Prizmabet

Yeni şirketler için ödeme düzenlemesi

Yeni kurulacak şirketler, Rekabet Kurumu ödemelerini Harç Takip Sistemi üzerinden de yapabilecek.

Yeni anonim ve limitet şirket kuruluşu ile sermaye artırımı işlemlerinde Rekabet Kurumu’na yapılacak ödemeler, Harç Takip Sistemi (HTS) üzerinden de tahsil edilebilecek.

Kurumca hazırlanan “4054 sayılı Kanun Uyarınca Anonim ve Limited Şirketlerin Yapacakları Ödemelere İlişkin Tebliğ’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ” Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Yeni kurulacak anonim ve limitet şirketlerin tüm ortaklıkların sermayeleri ve bunu artırmaları halinde söz konusu kısmın on binde dördü, Kurum adına ticaret sicili harçlarını tahsile yetkili birimlerce tahsil ediliyordu.

Değişiklikle, Merkezi Sicil Kayıt Sistemi’nden (MERSİS) yapılan şirket kuruluşu ve sermaye artırımı hallerinde, tahsil işlemi MERSİS ara yüzünü kullanarak, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından işletilen HTS üzerinden de yapılabilecek.

Bu yolla banka ve kredi kartıyla yapılan tahsilatların Kurum hesabına aktarımı ve uygulamaya ilişkin diğer hususlar, ilgili tahsilat birimi ve TOBB arasında yapılacak protokolle belirlenecek.

Kuruluş ve sermaye artırımı işlemlerinin yürütülmesinde, söz konusu yöntemle yapılan tahsilatlarda ortaklığın ticaret ünvanı, ödeme tutarı ile bu paranın Kurum adına yatırıldığı bilgilerini içeren ve HTS tarafından düzenlenen makbuz esas alınacak.

Ödemenin yapıldığına ilişkin makbuzun, Ticaret Sicili müdürlüklerine tescil için yapılan başvurularda, talep edilen diğer belgelerle birlikte verilmesi zorunluluğu bulunuyor. MERSİS üzerinden yapılan şirket kuruluş ve sermaye artırımı işlemlerinde de Kurum payı ödenmeden tescil işlemi yapılamayacak.

Öte yandan, tebliğle şirketlerin yapacakları ödemedeki makbuz tanımına, MERSİS ara yüzünü kullanarak HTS’den yapılan tahsilatların, sistemden tahsilatın yapıldığını gösterir belge de eklendi. MERSİS ve HTS de söz konusu tebliğde tanımlandı.

Stellantis’in 2 Yıldır Bayide Bekleyen Otomobilleri Olduğu Ortaya Çıktı: Bazı Modeller Hiç Satmıyor!

Yapılan bir araştırma, Stellantis’in ABD pazarında büyük bir çöküş yaşadığını gözler önüne serdi. Şirketin 2 yıldır satılmayı bekleyen otomobilleri olduğu ortaya çıktı.

Otomotiv sektörünün önde gelen isimlerinden Stellantis, son dönemlerde yaşadığı maddi zorluklarla gündemde. Şirket bir süredir, her ne kadar reddetmiş olsa da bazı markaları elden çıkaracağı iddiaları ile sarsılıyor. Ancak gelen son haberler, şirkette huzursuzluk yaratan çok daha fazla şey olduğunu gözler önüne seriyor.

ABD’de yapılan bir araştırmaya göre Stellantis markasının satışları, yılın ilk yarısında yüzde 16 kadar düşüş gösterdi. Hâl böyle olunca şirketin elinde satamadığı çok fazla otomobil kaldı. Bu durumun farkında olan şirket, çareyi stok eritmekte bulmuş gibi görünüyor. Edinilen bilgilere göre şirket, 2024 model ve daha eski otomobillerine iskontolar uygulayacak.

En az 2 yıldır bayide bekleyen otomobiller var!

Stellantis, konuyla ilgili resmî bir açıklama yapmadı ancak yapılan araştırmalar, en az 2 yıldır bayide bekleyen otomobiller olduğunu gözler önüne seriyor. Bu bağlamda; Stellantis grubunun ABD’de en az ilgi gören modeli, Alfa Romeo Giulia. Bu otomobil için ortalama satış süresi tam 617 gün. Alfa Romeo Stelvio 456 gün, Fiat 500e de 454 günlük bekleme süresine sahip.

Stellantis cephesinde neler yaşandığını anlamak çok zor ancak mevcut CEO ile yapılan anlaşma, Ocak 2026‘da sona erecek. Stellantis Başkanı John Elkann, daha şimdiden yeni bir CEO arayışında olduklarını söyledi. Bakalım gelecek yıllar, Stellantis grubu için neler getirecek…

Markanın son dönemlerde yaşadığı bazı gelişmeler:

Türk şirketlerden Özbekistan’a sağlık ve enerji yatırımı

Teknolojiyi yenilemek, verimliliği artırmak isteyen Özbekistan, Türk şirketleriyle iki farklı sektörde iki önemli anlaşmayı hayata geçirdi. Sağlık alanında yapılan ilk anlaşma ilk adımda 10 milyon dolarlık yatırımla hayata geçecek iki merkez olacak. Diğeri ise enerji verimliliğini yüzde 80 artıracak olan kojenerasyon yatırımı.

Dünya Gazetesi’nden Kerim Ülker’in haberine göre, Türkiye ile Orta Asya’daki Türk cumhuriyetleri arasında ticarette son dönemde dikkat çekici bir büyüme var. Geçmiş dönemde tekstil, inşaat gibi kısıtlı sektörlerle varlık gösterdiği bölge ülkelerinde artık istihdam yaratan, inovasyon sağlayan, nitelik katan projeler hayata geçiyor. Bu ülkelerden biri de Özbekistan.

Her ne kadar beklentilerin altında olan ticaret hacmi siyasi otoriteler tarafından, Türk şirketlerinin yeni yatırım planlarıyla önümüzdeki dönemde 5 milyar dolara, ardından da 10 milyar dolara çıkması hedefleniyor. Türkiye, 2023 yılı sonu itibarıyla Özbekistan’ın en büyük 4’üncü ticaret ortağı durumunda.

Özbekistan’da geçen yılsonu itibarıyla Türkiye’den 5 bin 706 firma ihracatçı, 707 firma da ithalatçı konumunda yer aldı. Türkiye’den 2022’de 1 milyar 877,5 milyon dolarlık ürün Özbekistan’a ihraç edilirken bu tutar geçen yıl 1 milyar 871,3 milyon dolar olarak gerçekleşti. Türkiye’nin ülkeden yaptığı ithalat 2022’de 1 milyar 682,5 milyon dolar, geçen yıl da 1 milyar 209,2 milyon dolar olarak kayıtlara geçti.

Böylece iki ülke arasındaki ticaret hacmi son olarak 3 milyar 80,5 milyon doları buldu. Özbekistan’a geçen yıl gerçekleştirilen yabancı yatırımların yüzde 6,4’ünü Türkiye’den yapılanlar oluşturdu. Türkiye, geçen yılki yatırımlar bazında Çin, Rusya ve Suudi Arabistan’dan sonra ülkedeki en büyük yatırımcı konumunda yer alıyor. Hedef ise ilk sırada yer almak. Geçtiğimiz günlerde bu hedefe ulaşma konusunda iki adım atıldı. Bunlardan biri sağlık, diğeri enerji sektöründe.

İLK ADIMDA 2 DİYALİZ MERKEZİ

Uluslararası tıbbi sağlayıcılarla ortaklıklar yoluyla sağlık hizmetlerini genişletmek isteyen Özbekistan, 2020’de kamu-özel sektör ortaklığı (PPP) modeli kapsamında dört diyaliz merkezi için bir ihale başlattı. O ihaleyi Asya Kalkınma Bankası desteğiyle Hintli Nephroplus üstlenmiş, Ağustos 2023’te Taşkent’te 160 yataklı bir tesis de dahil olmak üzere, Özbekistan genelinde halihazırda birkaç diyaliz merkezi açmıştı.

Bu modelin ikinci adımını ise Türk şirketi Sam Yapı Grubu üstlendi. PPP modeliyle Özbekistan’da diyaliz merkezleri açmak için anlaşma imzaladı. İlk adımda iki diyaliz kliniği açmayı planlayan Türk şirketi, 10 milyon dolar yani yaklaşık 240 milyon TL’lik yatırım yapacak. Projeyle sağlık merkezleri, Kaşkadarya ve Surkhandarya bölgelerinde yer alacak. Anlaşmayı Özbekistan Sağlık Bakan Yardımcısı Farhod Tashpulatov ile Sam Yapı temsilcileri imzaladı.

YÜZDE 80 VERİMLİLİK HEDEFLENİYOR

İkinci projede Özbekistan, Başkent Taşkent’te yeni kojenerasyon tesisiyle enerji verimliliğini artırmayı planlıyor. Özbek şirket “Issiqlik Elektr stansiyalari” (Issiqlik Termik Santrali) öncülüğündeki proje, 1,2 MW elektrik üretim kapasiteli ve 6,4 gigakalori (Gcal) termal enerji kapasiteli bir kojenerasyon ünitesine sahip olacak.

Projeyi de Türk şirketi Iltekno yürütecek. Her iki proje de her ne kadar sadece bir yatırım olarak görünse de, Özbekistan teknolojisi açısından önemli. Yapılacak ilk proje olan sağlık yatırımıyla Özbekistan, diyalizde işlem başına maliyeti 80 dolardan 50 dolara düşürmeyi ve böylece yılda 5 milyon dolar tasarruf sağlamayı amaçlıyor.

İkinci projede ise Türk şirketinin kullanacağı teknolojiyle her yıl 1.2 milyon metreküp doğalgaz tasarrufu sağlamayı, yüzde 80 verimlilik ve kirletici emisyonları yüzde 67 oranında azaltmayı planlıyor. Bu iki örnek, bölgedeki değişimde Türk şirketlerinin alacağı önemli rolün de işareti.

patronlardunyasi.com

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet adlı bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir tanesidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, güvenilir ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en önemli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan müsabakaları üyeler bir ücrete katlanmadan istedikleri zaman takip edebiliyor. Böylece hem heyecanlı hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol gibi popüler spor dallarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için sadece siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız yeterlidir.

Prizmabet ayrıca üyelerine bol miktarda bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te ilk üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu gibi farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve kazancınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim şartları da oldukça makul seviyededir.

Prizmabet para yatırma ve çekme işlemleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin gibi farklı yöntemlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme işlemleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa sürede hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme işlemlerinde herhangi bir komisyon veya kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı destek hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı destek ekibi sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun veya önerinizi iletebilir ve anında çözüm bulabilirsiniz. Prizmabet canlı destek ekibi profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en iyi bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için güncel giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!

Tekfen için yeni öneri: TUT

Ertelenmiş vergi gelirinin desteğinde beklentimizi aşan net kar. 2Ç24 döneminde Tekfen Holding’in net karı yıllık bazda %157 artışla 580 mn…

Ertelenmiş vergi gelirinin desteğinde beklentimizi aşan net kar.

2Ç24 döneminde Tekfen Holding’in net karı yıllık bazda %157 artışla 580 mn TL seviyesine yükseldi. Beklentimiz 127 mn TL net kar açıklanması yönündeydi. Net kar tahminimizdeki sapmada, kurum beklentimizi aşan operasyonel karlılığa ek olarak, beklentimizi aşan tutarda ertelenmiş vergi geliri kaydedilmesi etkili oldu. Geçen yılın aynı döneminde 250,58 mn TL ertelenmiş vergi gideri kaydeden şirket, 2Ç24’te 720,41 mn TL ertelenmiş vergi geliri yazdı.

Borçluluk cephesinde, geçen çeyrekte 1,16 mlr TL tutarında net nakit pozisyonuna sahip olan şirket, bu dönemde 2Ç24’te 2,86 mlr TL net borç açıkladı. Tekfen Holding’in beklentimizi aşan operasyonel karlılığa işaret eden sonuçlarına karşın, şirketin net nakitten net borca geçmesi nedeniyle finansal sonuçların hisse performansına yansımasını ‘sınırlı negatif’ olarak değerlendiriyoruz.

Kurum beklentimizi karşılayan satış gelirleri.

2Ç24’te Tekfen Holding’in konsolide cirosu yıllık bazda %27,6 düşüşle 10,87 mlr TL ile kurum beklentimize paralel gerçekleşti. Mühendislik ve tarımsal sanayi segmenti gelirlerinde yıllık bazda sırasıyla %23 ve %31 oranlarında görülen düşüşler, konsolide satış gelirleri görünümünde belirleyici oldu.

Mühendislik ve taahhüt segmenti gelirlerinin konsolide ciro içerisindeki ağırlığı geçen yılın aynı dönemine göre 2 puan artış kaydederek %43’e yükseldi. Tarımsal sanayi segmenti gelirlerinin ağırlığı da geçen yılın aynı dönemindeki %59’dan %55’e geriledi.

Tarımsal sanayi segmenti gelirleri belirgin düşüş kaydetti.

2Ç24’te satılan gübre miktarı yıllık bazda %4 düşüş kaydederken, ton başına ortalama satış fiyatı da %17 düşüşle $394/ton’a geriledi. Terminal servisleri cephesinde ise, petrol ürünlerindeki doluluk oranının yıllık bazda 3,4 puan düşüşle %80,8 seviyesinde gerçekleşmesine ek olarak, kiralanan kapasite 2Ç23’teki 999.000 m3’ten 958.000 m3’e hafif geriledi. Parametrelerdeki görünüm, terminal işindeki ılımlı seyir karşısında, gübre fiyatlarında devam eden düşüş ve satılan gübre miktarındaki gerilemenin segment cirosunda belirleyici olduğunu ortaya koyuyor.

Kurum beklentimizi aşan FAVÖK.

/*! This file is auto-generated */!function(d,l){“use strict”;l.querySelector&&d.addEventListener&&”undefined”!=typeof URL&&(d.wp=d.wp||{},d.wp.receiveEmbedMessage||(d.wp.receiveEmbedMessage=function(e){var t=e.data;if((t||t.secret||t.message||t.value)&&!/[^a-zA-Z0-9]/.test(t.secret)){for(var s,r,n,a=l.querySelectorAll(‘iframe[data-secret=”‘+t.secret+'”]’),o=l.querySelectorAll(‘blockquote[data-secret=”‘+t.secret+'”]’),c=new RegExp(“^https?:$”,”i”),i=0;i

2Ç24’te Tekfen’in FAVÖK’ü yıllık bazda %12 düşüşle 781 mn TL seviyesinde gerçekleşti. Söz konusu operasyonel kar rakamı kurum beklentimizin oldukça üzerinde gerçekleşti. Bu dönemde şirketin FAVÖK marjı geçen yılın aynı dönemine göre 1,3 puan artışla %7,2 seviyesinde gerçekleşti Operasyonel karlılıktaki güçlenmede, mühendislik ve taahhüt segmentinin FAVÖK’ünün 2Ç24 döneminde 765 mn TL operasyonel kar elde etmesi belirleyici oldu (yıllık bazda %133 artış).

TKFEN için 64,32 TL seviyesindeki 12 aylık hedef fiyatımızı ve ‘TUT’ tavsiyemizi sürdürüyoruz.

Tekfen Holding’in beklentimizi aşan operasyonel karlılığa işaret eden sonuçlarına karşın, şirketin net nakitten net borca geçmesi nedeniyle, 2Ç24 sonuçlarının ardından yılsonu tahminlerimizi sürdürmeyi tercih ediyoruz. Ayrıca, gübre fiyatlarında devam edeceği öngörülen düşüş eğiliminin temkinli kalınması gereken bir faktör olduğunu düşünüyoruz. Bu çerçeve TKFEN için 64,32 TL olan hedef fiyatımızı ve ‘TUT’ tavsiyemizi sürdürüyoruz.

Halk Yatırım şirket değerlendirme raporundan alıntıdır

Yeni kurbanlar konkordato yolunda

CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde Türkiye genelinde ve Çorum’da son 3…

CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde Türkiye genelinde ve Çorum’da son 3 yılda iflas eden, kapanan, konkordato kararı verilen şirketler hakkında bilgi istedi. Ticaret Bakanı Bolat’ın önergeye verdiği yanıta göre, 1 Ocak 2021 ile 31 Temmuz 2024 tarihleri arasında Türkiye genelinde hakkında konkordato kapsamında mühlet kararı verilmiş olan toplam bin 260 şirket (anonim şirket, limited şirket) bulunuyor. Bu rakam 31 Temmuz 2024 tarihinde Türkiye’deki toplam aktif şirket sayısının (1 milyon 491 bin 987) yüzde 0.08’ine karşılık geliyor.

HalkTV haber: Gübre sektöründe büyük iflas yolda

Dinçer Gökçe’ye göre, Türkiye’nin en büyük tarımsal gübre ve ilaç üretimi yapan Platin Grubun üç şirketi konkordato talebi ile gittikleri mahkemeden eli boş döndü. Mahkeme, şirketin konkordato talebini geri çevirdi. Kararla birlikte şirketleri ve sahiplerini hacizlere karşı korumaya alan tedbir kararları kaldırıldı. Ret kararı ile birlikte şirketler ve sahipleri hacizlere karşı korumasız duruma geldi.

Yapılan başvuru sonrası mahkeme anılan şirketlere ve sahipleri için 3 aylık geçici mühlet kararı verilmişti. Yargılama süreci devam ederken, gelen bir ihbar üzerine şirketin Antalya’daki fabrikanın faaliyetleri Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından 21 Mayıs 2024’te durduruldu.

Fabrikanın faaliyetlerinin bakanlık tarafından durdurulması grup şirketlerinin içinde bulunduğu zorlu durumu daha da kötüleştirdi. Dava dosyasına giren 19 Eylül tarihli konkordato komiseri heyeti raporuna göre de grup şirketlerinin toplam borcu 1 milyar lirayı aşıyor.

Dev çöp konteyneri firması konkordato ilan etti

Patronlardünyası.com haberine göre, İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere birçok ilde çöp konteyner ihtiyaçlarını karşılayan; Bulgaristan, Fas, Irak, Romanya ve Rusya gibi pek çok ülkenin çöp konteyner ihtiyaçlarına da cevap veren Hedef Çöp Konteyner, iflasın eşiğine geldi. 36 yıllık firmanın konkordato talebi, 3 aylık geçici süreyle kabul edildi.

Hedef Çöp Konteyner, ürünleriyle Ankara, İstanbul, İzmir başta olmak üzere Adana, Adıyaman, Antalya, Balıkesir, Bilecik, Bursa, Çanakkale, Çorum, Denizli, Eskişehir, Hatay, Manisa, Muğla, Niğde, Ordu, Rize, Samsun, Sivas, Trabzon ve Zonguldak illerindeki çöp konteyner ihtiyaçlarını karşılıyor. Öte yandan Bulgaristan, Fas, Irak, Romanya ve Rusya gibi pek çok dünya ülkelerinin de yeraltı ve yerüstü çöp konteyner ihtiyaçlarına ürün arzıyla cevap veriyor.

Sanayi Gazetesi: Kırmızı et devi konkordato talep etti

Merkezi Gaziantep’te bulunan kırmızı et ve et ürünleri üreticisi Binsa Et konkordato talebinde bulunduğunu duyurdu. Merkezi Gaziantep’te bulunan kırmızı et üreticisinin konkordato talebinin kentteki kırmızı et fiyatlarını etkilemesi bekleniyor.

Mobilya tedarikçisi firmaya konkordato!

Kocaeli Gazetesi’ne göre, T.C. Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi, TİAMOB Tedarik Hizmetleri Anonim Şirketi için 3 ay konkordato geçici mühlet kararı verdi. Geçici komiser olarak mali müşavir Öznur Budak atandı.

Apple, OpenAI’nin Finansman Turunu Görüşmelerinden Çekildi

Teknoloji devi Apple (NASDAQ:AAPL), yapay zeka fenomeni ChatGPT’nin arkasındaki şirket olan OpenAI’ya yatırım yapmak için yapılan görüşmelerden çekildi. Wall Street Journal’ın Cuma günü bildirdiğine göre, Apple’ın yaklaşık 6,5 milyar dolar toplamayı hedefleyen yatırım turuna katılması bekleniyordu, ancak şirket son zamanlarda görüşmelerden çekildi. Finansman turunun gelecek hafta tamamlanması planlanıyor.

Apple geri çekilirken, Microsoft (NASDAQ:MSFT) ve Nvidia gibi diğer büyük şirketler finansman çabasına katkıda bulunmak için görüşmelere devam ediyor. Halihazırda OpenAI’ya önemli bir miktar olan 13 milyar dolar yatırım yapmış olan Microsoft’un, yatırımına yaklaşık 1 milyar dolar daha eklemeye hazırlandığı bildiriliyor.

OpenAI’nin finansman turuna yoğun ilgi, kısmen şirketin değerlemesinin 100 milyar doları aşabilecek olmasından kaynaklanıyor. Bu değerleme, OpenAI’nin 2022 yılının sonlarında ChatGPT’yi piyasaya sürmesinin ardından yapay zeka teknolojisine yapılan yatırımlarda görülen artışı yansıtan kurumsal heyecanı gösteriyor.

Bu çığır açan yapay zeka aracı, şirketler arasında rekabet avantajı elde etmek ve pazar payı kazanmak için ileri düzey yapay zekayı operasyonlarına ve ürünlerine entegre etme konusunda yoğun bir rekabet başlattı.

Reuters bu habere katkıda bulundu.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Freeport, endüstri satın almaları arasında bakır üretimini artırıyor

Önde gelen bakır üreticisi Freeport-McMoRan (NYSE:FCX), üç kıtada bakır üretimini önemli ölçüde artırıyor ve mevcut madencilik endüstrisi satın alma trendine katılmama kararı aldı. Bu strateji, Uluslararası Enerji Ajansı’na göre 2050 yılına kadar en az %60 artması beklenen bakır talebindeki öngörülen artıştan yararlanmayı hedefliyor. Jefferies analistleri, önümüzdeki iki yılda bakır fiyatında %40’ın üzerinde bir artış öngörüyor.

Mükemmel elektrik iletkenliği ve şekillendirilebilirliği nedeniyle elektronik, inşaat ve otomotiv gibi çeşitli sektörlerde yaygın kullanımı, bakırın küresel ekonomideki önemini pekiştirdi. Ancak, çevreciler, yerli gruplar ve yerel toplulukların direnci nedeniyle yeni bakır madenleri kurmak giderek zorlaşıyor.

Bakır üretimlerini artırmak için aktif olarak satın alma arayışında olan BHP, Rio Tinto ve Glencore gibi rakiplerinin aksine, Freeport mevcut madenlerini genişletmeye odaklanıyor. Haziran ayından bu yana Freeport’un CEO’su olan Kathleen Quirk, şirketin satın almalara aşırı harcama yapmadan mevcut varlıklarının değerini maksimize etmeye odaklandığını vurguladı.

Phoenix merkezli ve dünya bakır arzının %9’undan sorumlu olan Freeport, ABD’deki madenlerinde atık kayaların liçlenmesi yoluyla 2027 yılına kadar yıllık 800 milyon pound bakır üretmek için yenilikçi bir yaklaşım uyguluyor. Bu yöntemin geleneksel sert kaya madenciliğinden üçte bir daha ucuz olması ve işleme için bir izabe tesisi gerektirmemesi bekleniyor. Şirket, bunun yeni bir madene 10 milyar dolar yatırım yapmaktan daha uygun maliyetli bir alternatif olacağına inanıyor.

Liçleme projesine ek olarak, Freeport’un yıllık üretimine 1 milyar poundun üzerinde bakır ekleyebilecek dört genişleme projesi daha var. Bu, sadece ABD’de 2025 yılına kadar 500 milyon poundun üzerinde bir artışı içeriyor. Şirket ayrıca, gelecek Endonezya cumhurbaşkanı ile müzakere etme ve Yönetim Kurulu Başkanı Richard Adkerson’ın katılımıyla 2041’in ötesinde Endonezya’daki madencilik haklarını uzatmayı planlıyor.

Şili’de Freeport, düzenleyici belirsizlik döneminin ardından El Abra madeninin genişletilmesi için başvuru yapmaya hazırlanıyor. CEO Quirk, Başkan Gabriel Boric yönetiminde iyileşen yatırım ortamı konusunda iyimser olduğunu ifade etti.

Freeport’un hisse senedi, yatırımcıların şirketin büyüme planlarına olan güvenini yansıtarak son bir yılda %30 değer kazandı. Güçlü analist desteğiyle Freeport, Optica Rare Earths & Critical Materials ETF’den Derek Bone gibi yatırımcılar tarafından olumlu karşılanıyor.

Endüstri işçi alımında zorluklarla karşılaşırken, Freeport ABD’de otonom kamyonlar kullanarak uyum sağlıyor. Quirk, geleceğin ekonomisinde metallere artan ihtiyacı vurgulayarak, endüstriye en iyi yetenekleri çekmeyi umuyor.

Freeport’un stratejisi, bakır kullanımlarını artıran müşterilerinin ihtiyaçlarıyla uyumlu. Örneğin, Nvidia Mart ayında AI veri merkezleri için bakır kablolar kullanacağını duyurdu, bu da bakır talebi için olumlu bir trend gösteriyor.

Genel olarak, Freeport’un mevcut operasyonları genişletmeye ve yenilikçi üretim yöntemlerinden yararlanmaya odaklanması, şirketi temiz enerji geçişi için gerekli olan bakıra yönelik artan talepten faydalanmak için konumlandırıyor.

Reuters bu makaleye katkıda bulundu.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Exxon Yöneticisi Elliott Destekli Amber Energy’nin Başına Geçiyor

Exxon Mobil Corp (NYSE:XOM) yönetim kurulu üyesi Gregory Goff, Elliott Investment Management tarafından desteklenen Amber Energy’de, şirket Citgo Petroleum’u satın almaya hazırlanırken liderlik rolü üstlendi. 2021’den beri Exxon’un yönetim kurulunda yer alan Goff’un, Cuma günü Amber Energy’nin CEO’su olarak atandığı duyuruldu.

Amber Energy yakın zamanda, ABD mahkemesinde Citgo’nun ana şirketi PDV Holding’in hisseleri için düzenlenen açık artırmada başarılı teklif sahibi olarak açıklandı. Amber Energy’nin teklifi, Houston merkezli petrol rafinerisini 7,28 milyar dolara kadar değerliyor. Açık artırmaya çıkarılan hisseler, Venezuela ve devlet petrol şirketi PDVSA’ya karşı, kamulaştırmalar ve borç temerrütleri nedeniyle 21,3 milyar dolara kadar ulaşan taleplerin geri ödenmesi sürecinin bir parçası.

Exxon’un motor yakıtları ve yağlama pazarındaki rakibi olan Citgo, kapasite bakımından ABD’nin yedinci büyük petrol rafinerisi konumunda. Şirket, 2023 yılında 2 milyar dolar net kâr açıkladı ve Texas, Louisiana ve Illinois’de rafineriler işletiyor. Ayrıca geniş bir yakıt depolama ve boru hattı ağını yönetiyor ve markası altında 4.200 bağımsız perakendeciye sahip.

Goff’un enerji sektöründeki 40 yıllık deneyimi, Andeavor’un eski başkanı ve CEO’su ile Claire Technologies Inc.’in CEO’su olarak görev yaptığı rolleri kapsıyor. Ayrıca 2019’a kadar Marathon Petroleum (NYSE:MPC)’da başkan yardımcısı olarak görev yaptı. Marathon’daki görev süresi, Elliott’ın Marathon’a yaptığı yatırımın etkisiyle şirketin Speedway perakende yakıt işini 2021’de 7-Eleven’a 21 milyar dolara satması gibi önemli stratejik hamlelerle öne çıktı.

Exxon Mobil, Goff’un şirketteki mevcut durumu hakkında henüz bir açıklama yapmadı. Şu an itibariyle Goff, Exxon’un denetim komitesinin başkanı ve yürütme ve finans komitelerinin üyesi olarak listeleniyor. Amber Energy ise satın alma ile ilgili yorum yapmaktan kaçındı.

Reuters bu habere katkıda bulunmuştur.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Mediwhale, AI Retina Taraması İçin 12 Milyon Dolar Fon Aldı

Mediwhale, AI destekli retina tarama teknolojisi Reti-CVD’yi geliştirmek için 12 milyon dolar fon aldı. ABD onayı ve küresel genişleme hedefleniyor.

Güney Kore merkezli sağlık teknolojisi şirketi Mediwhale, yapay zeka destekli retina tarama teknolojisi Reti-CVD’yi geliştirmek ve ABD’de onay almak amacıyla 12 milyon dolarlık fon topladı. Şirket, bu yeni finansmanla kronik böbrek hastalığı tahminini de içerecek şekilde teknolojisini genişletmeyi hedefliyor. 2025 yılında ABD Gıda ve İlaç Dairesi’nden (FDA) onay almayı planlayan Mediwhale, yapay zeka tabanlı sağlık çözümleri konusunda küresel pazarda güçlü bir yer edinmeye hazırlanıyor.

Retina Taramasıyla Hastalık Tahmini

Mediwhale’in geliştirdiği Reti-CVD, kardiyovasküler hastalık (CVD) riskini tahmin etmek için tasarlanmış yapay zeka destekli bir tanı teknolojisi. Radyasyon içermeyen bu sistem, optometristler veya teknisyenler tarafından fundus kamera ile çekilen retina fotoğraflarını analiz ederek hastalık riskini katmanlı bir şekilde değerlendiriyor. Yapay zeka algoritmaları yardımıyla görüntüler, düşükten yükseğe doğru CVD riski taşıyan kişiler olarak sınıflandırılıyor. Şirket, gelecekte bu teknolojiyi kronik böbrek hastalıkları gibi diğer sağlık sorunlarına da uyarlamayı planlıyor.

Mediwhale, şu anda Avrupa Birliği (AB), Birleşik Krallık ve Güney Kore’de sağlık otoritelerinden gerekli onayları almış durumda. Ancak, ABD pazarı sağlık teknolojileri için kritik bir konumda olduğundan, şirket 2025 yılına kadar FDA onayını da alarak Reti-CVD’yi ABD’de piyasaya sürmeyi hedefliyor.

Mediwhale’in fon toplama sürecine Güney Kore ve ABD’den birçok önemli yatırımcı katıldı. Kore Kalkınma Bankası (KDB), Woori Venture Partners, IMM Investment ve Mirae Asset Securities gibi yatırımcılar, şirketin yenilikçi sağlık teknolojilerine olan inancını gösteriyor. Bu finansman, Mediwhale’in AR-GE çalışmalarını hızlandırmasına ve global pazardaki konumunu güçlendirmesine olanak sağlayacak.

Sağlık Sektöründe Yapay Zeka Yükselişte

Sağlık sektöründe yapay zekanın önemi her geçen gün artıyor. GlobalData’nın analizine göre, yapay zeka destekli tanısal görüntüleme teknolojilerinin pazarı 2022’de 336 milyon dolardan 2027’ye kadar 1,2 milyar dolara ulaşacak. Ayrıca, genel sağlık sektöründeki yapay zeka platformlarının küresel gelirinin 2027 yılına kadar 18,8 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Bu hızlı büyüme, yapay zekanın sadece tanı süreçlerinde değil, ameliyat gibi kritik alanlarda da etkin bir şekilde kullanılmasını sağlıyor.

NVIDIA ve Sağlık Teknolojilerine Yatırım

Mediwhale gibi sağlık teknolojisi girişimleri yalnız değil. NVIDIA, Johnson & Johnson MedTech ile ortaklık kurarak yapay zekayı ameliyat süreçlerine entegre etmek için önemli yatırımlar yaptı. Ayrıca, GE HealthCare ile iş birliği yaparak ultrason görüntüleme yazılımı SonoSAMTrack’i piyasaya süren NVIDIA, sağlık teknolojilerinin geleceğini şekillendiren oyunculardan biri olmaya devam ediyor.

Sonuç olarak, Mediwhale’in topladığı 12 milyon dolarlık fon, sağlık teknolojileri alanında yapay zeka çözümlerinin potansiyelini bir kez daha gözler önüne seriyor. Reti-CVD gibi yapay zeka destekli tanı araçları, hastalıkların erken teşhisi ve tedavi süreçlerinde devrim yaratma potansiyeline sahip. Şirketin ABD pazarına girişi ve küresel büyüme stratejisi, sağlık sektöründe yapay zekanın önemini artırmaya devam edecek.

Kaynak: İndir

Kaliforniya’dan Tüm Dünyaya Örnek Olması Gereken Yasa: Platformlarda Satın Aldığınız Oyunları “Gerçekten Satın Almadığınız” Gözünüze Sokulacak

Kaliforniya’da 1 Ocak 2025’te yürürlüğe girmesi beklenen bir yasa, video oyun şirketlerine yeni bir zorunluluk getirecek. Bu zorunluluk, şirketlerin açık beyanlarından ibaret olacak. Yani sektörde şeffaflık artırılacak.

ABD’nin Kaliforniya eyaleti, aslında tüm oyunseverleri ilgilendiren bir yasa tasarısını onayladı. 1 Ocak 2025 tarihi itibarıyla yürürlüğe girmesi beklenen yasa tasarısı, oyun şirketlerine yeni bir zorunluluk getiriyor.

Tüm oyunseverler, Steam, Epic Games, Microsoft Store, PlayStation Store veya Xbox mağazası gibi yerlerden oyun satın alıyorlar. Ancak burada bir oyunu tam anlamıyla satın almış olmuyoruz. Mesela Steam, bize bir oyuna erişim hakkı tanımlıyor. Olur da yayımcı şirket ile Steam arasında bir anlaşmazlık yaşanırsa ve oyunun Steam’den kaldırılmasına karar verilirse biz de oyuna erişim hakkımızı kaybetmiş oluyoruz. Hatırlayan okurlarımız vardır; Ubisoft, The Crew’in sunucularını kapatmış, oyuncuların aldıkları lisansları da iptal etmişti.

Kaliforniya’da tartışılan yasa, tam olarak buna odaklanıyor

İşte Kaliforniya’da tartışılan yasa tasarısı, tam olarak bu meseleye odaklanıyor. Yasanın yürürlüğe girmesi ile video oyun şirketleri, dijital ortamda sattıkları şeyin oyunun kendisi değil, sadece erişim hakkı lisansı olduğunu açıkça belirtmek zorunda kalacaklar. Aksi takdirde oyunların satılması mümkün olmayacak. Yani video oyun şirketleri, artık daha şeffaf olmak zorunda olacaklar.

Tabii bu durum, satın aldığımız şeyin oyunun kendisi değil, erişim hakkı lisansı olduğu gerçeğini değiştirmeyecek. Yani video oyun şirketleri, lisans satmaya devam edecek. Ancak oyuncular, The Crew’de yaşananlar gibi bir durum yaşandığı zaman, bunun zaten bilincinde olmuş olacaklar…