan öğrencilerin yaşamlarını kolaylaştırmayı hedefleyen, İstanbul İl Millî Eğitim Müdürlüğü ve İstinye Üniversitesi (İSÜ) iş birliğiyle yürütülen “Sağlık Elçileri Eğitim Programı” projesinde başarılı sunumlar gerçekleştiren ekiplere ödülleri 25 Mayıs’ta İSÜ Kongre Merkezi’nde düzenlenecek törenle takdim edilecek.

Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından desteklenen İstanbul Sağlık Elçileri Projesi, sağlıklı bir toplum ve sağlıklı gençlik ideallerini desteklemek ve akran dayanışmasını güçlendirmek amacıyla İSÜ ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ortaklığıyla gerçekleştiriliyor. Üç lise öğrencisi ve bir danışman öğretmenden oluşan dört kişilik takımlar projeye başvurarak katılım sağladı. Ardından ekipler, projelerini geliştirmek için başvuruların tamamlanmasının ardından kendi seçtikleri alanlardan birini belirlediler. Bu yıl, deprem farkındalığı geliştirmek amacıyla özel bir tema daha eklenerek, ‘Dijital Oyun Tasarımı’ ve ‘Sosyal Kampanya’ başlıkları altında projeler geliştirildi. İSÜ akademisyenleri tarafından verilen eğitimlerin ardından ekipler, seçtikleri alanda projelerini geliştirerek proje yarışmasına başvuru sağladılar. İstanbul İl Millî Eğitim Müdürlüğü ve İSÜ yönetim kadrosunun katılımıyla 25 Mayıs’ta İSÜ Kongre Merkezi’nde tüm ekiplerin projelerinin sergileneceği etkinliğin ardından dereceye girenlere ödülleri törenle takdim edilecek.

İstanbul Sağlık Elçileri Projesi nedir?

İstanbul Sağlık Elçileri Projesi, İstanbul İl Millî Eğitim Müdürlüğü ve İstinye Üniversitesi’nin (İSÜ) hayata geçirdiği, kronik hastalığı olan öğrencilerin yaşamlarına destek olmayı hedefleyen anlamlı bir projedir. Proje, öğrencilerin bir araya gelerek sağlıklı bir toplum oluşturmak için güçlerini birleştirmesi ve gençler arasında akran dayanışmasının sağlanması amacını taşımaktadır. Projeye katılan gençlerin, kendi yeteneklerini geliştirmenin yanı sıra topluma fayda sağlamak için önemli bir rol üstlenmeleri hedeflenmektedir.

Gözler Yeni Kabinede, Sağlık Bakanlığı İçin Akdağ’ın da İsmi Geçiyor !

Bilim Sağlık Haber Ajansı’nın (BSHA) edindiği kulis bilgilerine göre yeni kabinede Sağlık Bakanı olarak yeni bir ismin yer alacağı konuşuluyor.

Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı 2. Tur Seçimleri’nin tamamlanmasının ardından gözler, Anadolu Ajansı verilerine göre yüzde 52,16 oy oranı ile yüzde 48,84 oranında oy alan Millet İttifakı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu karşısında galibiyet elde ederek 13. Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan’ın yeni kuracağı kabineye çevrildi. Bilim Sağlık Haber Ajansı’nın (BSHA) edindiği kulis bilgilerine göre, yeni kabinede Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’nın yer almayacağı, Sağlık Bakanı olarak yeni bir ismin yer alacağı konuşuluyor. Bu ismin, daha önce de AK Parti hükümetinde sağlık bakanı olarak görev alan Dr. Recep Akdağ olduğu belirtiliyor. 

Seçim takvimine göre Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) 1 Haziran Perşembe günü Cumhurbaşkanlığı Seçim sonuçlarını açıklaması bekleniyor. Kesin sonuçların açıklanmasının ardından yasalara göre ilk üç gün içerisinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yemin etmesi gerekiyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) milletvekili yemin töreninin de gerçekleşmesi sonrasında ise sırada  Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeni kabinesini kurması yer alıyor. Kulislerde yeni kabinede hangi isimlerin yer alacağı konusunda bir hareketlilik yaşanıyor. TBMM’de yeni meclis başkanı seçilene kadar meclisin en yaşlı üyesi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ‘geçici başkan’ olacağı bilgisi edinildi. Milletvekilliği seçimleri için aday olmayan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile Kültür ve Turizm Bakanı haricindeki tüm kabine üyeleri mecliste yer aldı. 

Yeni Kabinede Sağlık Bakanı Kim Olacak?

Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’nın yeniden kabinede sağlık bakanı olarak yer alıp almayacağı merak edilirken, BSHA’nın edindiği kulis bilgilerine göre, yeni kabinede sağlık bakanı olarak yeni bir isimin yer alacağı konuşuluyor. Yeni kabinede yer alacak isimlere ilişkin kulislerde, sağlık bakanı olarak AK Parti Hükümeti’nde 2002-2013 yılları arasında ve 2016 yılında Sağlık Bakanı olarak görev alan Recep Akdağ’ın adı geçiyor. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)