Durduk Yere Değil! Telefon Sinyallerinin Neden Bazen Kaybolduğunu ve Çözüm Yollarını Anlatıyoruz

Hiç en sevdiğiniz dizinin tam ortasında, arkadaşınızla önemli bir konuşma yaparken ya da GPS’e ihtiyaç duyduğunuz bir yolculukta telefon sinyalinizin tamamen kaybolduğu oldu mu? Hepimizin başına gelen bu sinir bozucu durumun birçok farklı sebebi var.

Bazı günler telefonunuz mükemmel çalışırken, diğer günler sinyal âdeta sırra kadem basabiliyor.

Peki, bu gizemli kayboluşların arkasında ne var?

Dağ ve bina gibi coğrafi engeller

Telefon sinyalleri, tıpkı radyo dalgaları gibi düz bir çizgide yol alıyor. Eğer bu yolculuk esnasında büyük engeller varsa sinyalin size ulaşması da zorlaşıyor.

Özellikle yüksek dağlar, yoğun ormanlar veya çok katlı binalar, telefon sinyalinin önüne büyük birer duvar koyuyor. Şehirlerde yüksek binaların arasında dolaşırken ya da kırsal alanlarda seyahat ederken sinyalinizin zayıflaması ya da tamamen kaybolması bu yüzden olabilir.

Çözüm: Eğer dağların arasındaysanız, yüksek bir noktaya çıkmayı deneyin. Şehirdeyseniz de daha açık bir alana geçmek sinyali geri getirebilir.

Kâbus gibi fırtınalı günlerin sebebi hava durumu

Hava durumu telefon sinyallerini düşündüğünüzden çok daha fazla etkiliyor. Özellikle yağmur, kar ve fırtınalar, telefon sinyallerini engelleyebiliyor ya da zayıflatabiliyor.

Hatta yoğun sis bile sinyal kaybına neden olabiliyor. Telefonunuzda o sırada sinyal yoksa bir göz atın; belki dışarıda fırtına kopuyordur!

Çözüm: Hava koşullarını kontrol edin ve mümkünse iç mekânlarda sinyale ulaşmayı deneyin. Ayrıca bazı durumlarda sinyalin tekrar gelmesi için bir süre beklemek gerekebilir.

Hizmet sağlayıcısının kapsama alanı

Bir telefon sinyali kaybolduğunda ilk suçlanan genelde operatörler olur ve bazen haklısınızdır. Her hizmet sağlayıcısının belirli kapsama alanları var ve özellikle kırsal bölgelerde ya da uzak yerlerde operatörünüzün çekim alanı dışında kalabilirsiniz.

Şehir merkezlerinde bu sorun daha az yaşanırken, seyahat sırasında ya da az nüfuslu bölgelerde sinyal kaybı sık karşılaşılan bir problem.

Çözüm: Kapsama haritalarını kontrol edin ve eğer sürekli sinyal kaybı yaşıyorsanız, hizmet sağlayıcınızı değiştirmeyi düşünebilirsiniz.

Kalabalık ve aşırı yoğunluk

Bazı zamanlar, özellikle konserler, spor etkinlikleri ya da büyük festivaller gibi yerlerde bulunurken telefon sinyaliniz tamamen yok olabilir. Bunun nedeni, aynı anda binlerce kişinin aynı ağ üzerinden bağlantı kurmaya çalışması.

Hücresel kuleler belirli bir kapasiteyle çalışıyor ve fazla talep aldıklarında sinyal gönderimi yavaşlıyor ya da tamamen durabiliyor.

Çözüm: Böyle durumlarda uçak modunu açıp kapatarak tekrar bağlanmayı deneyebilirsiniz. Ya da mümkünse Wi-Fi ağı kullanarak iletişim kurmaya çalışabilirsiniz.

Batarya seviyesi düşüklüğü

Telefonunuzun bataryası azaldığında sinyalin kaybolduğunu fark ettiniz mi? Telefonlar, düşük batarya durumunda enerji tasarrufu yapmaya çalışıyor ve bu da bazı özelliklerin yavaşlamasına ya da kapanmasına neden olabiliyor. Özellikle zayıf bataryayla, telefonun sinyal arama gücü de azalabiliyor.

Çözüm: Bataryanızın dolu olduğundan emin olun. Uzun süre dışarıdaysanız ve sinyal kaybı yaşıyorsanız, yanınızda bir powerbank bulundurmanız faydalı olabilir.

Telefonun anten kalitesi

Tüm telefonlar eşit yaratılmamıştır! Bazı telefon modellerinin antenleri diğerlerine göre daha iyi olabiliyor. Telefonunuzun yaşı, markası ya da modeli, sinyal kalitesini doğrudan etkileyebiliyor.

Eski bir telefon kullanıyorsanız, zamanla antenin performansı düşebilir ve bu da sinyal kaybına neden olabilir.

Çözüm: Telefonunuzun güncel olduğundan ve yazılımlarının düzgün çalıştığından emin olun. Eğer hâlâ sorun yaşıyorsanız, yeni bir telefon almayı değerlendirebilirsiniz.

SIM kart veya telefon ayarları

Telefonunuzda aniden sinyal kayboluyorsa, SIM kartınızın yerinden oynamış olabileceğini hiç düşündünüz mü?

Bazen basit bir yeniden başlatma ya da SIM kartı çıkarıp takmak tüm sorunu çözebilir. Ayrıca telefonun ağ ayarlarında bir sorun olabilir.

Çözüm: Telefonu yeniden başlatın, SIM kartı çıkarıp tekrar takın ya da ağ ayarlarını sıfırlayın.

Telefon sinyalinizdeki kaybolma için önemli olan, hangi durumda hangi yöntemi deneyeceğinizi bilmek. Telefon sinyaliniz kaybolduğunda panik yapmadan önce, bu maddelere göz atmayı unutmayın!

Kaynaklar: WilsonAmplifiers, NordVPN

Araştırmacıların Geliştirdiği Mantar Tarafından Kontrol Edilebilen Robot Tam Olarak Nasıl Çalışıyor?

Düşünün ki bir robot, bir mantarın elektrik sinyalleriyle kontrol ediliyor. Bu kulağa bilim kurgu gibi gelse de Cornell Üniversitesi’ndeki bilim insanları bunu başardı. “İyi de nasıl?” diyorsanız gelin anlatalım.

Cornell Üniversitesi’nde yapılan çalışmalar sonucunda, Robert Shepherd liderliğindeki ekip kral istiridye mantarının miselyumunu robotların donanımına entegre eden ilginç bir teknoloji geliştirdi.

Oldukça multidisipliner olan bu araştırmanın, mekanik mühendisliği, elektronik, biyoloji, mikoloji ve sinyal işleme gibi farklı alanların uzmanlarının bir araya gelmesiyle gerçekleştirildiği biliniyor.

Kral istiridye mantarının miselyumunu kullanarak geliştirdikleri bu robotlar, doğrudan mantarın ürettiği elektrik sinyalleriyle hareket edebiliyor.

Yani, bir yanda doğa mucizesi bir mantar, diğer yanda mühendislik harikası bir robot birleşerek biyo-hibrit bir teknoloji ortaya çıkıyor da diyebiliriz.

Kral istiridye mantarının miselyumu, aslında mantarın toprak altındaki kök benzeri yapılar olduğundan, besin taşıyan ve çevresel koşulları algılayan bir ağ oluşturarak mantarın hayatta kalmasını sağlıyor.

Miselyumun, elektrik sinyalleri üretme yeteneğine sahip olması sebebiyle, bilim insanları söz konusu miselyumun elektriksel sinyalleri tespit ederek bir robotu kontrol edebileceklerini keşfettiler.

Peki bu tam olarak nasıl mümkün oluyor?

Miselyumun biyolojik bir elektrik üreticisi gibi çalıştığını belirten araştırmacılar, miselyumu robotun donanımına entegre ederek bu elektrik sinyallerini elektrotlarla yakalamayı başardılar.

Elektrotların, mantarın büyüyen miselyum ipliklerine sarılması sonucunda mantarın doğal elektriksel aktivitelerini algıladığı belirtiliyor.

Ancak, miselyum çok ince olduğu için bu sinyalleri doğru bir şekilde yakalamanın oldukça zor olduğu da ekleniyor.

Konunun temelini anladık. Peki robot nasıl hareket ediyor?

Araştırmacılar, mantarın ürettiği ham elektrik sinyallerini okuyabilen bir arayüz geliştirerek, bu arayüzün miselyumun ürettiği sinyalleri dijital bilgiye çevirmesini ve bu bilginin robotun motorlarına gönderilmesini sağlıyorlar.

Yani, miselyumdan gelen sinyaller robotun bir nevi beyni gibi davranıyor ve robotun hareket etmesini sağlıyor.

Ek olarak, robotlar sadece elektrik sinyallerine değil, ultraviyole ışık gibi çevresel faktörlere de tepki verebildiği belirtiliyor.

Açıklamak gerekirse, mantar ışığı sevmediği için robotun ışık yoğunluğuna göre hızlanma ya da yön değiştirme gibi aktivitelerde bulunabileceği söyleniyor.

Araştırmacıların bu buluşunun gelecekte tarım başta olmak üzere çeşitli alanlarda kullanılabileceği de belirtiliyor.

Kaynak: CNN, Cornell University