Remzi Sanver: “Galatasaray’ın hakkını her zeminde, tereddütsüz ve tavizsiz arayacağız”

Galatasaray Spor Kulübü Yönetim Kurulu Sözcüsü Remzi Sanver, Galatasaray Spor Kulübü’nün haftalık olağan Yönetim Kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulundu.

Galatasaray Spor Kulübü Yönetim Kurulu Sözcüsü Remzi Sanver, Galatasaray Spor Kulübü’nün haftalık olağan Yönetim Kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulundu.

Önceki haftalarda yapmadığı basın açıklamaları hakkında Remzi Sanver, “Galatasaray Televizyonu’nun değerli mensupları, sizleri ve sizlerin vasıtanızla Türkiye’nin değerli kamuoyunu saygıyla selamlıyorum. Birkaç haftadır Yönetim Kurulu toplantımız sonrasında açıklamamızı yapamamıştık. İki hafta evvel bayram tatiliydi. Geçtiğimiz hafta da Divan Kurulunda başkanımızın açıklamaları ve değerlendirmeleri vardı. Ondan sonra açıklama yapmanın pratik bir anlamı olmamakla birlikte usülen de uygun olmazdı.” diye konuştu.

Alınan Yönetim Kurulu kararı uyarınca yapılan bazı görevledirmeleri arz eden Sanver, “İki tane Yönetim Kurulu kararını kamuoyunun bilgisine arz ediyorum. Bunalardan birincisi başkanımıza yapılan bazı danışmanlık atamalarıdır. Galatasaray Dijital A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanvekili Sayın Hande Başev, Galatasaray Spor Kulübü Başkanlığı Başdanışmanlığı görevine atanmıştır. Basketbol şubemizin sponsoru Nef’in Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Erden Timur ve Galatasaray’ın çok kıymetli sporcularından, sutopu ve voleybolda büyük emekleri olan Sayın Orkun Darnel de başkan danışmanı olarak görevlendirilmişlerdir. Almış olduğumuz ikinci karar Galatasaray yönetimindeki süreçlerin şeffaflığını destekleyici mahiyettedir. Denetim Kurulumuzun tüm süreçlerin denetiminde daha aktif olması, bizim için önemlidir. Şu anda futbol da dahil tüm şubelerde gerçekleşmekte olan transferlerin uygunluk denetimi açısından, denetim talep etmeksizin Denetim Kurulunun bilgisine sunulmasına, Yönetim Kurulumuz tarafından karar verilmiştir.” ifadelerini kullandı.  

“MANEN VE HUKUKÎ DESTEK İÇİN SPORCULARIMIZIN YANINDAYIZ”

Bir basın kuruluşunda yer alan, futbolcularımız Arda Turan ve Oğulcan Çağlayan’ın kişilik haklarını zedeleyici mahiyetteki habere yönelik Yönetim Kurulu Sözcüsü Remzi Sanver şu ifadeleri kullandı:

“Geçtiğimiz haftalar içerisinde yaşanan bazı olayları da değerlendirmek istiyorum. Bunlardan bir tanesi çok üzücü ve kamuoyuna yansıyan, çok ayıpladığımız bir gelişme oldu. Sadece kendimizle ilgili bir konu olsaydı burada dile getirmeye de utanırdık; ancak insan haklarıyla, özgürlüklerle ve özel hayatın dokunulmazlığıyla alakalı bir konu. İsmini zikretmek istemediğim bir medya kuruluşu tarafından, değerli sporcularımız Sayın Oğulcan Çağlayan ve Sayın Arda Turan’ın özel hayatlarına saldırı teşkil eden bir haber yapıldı. Tabir için başlayın. Her tarafından çirkinlik akan bu davranışı kınıyor, değerli sporcularımızın manen ve hukuki destek için yanında tereddütsüz yanlarında olduğumuzu söylemeyi dahi zaid addediyoruz. Daha önemlisi, bunu tekil bir mesele olarak görmediğimizi ifade etmek isterim. Galatasaray tarihin aktığı yönde yürüyen insanlar tarafından var edilmiş ve bugünlere getirilmiştir. Söz konusu yayın organının ahlâk adını verdiği, kim bilir hangi çağdan kalmış davranış normlarıyla, Galatasaray kültürünün insan ve vicdan merkezli ahlâk anlayışı arasında temel bir uyumsuzluk olduğu aşikârdır. Dolayısıyla Galatasaray camiasının fertleri şu ana kadar olduğu gibi bundan sonra da bu yayın organının uygunsuz bulduğu davranışlara devam edeceklerdir. 

“HER KULÜP KENDİ SPORCUSUNDAN MESULDUR”

Beşiktaş Jimnastik Kulübü’ne mensup bir sporcunun, hocamız Fatih Terim’e yönelik yaptığı çirkin paylaşıma yönelik Sanver, “Hazır ahlâktan bahsederken, bir sporcunun sosyal medyada Sayın Fatih Terim’i ima ederek kullandığı terbiye dışı ifadelere de değineceğim. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, Türk aydınlanmasının önderi Mustafa Kemal Atatürk, “Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlâklısını severim” demiştir. Türk aydınlanmasının önde gelen bir kurumu olarak bu ifadeyi benimsiyor, sporcularımızı bedenen geliştirmenin yanı sıra ahlâken de olgunlaştırmanın sorumluluğunu taşıyoruz. Tabiatıyla Fatih hocamız kendi öğrencilerinden, Galatasaray Spor Kulübü de kendi sporcularından mesuldur. Dolayısıyla biraz evvel zikrettiğim bu sporcunun ahlâkî olgunlaşmasını, mensubu olduğu değerli rakibimiz Beşiktaş Jimnastik Kulübü’ne emanet ediyoruz.” dedi.

“GALATASARAY’IN HAKKINI HER ZEMİNDE, TEREDDÜTSÜZ VE TAVİZSİZ ARAYACAĞIZ”

TFF Genel Kurulunda, Türkiye Futbol Federasyonu Hukuk Kurullarının bağımsızlığı ve tarafsızlığı adına atılan tarihi adımı değerlendiren Sanver, konuya atfen şu açıklamaları yaptı:

“Bizi çok mutlu eden ve Türk futbolu için çok önemi bulduğumuz bir gelişmeye temas edeceğim. Aslında bu geçtiğimiz hafta içinde konuşuldu; ama o kadar heyecan verici buluyoruz ki, burada bir defa ele almak istedim. TFF’nin 28 Temmuz 2021 tarihli Genel Kurulunda yapılan statü değişikliği ile ilgili Uyuşmazlık Çözüm Kurulu, Disiplin Kurulu ve Tahkim Kurulu’nun TFF yönetiminden bağımsızlaşmaları yönünde kıymetli bir adım atılmıştır. Adalet dağıtan hukuk kurullarının, idareden bağımsız olmasının önemini anlatmaya hacet yoktur. Mesai arkadaşım, değerli hukukçu Sayın Rezan Epözdemir geçtiğimiz hafta Galatasaray Televizyonu’nda Türk futbolunu bu noktaya ulaştıran sürece dair tafsilatlı bilgi verdi. Konuyu kendisi kadar iyi ifade edebilmem mümkün değil. Dolayısıyla detaylara girmeyeceğim. Öte yandan Türk futbolu için böylesine önemli bir değişikliğin gerçekleşmesinde Galatasaray’ın oynadığı kıymetli rolün altını çizmek isterim. Elbette ki bu başarıyı tümüyle sahiplenme basitliğinde değiliz. Eriştiğimiz noktanın arkasında yıllar öncesine giden bir hukuk mücadelesi, bu mücadeleyi veren değerli hukukçular, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları vardır. Kulüpler Birliği’ndeki birçok rakibimizin ilkeli duruşları vardır. Diğer yandan ve her halükarda bu süreç Galatasaray’ın, ülkemizde sporun şekillenmesinde bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da merkezî rolü oynayacağını teyit etmiştir. Bunu sadece kulübümüz değil, Türkiye için de mutluluk verici olduğunu ifade etmek isteriz. Başkanımızın muhtelif vesilelerle ifade ettiği üzere, biz Galatasaray’ın hakkını her zeminde, tereddütsüz ve tavizsiz arayacağız; ama TFF ile kurduğumuz ilişkilerin bir ana ekseni de Türk futbolunun meselelerini çözmek, genelde Türk futbolunun yükselmesi ve yücelmesine katkıda bulunmaktadır.” 

“VİCDANIMIZIN İZİN VERDİĞİNİ YAPMAKTAN BAŞKA ENDİŞEMİZ YOK”

TFF Genel Kurulunda kulübümüzün, ibra konusunda çekimser oy kullanmasının eleştirilmesi hakkında Remzi Sanver şu değerlendirmeyi yaptı:

TFF’nin geçtiğimiz döneminin ibra oylamasındaki tavrımızdan da bahsetmek istiyorum. Türk hukuk sistemi içerisinde ve TFF statüleri uyarınca ibra, genel bir güven oyu olmaktan ziyade mali bir aklama olarak görülmektedir. Elimizde TFF’nin mali açıdan aklanmamasına dair bir bulgu olmadığından olumsuz oy kullanmadık. TFF’nin uygulamalarının bizde uyandırdığı sayısız memnuniyetsizlik ve adaletsizlik hissi içerisinde olumlu oy vermeye de elimiz varmadı. Neticede geçmiş dönemin değerlendirmesinde çekimser kaldık. Elbette ki bu tavrımız beğenilmeyebilir, eleştirilebilir; ama tavrımızın vicdani kanaatimizi aksettirdiğinden şüphe edilmemesini dileriz. Bu vesileyle, siyasî endişelerle olumsuz oy vermediğimiz yönündeki bazı beyanlardan duyduğumuz üzüntüyü de ifade etmek isteriz. Tabiatıyla neden böyle bir izlenim uyandırdığımızı dönüp kendimize de sormamız gerekir. Bu vesileyle bir hususun daha altını çizmek isterim. Sadece Türkiye’nin değil, dünyanın en önemli ive güçlü sivil toplum örgütlerinden biriyiz. Sözlerimizin ve davranışlarımızın toplumsal etkilerinin farkındayız. Bu etkilerin bize yüklediği toplumsal kuvvetin ve sorumluluğun da bilincindeyiz. Elbette hatasızlık iddiasında değiliz; ama iyi, doğru, güzel olanı, vicdanımızın izin verdiğini yapmaktan başka endişemiz olmadığını gerek spor kamuoyuna gerek siyaset kamuoyuna saygıyla ifade etmek isteriz.   

Tüzüğe göre Mayıs ayında yapılması gereken seçimin ertelenmesi kararı ile ilgili başlayan disiplin süreci hakkında bilgi veren Sanver,  “Değerli Galatasaraylılar, adalet dağıtan kurumlarına yönetimden bağımsızlığı meselesine değilmişken, bu konu hakkındaki kulübümüzdeki bir gelişmeden bahsetmek isterim. Tüzüklerimize göre Mayıs ayının sonunda yapılması gereken seçimin ertelenmesi kararına imza atan, geçen dönem başkanımız dahil olmak üzere yönetim kurulu üyelerimizin, bu davranışlarının Tüzüklerimize göre disiplin yaptırımı gerektirdiğini düşünen bazı üyelerimiz, Tüzüğün 110. maddesinin 1. fıkrasının kendilerine verdiği kişisel başvuru hakkına dayanarak disiplin kuruluna başvurmuştur. Aynı Tüzük maddesi gereği bu başvuru, Yönetim Kurulumuz aracılığıyla yapılmıştır. Yönetim Kurulumuz da, tüzüğümüzün 111. maddesinin kendisine getirdiği yükümlülükle başvuruyu Disiplin Kuruluna sevk etmiştir. Yani Yönetim Kurulumuz burada Tüzüğün emrettiği aracılığı yapmıştır. Dosyada şikayetçi konumunda değildir. Biraz önce adalet dağıtan hukuk kurullarının idareden bağımsızlığının önemine vurgu yaptık. Bu husus, her şeyden önce Galatasaray Spor Kulübü’nde geçerlidir. Söz konusu dosyanın değerlendirilmesi de Yönetim Kurulumuz değil, bizden bağımsız olarak karar verecek Disiplin Kurulumuz tarafından yapılacaktır.” açıklamasını yaptı.  

Başkan Burak Elmas, geçmiş dönem Divan Kurulu Başkanı Eşref Hamamcıoğlu ve üyemiz Cemal Özgörkey arasında gerçekleşen buluşmayla ilgili Sanver, “Kulübümüzün bünyesinde yaşanan mutluluk verici bir gelişmeden de bahsetmek istiyorum. Başkanımız, geçtiğimiz dönem Divan Kurulu Başkanımız Eşref Hamamcıoğlu’nu ve çok değerli Galatasaraylı Cemal Özgörkey’i birikimlerinden, fikirlerinden istifade etmek için davet ettiler. Kendileri de lütfettiler ve bu davete icabet ettiler. Birikimlerini ve projelerini bizlerle paylaştılar. Bu görüşmenin sonunda iletişim kanallarının karşılıklı olarak daima açık tutulmasında mutabık kalındı. Velhasıl aydınlık bir Galatasaray geleceği için son derece verimli bir toplantı gerçekleşti. Sayın Hamamcıoğlu ve Sayın Özgörkey’e her zaman olduğu gibi yine bize örnek oldukları için şükranlarımızı sunuyoruz.” dedi.

“GALATASARAY DEĞERLERİNDEN BİRİ, HZ. İBRAHİM’İN YANINDA ALEVLERE KARŞI DURMAYI BİLMEKTİR”

Galatasaray Spor Kulübü Yönetim Kurulu Sözcüsü Remzi Sanver, ülkemizin güneyi başta olmak üzere birçok yerde çıkan orman yangıları hakkında şu açıklamaları yaparak sözlerine son verdi:  

“Değerli Galatasaraylılar. Türkiye’nin değerli kamuoyu. Sonda zikredeceğim; ama önem itibarıyla başta gelen konu ise Türkiyemizin içinden geçtiği yangın felaketi. Büyük ıstırabımızı ifade etmek için hangi ifadeyi seçsem basmakalıp olacak. O yüzden bu çabaya girişmeyeceğim; ama sorumluluğumuzun farkında olduğumuzun ifade etmek isterim. Birey olarak ve kurum olarak farkındayız. Galatasaray camiası tüm bileşenleriyle yangının yaralarını sarmak için seferber oldu. Buna dair katkılarımızı ilgili zeminlerde duyurduk. Burada tekrar etmeyi ölçüsüzlük addederim. Facianın büyüklüğünün yanında yapabildiklerimizin pek mütevazi olduğunun da farkındayız. Hani Nemrut, Hz. İbrahim’i ateşe verir, bir serçe de ağacına aldığı bir damla suyu alevlerin üzerine bırakır. Serçeye sorarlar. Derler ki, ‘Sen küçücük bir serçesin. O bir damla su, bu alevlere ne yapar ki? Serçe de der ki, ‘Olsun. Maksat İbrahim’in yanında durduğum bilinsin.’  Zannediyorum Galatasaray değerlerinden bir tanesi de her zaman, her vesiyleyle İbrahim’in yanında alevlere karşı durmayı bilmektir. Dikkatiniz için çok teşekkür ediyorum. Hepinizi bir kere daha kalbî sevgi ve saygılarımla selamlıyorum. Arz ediyorum.”

Başkan Burak Elmas “Galatasaray kuvvetli bir ailedir”

Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Burak Elmas, kulübümüzün Küçükçekmece Kürek Tesisleri’ni ziyareti sonrası Galatasaray Televizyonu’na gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Burak Elmas, kulübümüzün Küçükçekmece Kürek Tesisleri’ni ziyareti sonrası Galatasaray Televizyonu’na gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Ziyareti sırasında kürek sporcularıyla bir araya gelen Başkan Burak Elmas, şunları söyledi:

HER SPOR ŞUBEMİZ BİZİM İÇİN ÖNEM ARZ EDİYOR

“Küçükçekmece bizim çok değerli bir tesisimiz. Ayrıca Küçükçekmece Belediye Başkanı’nın da bize teşrif etmesi bizi çok onurlandırdı. Küçükçekmece’de gerçekten bizim önemli projelerimiz var. Nasıl Florya, Mecidiyeköy Galatasaray ile anılıyorsa yakında lanse edeceğimiz bir diğer şubemizin de Küçükçekmece bağlantısıyla kabul ediyoruz ki Küçükçekmece’de Galatasaray markasının sahiplenildiği bir ilçemiz olacak. Burada geldik tesisimizi gezdik. Eksikliklerimizi gördük, sporcularımızla bir araya geldik. Şube sorumlularımızla bir araya geldik. Dediğim gibi Galatasaray bir spor kulübü. Her spor şubemiz bizim için önem arz ediyor. Bu ziyaretlerimizi yapmaya devam edeceğiz. Galatasaray çok büyük bir kulüp. Vaktimiz dar onun için bu ziyaretleri yaparak eksiklikleri zaten şube sorumlusu arkadaşlarımız yapıyor ama ben de şahsen gelerek yerinde incelemek istedim.”

Başkan Burak Elmas, oyuncularımız Marcao Teixeira ve Kerem Aktürkoğlu’nun yaşadığı tartışma hakkında şu ifadeleri kullandı:

KİMSE GALATASARAY ÜZERİNDEN RACON KESMEYE VEYA REYTİNG KASMAYA ÇALIŞMASIN!

“Biz zaten yönetim olarak kesinlikle tasvip etmediğimiz bir olayı belirttik. Bizim bir kulüp içi disiplin talimatımız var bu disiplin talimatı gereği yapılması gereken örneğin savunma alma, bu savunma sonrası teknik heyet raporu alma ve bunun sonucunda gerekli yaptırımları yapmak üzere net belirtilmiş konularımız var. Biz disiplin sürecini kulübümüz içerisinde çalıştırmaya başladık. Fakat burada şunu da belirtmek isterim; tabii ki dışarıda gelişen olayları çok yakından takip ediyoruz. Hiç kimse unutmasın ki Galatasaray kuvvetli bir ailedir ve dışarıda sadece kendi hevesleri için Galatasaray’da alınması gereken aksiyonlarda kimse Galatasaray’a dikte edemez. Özellikle bazı televizyonlarda bazı yorumcular yaptığı seviyesiz yorumlara cevap vermiyor oluşumuz, nezaketimiz yanlış anlaşılmasın. Gerekli olduğu zaman en sert tepkiyi veririz ama herkes de dikkatli olsun. Galatasaray ile uğraşmasınlar. Biz tasvip etmediğimiz konuda iç cezai işlemleri başlattık. Fakat tekrar söylüyorum; iç! Bu bir aile meselesidir. Tek sıkıntısı naklen yayında meydana gelmesidir. Oyuncumuz zaten bu konuda gerekli açıklamayı yaptı. Biz teknik direktörümüzle, takım kaptanlarımızla hepsiyle görüşerek bu mevzuyu aile içinde gerektiği şekilde gereken cezayı vereceğiz ama dediğim gibi tekrar başka kimse Galatasaray üzerinden racon kesmeye veya reyting kasmaya çalışmasın. Galatasaray çok büyük bir aile ve biz aile olarak bu tür sorunları Galatasaray değerlerine uygun halletmenin yolunu zaten biliyoruz. Buradan bunu yapmaya çalışanları da şiddetle uyarıyorum.”

Başkan Elmas, Futbol Takımımızın UEFA Avrupa Ligi Play-off Turu’nda Danimarka temsilcisi Randers ile deplasmanda oynayacağı karşılaşma hakkında ise şunları söyledi:

GALATASARAYLILAR RAHAT OLSUNLAR

“Bu sene ciddi bir yeniden yapılanmaya gittik hocamızla beraber. Hocamız da zaten defalarca teknik anlamda bu yapılanmanın ne anlama geldiğini anlattı. Genç, Galatasaray’ın önümüzdeki 3-5 senesinde birlikte oynama kabiliyeti gösterecek yıldız adaylarını veya yıldızları transfer ettik. Tek şanssızlığımız tabii bu Türkiye’nin puanının düşüklüğü sebebiyle ön elemelerin erken başlamasıydı. Takımımız henüz bir arada yeni yeni oynuyor. Yani en son Rumen oyuncumuz ilk birlikte maç oynadı. Yeni stoperimiz ilk maçını henüz oynayamadı. Biz çok iyi işaretler görüyoruz. Hocamızdan aldığımız bilgi de bu yönde. Galatasaraylılar rahat olsunlar. Hakikaten Galatasaray’a yakışan ve gurur duyacakları bir takım yaratma konusunda emin adımlarla ilerliyoruz. Randers maçı bizim için önemli. Oradan umut ederim iyi bir sonuçla geri dönüp burada da artık direkt grup seviyesine kalmak için gerekli mücadeleyi vermek istiyoruz. Tüm oyuncularımıza başarılar diliyorum.”

Kulübümüz ile Nesine.com arasında sponsorluk anlaşması imzalandı

Türkiye’nin spordaki öncüsü Galatasaray Spor Kulübü ve spora verdiği önemli desteğini her zaman sürdüren bahis sektörünün lider markası Nesine.com, yeni sezonda futbol takımının “Resmi Bahis Sponsorluğu” kapsamında forma kol sponsorluğu için imza töreni gerçekleştirdi.

Türkiye’nin spordaki öncüsü Galatasaray Spor Kulübü ve spora verdiği önemli desteğini her zaman sürdüren bahis sektörünün lider markası Nesine.com, yeni sezonda futbol takımının “Resmi Bahis Sponsorluğu” kapsamında forma kol sponsorluğu için imza töreni gerçekleştirdi.

Başkanımız Mustafa Cengiz, Yönetim Kurulu Muhasıp Üyemiz Dorukhan Acar ve Nesine.com Yönetim Kurulu Başkanı Halit Gülbakanoğlu’nun katılımıyla gerçekleştirilen törende kulübümüz ve Nesine.com arasında anlaşmanın detaylarına dair bilgiler aktarıldı.

Başkanımız Mustafa Cengiz, sözlerine taziye ile başlayarak, “Dün Yaşamını yitiren, ultrAslan’ın değerli koordinatörlerinden Ulaş Bayam kardeşime Allah’tan rahmet diliyorum. Yakınlarına da sabır diliyorum.” diye konuştu.

Tedavisi süren erkek voleybol takımımızın başantrenörü Nedim Özbey’e geçmiş olsun dileklerini ileten Başkanımız, “Erkek Voleybol başantrenörümüz ve çok değerli bir insan olan Nedim Özbey hocamıza da tekrar buradan geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Onun Türkiye’ye intikali için çaba gösteren, ambulans uçak yollayan Sayın Cumhurbaşkanımıza ve devlet görevlilerine tekrar teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.

Nesine.com ile yapılan anlaşmanın kulübümüz için çok kıymetli olduğunu ifade eden Başkanımız Mustafa Cengiz, “Nesine.com’a çok teşekkür ediyorum. Pandeminin spor ve futbol dünyasında yarattığı ağır koşullarda omuz veren, elini taşın altına koyan, tüm sponsorlarımıza çok teşekkür ediyorum. Nesine.com en sıkıntılı olduğumuz anda kol sponsorluğuyla, Türk sporunun en önemli temsilcisi olan Galatasaray’a destek oldu. Halit Beye bu bağlamda çok teşekkür ediyorum. Nesine.com’un bize katkısı epey büyük. Sponsorluğun daraldığı dönemde, seyirci gelirlerinin sıfıra indiği bugünlerde, sadece görsel yayıncılık ile süregeldiğimiz günlerde destekleri bizim için çok kıymetli. Yayıncı kuruluşa hak verdiğimiz noktalar var; ancak Türk sporunun, futbolunun yayıncı kuruluşa desteğine ve sponsor desteğine çok ihtiyacımız var. Özellikle iddaa konusunda, devletimizin dışa olan kaybının önlenmesi için bir an önce iddaa oranlarını, katılımcıların parasının yurt dışına gitmemesi için gerekli aktivasyonu alması gerekiyor. Halit beyden öğrendiğim kadarıyla 60-65 milyar TL civarında bir yurt içi hasıla var. Maalesef aynı miktarda yurt dışında oynama var. İnternet üzerinden oynanan ve yasal olmayan bahis siteleri var. Devletimiz bunların önlemini aldı. Bazen yüzde 10-15 olan yasal bahis oynama oranları bugün yüzde 50’lere çıktı. Liberal ekonomiye uygun önlemler alınarak, bu oranları yüzde 80’e, 90’a, 100’e çıkararak Nesine gibi ulusal yerli şirketlerimize kalmasını diliyoruz.” şeklinde konuştu.

Nesine.com ile yapılan anlaşmanın detaylarına dair bilgiler aktaran yönetim kurulu muhasip üyemiz Dorukhan Acar ise “Bütün Nesine ekibine teşekkür ediyorum. Sponsorluğu sabit kısmının dışında piyango kısmı kolay olmadı. Çok uğraştık bunun için. Çok önemli bir sponsorluk. Piyangonun da sabit bir bacağı var. Toplam 10 milyon TL’lik bir anlaşma içinde sabit gelirimiz var. Yarın itibarıyla 5 TL’den satılacak olan biletler 3 ay satıldıktan sonra, mart sonu bilet satışı bitiyor. 17 Nisan’da çekiliş ile hediyeler dağıtılıyor. Biz Galatasaray olarak ne kadar çok bilet satabilirsek bu rakam o kadar yukarıya çıkacak. Ödüller sabit. 3 milyon TL bilet satarsak, 15 milyon TL bilet geliri, maliyetleri çıkınca geriye kalan meblağ Galatasaray’a gidiyor. Sadece maddi değil manevi ödüller de koyalım dedik. Para ile satın alınamayacak şeyleri de taraftarlarımıza sunalım dedik. Nesine.com ile birlikte bunları da çalıştık. Dolayısıyla çok umutlu olduğumuz bir proje. Hem bir sabit gelirimiz var hem de geleneksel sponsorluk verebilecek bir yaklaşım. Taraftarımız angaje oldukça yukarı doğru giden bir anlaşma. O yüzden oldukça umutluyuz. İki piyangoluk bir anlaşma yaptık. İnşallah mayısa doğru şampiyonluk yolunda bir piyango daha yapacağız. Anlaşmamız bu şekilde. Tekrar teşekkür ederim.” dedi.

Nesine.com Yönetim Kurulu Başkanı Halit Gülbakanoğlu ise kulübümüz ile yapılan anlaşma ile ilgili şu konuşmayı yaptı:

“Nesine.com olarak Galatasaray ile olan ilişkimiz bugün başlamıyor. Geçmiş yıllar dayanıyor. Geçmiş yıllarda Galatasaray resmi bahis sponsorluğu ve Galatasaray Erkek Basketbol Takımı forma sponsorluğu ile başlayan bir ilişkimiz vardı. Bu geçen süreç içinde pozitif manada yöneticilerle sürekli dirsek temasında olarak bu ilişkiyi nasıl geliştirebiliriz, ilerletebiliriz uğraşı içindeydik. Ne mutlu ki bu sefer çok daha güzel ve büyük bir sponsorluğun duyurulması için buradayız. 2020-2021 sezonunda Galatasaray’ın formasının kolunda Nesine.com’un olduğunu görmek bizi mutlu ediyor ve heyecanlandırıyor.”

“Anlaşmamız gereği her şey yolunda giderse, bir sonraki yıl da Galatasaray’ın kolunda olup bu desteğimizi vermek istiyoruz. Biz Türk sporunun yanında olmayı görev biliyoruz. Buna inanıyoruz, fotoğrafı böyle okuyoruz. Türk sporunun saygınlığına katkı sağlamak için, Türk sporseverin bu spor daha fazla sevmesi için, kulüplerin daha fazla gelirleri ve sürdürülebilir başarılarının olmasını istiyoruz. Bu yüzden spordan aldığımızı spora vermek içgüdüsüyle ve hedefiyle kurulmuş, faaliyetini yürüten bir teknoloji şirketiyiz diyebilirim. Sponsorluklarımıza dönemsel olarak bakmıyoruz. Galatasaray ile yıllara dayanan bir sponsorluğumuz olmuş. İnşallah önümüzdeki yıllarda da bu devam edecek.”

“Bu sponsorluğun ek maddesindeki bir çalışmayı gururla duyurmak istiyorum. Galatasaray eşya piyangosu. Galatasaray’ın resmi bahis sponsoru Nesine.com olarak eşya piyangosu düzenlemeye karar verdik. Yarın öğlen buna start vereceğiz. Sadece Nesine.com’da olacak. 5 TL gibi cüzi bir rakama Galatasaray taraftarı ya da bir sporsever buraya destek olabilecek. Galatasaray taraftarları, Nesine.com’dan aldıkları bu 5 TL’lik bilet ile araba, telefon, play station, televizyon gibi onlarca değerli hediyeye de sahip olabilecekler. Bunun dışında Galatasaraylı futbolcularla, basketbolcularla değerli vakit geçirme fırsatları olacak. Bence bir taraftar için çok hoş bir şey. Burada satılan biletlerde, ikramiyede saydığımız maliyetler ve masraflar düştükten sonra kalan tüm meblağ Galatasaray’a kalacaktır. O yüzden bu sponsorluğun bir sabit geliri var; ancak Galatasaray taraftarı ne kadar bilet alırsa Galatasaray Spor Kulübü o kadar fazla gelir elde etmiş olacak.”

“İki taraf için hayırlı olsun diyorum. İki kurumun da sözleşmeyi bu noktaya getirmek için efor sarf eden yöneticilerine de teşekkür ediyorum. Hem Galatasaray’a hem Türk sporuna Türk sporunun destekçisi olan bahis platformu Nesine.com olarak hepinize tekrar teşekkür ediyorum.”

ADIDAS, HERKESİ GEZEGENİMİZ İÇİN HAREKETE GEÇMEYE DAVET EDİYOR

adidas yeni projesi “Move For The Planet” ile herkesi 1-12 Haziran tarihleri arasında daha iyi bir dünya için harekete geçmeye çağırıyor.

Sporun insanlar üzerindeki iyileştirici ve birleştirici gücüne inanan adidas, yeni farkındalık projesi “Move For the Planet”i tanıttı. adidas, Move For The Planet ile insanları spor aracılığıyla sürdürülebilirlik konusunda bilgilendirmeyi ve harekete geçmelerini desteklemeyi hedefliyor.

adidas, “Move For The Planet” projesiyle 1-12 Haziran tarihleri arasında adidas Running uygulamasında yer alan koşu, bisiklet ve futbolun da aralarında olduğu 34 spor dalında kaydedilen her 10 dakikalık aktivite için 1,5 milyon €’ya kadar Common Goal’a 1 € bağışta bulunacak. “Move For The Planet” kapsamında toplanacak bağış ile iklim değişikliğinden en çok etkilenen bölgelerde, yer alan futbol sahalarının geri dönüştürülmüş malzemeler kullanılarak yenilenmesi, spor tesislerindeki plastik atıklarının nasıl azaltılacağı konusunda eğitim verilmesi gibi projelere katkı sağlanması hedefleniyor.

Ashley Czarnowski, adidas Kıdemli Pazarlama Direktörü: “Move For The Planet ile ihtiyacı olan toplulukları desteklemek ve onlara yardımcı olmak için sporun birleştirici gücünün kullanılmasını hedefliyoruz. İklim krizinin etkisi bazı yerlerde diğerlerinden daha şiddetli hissediliyor ancak bizi birleştiren ortak değer spora olan sevgimizdir. Bu nedenle, 1-12 Haziran arasında, insanları fark yaratmak amacıyla harekete katılmaya davet ediyoruz.’’


adidas, bu yılın başında 2024 yılına kadar ürünlerinde ham polyester kullanımını tamamen ortadan kaldırma hedefini büyük ölçüde gerçekleştirmeyi başardığını açıklayarak dünyaya ve sürdürülebilirliğe verdiği önemi ortaya koydu. adidas’ın 2024 hedefine uzanan yoldaki önemli kilometre taşlarından biri olan Move For The Planet projesine katılmak ve harekete geçmek isteyen herkes adidas Running uygulamasını indirebilir.

Daha fazla bilgi edinmek ve harekete katılmak için adidas.com/movefortheplanet ’ı ziyaret edebilirsiniz.

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet adlı bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir tanesidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, güvenilir ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en önemli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan müsabakaları üyeler bir ücrete katlanmadan istedikleri zaman takip edebiliyor. Böylece hem heyecanlı hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol gibi popüler spor dallarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için sadece siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız yeterlidir.

Prizmabet ayrıca üyelerine bol miktarda bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te ilk üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu gibi farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve kazancınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim şartları da oldukça makul seviyededir.

Prizmabet para yatırma ve çekme işlemleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin gibi farklı yöntemlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme işlemleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa sürede hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme işlemlerinde herhangi bir komisyon veya kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı destek hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı destek ekibi sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun veya önerinizi iletebilir ve anında çözüm bulabilirsiniz. Prizmabet canlı destek ekibi profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en iyi bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için güncel giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!

Sporcu Beslenmesi

Sporcu Beslenmesi için bilgi mi arıyorsunuz? Sporcu Beslenmesi makalesine göz atın ve Sporcu Beslenmesi hakkında daha fazla bilgi edinin

Sporcuların performansını etkileyen temel faktörlerin başında genetik yapı, uygun
antrenman ve beslenme gelmektedir.
1)Yüksek sportif performansın oluşumunda, kişiye ait fizyolojik ve psikolojik
faktörler, antrenman durumu, beslenme durumu, sağlık, çevresel faktörler, spora
özgü özellikler rol oynamakla birlikte hangi faktörün maksimum performansta daha
etkili olduğunu söylemek güçtür. Ancak beslenmesi düzgün olmayan, sağlığı
bozulmuş bir sporcudan yüksek performans beklemenin imkânsız olduğunu
söylemekte kuşkusuz bir gerçektir.
2) Sporcular performanslarını artırmak için zamanlarının büyük bölümünü
antrenman yaparak geçirmektedirler. Gerçekten de antrenman yapmak için
büyük çabalar sarf edilmekte, bu çabaları boşa çıkarmamak ve antrenmanlarda
üst düzey etkinlik sağlayabilmek için doğru beslenme büyük önem taşımaktadır.
3) Vücudumuzdaki hayati faaliyetlerin enerjiye olan ihtiyacını karşılamak,
sağlığımızı korumak, fiziksel büyüme ve gelişmeyi mümkün kılmak, antrenmana
uyum sağlamak ve antrenmanların etkilerini maksimuma çıkarmak için temel
besin öğeleri olan karbonhidratlar, yağlar, proteinler, vitaminler, mineraller ve
suyun dengeli bir şekilde tüketilmesi beslenme olarak tanımlanabilir.
4) Spora olan ilginin artması ile birlikte sporcuların beslenmesi de giderek daha
fazla konuşulan ve araştırılan bir konu olarak gündeme gelmektedir.
5) Beslenme ile ilgili bilgilerin sporcu ve antrenörler tarafından bilinmesi ve
uygulanması oldukça önemlidir.
6)Sporcuların enerji gereksinmeleri, yaş, cinsiyet, fiziksel aktivite düzeyi ve
harcanan enerji miktarına göre farklılık göstermekle birlikte tüm sporcuların
beslenmelerinde dikkat etmeleri gereken temel unsurlar;

  • Sağlığın ve performansın devamlılığı için, enerji ve besin
    öğelerinin yeterli tüketilmesini sağlamak.
  • Branşa özel, vücut yağ ve yağsız kütle yüzdesinde devamlılığı
    oluşturmak.
  • Antrenman sonrası optimal toparlanmayı sağlamak.
  • Sıvı dengesini sağlamaktır.

7) Farklı spor branşları için kullanılan enerji sistemleri, enerji ve besin öğeleri
gereksinmesi farklı olabileceği gibi, aynı spor branşında yer alan ya da aynı takım
da oynayan sporcuların gereksinmeleri de birbirinden farklı olabilmektedir.
Beslenmenin kişiye özel olması, bu farklılığın nedenidir.
Kullanılan enerji sistemleri ve gereksinim duyulan besin öğelerinin dağılımı
açısından birbirine yakın olan bazı spor branşları aynı grup altında toplanmış ve
üç başlık altında ele alınmıştır.

I. DAYANIKLILIK SPORLARI
II. KUVVET/GÜÇ SPORLARI
III. TAKIM SPORLARI

SPOR DALLARI

I. DAYANIKLILIK SPORLARI
Fiziksel uygunluğun temel bileşenlerinden biri, dayanıklılıktır. Dayanıklılık sporları, uzun süreli
ve düşük şiddetli aktivite gerektiren spor branşlarıdır. 3200 m koşu, kros, maraton, 2000 m
kürek gibi sporlar dayanıklılık sporlarına örnektir. Dayanıklılık sporcuları; 30 dakika ile 4 saat
arasında aktivite gösteren, ultra dayanıklılık sporcuları ise; 4 saatten uzun süreli aktivitede
bulunan sporcular olarak tanımlanır. Yapılan aktivite gerek 1 saat ya da daha uzun süreli,
gerekse patlayıcı güç gerektiren kısa süreli bir aktivite olsun bütün sporcular için dayanıklılık
önemlidir. Dayanıklılık egzersizleri sırasında enerji gereksinimi, üç enerji sisteminden
(fosfojen sistem, anaerobik glikoliz/laktik asit sistemi ve aerobik sistem) karşılanmaktadır. Buna
karşın, temel enerji sistemi aerobik sistemdir.
Dayanıklılık sporcularının enerji harcaması; yapılan aktivitenin süresine, şiddetine, sporcunun
cinsiyetine, yaşına, vücut ağırlığına bağlı olarak değişebilmektedir. Hareket (koşu, bisiklet) ve
mental odaklanma (bisiklet sürme, araba kullanma) gerekliliğinin yanı sıra ortamın uygun
olmayışı (yüzme, kürek) gibi bazı durumlarda, sporcunun enerji gereksinimini karşılamak
mümkün olmayabilmektedir. Aktivite sırasında enerji gereksinimini karşılamaya çalışmak ise,
bazı sporcularda mide bulantısı ve krampa neden olmakta, bu durumda besin tüketmek ise
zorlaşmaktadır. Bu nedenle; sporcunun sodyum, sıvı ve karbonhidrat ihtiyacını karşılayan
pratikte uygulanabilir ve sindirimi kolay besinler (spor içecekleri, spor jelleri gibi) tercih
edilmelidir. Dayanıklılık sporcuları, sadece yarışma döneminde değil aynı zamanda
antrenmanlar döneminde de fazla enerji tüketimine ihtiyaç duymaktadır. Örneğin ultra
dayanıklılık sporcularında enerji harcaması, yaklaşık 6000-8000 kkal/gün’dür. Sadece spor
başarısı için değil, sağlık için de harcanan enerji depolarının mutlaka yerine konması
gerekmektedir. Yeterli beslenmenin sağlanamaması, kronik yorgunluk, dehidrasyon, hastalık
(örneğin üst solunum yolu enfeksiyonu) ve yaralanma riskinin artmasına neden olmaktadır.

II. KUVVET/GÜÇ SPORLARI
Kuvvet ve güç terimleri çoğu zaman birbirlerinin yerine kullanılan iki kavramdır.
Her ikisi de,fiziksel uygunluk için önemli olmasına rağmen kuvvet, gücün bir bileşenidir.
Kuvvet, kas ya da kas gruplarının zorlanma yeteneğidir ve tümüyle sporcunun taşıyabildiği ya da
kaldırabildiği ağırlıkla ölçülmektedir. Güç, ise sadece kasın zorlanma derecesine değil,
kasılabilme hızına da bağlıdır. Kuvvet/güç sporları, kısa süreli ve patlayıcı güç gerektirdiklerinden diğer spor branşlarından farklıdır.
Bu grup içerisinde; halter, disk, gülle, çekiç, 100 m yüzme, masa tenisi gibi spor
branşları yer almaktadır. Ağırlıklı olarak kullanılan enerji sistemi; fosfojen
sistem olmakla birlikte aktivitenin süresi uzadıkça, anaerobik glikoliz enerji
sistemi de kullanılmaya başlanmaktadır.
Aerobik sistem ise, toparlanma sırasında, enerji ihtiyacının karşılanması ve
boşalan ATP ile kreatin depolarının yeniden doldurulması için gerekmektedir.
Kuvvet/güç sporcularının antrenman ve yarışma sırasındaki enerji gereksinimi
farklılık gösterebilmektedir. Antrenmanlar, birkaç saat sürerken, yarışmalar sadece
saniye ya da dakikalarla ifade edilmektedir. Öneride bulunurken bu durum göz önünde
bulundurulmalıdır.
Ağrılık kazanımını hedefleyen kuvvet/güç sporcuları; kas dokusunda büyüme
ve gelişme sağlamak için, antrenmanlarda ihtiyaç duyulan enerjiyi karşılamalı diğer yandan
kuvvet ve kondisyon antrenmanlarına devam etmelidir. Haftada 500-1000 g’dan fazla
ağırlık kazanımı önerilmez. Bu nedenle sporcu haftada 500 g ağırlık kazanımı için, günlük 300-500
kkal içeren, diyete ek besin tüketmelidir. Karbonhidratlar, kuvvet/güç sporlarında
temel yakıttır. Gün içerisinde karbonhidratı yeterli düzeyde tüketmek, yüksek şiddetli
antrenman ve yarışma sırasında glikojen depolarına destek olmakla birlikte kas dokularının gelişiminde de indirek yoldan etkili olmaktadır. Yaklaşık 6-10 g/kg/gün karbonhidrat tüketimi
önerilmektedir. Bu miktar toplam enerji ihtiyacının yaklaşık % 55-65’ini karşılamaktadır.
Antrenman şiddetine,yaşına, vücut ağırlığına, cinsiyetine bağlı olarak, her
sporcunun enerji ve karbonhidrat gereksiniminin değişebileceği ve birbirinden
farklı olabileceği unutulmamalıdır.
Aktivite sonrası karbonhidrat tüketimi için en ideal zaman, egzersiz sonrası 15-30
dakikadır. 1-1.5 g/kg CHO egzersiz sonrası en kısa zamanda tüketilmesi ve özellikle ilk 6 saat için 2 saatte bir bu uygulamanın tekrarlanması gereklidir. Kuvvet/güç sporcularında, kas dokusu
ve diyet protein gereksinimleri daha fazladır. Kas dokusunun egzersiz sonrası onarımı için,
yeterli düzeyde yüksek kalite proteinin her öğünde alınmasına gereksinim duyulur. 1.4-
2.0 g/kg/gün protein tüketilmelidir. Bu miktar enerjinin yaklaşık %15-20’sine
karşılık gelir. Sporcu kas kütlesinde artış hedeflediğinde, 2.5-3.0 g/kg protein, kuvvet antrenmanları ile birlikte önerilmektedir.
Protein kaynağı besinler her ana ve ara öğünde tüketilmelidir. Kuvvet/güç
antrenmanları öncesi, protein-karbonhidrat tüketiminin insülin salınımını ve
aminoasit dönüşümünü artırıcı anabolik etkisi ile ilgili çalışmalar yapılmaktadır. En az 6 g
elzem aminoasit ve 35 g karbonhidratın egzersiz öncesi tüketiminin pozitif nitrojen dengesini
korumaya yardımcı olduğu belirtilmektedir. Kuvvet egzersizi sonrası protein tüketimi, büyük oranda kas protein sentezini uyararak pozitif etkide bulunmaktadır. Protein sentezinde artış, karbonhidrat (35 g) ve aminoasit (6 g) kombinasyonu ile sağlanır.
Bu nedenle, karbonhidrat ve protein tüketimi hem egzersiz öncesi hem de
sonrasında kas protein sentezini artırmak içintüketilmelidir.
Yapılan çalışmalarda egzersiz sonrası karbonhidrat ile proteinin birlikte alımının
gerek kan glikozundaki düşmeyi. Yağ tüketimi orta düzeyde olmalı, vücut
ağırlığını korumak isteyen kuvvet/güç sporcuları için ise, toplam enerjinin %20-
25’i önerisi yapılmaktadır.
Vitamin/mineral gereksinimi ile ilgili çalışmalar yaygın değildir. Bütün aktif
bireylerde, gereksinimin sedanter bireylerden fazla olduğu bilinen bir gerçektir.
Mikro besin öğeleri içerisinde en önemli olanlar; antioksidan vitaminler, kalsiyum, krom,
demir, magnezyum ve çinkodur. Özellikle kreatin desteğinin, 6 saniye ile 4 dakika süren
kısa süreli patlayıcı güç gerektiren aktivitelerde anaerobik gücü artırdığı ile ilgili bulgular
mevcuttur. Kuvvet/güç sporcuları (boks, güreş, halter ve judo gibi), sıklet sporları olmaları
nedeniyle, günlük sıvı tüketimlerini kısıtlayarak ve dehidrasyon yolu ile ağırlık kontrolü
sağlamaya çalışmaktadır. Bu durum daha çok sıvı kaybına neden olmakta dehidrasyon
durumu ile birlikte sporcuda, vücudun ısı düzenleme sistemi bozulmakta, mineral kaybı ve kardiyak aritmi görülmektedir. Bu nedenle, sporcuda dehidrasyon durumu önlenmeye
çalışılmalıdır. Aktivite sırasında, sporcunun terleme oranı/kaybettiği ağırlık dikkate alınarak sıvı
tüketimi belirlenmelidir. Yapılan bir çalışmada kuvvet antrenmanı sonrası içilen
sütün, kasta protein sentezini artırdığı, pozitif nitrojen dengesi ve kasta hipertrofi sağladığı
saptanmıştır.

III. TAKIM SPORLARI
Takım sporları, iki ya da daha fazla sporcunun, karşısında yer alan sporcuları
yenmek için oynanan sporlardır. En yaygın olanları, futbol, voleybol ve basketboldur.
Takım sporlarında, üç enerji sistemi de (fosfojen, anaerobik glikoliz, aerobik sistem) kullanılmakla
birlikte baskın olan enerji sistemi anaerobik sistemdir. Çünkü aktivite sırasında çoğunlukla
patlayıcı güç ve yüksek şiddetli kas aktivitesi gerekmektedir. Sprint, atma, atlama gibi yüksek
şiddetli aktivitelerde anaerobik enerji sistemi baskın iken, oyun sırasındaki düşük şiddetli
aktiviteler sırasında ise aerobik enerji sistemi devreye girmektedir. Aerobik sistem, sadece
düşük şiddetli aktivite sırasında enerji ihtiyacını karşılamakla kalmaz aynı zamanda
toparlanmaya da yardım eder. Takım sporlarında, sporcunun oyundaki pozisyonu ve vücut ağırlığı gibi farklılıklar, sporcuların enerji gereksinimlerinin de birbirinden farklı olmasına neden
olmaktadır. Örneğin, futbol oyuncularının enerji gereksinimi yaklaşık 3800-4000 kkal/gün
olarak belirlenmesine karşın gerçek gereksinim, sporcunun kişisel özellikleri ve oyundaki
pozisyonuna göre değişmektedir. Bu nedenle beslenme planı, kişiye özel hazırlanmalıdır.
Takım sporcuları arasındaki antrenman yoğunlukları, oyundaki pozisyonları farklı
olacağından, karbonhidrat gereksinimleri de farklılık göstermektedir. Orta düzeyde süre ve
düşük şiddetli antrenmanlarda; 6-7 g/kg/gün, orta şiddetten yüksek şiddetliye geçen
antrenmanlarda; 7-10 g/kg/gün, yoğun egzersiz programlarında (4-6 gün/hafta) ise; 10-12 g/kg/gün
karbonhidrata gereksinim duyulur. Antrenman ve yarışma öncesi, karbonhidrattan zengin beslenmek, hem glikojen depolarında doygunluk sağlamakta, hem de aktivite sırasında kan glikozunda devamlılığı sağlamaya yardımcı olmaktadır. Oyun öncesi 2-3 saat içinde yaklaşık 1-2 g/kg karbonhidrat tüketilmesi önerilmektedir. Oyun sonlarına doğru, karaciğer glikojen depolarındaki ve kan glikoz seviyesindeki düşmeye bağlı olarak, performans
olumsuz yönde etkilenmektedir. Oyun sırasında karbonhidrat tüketildiğinde ise, sporcuların kavrama yeteneğinin, oyun hızının arttığı belirlenmiştir. Yarışma sırasında %6-8 karbonhidrat içeren spor içeceği tüketildiğinde (200-250 ml/10-15 dk) hem yeterli hidrasyon
sağlanmış hem de 30- 60 g karbonhidrat tüketimi kolaylıkla sağlanmış olmaktadır. Yarışma
sonrası ilk 30 dakika içinde ve sonrasında 2 saatte bir, en az 1.0-1.5 g/kg karbonhidratın
tüketilmesi gereklidir. Yüksek aktivite gerektiren takım sporlarında ise, 2.0 g/kg
karbonhidrata gereksinim duyulabilmektedir. Protein gereksinimi, oynanılan spor branşına ve oyundaki pozisyona göre bireysel farklılıklar göstermektedir. Takım sporcuları arasında yarışma
sırasındaki çarpışma ve vuruşmalara, vücuttaki sıyrılma, yara gibi durumlara bağlı olarak
protein gereksiniminde artış meydana gelebilmektedir. 1.2-1.7 g/kg protein tüketimi
önerilmektedir. Yaklaşık 6 g elzem aminoasidin, egzersiz sonrası alınmasının, kas protein
sentezini arttırıcı olabilir. Takım sporcuları için önerilen yağ düzeyi, tüm sporcular için yapılan öneriye benzer ve toplam enerjinin %20- 30’unun yağlardan karşılanması gerekmektedir. Vitamin ve mineral tüketimi, diğer spor branşlarında olduğu gibi takım sporlarında da yeterli seviyede olmalı, yetersizliğin belirlendiği durumlarda tüm sporcular için, uzman önerisi ile ek vitamin-mineral kullanımına başvurulmalıdır. Çoğu takım sporu, salon dışında oynanmakta, güneşe, sıcağa ve neme maruz kalınmaktadır. Salon da ise nemin de etkisiyle yeterli ventilasyon yapılamamaktadır. Yanı sıra bazı branşlarda giyilen ağır kıyafetler, koruyucu ekipmanlar, başlıklar, önemli oranda ısı kaybına yol açmakta ve buna bağlı olarak terleme artmaktadır. Bütün takım sporlarında, optimal performans için dehidrasyonun sağlanması gerekmektedir. Sıvı tüketimine sadece oyun sırasında değil, oyun öncesinde ve sonrasında da önem verilmelidir. Aktivite sırasında kaybedilen ağırlığa bağlı olarak sıvı gereksinmesi her sporcu için farklılık gösterse de NATA (The National Athletic Trainers Association) tüm sporcular için genel olarak, yarışmadan 2-3 saat önce yaklaşık
2-3 su bardağı, yarışmadan 10-20 dakika önce 1-2 su bardağı, egzersiz sırasında ise, her 10-15
dakikada 1-2 su bardağı su ya da spor içeceği tüketimi önermektedir

SIVI TÜKETIMI

Sporcuların sağlıklı olmaları ve optimal performansa ulaşmaları için, egzersiz
süresince düzenli aralıklarla içecek tüketmeleri çok önemlidir. Vücut ağırlığının %2-3’ünü
kaybedecek şekilde dehidrate olan (70kg bir kişi için, yaklaşık 1.5-2kg) bir sporcunun performansı
olumsuz yönde etkilenmektedir. Egzersize bağlı terleme ile vücut ağırlığının %4’ü kaybedildiği
zaman, kan hacmi azalmakta, kardiyovasküler ve termoregülatör fonksiyonlar zarara
uğramaktadır.
Karbonhidrat içeriği %5’den az olan içeceklerin yeterli enerji sağlaması şüpheli
görünürken, % 10’dan fazla karbonhidrat içeriği olan içecekler sıklıkla abdominal
kramp, diyare ve bulantıya neden olabilmektedir.
Yapılan çalışma sonuçlarına göre; en az 25-30g karbonhidrat/saat tüketildiği
zaman performans olumlu yönde etkilenmektedir. Böyle bir içeceğin en az % 6
karbonhidrat içermesi gerekmektedir. Yapılan bir çalışmada; % 6 karbonhidrat içeren spor içeceklerinin su kadar hızlı kana geçmedikleri, fakat sade sudan farklı olarak dayanıklılık
egzersizlerinde olumlu etkisi olduğu saptanmıştır.
Dayanıklılık performansı ve kan glikoz düzeyini artırmak için, egzersiz sırasında
karbonhidrat tüketiminin olumlu etkileri olduğu açığa kavuşmuş bir bilgidir.
Egzersiz süresince karbonhidrat tüketiminin kas ve karaciğer glikojeninin idareli kullanımını
sağlayarak,performansı artırdığı varsayılmaktadır. Yapılan çalışmalar ise, karbonhidrat
tüketiminin performansı kas glikojen depoları boşaldığı zaman, kan glikoz düzeyinin
devamlılığını sağlayarak artırdığını vurgulamaktadır.
Glikoz, glikoz polimerleri (malto dekstrin) ve sukroz ince barsaklarda sıvı
emilimini uyarmaktadır. Diğer şekerlerden daha yavaş emilen fruktoz ise sıvı emilimini çok
fazla uyarmamaktadır. Ayrıca, egzersiz süresince oluşan gastrointestinal distres,
osmotik diyare, fruktoz içeren içeceklerin yaygın yan etkileridir. Egzersiz süresince glikoz, glikoz
polimerleri veya sukroz solüsyonlarının tüketimi kardiyovasküler ve termoregülatör yanıt
vererek performansı olumlu yönde etkilemektedir. Çalışan kaslara yeterli miktarda glikoz
sağlamak için, karaciğerden yeterli hızda salınıp metabolize edilemediği için, fruktoz tüketimi
performansı artırmada etkin değildir.
Orta şiddette, uzun süreli egzersiz yapan bireylere egzersizden hemen önce glikoz ve
glikoz polimerleri verilerek yapılan bir çalışmada, egzersizden hemen önce karbonhidrat tüketiminin, bitkinliğe dek çalışma zamanını artırdığı, her iki karbonhidrat tipinin
de benzer etki gösterdiği bulunmuştur.
Sporcuların tükettikleri içeceklerde elektrolitlerin (sodyum, potasyum, fosfat…)
bulunması önemlidir. Fiziksel olarak aktif kişilerin çoğunun elektrolit gereksinimi
yeterli ve dengeli diyetle karşılanan miktardan fazladır. Bu nedenle, terle kaybolan
elektrolitlerin yerine konması önemlidir. Elektrolit dengesizliği yaygın olarak “su intoksikasyonu”
olarak tanımlanmakta, en iyi tanımı ise, dayanıklılık ve ultra dayanıklılık sporcularında
rapor edilen “hiponatremidir”. Sodyum yetersizliğinin, terle fazla sodyum kaybı sonucu
oluştuğu varsayılsa da, egzersiz süresince sodyum içermeyen veya düşük sodyum içeren içecek veya sade su tüketimi de bu sorunu ortaya çıkarabilmektedir.
Ultramaratoncular üzerinde yapılan araştırmada, uzun süreli müsabakalar
süresince normal hidrasyon ve elektrolit düzeyini sürdürmek için, yeterli sıvı ve elektrolit
içeren sıvı alınması gerektiği saptanmıştır. Araştırma sonuçlarına göre, sodyum içeren
içeceklerin susama duygusunu baskılamadan, ekstra selüler bölmede suyun tutulmasını sağladığı, sade su tüketmenin ise, su içme isteğini azalttığı bulunmuştur. Böylece, yetersiz sıvı
alımına bağlı olarak plazma hacmi yeterli oranda restore edilememektedir. İçeceklerin; tat, aroma,
ekşilik, ağızda bıraktığı lezzet ve tatlılık gibi özellikleri içeceğin lezzetini ve seçimini etkilemektedir. Sporcular; serinletici, tatlı ve sevdikleri içecekleri tercih etmektedir. Yapılan bir çalışmada; karbonhidrat ve elektrolit içeren kivi meyvesinden hazırlanan içeceğin sıcak ortamda, uzun süreli egzersiz yapan sporcuların bitkinliğe dek çalışma zamanlarını önemli ölçüde artırdığı bulunmuştur. Ayrıca, sporcular bu içeceği güzel kokulu, lezzetli, serinletici, hararet giderici olarak tanımlamışlardır. İdeal içecek; sporcunun seveceği lezzette ve fazla tüketildiği zaman
gastrointestinal rahatsızlığa neden olmamalıdır. Ayrıca, hızla emilebilmeli, ekstrasellüler sıvı hacminin devamını ve çalışan kaslara enerji sağlamalıdır.
Yeni bir spor içeceği olarak sütün önemi son yıllarda kuvvet ve dayanıklılık sporları için, sütün iyi bir egzersiz içeceği olarak kullanılması, giderek artan merak konusu olmaya başlamıştır. Sınırlı sayıda araştırmaya göre, süt kuvvet antrenmanları sonrası protein metabolizmasının akut onarımı için uygun ve etkin bir içecektir. Süt tüketimi; akut kas protein sentezini, kas protein dengesini
geliştirerek artırmaktadır. Ayrıca, süt tüketimi minumum 12 hafta sürdürülen kuvvet
antrenmanları ile birleştirildiğinde, kas hipertrofisi ( hacim ve ağırlık artışı) ve yağsız kütlede önemli
bir artış gözlenmektedir. Araştırmalar sınırlı olmasına rağmen, sütün dayanıklılık
sporlarında da egzersiz sonrası için iyi bir içecek olarak önerilebileceği, rehidrasyon içeceği olarak
etkinliği de kanıtlanmıştır. Süt, spor içecekleriyle kıyaslandığında, güç ve dayanıklılık sporları
yapan bireyler için, besin öğelerini daha yoğun içeren bir içecektir. Az yağlı, seyreltilmiş sütler
egzersiz sonrası dönem için güvenli ve etkin bir spor içeceği olabilir. Yapılacak araştırmalarla ise,
sütün spor beslenmesi alanındaki etkinliği ve uygun kullanımının daha iyi tanımlanacağı
açıktır. Besin alımı egzersiz ve spor performansını önemli ölçüde etkilemektedir. Ayrıca,
iyi beslenme antrenmana uyumu sağlamaktadır. Örneğin, Antik Yunanlılar yüksek
protein alımının sporcular için önemli olduğuna ve bu sporcuların yüksek miktarda et içeren
diyetleri tüketmeleri gerektiğine inanırlardı. Günümüzde hala bu bilgiler özellikle vücut
geliştirme gibi kuvvet sporlarında yaygındır. Kuvvet sporcuları genelde, önerilen diyet protein
düzeyinin iki katından fazla protein içeren diyetleri tüketmektedir. Ek olarak, vücut geliştirme
ve benzeri sporlarla uğraşan sporcular, çoğu yüksek protein içeren çeşitli pazarlama ürünleri
bombardımanı altındadır. Araştırmalar, yüksek protein alımının kuvvet antrenmanlarına uyum
sağlamada gerekli olmadığını, besin alımı zamanlamasının, kuvvet ve dayanıklılık
egzersizlerinde toparlanma ve bu egzersizlere uyumda önemli rol oynadığını
açıkça göstermektedir. Son olarak, egzersiz sonrası tüketilen besinlerin bileşiminin
dayanıklılık ve kuvvet egzersizleri sonrası toparlanmada önemli rolü olduğu bilinmektedir.
Süt ve süt ürünleri; protein, yağ, aminoasit, vitamin ve mineraller açısından çok
iyi bir kaynaktır. Sütün sağlığa yararları tamamen onaylanmıştır. Az yağlı sütün iyi bir içecek
olduğunu gösteren birçok özelliği bulunmaktadır.

Türkiye Rafting Şampiyonası 1. ayak yarışları sona erdi #prizmabet

Türkiye Kano Federasyonu tarafından Düzce’de düzenlenen Türkiye Rafting Şampiyonası’nın 1. ayak yarışları sona erdi.

Türkiye Kano Federasyonu tarafından Düzce’de düzenlenen Türkiye Rafting Şampiyonası’nın 1. ayak yarışları tamamlandı.

Cumayeri ilçesi Dokuzdeğirmen mevkisinde dün başlayan şampiyonaya, 25 vilayetten 53 kulüp ve 300 sportmen katıldı.

Şampiyonanın ikinci gününde Melen Çayı’nda botlarını suya indiren bayan ve erkek sportmenler, 4 kategoride slalom ve iniş etap yarışları gerçekleştirdi.

İki gün süren yarışların sonunda açık yaş erkekler kategorisinde Düzce Belediye Spor, açık yaş bayanlarda Muğla Sarsala, açık yaş karmada Muğla Sarsala, 23 yaş altı erkeklerde Çaykur Rizespor, 23 yaş altı karmada Muğla Sarsala Spor Kulübü, 19 yaş erkeklerde ise Çaykur Rizespor Kulübü birinci oldu.

Dereceye giren ekip ve atletlere kupa ve madalyaları protokol üyeleri tarafından verildi.

Tertipte derece elde eden sportmenler, ulusal kadro kampına katılmaya hak kazandı.

Fatih Arda İpcioğlu, mesleğini 2026’da madalyalarla sonlandırmak istiyor #Marsbahis #prizmabet #Yorkbet #Bets10 #BetSaati #Freybet #Nisanbet #Betexper

Ulusal atlet Fatih Arda İpcioğlu, gayesinin 2026 Kış Olimpiyat Oyunları’nda muvaffakiyet elde edip etkin sporculuk mesleğine nokta koymak olduğunu lisana getirdi.

Kayakla atlamada son iki olimpiyatta yer alan ulusal atlet Fatih Arda İpcioğlu, amacının 2026 Kış Olimpiyat Oyunları’nda muvaffakiyet elde edip etkin sporculuk mesleğine nokta koymak olduğunu söyledi.

AA Spor Sohbetleri’nin konuğu olan Fatih Arda, 2023 kış dönemini kıymetlendirerek, önündeki maksatlarını anlattı.

Kış sporlarında Türkiye’nin geliştiğini belirten ulusal atlet, şöyle konuştu:

“Kış sporlarında Türkiye’nin iklim açısından çok imkanı var, tesislerimiz de var. Bunu sportif muvaffakiyete da çevirmeliyiz. Artık kış turizmi sporla tanıtılıyor. Ben birinci gittiğimde ‘Türkiye’de kar mı var?’ diyorlardı, artık ise Uludağ’a, Palandöken’e, Kartalkaya’ya geliyorlar. 2026 Olimpiyat Oyunları’nda mesleğimi noktalama fikrim var. Yaşım gereği artık biraz da bizden sonrakilere dayanak vermem lazım. İnşallah önümüzdeki 3 yıl içinde muvaffakiyetler elde etmek istiyorum. Madalya nasıl alınır biliyoruz fakat bu bir grup işi. Tek başıma bir şey yapamam. Takımım kuvvetli değilse, ardımdaki beşerler bana dayanak vermezse ben hiçbir şeyim. İnşallah bizi dinlerler, bize yol gösterirler ve biz de madalyadan daha fazlasını başarırız.”

Kayakla atlamada 2018’de değerli bir muvaffakiyetle olimpiyata katılan birinci Türk sportmen olduğunu hatırlatan Fatih Arda, “Hayal, gerçeğe döndü. 2022’de daha tecrübeliydik lakin Kovid vardı. İdman olarak geriye düştük. Önümüzde 2026 var. Bu 3 yılda imkanlar tam sağlanırsa biz hayal edilen her şeyi gerçekleştirebiliriz. Benim bu duruma gelmem bile hayaldi. 2015 yılında Dünya Kupası’nda uçuş rampalarında bir Türk atletin olması hayaldi. Şu an dünyanın en yeterli atletleriyle rekabet ediyorum. Bunun gözükmeyen kısımları var, ben bütün aksiliklerle da gayret ediyorum. Olimpiyata kadar 3 yıllık süreçte istediğimiz dayanağı görürsek birçok hayali gerçekleştirebiliriz.” sözlerini kullandı.

– “Bu dönem birçok birincisi başardım”

Fatih Arda, sona eren kış dönemini muvaffakiyetle geçirdiğini lisana getirdi.

2022 Kış Olimpiyat Oyunları’ndan sonra Dünya Kupası yarışlarına katıldığını aktaran ulusal atlet, “Bu dönem birçok birincisi, ilerlemeyi ve başarıyı kaydettik. Dört Zirve Turnuvası’nda Dünya Kupası puanı aldım. Tarihte birinci kere Dünya Şampiyonası’nda her iki rampada da final atlayışı gerçekleştirdim. Uçuş rampalarında da ülkemi temsil ettim. 26 müsabakadan 24’ünde elemeleri geçtim. 4’ünde de Dünya Kupası puanı aldım. Bu da Dünya Kupası dönemindeki en uygun dönemim oldu.” değerlendirmesinde bulundu.

– Akademik alanda da ilerliyor

Fatih Arda İpcioğlu, kayakla atlama sporuna akademik manada da katkıda bulunuyor.

Atatürk Üniversitesi Kış Sporları Enstitüsü’nde tez yazdığını lisana getiren Fatih Arda, “Kayakla atlama üzerine yüksek lisans tezi yazdım. Bu branş için hem bilim olarak hem de faal sportmen olarak taşın altına bedenimi soktum. Bizden sonrakiler için bunu yapmam gerekiyordu. Atatürk Üniversitesi Kış Sporları Enstitüsü’nde yaptım. Bizden sonra gelecek atletlere ışık olmalıyız. Akademik manada yüksek lisans yaparak bir başlangıç yaptım. Kayakla atlamanın ayrıntılarını çok az kişi biliyor. İdare manasında bir konuma gelmek isterim. Akademisyenlik de düşünüyorum fakat ülkeme pahalar katmak için daha fazla idare tarafında olmak istiyorum.” diye konuştu.

Kısa vadedeki maksadının bu yaz Polonya’da düzenlenecek Avrupa Oyunları olduğunu anlatan Fatih Arda, “Kayakla atlama birinci kez Avrupa Oyunları’nda olacak. Polonya’da düzenlenecek. Polonya’da Lewandowski’nin maçıyla kayakla atlama tıpkı anda olsa, beşerler kayakla atlama izler. Bu derece değerli orada. Bizim için de farklı bir heyecan olacak. Avrupa Oyunları inşallah istediğimiz üzere geçer. Kısa bir vakit kaldı. Üstesinden geleceğimize inanıyoruz.” sözlerini kullandı.

“Uçan Türk” yakıştırmasının kendisini çok memnun ettiğini aktaran Fatih Arda, kelamlarını şöyle sonlandırdı:

“Güzel reaksiyonlar alıyorum. Toplumsal medyaya attığım bir görüntü, 2,5 milyon izlendi. Bu yüzden bu branş ülkemizde çok gelişecek. Erzurum’daki tesislerimizi hazırlayabilirsek önümüzdeki 3 yılda ülkemize Dünya Kupası tertibi gelir. Formula 1 üzere takvime girip hoş bir tertip yaparsanız her yıl düzenlersiniz. Buna elverişli bir ülkeyiz. Ülkemize hem maddi kar olur hem de olimpiyat düzenlemek üzere imkanlar sağlar.”

Sualtında ragbi ve hokey heyecanı #Marsbahis #prizmabet #Yorkbet #Bets10 #BetSaati #Freybet #Nisanbet #Betexper

Antalya’da ‘Sualtı Oyunları’ kapsamında düzenlenen sualtı ragbisi ve sualtı hokeyi müsabakalarında ilginç görüntüler yaşandı. 2 gün süren oyunlara 85 sporcu katıldı.

Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu tarafından geçen hafta Döşemealtı ilçesinde düzenlenen Antalya Sualtı Oyunları’na, 15 yaş altı 85 sporcu katıldı. Henüz çok kişi tarafından tanınmayan branşları daha fazla kişiye duyurabilmek ve sporcuları motive etmek için düzenlenen organizasyon kapsamında, paletli yüzme, sualtı ragbisi ve sualtı hokeyi müsabakaları düzenlendi. Organizasyon zorlu müsabakaların yanı sıra, ilginç görüntülere de sahne oldu.

Havuzun en derin noktalarında gerçekleştirilen müsabakalar sualtından görüntülendi. İzleyiciler ise ekrana yansıtılan görüntülerden müsabakaları takip etti. Zorlayıcı ve yorucu geçen müsabakaların ardından dereceye giren sporculara madalyaları verildi.

‘BU BRANŞLAR ÇOK BİLİNMİYOR’

Antalya Sualtı Sporları Kulübü Başkanı Hüseyin Emre Kazan, “Organizasyon federasyonumuzun onayıyla Antalya’da düzenlenen ilk sualtı oyunları organizasyonu. Sualtı hokeyi, su ragbisi ve paletli yüzme branşlarında 15 yaş altı toplam 85 sporcu katıldı. Sualtı hokeyi Türkiye’de 1999 yılından bu yana oynanıyor. Uluslararası düzeyde ciddi başarılar da elde edildi. Bu branş çok bilinmiyor. Soranlara, buz hokeyinin su altında oynananı diyerek anlatıyoruz. Özellikle 15 yaş altı kategorisiyle ciddi bir altyapı oluşmaya başladı” dedi.

‘İNSANLAR İLK GÖRDÜKLERİNDE BİZİ KEFAL BALIĞINA BENZETİYOR’

Branşa ilginin yüksek olduğunu belirten Türkiye Sualtı Federasyonu Sualtı Ragbisi Teknik Kurulu Başkanı Tarkan Laleli, “Sualtı ragbisi federasyona bağlı devam eden, havuzun derin bölümünde oynanan, basketbol ile güreşin harmanlandığı bir branş diyebiliriz. Görsel olarak havuz dışından izlemenin pek imkanı yok. Kamera yardımıyla sualtındaki görüntüyü dışarı yansıtabiliyoruz. Suyun altında 6’şar kişilik takımlar halinde, fiziksel özelliklere dayalı bir spor. İnsanlar ilk gördüklerinde bizi kefal balığına benzetiyor. Çünkü suyun altında ne olduğunu tam anlayamıyorlar” diye konuştu.

ORGANİZASYONLARIN ARTMASINI İSTİYORLAR

Yakın gelecekte olimpik spor olmasını ümit ettiklerini belirten Laleli, “Türkiye genelinde bu tür organizasyonların artmasıyla branşa ilgi de artacaktır. Sporcular sadece federasyonun düzenlediği organizasyonlarla değil, özel organizasyonlarla da buluştuğu takdirde branşa daha bağlı olacaktır” dedi.

Türkiye Sualtı Federasyonu Paletli Yüzme Teknik Kurul Başkanı Özgür Alemdar, “Antalya’da gerçekleşen bu organizasyona sporcularımızla birlikte katıldık. Paletli yüzme, sualtı sporlarının temeli olarak kabul edilen bireysel bir dal. Hem başlangıç yaşı hem fiziksel kazanımları nedeniyle sualtı sporlarının temeli olarak kabul edilir. Bu branşla sualtı sporlarına başlangıç yapan sporcular, diğer branşlara geçişte büyük avantaj yakalıyor” diye konuştu.

‘ÇOĞU KİŞİNİN YAPAMAYACAĞI BİR SPOR’

Branşın fiziksel olarak çok zorladığını söyleyen sualtı hokeyi sporcusu Suha Bakırtaş, “Müsabaka çok zorlayıcı geçti. Genel olarak zaten zorlayıcı bir spor dalı. Çoğu kişinin yapamayacağı bir spor. Oynamayı becerince çok daha keyifli hale geliyor. Sonuna kadar bu spora devam etmeyi düşünüyorum” dedi.

Bir başka sualtı hokeyi oyuncusu Halil Kaan Bahşi, “Müsabaka biraz zor geçti. 7-8 aydır oynuyorum ve çok keyif alıyorum. Spora devam etmeyi düşünüyorum” diye konuştu.

22 madalya, halter topluluğunun yüzünü güldürdü #Marsbahis #prizmabet #Yorkbet #Bets10 #BetSaati #Freybet #Nisanbet #Betexper

Avrupa Şampiyonası’nda kazanılan 22 madalya, halter topluluğunun yüzünü güldürdü.

Türkiye Halter Federasyonu Lideri Talat Ünlü, Avrupa Şampiyonası’nda 6’şar altın ve bronz ile 10 gümüş olmak üzere 22 madalya kazanan ulusal atletleri tebrik etti.

Federasyondan yapılan açıklamada, Ermenistan’ın Başşehri Erivan’da düzenlenen şampiyonaya ait Lider Meşhur’un görüşlerine yer verildi.

Emeği geçen herkese teşekkür eden Ünlü, “Erivan’da toplam 22 madalya kazanarak bayanlarda birinci, erkeklerde ise üçüncü sırada yer aldık. Ülkemizde yaşanan sarsıntı felaketinin akabinde bu türlü hoş sonuçlarla halkımızın yüzünü bir nebze de olsa güldürebilmek bizleri memnun etti. Bu başarıda emeği geçen antrenörlerimizi ve atletlerimizi yürekten kutluyorum. Tüm sportmenler ellerinden gelenin en güzelini yaptı. Ayrıyeten bize her vakit takviye olan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, Gençlik ve Spor Bakanı’mıza, Spor Genel Müdürü’müze teşekkür ediyoruz.” sözlerini kullandı.

Juventus’un puan silme cezası kaldırıldı #Wettenbet #Winxbet #Wonodds #Wsbets #Yorkbet #prizmabet

İtalya Birinci Futbol Ligi Serie A ekiplerinden Juventus a mali usulsüzlük soruşturmasına karıştığı gerekçesiyle İtalya Futbol Federasyonu tarafından FIGC verilen 15 puan silm

İtalya Birinci Futbol Ligi (Serie A) gruplarından Juventus’a mali usulsüzlük soruşturmasına karıştığı gerekçesiyle İtalya Futbol Federasyonu tarafından (FIGC) verilen 15 puan silme cezasının kaldırıldığı bildirildi.
İtalya Ulusal Olimpiyat Komitesi (CONI) Tahkim Heyeti, siyah-beyazlı kulübe ocak ayında verilen 15 puan silme cezası ve kulüp yöneticilerine verilen hak mahrumiyetlerine yönelik itirazları görüştü. Juventus, cezanın iptalini istedi.
İtalyan ANSA ajansının haberine nazaran, CONI Tahkim Şurası, Juventus’a verilen 15 puan silme cezasına itirazını kabul ederek cezayı iptal etti ve belgeyi tekrar değerlendirmesi için federasyona gönderme kararı aldı.
Tahkim Konseyi, mali usulsüzlük soruşturmasında ismi geçen ve hak mahrumiyeti cezası alan eski lider Andrea Agnelli, eski sportif yönetici Fabio Paratici ile yönetici Federico Cherubini’nin cezalarına yönelik itirazları reddederken, eski lider yardımcısı Pavel Nedved, eski yöneticiler Paolo Garimberti ve Enrico Vellano’nun itirazlarını ise kabul etti.
CONI’nin Juventus’un itirazını haklı bularak cezayı kaldırması sonrasında, Serie A’nın resmi sitesindeki puan durumu da güncellendi.
Buna nazaran, puan silme cezası sebebiyle 44 puanla 8. sırada olan Juventus, 15 puanın iade edilmesiyle 59 puanla 3. sıraya çıktı.
Juventus’un başını ağrıtan “Prisma” soruşturması
Torino Cumhuriyet Başsavcılığının mayıs 2021’de başlattığı ve Juventus’un 2019-2020 ve 2020-2021 periyodu mali hesaplarının incelendiği “Prisma” isimli soruşturma çerçevesinde, kasım 2021’de ve mart 2022’de kulübün Torino, Milano ve Roma kentlerindeki ofislerinde aramalar yapıldı.
Siyah-beyazlı kulüpte kelam konusu periyotta yer alan yöneticiler ile futbolcular Paulo Dybala, Alex Sandro ve Federico Bernardeschi de savcılık tarafından soruşturma çerçevesinde bilgilerine başvurulmak üzere tabire çağrıldı.
Soruşturmayı yürüten savcıların, kulübün 2019-2021 periyodu mali hesaplarında bilhassa futbolcu transferleri ve maaşlarında, haksız çıkar, eksik ya da yanlış beyan üzere mali usulsüzlükler tespit ettiği belirtildi.
Başsavcılığın, soruşturmasını ekim 2022’de tamamlamasına ek olarak, bu sürece dair tespit edilen eksikliklerin, kulüp idaresini istifaya götürdüğü, Andrea Agnelli ve idaresinin kulübün çıkarlarını korumak için istifa kararı aldığı basına yansıdı.
Juventus Lider Agnelli, lider yardımcısı Pavel Nedved, icra şurası lideri Maurizio Arrivabene başta olmak üzere bütün idare konseyi, 28 Kasım 2022’de istifa etti.
Exor Holding, Agnelli’den boşalan kulüp başkanlığına muhasebeci Gianluca Ferrero’yu getirdi.
UEFA da 1 Aralık 2022’de muhtemel finansal fair-play ve kulüp lisans kurallarının ihlali gerekçesiyle Juventus hakkında soruşturma kararı aldı.
Torino Cumhuriyet Savcılığının soruşturmasının derinleşmesi sebebiyle İtalya Futbol Federasyonu (FIGC) da sportif açıdan daha evvel mayıs 2022’de kapattığı haksız sermaye karı ve transfer kıymetlerini farklı göstermeye yönelik soruşturmasını, Juventus ile 8 kulüp için 22 Aralık 2022’de tekrar başlattı.
FIGC Spor Hakimi, soruşturma sonucunda 20 Ocak’ta 8 kulübü aklarken, Juventus’a 15 puan silme cezası verdi. Halihazırda Tottenham Hotspur’da misyon yapan Juventus’un eski sportif yöneticisi Fabio Paratici 30 ay, eski lider Andrea Agnelli 24 ay, eski yöneticilerden Maurizio Arrivabene 24 ay, Pavel Nedved 8 ay hak mahrumiyeti cezası aldı.
Bu ortada FIGC Spor Hakimliği, 30 Ocak’ta açıkladığı gerekçeli kararında, siyah-beyazlı kulübün sportif açıdan disiplin cürmü işlediğini, sporun düzenleyici kurallarını uzun biçimde ve tekrar eden biçimlerde ihlal ettiğini belirtti.