PrizmaBetGüncelGirişAdresiHızlıveGüvenilirErişim!

Serkan Özbalta:Tamamıyla oyun üstünlüğü Çorumspor’da olan bir maç vardı

Çorum FK Teknik Direktörü Serkan Özbalta, Iğdır FK maçının ardından yaptığı açıklamada, gol atma noktasında eksiklik yaşadıklarını açıkladı.

Trendyol 1. Lig’in 8. haftasında Çorum FK, sahasında ile golsüz berabere kaldı. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında Teknik Direktör Serkan Özbalta açıklamalarda bulundu. Özbalta, takımda 3-4 haftadır bir yükseliş olduğunu söyledi. Bazı alanlarda eksikliklerinin olduğunu ve gidermeye çalıştıklarını dile getiren Özbalta, milli araya girmeden önce bu maçı kazanmayı istediklerini ifade etti.

İlk yarıya bakıldığında kötü bir başlangıç yapmadıklarını anlatan Özbalta, “Oyun üstünlüğünde Iğdırspor bizden biraz daha iyiydi. Biz savunma anlamında iyi şeyler yaptık fena çıkışlar yapmadık. İlk yarıda istediğimiz oyunu oynamamamıza rağmen yine iki tane üç tane gol atabileceğimiz pozisyonumuz oldu. Thomas’la Eren’le bu pozisyonları değerlendiremedik. Geraldo ile girdiğimizde bir pozisyonda doğru bir hamle yapabilseydik ciddi bir pozisyon bulabilirdik. İkinci yarıda siyahla, beyaz kadar çok farklı bir oyun vardı. Tamamıyla oyun üstünlüğü Çorumspor’da olan bir maç vardı. Ama talihsizlik işte gol atamama olayını üzerimizden atmamız lazım. Bütün oynayan oyuncularımdan kadroda olmayan kulübede olup destek veren bütün oyuncularından o anlamda çok memnunum. Gol atma noktasında bir eksiklik yaşıyoruz. Sadece forvet oyuncularımız değil bütün oyuncularımız stoperlerimiz de pozisyona girebiliyor. Bugün zaten attığımız bir gol var. Loick Landre’nin iptal edilen bir golü. Bu karardır. Sadece katılmamakla beraber mecbur saygı duymak zorundayız. Gerçekten çok farklı bir lig oynanıyor. Diğer teknik adamlar da paylaşıyor söylüyor farklı bir lig, çok renkli bir lig oluyor. Kimin kimi nasıl yeneceği ne şekilde yeneceği hiç belli olmayan bir lig oluyor. Makas aralıkları çok dar. Bir bakıyorsunuz ki puanın ne kadar önemli olduğunu şu anda gözlemleyip görebiliyorsunuz şu anda tam hissedemezsek de sağlıklı düşünemesek de ilerleyen haftalarda alınan puanların ne kadar değerli olduğunu göreceğiz” dedi.

“Oyuncu yuhalanmasın”

Taraftarlara da çağrıda bulunan Özbalta, “Ne olur yanlış anlaşılmasın, yanlış yazılmasın. Bizler de Anadolu insanıyız. Çorumu çok sevdim. Geldiğimden beri söylüyorum sizler de bendeki kalbimdeki o samimiyeti görüyorsunuz ama ne olur oyuncu yuhalanmasın. Çünkü o formayı terletiyor, senin için mücadele ediyor. İnanın saha da bir kaypaklık yapmıyor. Mücadele var, pozisyon var. Onlar da bizim kadar kazanmak istiyorlar. Kazanarak evlerine dönmek istiyorlar. Kendi kardeşleri gibi evlatları gibi düşünsünler. Gerçekten çok değerli çocuklar. İnanılmaz üzülüyorlar. Sadece tek istediğim skor ne olursa olsun yani ben bunu niye diyorum onlara yakışanın bu olduğu için onların da manen zarar görmesini istemiyorum. Geldiğimiz günden beri bizi çok ciddi manada desteklediler, ağırladılar. O anlamda bunu paylaşmak istedim. İnşallah biz onlarla beraber güçlüyüz. Bu söylediğimi de bir dikkate alırlarsa hepsine tekrar tekrar çok çok teşekkür ediyorum. Bizi canı gönülden destekleyen taraftarlarımıza ve oyuncularımıza teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

“Hakemlerin geneli çok iyi”

Hakem kararlarını da değerlendiren Özbalta, “Hakemlerin geneli çok iyi. Ben 7 yıldır teknik adamlık yapmaya çalışıyorum. Geneli çok çok iyi niyetli yani kötü niyetli hakem ben görmedim gerçekten. Onlara bazen eleştiriler yapabiliyoruz evet bazen kızabiliyoruz ama inanılmaz bir şekilde bunun olumlu karşılıklarını onlardan alıyoruz. Yani hani çok güzel diyaloglarımız oluyor ama dediğim gibi güzel insanlar hatalar oluyor. İnşallah takımın özgüveni arttıkça iyi maçlar kazandıkça biz onları da aramayacağız. Çünkü neticede onları bir tarafa koyduğunuzda 6-7 tane de pozisyonumuz var. Atmalıydık ve kazanmalıydık diye düşünüyorum” sözleriyle konuşmasını tamamladı.

Ford’un en yeni elektrikli ticari modeli E-Transit Custom, Avrupa’ya ihraç edilmeye başladı

Ford’un en yeni elektrikli ticari modeli E-Transit Custom, Avrupa’ya ihraç edilmeye başladı

Foreks – Ford’un Avrupa’daki en büyük ticari araç üreticisi Ford (IS:FROTO) Otosan tarafından Yeniköy Fabrikası’nda üretilen en yeni elektrikli ticari modeli E-Transit Custom, Avrupa’ya ihraç edilmeye başladı. 

Transit efsanesini elektrikli, sıfır emisyonlu ve daha verimli sürüş deneyimiyle sunan, yeni nesil teknolojileriyle fark yaratan E-Transit Custom, Ford Otosan’ın Avrupa’nın en büyük ticari araç üreticisi pozisyonunu en büyük elektrikli ticari araç üreticisi olarak pekiştiriyor; bu da küresel otomotiv sektöründe benzersiz bir konuma ulaşmasını sağlıyor.

Ford Otosan’ın üretimin geleceğini temsil eden fabrikası Yeniköy’de seri olarak üretimine geçtiği E-Transit Custom, Avrupa yollarına çıkmaya başladı. Avrupa’nın bir tonluk ticari araç segmentinde yeni bir referans noktası olması için tasarlanan E-Transit Custom, 9 yıldır üst üste Ford Avrupa’yı ticari araç segmentinde liderliğe taşıyan Transit Custom’un elektrikli versiyonu olarak aynı iddiayı sürdürüyor veticari hayatı sıfır emisyonlu ve üretken bir geleceğe taşıyor.

Ford’un Avrupa’ya yönelik tam elektrikli ikinci ticari modeli olan E-Transit Custom, Ford’un elektrikli dönüşümünde stratejik önem taşırken, Yeniköy Fabrikası da Ford Otosan’ın Avrupa’daki ticari araç operasyonlarını genişletmesine ve Türkiye’deki ihracatını artırmasına katkı sağlıyor.

Yeniköy Fabrikası: Ford Otosan’ın üretim gücünü ve gelecek vizyonunu birleştiriyor

Ford Otosan’ın Kocaeli Fabrikaları, yıllardır Avrupa’nın ve Türkiye’nin en çok satan ticari aracı olan Transit ailesinin Avrupa’daki tek üretim merkezi. Ford Otosan tarafından Kocaeli’nde üretilen araçlar, Ford’un Avrupa ticari araç pazar liderliğini dokuzuncu yılına taşımasında büyük rol oynuyor.

Ford Otosan’ın otomotiv endüstrisinin sürdürülebilir ve teknolojik dönüşümüne liderlik etme vizyonu doğrultusunda inovatif ve verimli çözümlerle baştan sona yenilediği Yeniköy Fabrikası, yeni nesil Transit Custom serisinin dünyadaki tek üretim üssü konumunda.

“Geleceğin Fabrikası” Yeniköy’de hattan inen ilk araç ünvanına sahip olan yeni nesil Ford Transit Custom, “2024 Uluslararası Yılın Ticari Aracı” (IVOTY) ödülüne layık görüldü. E-Transit Custom, yenilenen fabrikada hibrit ve elektrikli versiyonlarında bağlanabilirlik özellikleriyle hattan inen ikinci araç.

Ford’un Avrupa’daki ticari araç üretim üssü olarak Ford Otosan’ın mühendislik ve üretim gücünü küresel sahneye taşıma kararlılığını ortaya koyan Yeniköy Fabrikası, yaklaşık dört kat büyüyerek 405 bin araca ulaşan yıllık üretim kapasitesiyle dikkat çekiyor. Yeniköy’de üretilen araçların yüzde 91’i ihraç ediliyor. Ford Otosan, üretim hacmini 2025 itibarıyla 900 bin aracın üzerine çıkarmayı hedefliyor.

Ford Otosan Kocaeli Fabrikaları aynı zamanda yüzde 100 esnek üretim kapasitesiyle hem içten yanmalı hem de elektrikli araçları üretebilecek Türkiye’deki ilk ve tek fabrika olma özelliğini taşıyor.

Ticaretin geleceğine yön verecek: Teknoloji, verimlilik ve performans için tasarlandı

Ford’un ikonik ticari aracı Transit Custom’ın tam elektrikli versiyonu olan E-Transit Custom, teknoloji, verimlilik ve performansı bir araya getirerek ticaretin geleceğine yön vermeye hazırlanıyor. Elektrikli güç aktarma organı sayesinde 337 kilometreye kadar menzil sunan bu araç, hem 100 kW hem de 160 kW motor seçenekleriyle müşterilerine farklı ihtiyaçlara yönelik çözümler sunuyor. E-Transit Custom, sınıfının lideri çekiş ve yük taşıma kapasitesiyle dikkat çekerken, bağımsız arka süspansiyon sistemi sayesinde üstün sürüş konforu sağlıyor. Gelişmiş güvenlik ve sürüş destek sistemleri, E-Transit Custom’ı ticari araçlar arasında benzersiz kılıyor. Ford Pro’nun dijital yazılım ve hizmet ekosistemi ile entegre edilen E-Transit Custom, işletmelerin operasyonel maliyetlerini azaltmalarına ve elektrikli araç geçişini daha verimli bir şekilde gerçekleştirmelerine yardımcı oluyor.

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet adlı bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir tanesidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, güvenilir ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en önemli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan müsabakaları üyeler bir ücrete katlanmadan istedikleri zaman takip edebiliyor. Böylece hem heyecanlı hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol gibi popüler spor dallarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için sadece siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız yeterlidir.

Prizmabet ayrıca üyelerine bol miktarda bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te ilk üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu gibi farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve kazancınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim şartları da oldukça makul seviyededir.

Prizmabet para yatırma ve çekme işlemleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin gibi farklı yöntemlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme işlemleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa sürede hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme işlemlerinde herhangi bir komisyon veya kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı destek hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı destek ekibi sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun veya önerinizi iletebilir ve anında çözüm bulabilirsiniz. Prizmabet canlı destek ekibi profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en iyi bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için güncel giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!

ABD liman grevi, otomasyon anlaşmazlığı çözülmeden sona erdi

ABD liman grevi, otomasyon anlaşmazlığı çözülmeden sona erdi

ABD’nin Doğu Kıyısı ve Körfez Kıyısı’ndaki liman işçileri, Maine’den Teksas’a kadar okyanus taşımacılığını durduran bir anlaşmazlığı geçici olarak çözerek Perşembe günü üç günlük grevi sonlandırdı. Uluslararası Liman İşçileri Birliği’nden (ILA) yaklaşık 45.000 liman işçisini kapsayan grev, limanlarda artan otomasyondan kaynaklanan iş kayıpları endişesiyle gerçekleşti.

İşçiler geçici bir ücret anlaşmasına vardı ve bu durum onların işe geri dönmelerine ve sözleşmelerini 15 Ocak 2025’e kadar uzatmalarına neden oldu. Bu sırada yeni altı yıllık iş sözleşmesi müzakereleri devam ediyor. ILA lideri Harold Daggett, protestolar sırasında sendikanın otomasyona karşı duruşunu vurguladı. İşçiler “Makineler aileleri beslemez” ve “Otomasyonla savaş, işleri kurtar” yazılı pankartlar taşıdı.

ILA, A.P. Moller-Maersk’in bir yan kuruluşu ve Birleşik Devletler Denizcilik İttifakı’nın (USMX) bir üyesi olan APM Terminals’i, Mobile, Alabama’daki bir limanda otomatik bir geçiş sistemi kullanarak sözleşmelerini ihlal etmekle suçladı. Sistem, kamyonları dijital taramalarla işleyerek sendikalı işgücüne olan ihtiyacı azaltıyor. APM Terminals, terminalin 2008’de açılışından bu yana faaliyette olan otomatik geçişinin ILA/USMX ana sözleşmesine uygun olduğunu savunuyor. USMX konu hakkında yorum yapmadı.

Otomasyon, Kuzey Amerika liman işçisi anlaşmazlıklarında tekrarlayan bir tema olmuştur. Kanada’da, Uluslararası Liman ve Depo İşçileri Sendikası (ILWU) Yerel 514, kısmen Dubai Ports World Canada’nın Vancouver Limanı’ndaki tek taraflı otomasyon planları nedeniyle, Haziran ayında British Columbia Denizcilik İşverenleri Birliği’nden (BCMEA) gelen son teklifi reddetti. BCMEA ve ILWU Yerel 514, Kasım 2022’den beri görüşmelerde bulunuyor.

2023’te, ABD’deki ILWU üyeleri, otomasyon endişeleri nedeniyle Los Angeles ve Long Beach dahil olmak üzere Kaliforniya limanlarındaki operasyonları aksattı. ILWU tarafından finanse edilen bir çalışma, Long Beach terminalinde otomasyon nedeniyle iş kaybı olduğunu öne sürerken, Pasifik Denizcilik Birliği (PMA) tarafından yaptırılan bir rapor, 2016’da otomasyon başladığından beri Los Angeles limanlarında ödenen saatlerde bir artış olduğunu gösterdi. Sendika ve PMA, yeni sözleşmelerinde minimum personel ve teknolojik değişiklikleri tartışmayı kabul etti.

Avrupalı liman işçisi sendikaları, otomasyondan kaynaklanan iş kayıplarına karşı koruma sağlamayı başardı. Örneğin, teknolojik olarak ileri düzeydeki Rotterdam Limanı’nda üyeleri bulunan Hollanda’daki FNV Havens sendikası, otomasyon nedeniyle işten çıkarmaları önleyen sözleşme şartlarına sahip. Ancak, otomasyon daha az yoğun rollerin sayısını azalttıkça, kariyer uzun ömürlülüğü konusundaki endişeler devam ediyor.

Hem Avrupa hem de ABD’deki sendika yetkilileri, belirli düzeyde otomasyonun verimlilik için faydalı olabileceğini kabul ediyor. New Jersey’li vinç operatörü ve ILA grev kaptanı Shaheem Smith, verimliliği artıran teknolojiye karşı olmadıklarını, ancak işlerini tehdit eden teknolojiye karşı olduklarını belirtti. İşçiler ve liman operatörleri arasındaki devam eden görüşmeler, limanlardaki otomasyonun geleceğini ve işgücü üzerindeki etkisini şekillendirmeye devam edecek.

Reuters bu makaleye katkıda bulundu.

Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet adlı bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir tanesidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, güvenilir ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en önemli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan müsabakaları üyeler bir ücrete katlanmadan istedikleri zaman takip edebiliyor. Böylece hem heyecanlı hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol gibi popüler spor dallarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için sadece siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız yeterlidir.

Prizmabet ayrıca üyelerine bol miktarda bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te ilk üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu gibi farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve kazancınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim şartları da oldukça makul seviyededir.

Prizmabet para yatırma ve çekme işlemleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin gibi farklı yöntemlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme işlemleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa sürede hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme işlemlerinde herhangi bir komisyon veya kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı destek hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı destek ekibi sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun veya önerinizi iletebilir ve anında çözüm bulabilirsiniz. Prizmabet canlı destek ekibi profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en iyi bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için güncel giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!

ALT Coin Nedir? AltLayer Geleceği ve Fiyat Yorumları

AltLayer (ALT), Web3’ü geliştirmek için kullanılan bir Layer 2 çözümüdür ve blockchain ölçeklenebilirliğini artırmaya odaklanır

AltLayer (ALT) coin, Web3 ekosistemini geliştirmek için kullanılan bir Layer 2 çözümüdür. AltLayer, blockchain uygulamalarının ölçeklenebilirliğini artırmaya odaklanan merkeziyetsiz bir protokoldür. Özellikle Rollups-as-a-Service (RaaS) hizmetleriyle, zincir dışı uygulamaların performansını artırmayı hedefler. Binance Launchpool’da yer alarak geniş bir kitleye hitap eden AltLayer, 2024’te kripto dünyasında büyük ilgi toplamıştır. Kriptokoin.com olarak bu makalede, AltLayer’ın teknolojik yenilikleri, potansiyeli ve fiyat tahminleri üzerine odaklanacağız.

AltLayer (ALT)’ın Teknolojik Yapısı

AltLayer, Rollups teknolojisini kullanarak ölçeklenebilirliği ve güvenliği artırır. Bu teknoloji, binlerce işlemi tek bir işlem halinde Ethereum ana ağına gönderir. Böylece kullanıcılar daha düşük gas ücretleri ve hızlı işlem onayları elde eder. AltLayer, hem Optimistic hem de Zero-Knowledge (ZK) rollup yapılarını destekler. Bu sayede farklı blockchain uygulamalarına kolayca entegre olur.

AltLayer’ın sunduğu bir diğer önemli özellik, geliştiricilere sağladığı esneklik. Platform, DeFi, NFT, ve oyun projeleri için ölçeklenebilir çözümler sunarak kullanıcı tabanını genişletmeyi hedefler. Bu yaklaşım, AltLayer’ın uzun vadeli büyüme potansiyelini artırır.

AltLayer’ın Geleceği

2024 yılı itibarıyla, AltLayer projeleri arasında öne çıkmayı başardı. Özellikle Binance Launchpool’da yer alması, AltLayer (ALT)’a olan ilgiyi artırdı. Bu proje, zincir dışı işlem çözümleri sunarak büyük platformların performans sorunlarına çözüm getiriyor. Bu yönüyle, merkeziyetsiz uygulamalar için gelecekte daha fazla benimsenecektir.

AltLayer, büyümesini sürdüren Web3 ekosisteminde önemli bir oyuncu olmaya aday. RaaS hizmetleri, daha fazla geliştirici ve kullanıcıyı platforma çekmeyi hedefliyor. Özellikle düşük işlem ücretleri ve yüksek hız sunması, AltLayer’ı rakiplerinden ayıran başlıca özelliklerdendir.

ALT Coin’in Kullanım Alanları

ALT Coin, AltLayer ekosisteminde çeşitli kullanım alanlarına sahiptir. Öncelikle, platformda yapılan işlemlerin gas ücretleri ALT Coin ile ödeniyor. Ayrıca, platformda staking yaparak kullanıcılar ekosisteme katkıda bulunabilirler ve ödüller kazanabilirler. Geliştiriciler, platform üzerinde dApp’ler oluştururken ALT Coin’den faydalanabilirler. Böylece, AltLayer’ın ekosistemi güçlenir ve kullanıcı sayısı artar.

Aynı zamanda, ALT Coin sahipleri platformun yönetiminde de söz sahibidir. Yönetim oylamalarıyla, platformun geleceği hakkında kararlar alınır ve bu da merkeziyetsiz bir yapıyı destekler. Bu yönetim mekanizması, AltLayer’ın uzun vadeli sürdürülebilirliği için kritik bir rol oynar.

ALT Fiyat Yorumları

2024 yılında piyasaya sürülen ALT Coin, analistlerin dikkatini çeken projelerden biri oldu. Uzmanlara göre, AltLayer’ın Binance Launchpool’da yer alması ve teknolojik avantajları, projenin fiyatını olumlu etkiledi. AltLayer’ın sunduğu düşük gas ücretleri ve hızlı işlemler, kullanıcılar tarafından büyük bir avantaj olarak görülmekte. Ayrıca uzmanlar kısa vadede, AltLayer’ın değer kazanmasını bekliyor. Özellikle platforma daha fazla uygulama eklendikçe, ALT Coin’in işlem hacmi artacak ve bu da fiyatı yukarı yönlü hareket ettirecektir.

Orta vadede, AltLayer’ın benimsenmesi hızlanacaktır. Analistler, AltLayer’ın sunduğu RaaS hizmetlerinin blockchain projeleri arasında popülerleşeceğini öngörüyor. Bu da ALT Coin’in fiyatında yukarı yönlü bir trend yaratacaktır. Ancak, kripto piyasasının volatilitesi göz önünde bulundurularak dikkatli olunmalı ve fiyat tahminlerine yönelik piyasa koşulları sürekli takip edilmelidir.

Piyasa Dalgalanmalarına Dikkat

AltLayer, 2024 yılında kripto piyasasında önemli bir yer edinmeyi başardı. Özellikle Web3 uygulamaları için sunduğu ölçeklenebilirlik çözümleri, AltLayer’ın uzun vadede büyüme potansiyelini artırıyor. ALT Coin, hem işlem ücretleri hem de staking ödülleri ile ekosistemi desteklerken, kullanıcılarına yönetim hakları da sunar.

Bu özellikleriyle, AltLayer’ın geleceği oldukça parlak görünmektedir. Ancak, kripto piyasasındaki dalgalanmalar her zaman dikkate alınmalıdır.

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet adlı bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir tanesidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, güvenilir ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en önemli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan müsabakaları üyeler bir ücrete katlanmadan istedikleri zaman takip edebiliyor. Böylece hem heyecanlı hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol gibi popüler spor dallarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için sadece siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız yeterlidir.

Prizmabet ayrıca üyelerine bol miktarda bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te ilk üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu gibi farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve kazancınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim şartları da oldukça makul seviyededir.

Prizmabet para yatırma ve çekme işlemleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin gibi farklı yöntemlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme işlemleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa sürede hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme işlemlerinde herhangi bir komisyon veya kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı destek hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı destek ekibi sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun veya önerinizi iletebilir ve anında çözüm bulabilirsiniz. Prizmabet canlı destek ekibi profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en iyi bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için güncel giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!

Şimşek: 2026’da enflasyonu tek haneli rakamlara indirmeyi hedefliyoruz

Şimşek: 2026’da enflasyonu tek haneli rakamlara indirmeyi hedefliyoruz

Foreks – Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, enflasyonun düşürülmesinin sürdürülebilir büyüme ve gelir dağılımında adalet için kritik öneme sahip olduğunu belirterek, 2026 yılında enflasyonu tek haneli seviyelere düşürmeyi hedeflediklerini söyledi.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Karabük ziyareti kapsamında ilk olarak AK Parti İl Başkanlığı’nı ziyaret etti. Burada il ve ilçe belediye başkanları, meclis üyeleri, İl Genel Meclisi Başkanı ve partililer ile toplantı yapan Şimşek, ardından Karabük Belediyesi’ne geçip Başkan Özkan Çetinkaya’yı ziyaret etti. Çetinkaya’dan belediyenin çalışmaları hakkında brifing alan Bakan Şimşek, belediye ziyaretinin ardından “Türkiye Buluşmaları” programına katıldı. Bakan Şimşek, burada yaptığı konuşmada Orta Vadeli Program’ın tek hedefinin milletin refahını artırmak olduğunu ifade etti. Bu hedefe ulaşmak için sürdürülebilir büyüme ve daha adil bir gelir dağılımı sağlamanın kritik olduğunu belirten Şimşek, şöyle dedi:

“Bizim Orta Vadeli Programımızın bir tane hedefi var. O da milletimizin refahını arttırmak. Ama büyümek yetmiyor. Büyümenin sonucu ortaya çıkan refah artışının da daha adil bir şekilde dağılımı. Dolayısıyla sürdürülebilir yüksek büyüme ve daha adil bir gelir dağılımı bu programın özü. Programın ana hedefi bu. Tabii bu hedefe ulaşmak için fiyat istikrarını sağlamamız lazım. Fiyat istikrarı ne demek? Enflasyonun düşük tek haneli seviyelere çekilmesi demek. Zaten gelir dağılımının bozulmasının en önemli sebebi enflasyon. Enflasyon yüksek olduğu zaman da büyüme performansı düşük. İşte kısa yakın dönem tarihinden bahsetmek istiyorum. 1990’lı yıllarda enflasyon ortalama yüzde 70 civarında, reel büyüme yani ülkede yıllık ortalama büyümesi yüzde 3 civarında. 2000’li yılların başına bakalım. 2000’li yılların başındaki on yıllık ortalama büyüme AK Parti hükümetinin döneminde yüzde 5,7’ye çıkmış. Yüzde 3,1’den yüzde 5,7’ye neredeyse ikiye katlanmış büyüme. Peki bu dönemde ne olmuş? Enflasyon ortalama yüzde 72’den ortalama 9,3’e düşmüş. Enflasyon düşünce ülkede kalıcı bir şekilde daha yüksek büyümeyi sağlayabiliyoruz. Çünkü enflasyonun düşmesi demek öngörülebilirliğin artması demek. Yatırımların artması, üretimin artması demek. Dolayısıyla bizim en büyük önceliğimiz fiyat istikrarıdır. Yani enflasyonun düşük tek haneye inmesi. Çünkü sürdürülebilir yüksek büyüme ve daha adil gelir dağılım için olmazsa olmaz. Peki bunu destekleyecek diğer hususlar nelerdir? Tabii ki bütçe disiplini. Bunu sağlayamazsanız enflasyonu indiremez, büyük açıklar verirsiniz. O zaman kamu büyük açık verince normalde özel sektöre yatırımlara gidecek kaynakları kamu kendisi çeker. Yani dışlama etkisi olur. Dolayısıyla bütçe disiplinini tabii ki sağlayacağız.”

“Kalıcı kazanımlara dönmenin tek yolu yapısal reformlar, dönüşümdür”

Türkiye’nin geçmişte yaşadığı sıkıntıların temelinde genelde büyük dış açıklar olduğunu, kalıcı kazanımlara dönmenin tek yolunun her alanda yapısal reformlar olduğunun altını çizen Bakan Şimşek, “Dış açık demek dış borç demek. Sonra bunları yani döndürülmesinde en ufak bir sorun yaşadığınız zaman bu kur’a tabii yansıyor. Dolaylı olarak enflasyona yansıyor. Dolayısıyla bizim cari açığı da sürdürülebilir bir düzeye çekmemiz lazım. Yönetilebilir bir düzene çekmemiz lazım. Bütün bu bahsettiğim gelişmeleri geçici olarak sağlamak yetmiyor. Kalıcı kazanımlara döndürmenin tek yolu var. O da yapısal reformlar, dönüşümdür. Her alanda tarımda, sanayide, bütün alanlarda. Yani verimlilik arttırmak, rekabet gücünü arttırmak için reform yapmamız lazım. Dolayısıyla bizim Orta Vadeli Programımızın özeti bu. Bu programla Türkiye’nin büyümesinin temellerini sağlamlaştırmak istiyoruz. Şimdi bazıları diyebilir ki büyüme yavaşlıyor. Bu geçici bir yavaşlamadır. Çünkü biz daha yüksek sürdürülebilir büyümenin temellerini şimdi sağlamlaştırıyoruz. Burada bu söylediklerimi çok kısa bir şekilde görsellerle zenginleştirmek gerekirse, enflasyon mayıs ayında yüzde 75, ağustos ayı itibarıyla yüzde 52’ye düştü. Önümüzdeki aylarda kalıcı bir şekilde düşmeye devam edecek. Yani enflasyonda kalıcı belirgin bir düşüşün içindeyiz” dedi.

“Dezenflasyonu desteklemek için bütçe disiplinini sağlamamız lazım”

Merkez Bankasının açıkladığı yüzde 42 olan tahmin bandına yakın bir noktaya ulaşılacağını ifade eden Bakan Şimşek, “Bizim Merkez Bankamızın açıkladığı bir tahmin bandı vardı. O tahmin bandının üst kısmı yüzde 42’ydi. Bu sene muhtemelen Merkez Bankamızın tahmin bandının üstüne yakın bir noktaya çekmiş olacağız. Gelecek senede yine bandın orta noktası olan yüzde 17,5 gibi yani en azından Orta Vadeli Program’da öngörüyoruz. Ondan sonraki yıl da tek hane. Tekrar yüzde 10’un altı. Dolayısıyla enflasyonda düşüş patikası bu çerçevede. Dezenflasyonu desteklemek için yani enflasyonda düşüşü desteklemek için bütçede disiplini sağlamamız lazım. Deprem nedeniyle ağırlıklı olarak geçen sene ve bu sene bütçe açıkları yüzde 5 civarında. Milli gelire oranla büyük açık. Şimdi biz bu açığı önümüzdeki sene yüzde 3 civarında, daha sonra yüzde 3’ün altına zaten AK Parti hükümetlerine bakarsanız 20 yıllık geçmişte ortalama bütçe açığı oranı yüzde 2,4. Depreme rağmen tekrar harcama disiplinini sağlayarak biz bütçe disiplinini başaracağız. Son 20 yıla bakarsanız Türkiye’de cari açığın milli gelire oranı yüzde 3,8. Bu sene biz bu açığı yüzde 1,7’ye düşürdük. Önümüzdeki üç yıl boyunca da yüzde 1 ile 2 arası bir tahmin öngörüyoruz, orada tutacağız. Bu düzeyde cari açık sorun değil. Programın özü sürdürülebilir yüksek büyümeye doğru bir altyapı oluşturmak. Bunun için enflasyonu tek haneye düşürmek bütçe açığını, master kriterleri çerçevesinde yüzde 3’ün altına çekmek. Cari açığı sürdürülebilir bir patika yani yüzde 2,5’un altına çekmek. Ve bunun sayesinde de şu anki sıkıntıları geride bırakmak” diye konuştu.

“Cari açığı sürdürülebilir bir noktaya şu an itibarıyla çekmiş durumdayız”

Milletin karşılaştığı en önemli sıkıntının hayat pahalılığı, enflasyon olduğunu, bir diğer önemli sorunun da cari açık olduğunu aktaran Bakan Şimşek, cari açığı sürdürülebilir noktaya çektiklerini ifade ederek şöyle devam etti:

“Milletimizin karşı karşıya olduğu en önemli sıkıntı alanı tabii ki hayat pahalılığı, yani enflasyon. Dolayısıyla bu program esas itibarıyla enflasyonu kalıcı bir şekilde aşağı çekecek bir program. Tabii enflasyonun düşmesi demek, fiyatların düşmesi demek değildir. Yani diyelim ki bu ürünün fiyatı on liraysa ben gelecek sene 11 liraya çıkarsa yüzde 10 enflasyon var demektir. Çünkü ondan 11’e çıktı. Bir sonraki sene yani birden 11 liraya değil de 10 buçuk liraya çıksa o zaman enflasyon yüzde 5 oluyor. Ama fiyat artmaya devam ediyor. Dolayısıyla enflasyonda düşüş demek fiyatlardaki artışın yavaşlaması demek. Peki bu program çalışıyor mu? Bir yıl uyguluyoruz. Eylül ayında programı açtık. Hedeflerimizden bir tanesi cari açığı daraltmak hatırlarsınız. Cari açığı sürdürülebilir bir düzeye çekmek. Geçen sene ortasında cari açık 50 milyar doların üzerinde, 60 milyar dolar civarı. Bu sene temmuz ayından itibaren cari açık 19 milyar dolara düştü. Milli gelire oranı da haziran ay itibarıyla yüzde 2 civarına düştü. Ama yılın sonunda biz yüzde 1,5 ila 2 arası bir cari açık öngörüyoruz. Yüzde 1,7 diye programa yazdık. Dolayısıyla biz cari açıkta hedefimizden çok daha iyi bir noktadayız. Cari açığı sürdürülebilir bir noktaya şu an itibariyle çekmiş durumdayız. Dolayısıyla memleketin dış açık sorununu kalıcı hale getirmek için bu seviyelerde tutup, daha aşağılara çekmek için yapısal dönüşüme ihtiyacımız var. Yani sanayide dönüşüme ihtiyacınız var, bütün diğer alanlarda dönüşüme ihtiyacınız var.”

“Swap hariç net rezerv 30 milyar dolar”

Geçen yıl program öncesi 98,5 milyar dolar brüt rezervin bulunduğunu, bu rezervin 156 milyar dolara çıkartıldığını hatırlatan Bakan Şimşek, “Diğer önemli bir konumuz rezerv konusu. Geçen sene program öncesi 98,5 milyar dolar civarında brüt rezervimiz vardı. Bu rezervi biz yaklaşık 58 milyar dolar arttırıp, 156 milyar dolara çıkarttık. Uluslararası tanımlara göre artık Türkiye rezerv yeterliliğini sağlamış durumda. Tabii bu dönemde önemli tartışmalardan bir tanesi swap hariç rezervlerdi. Bankalardan, Merkez Bankası diye bir geçici olarak döviz alıp ona karşılık TL verince bu bir swap işlemi oluyor. Şimdi swap hariç net rezerv eksi 60,5 milyar dolardı. Swap hariç net rezervleri son 12 ayda 90 milyar dolar arttırdık. Ve Türkiye’nin rezerv sorununu bu anlamda çözdük. Yani artık bu konu bir endişe kaynağı olmaktan çıktı. Net rezerv swap hariç 30 milyar dolar” ifadelerine yer verdi.

“Kur korumalıdan ülkemizin çıkışını öngörüyoruz. Burada da epey mesafe kat ettik”

Kur korumalı mevduattan çıkmanın hedeflendiğini ifade eden Bakan Şimşek, “Diğer önemli bir konu veya önemli bir hedefimiz; kur korumalı mevduattan çıkış. Devlet şöyle bir taahhütte bulunmuş; vatandaş parasını Türk lirasında tutsun bankalarda ama eğer liradaki değer kaybı bankanın ödediği faizin üzerine çıkarsa o farkı da devlet taahhüt etmiş. Bu önemli bir belirsizlik kaynağı. Önemli bir koşullu yükümlülük olarak karşımıza çıkıyor. Bir de dezenflasyon sürecinden dediğim gibi liralaşma stratejimiz var. Çünkü biz liranın faizini yönetebiliyoruz, belirleyebiliyoruz. Yani hani bir aktarım mekanizması var para politikasında. Onun etkili olabilmesi için lira ağırlıklı bir sistem oluşturmamız lazım. Dolayısıyla kur korumalı mevduattan çıkış bizim için bir hedef. Son bir yılda yaklaşık 98 milyar dolar kur korumalı mevduatta düşüş oldu. Epey mesafe kat ettik. Yani eylül başı itibariyle kur korumalı mevduatın faizi 46 milyar dolara düştü 144 milyar dolardan. Biz piyasaları bozmadan önümüzdeki aylarda peyderpey bu bakiyenin daha da düşeceğini ve kur korumalıdan ülkemizin çıkışını öngörüyoruz. Burada da epey mesafe kat ettik” şeklinde konuştu.

“Geçen sene tedbir almasaydık Türkiye böyle bir bütçe açığını yönetemezdi”

Geçen yıl alınan tedbirler ile harcamaları kontrol altına aldıklarını ifade eden Bakan Şimşek, “Bakın Türk lirasının toplam mevduat içerisindeki payı geçen sene yüzde 32 civarı. Şu anda yüzde 53 civarına çıkmış durumda. Bir yılda muazzam bir başarı var. Yani Türk lirasına vatandaşımızın ve uluslararası aktörlerin güveni arttı. Dolayısıyla bir taraftan cari açıkta azaldı bir taraftan KKM’den çıkıyoruz. Bir taraftan rezerv biriktirdik. Bir taraftan da liraya güveni tekrar tesis ediyoruz. 20 yıllık ortalamalara bakarsanız Türkiye’nin bütçe açığı milli gelire oran olarak yüzde 2,4. Fakat deprem etkisiyle geçen sene EYT etkisiyle tedbir almasaydık bütçe açığı uzun vadeli ortalamanın beş katına çıkıyordu. Ama Türkiye böyle bir bütçe açığını yönetemezdi. Dolayısıyla geçen sene tedbir aldık. Geçen sene harcamaları kontrol altına aldık. Deprem hariç ve arz vergileri arttırmak zorunda kaldık. Ama bunu yapmasaydık enflasyon çok farklı seviyelerde olabilirdi. Çok daha yüksek seviyelerde olabilirdi. Dolayısıyla biz aldığımız tedbirlerle bütçe açığını kontrol ettik” dedi.

“Programı başarılı bir şekilde devam ettirirsek risk puanı 200’ün altına düşecek”

Gelecek yıllarda deprem etkisinin azalması, kamuda disiplin ve tasarruf ve diğer etkenlerle birlikte bütçede düzelmelerin devam edeceğinin altını çizen Bakan Şimşek şöyle devam etti:

“Geçen sene bütçe açığı yüzde 5,27’ydi. Ama bunun üçte ikisi depremle alakalı. Bunun 3,6 puanı depremden kaynaklı. Dolayısıyla deprem etkisi azaldıkça bu sene de deprem etkisi yüksek. İnanıyoruz ki bütçede düzelme devam edecek. Tabii vatandaşımız bizden kamuda disiplin istiyor, tasarruf istiyor. Bu konuda önemli adımlar attık. Şöyle son on yıla bakarsınız. Deprem hariç yüce meclisimizin kabul ettiği bir bütçe var. Bir de gerçekleşen bir bütçe var. Genelde on yılın ortalamasından bahsediyorum. On yıl boyunca deprem etkisi hariç, ortalama yıllık bütçedeki sapma yani başlangıç ödeneğine göre gerçekleşme ortalama 9,1 daha yüksek çıkmış. On yıllık bir ortalama. 2024 yılında tesis ettiğimiz bütçe değişikliğiyle, harcama değişikliği harcama kontrolüyle ayrıca tasarruf tedbirleriyle başlangıç ödeneğine göre sapma ondan önceki yani 2024’ten önceki on yıl ortalamanın onda biri bile değil. Dolayısıyla geçen sene ve bu sene attığımız adımlarla bütçe harcamalarında kontrolü ve sağlamış durumdayız. Ve bunun sayesinde muazzam bir tasarruf var. Ve bu tasarruf miktarı gayrisafi yurtiçi hasılanın yüzde 1.8i’ine kadar bu sene çıkması öngörülüyor. Türkiye’nin bütün bu çabaları sayesinde, bu program sayesinde risk primi 700 baz puandan 200 baz puana kadar düştü. Biz bu programı başarılı bir şekilde uygulamaya devam edersek belki gelecek sene bu vakitlerde risk primimiz 200 baz puanın altında bir noktada olması muhtemeldir. Bunun sayesinde Türkiye’nin dış borçlanma maliyetleri düştü. Dış borçlanma maliyeti bu hazinenin, devletin yani. Özel sektörün maliyetleri bunun çok üzerinde. Geçen senenin başında hazine borçlanma maliyetleri yüzde 9.75 iken bugün 6.75 civarına kadar düşmüş durumda. 300 baz puan deyip geçmeyin. Yani 250 milyar dolar borcumuz var. Bunu yüzde 9.75 yerine yüzde 6.75’le döndürürseniz muazzam rakamlara tekabül ediyor.”

“Denetim kuruluşları durup dururken not artırmıyor”

Muhalif kesimleri eleştirerek “’Program yok, işe yaramaz’ diyen Bakan Mehmet Şimşek, dünyada bir tek Türkiye’nin kredi derecelendirme puanının arttığına vurgu yaparak şöyle devam etti:

“Bakın geçen senenin ilk beş ayında reel sektör yüz dolar borç ödediğinde dış borç sadece 73 dolar bulabiliyor. Bankacılık sektörü yüz dolar borç ödediğinde 97 dolar bulabiliyordu. Şimdi ise reel sektör ben yüz dolar borç ödediğinde 122 dolar daha ucuza daha düşük maliyetlerle bulabiliyor. Benzer şekilde bankacılık sektörü 100 dolar borç ödediğinde dünyadan 153 dolar alabilir. Dolayısıyla Türkiye’nin dış finansal sorununu çözdük. Risk primini düşürdük. Borçlanma maliyetlerini aşağıya çektik. Ve kredi derecelendirme kuruluşları notumuzu artırıyor. 2024 yılında dünyanın önde gelen üç büyük kredi derecelendirme kuruluşu tarafından notu arttırılan tek ülke dünyada Türkiye. Şimdi bazı kesimler uzun bir süre ortada bir program yok dediler. Halen diyenler var aslında. Program yok diyorlar. Sonra programın olduğu çıkınca bu program işe yaramaz dediler. Bu programa kaynak gelmez dediler. Dışarıdan bu programa kaynak gelmez dediler. Net rezervler 90 milyar dolardı. 2003-2013 döneminde net rezervimiz 32 milyar dolarmış. On yılda net rezerv 38 milyar dolarmış. Son 12 ayda 90 milyar dolar. Bu defa dediler ki yok dediler tamam rezervler artıyor. Halbuki bu gelen paranın dörtte üçünden fazlası vatandaşımızın uluslararası kuruluşların Türk lirasına olan güveninden kaynaklanıyor. Daha uzun vadeli kaynak ve politikayı tercih ediyor. Denetim kuruluşları durup dururken not artırmıyor. Olmayan bir programda not artırılır mı? Ama hala bazı çevreler ortada program yok diyorlar. Ve bazı derecelendirme kuruluşları iki kademe artırıyor. Biz bu programı devam ettirelim notumuz artmaya devam edecek. Rahmetli Özal döneminde geldim ben ilk işte kredi notu düşürülmüş. 90’lı yılların başında Türkiye’ye bir kredi notu verilmiş. O zaman borcu çok düşük. Türkiye’ye yatırım yapılabilir kredi notu verilmiş. İki yıl sonra yani 1993’te yatırım yapılabilir kredi notunu kaybetmiş. Notumuz düşmüş. Notumuzun tekrar yatırım yapılabilir seviyeye gelmesi 19 yıl almış. 2013’te sağladık.”

“Hain darbe girişimi notumuzu düşürdü, yeniden çıkartmakta kararlıyız”

15 Temmuz hain darbe girişimi sonrası Türkiye’nin puanının “Yatırım yapılabilir” seviyesinin altına düştüğünü, yeniden yatırım yapılabilecek seviyeye çıkartmakta kararlı olduklarını belirten Bakan Şimşek, “Bu defa çok daha hızlı olacak” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sonra hain darbe girişimi sonrası tekrar kredi notumuz yatırım yapılabilir seviyenin altına düştü. Biz tekrar Türkiye’ye yatırım yapılabilir ülke seviyesinin notuna çıkartmakta kararlıyız. Bu defa çok daha hızlı olacak. Öyle görülüyor. Türkiye’nin olduğu en önemli makro ekonomik sorun enflasyondur. Enflasyon yeni bir konu değil ama kolay bir konu da değil. 1970’li yıllarda hükümetler gelmişler. Enflasyonu indireceğiz demişler. İndirememişler. 1980’li enflasyonu düşürememişler. Doksanlı yıllarda her hükümet geldiğinde enflasyonu düşüreceğiz demiş. Enflasyon yüzde yetmiş civarı. 2000’li yılların başında AK Parti hükümetleri döneminde enflasyon tek haneye düşürüldü. Uzun süre orada kaldı. Fakat maalesef son yıllarda tekrar yükseldi. Şimdi tekrar biz enflasyonu tek haneye indirmek istiyoruz. Bu kolay bir süreç değil. 1970’li yıllardan bu yana elli altı ülkede yüzün üzerinde enflasyon şoku yaşanmış. Değişik dönemlerde. Enflasyonu şok öncesine düşürülmesi şok öncesi seviyeye geri getirilmesi ortalama 3,4 yıl alıyor. Bu dünya değeri. Bizim programın ilk yılı geride kaldı. Biz inanıyoruz 2026’nın sonunda kararlı bir şekilde sabırla bu programı uygulayarak enflasyonu tekrar tek haneye düşüreceğiz. Nitekim biz zaten şunu öngördük. Dedik ki programın bu geçiş döneminde enflasyon yükselecek. Mayısta zirveyi bulacak dedik. Mayısta zirveyi bulduk. Mayıstan bu yana enflasyonda 23,5 puanlık düşüş var. Önümüzdeki aylarda bu düşüş devam edecek. Yılı yüzde kırk civarında bir enflasyonla kapatacağız. Gelecek senede yüzde yirminin altına bir enflasyon, bir sonraki sene de yüzde onun altına bir enflasyon.”

“Beceri kazandırması gereken geniş bir nüfus var. Yapay zekâ çağındayız”

Her alanda yapısal dönüşüme dikkat çeken Bakan Şimşek, “Reform gündemine gelince, şimdi makro ekonomide dengeleri düzeltmek için çaba gerekiyor. Para politikası tedbirleri, maliye politikası tedbirleri. Peki diyorlar ya memleketin sorunları, para politikası tedbirleriyle çözülemez. Biz hiçbir zaman memleketin sorunları para politikası tedbirleriyle çözülür demedik, demiyoruz. Sadece maliye politikası tedbirleriyle sorunları çözeriz, onu da demedik. Tam aksine, tabii ki para politikası, maliye politikası, gelirler politikası ama en önemlisi yapısal politikalar. Yani yapısal reform. Yapısal dönüşüm. Çünkü esas kazanımlar burada. Dolayısıyla ülkemizin makro ekonomik dengesizliklerini, sorunlarını çözmek için çok kapsamlı bir problem ortaya koyuyor. Ve bizim programın en büyük bileşeni, en detaylı kısmı en çok sayfa tutan merak edenler için, okumak isteyenler için en büyük kısmı yapısal dönüşüm kısmıdır. Yapısal dönüşümün temel alanları bunlar. Biz insanımıza yatırım yapacağız. Ya sadece öğrenciden bahsetmiyorum. Hayat boyu öğrenmeden bahsediyorum. Şu anda okulda olmayıp da niteliklendirilmesi gereken nitelik yani beceri kazandırması gereken geniş bir nüfus var. Yapay zekâ çağındayız. Hepimizin yeniden belki eğitilmesi gerekir. İleri becerileri kazanmamız gerekiyor. Dolayısıyla bizim en önemli gündemimiz beşeri sermayenin yani insan stokumuzun kalitesinin arttırılması, becerilerinin arttırması. Diğer bir konu yatırım. Şimdi yatırım çekmek için bakın dün Cumhurbaşkanımızın başkanlığından dünyanın önde gelen büyük kuruluşlarda ve şirketlerin temsilcileriyle epey bir mesai yaptık. Bütün dünyaya yatırım çekme yarışında. Yatırım çekmemiz için veya Türkiye’deki yatırımları tutmak bizim müteşebbislerin bizim girişimcilerin başka ülkeler yerine Türkiye’de yatırım yapmasını sağlamamız için ne yapmamız lazım? Yatırım ortamını iyileştirmemiz lazım. Yatırım ortamını iyileştirmek çok kapsamlı bir alan. Hukuk devletini güçlendirmekten başlıyor. Bütün yani birçok unsuru içeriyor. Dolayısıyla yatırım ortamının iyileştirilmesi mesela enflasyon varsa öngörülebilirlik düşüktür. Enflasyonu düşürdüğü zaman yatırım ortamını iyileştirir. Finansmana erişimi iyileştirir. Eminim buradaki girişimcilerimizin çoğunu kafasındaki en önemli sorun finansmana erişimdir” diye konuştu.

“Finansmana erişimi uygun koşullarda sağlamanın yolu enflasyonu kalıcı olarak düşürmek”

2026’da hayata geçirilecek olan karbon vergisine değinen Bakan Şimşek, dijital dönüş, yeşil dönüşümün altını çizerek şöyle konuştu:

“Faturayı başkasına çıkartmadan kalıcı bir şekilde finansmana erişimi uygun koşullarda sağlamanın yolu enflasyonu kalıcı bir şey tek haneye ve düşük tek haneye çekmek. Bunu geçmişte başardık. Tekrar inşallah başaracağız. Sermaye piyasalarının derinleştirilmesi yani sadece bankalardan yatırım amaçlı imkanlara erişim yetmiyor. Mutlaka sermaye piyasası enstrümanlarını da güçlü bir şekilde devreye almak gerekiyor. Kamu maliyesinde reform. Örneğin harcama disiplini bir reformdur. Şu anda dünyanın en önde gelen iki temel alanı. Yeşil dönüşüm demek Türkiye’de özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarının devreye alınması demek. Bu niye önemli? Sadece çevreyle ilgili değil. Bizim mal sattığımız bazı bölgeler örneğin Avrupa Birliği diyor ki ben 2026’dan itibaren belli sektörlere vergi koyacağım diyor. Eğer karbon ayak izi yüksekse. Yani karbon vergisinden bahsediyoruz. İşte Türkiye’nin bütün bu süreçlere hazırlıklı olması için yeşil dönüşümü hızlandırması lazım. Dijital dönüşüm. Her alanda şimdi etkisini gösteriyor. Şimdi esnafımız diyor ki efendim online satış. Bakın satışlar dijitalleşti. Süreçler dijitalleşiyor. Ama her alanda. Sadece tek bir alanda değil. Dolayısıyla bizim mutlaka yeşil ve dijital dönüşüm sağlamamız lazım. Bütün bunların sonucunda ne olacak biliyor musunuz? Türkiye’de verimlilik kalkacak. Rekabet gücü artacak. Büyüme potansiyelimiz artacak. Biz de doğru politikalarla sürdürülebilir yüksek büyümeyi sağlayacağız. Vergi politikaları üzerinden dezenflasyon üzerinden gelir dağılımını bugünkü durumdan çok daha iyileştireceğiz.”

Bakan Şimşek, toplantının ardından Karabük Valiliği ve Kardemir’i ziyaret ederek şehirden ayrılacak.

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet adlı bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir tanesidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, güvenilir ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en önemli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan müsabakaları üyeler bir ücrete katlanmadan istedikleri zaman takip edebiliyor. Böylece hem heyecanlı hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol gibi popüler spor dallarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için sadece siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız yeterlidir.

Prizmabet ayrıca üyelerine bol miktarda bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te ilk üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu gibi farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve kazancınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim şartları da oldukça makul seviyededir.

Prizmabet para yatırma ve çekme işlemleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin gibi farklı yöntemlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme işlemleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa sürede hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme işlemlerinde herhangi bir komisyon veya kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı destek hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı destek ekibi sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun veya önerinizi iletebilir ve anında çözüm bulabilirsiniz. Prizmabet canlı destek ekibi profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en iyi bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için güncel giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!

Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek: ‘2026’da enflasyonu tek haneli rakamlara indirmeyi hedefliyoruz’

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bir takım ziyaretler kapsamında Karabük’e seyahat etti. Belediye ziyaretinin ardından ‘Türkiye Buluşmaları’ programına katılan Bakan Şimşek 2026 yılında enflasyonu tek haneli seviyelere düşürmeyi hedeflediklerini söyledi

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek 2026 yılında enflasyonu tek haneli seviyelere düşürmeyi hedeflediklerini açıkladı.

Karabük ziyareti kapsamında ‘Türkiye Buluşmaları’ programına katılan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ülke ekonomisi hakkında açıklamalarda bulundu.

‘Bizim en büyük önceliğimiz fiyat istikrarıdır’

Orta Vadeli Program’ın tek hedefinin milletin refahını artırmak olduğunu belirten Bakan Mehmet Şimşek şöyle konuştu:

Bizim Orta Vadeli Programımızın bir tane hedefi var. O da milletimizin refahını arttırmak. Ama büyümek yetmiyor. Büyümenin sonucu ortaya çıkan refah artışının da daha adil bir şekilde dağılımı. Dolayısıyla sürdürülebilir yüksek büyüme ve daha adil bir gelir dağılımı bu programın özü. Programın ana hedefi bu. Tabii bu hedefe ulaşmak için fiyat istikrarını sağlamamız lazım. Fiyat istikrarı ne demek? Enflasyonun düşük tek haneli seviyelere çekilmesi demek. Zaten gelir dağılımının bozulmasının en önemli sebebi enflasyon. Enflasyon yüksek olduğu zaman da büyüme performansı düşük. İşte kısa yakın dönem tarihinden bahsetmek istiyorum. 1990’lı yıllarda enflasyon ortalama yüzde 70 civarında, reel büyüme yani ülkede yıllık ortalama büyümesi yüzde 3 civarında. 2000’li yılların başına bakalım. 2000’li yılların başındaki on yıllık ortalama büyüme AK Parti hükümetinin döneminde yüzde 5.7’ye çıkmış. Yüzde 3.1’den yüzde 5.7’ye neredeyse ikiye katlanmış büyüme. Peki bu dönemde ne olmuş? Enflasyon ortalama yüzde 72’den ortalama 9.3’e düşmüş. Enflasyon düşünce ülkede kalıcı bir şekilde daha yüksek büyümeyi sağlayabiliyoruz. Çünkü enflasyonun düşmesi demek öngörülebilirliğin artması demek. Yatırımların artması, üretimin artması demek. Dolayısıyla bizim en büyük önceliğimiz fiyat istikrarıdır. Yani enflasyonun düşük tek haneye inmesi. Çünkü sürdürülebilir yüksek büyüme ve daha adil gelir dağılım için olmazsa olmaz. Peki bunu destekleyecek diğer hususlar nelerdir? Tabii ki bütçe disiplini. Bunu sağlayamazsanız enflasyonu indiremez, büyük açıklar verirsiniz. O zaman kamu büyük açık verince normalde özel sektöre yatırımlara gidecek kaynakları kamu kendisi çeker. Yani dışlama etkisi olur. Dolayısıyla bütçe disiplinini tabii ki sağlayacağız.

‘Dış açık demek dış borç demek’

Yapısal reformların önemine değinen Bakan Şimşek “Dış açık demek dış borç demek. Sonra bunları yani döndürülmesinde en ufak bir sorun yaşadığınız zaman bu kur’a tabii yansıyor. Dolaylı olarak enflasyona yansıyor. Dolayısıyla bizim cari açığı da sürdürülebilir bir düzeye çekmemiz lazım. Yönetilebilir bir düzene çekmemiz lazım. Bütün bu bahsettiğim gelişmeleri geçici olarak sağlamak yetmiyor. Kalıcı kazanımlara döndürmenin tek yolu var. O da yapısal reformlar, dönüşümdür. Her alanda tarımda, sanayide, bütün alanlarda. Yani verimlilik arttırmak, rekabet gücünü arttırmak için reform yapmamız lazım. Dolayısıyla bizim Orta Vadeli Programımızın özeti bu. Bu programla Türkiye’nin büyümesinin temellerini sağlamlaştırmak istiyoruz. Şimdi bazıları diyebilir ki büyüme yavaşlıyor. Bu geçici bir yavaşlamadır. Çünkü biz daha yüksek sürdürülebilir büyümenin temellerini şimdi sağlamlaştırıyoruz. Burada bu söylediklerimi çok kısa bir şekilde görsellerle zenginleştirmek gerekirse, enflasyon mayıs ayında yüzde 75, ağustos ayı itibarıyla yüzde 52’ye düştü. Önümüzdeki aylarda kalıcı bir şekilde düşmeye devam edecek. Yani enflasyonda kalıcı belirgin bir düşüşün içindeyiz” dedi.

‘Ondan sonraki yıl da tek hane’

Bütçe disiplini hakkında konuşan Bakan Şimşek “Bizim Merkez Bankamızın açıkladığı bir tahmin bandı vardı. O tahmin bandının üst kısmı yüzde 42’ydi. Bu sene muhtemelen Merkez Bankamızın tahmin bandının üstüne yakın bir noktaya çekmiş olacağız. Gelecek senede yine bandın orta noktası olan yüzde 17.5 gibi yani en azından Orta Vadeli Program’da öngörüyoruz. Ondan sonraki yıl da tek hane. Tekrar yüzde 10’un altı. Dolayısıyla enflasyonda düşüş patikası bu çerçevede. Dezenflasyonu desteklemek için yani enflasyonda düşüşü desteklemek için bütçede disiplini sağlamamız lazım. Deprem nedeniyle ağırlıklı olarak geçen sene ve bu sene bütçe açıkları yüzde 5 civarında. Milli gelire oranla büyük açık. Şimdi biz bu açığı önümüzdeki sene yüzde 3 civarında, daha sonra yüzde 3’ün altına zaten AK Parti hükümetlerine bakarsanız 20 yıllık geçmişte ortalama bütçe açığı oranı yüzde 2.4. Depreme rağmen tekrar harcama disiplinini sağlayarak biz bütçe disiplinini başaracağız. Son 20 yıla bakarsanız Türkiye’de cari açığın milli gelire oranı yüzde 3.8. Bu sene biz bu açığı yüzde 1.7’ye düşürdük. Önümüzdeki üç yıl boyunca da yüzde 1 ile 2 arası bir tahmin öngörüyoruz, orada tutacağız. Bu düzeyde cari açık sorun değil. Programın özü sürdürülebilir yüksek büyümeye doğru bir altyapı oluşturmak. Bunun için enflasyonu tek haneye düşürmek bütçe açığını, master kriterleri çerçevesinde yüzde 3’ün altına çekmek. Cari açığı sürdürülebilir bir patika yani yüzde 2.5’un altına çekmek. Ve bunun sayesinde de şu anki sıkıntıları geride bırakmak” şeklinde konuştu.

‘Cari açık 19 milyar dolara düştü’

Milletin sıkıntısının hayat pahalılığı ve enflasyon olduğunu belirten Bakan Mehmet Şimşek şunları söyledi:

Milletimizin karşı karşıya olduğu en önemli sıkıntı alanı tabii ki hayat pahalılığı, yani enflasyon. Dolayısıyla bu program esas itibarıyla enflasyonu kalıcı bir şekilde aşağı çekecek bir program. Tabii enflasyonun düşmesi demek, fiyatların düşmesi demek değildir. Yani diyelim ki bu ürünün fiyatı on liraysa ben gelecek sene 11 liraya çıkarsa yüzde 10 enflasyon var demektir. Çünkü ondan 11’e çıktı. Bir sonraki sene yani birden 11 liraya değil de 10 buçuk liraya çıksa o zaman enflasyon yüzde 5 oluyor. Ama fiyat artmaya devam ediyor. Dolayısıyla enflasyonda düşüş demek fiyatlardaki artışın yavaşlaması demek. Peki bu program çalışıyor mu? Bir yıl uyguluyoruz. Eylül ayında programı açtık. Hedeflerimizden bir tanesi cari açığı daraltmak hatırlarsınız. Cari açığı sürdürülebilir bir düzeye çekmek. Geçen sene ortasında cari açık 50 milyar doların üzerinde, 60 milyar dolar civarı. Bu sene temmuz ayından itibaren cari açık 19 milyar dolara düştü. Milli gelire oranı da haziran ay itibarıyla yüzde 2 civarına düştü. Ama yılın sonunda biz yüzde 1,5 ila 2 arası bir cari açık öngörüyoruz. Yüzde 1.7 diye programa yazdık. Dolayısıyla biz cari açıkta hedefimizden çok daha iyi bir noktadayız. Cari açığı sürdürülebilir bir noktaya şu an itibariyle çekmiş durumdayız. Dolayısıyla memleketin dış açık sorununu kalıcı hale getirmek için bu seviyelerde tutup, daha aşağılara çekmek için yapısal dönüşüme ihtiyacımız var. Yani sanayide dönüşüme ihtiyacınız var, bütün diğer alanlarda dönüşüme ihtiyacınız var.

‘Net rezerv swap hariç 30 milyar dolar’

Brüt ve net rezervler hakkında konuşan Bakan Şimşek “Diğer önemli bir konumuz rezerv konusu. Geçen sene program öncesi 98.5 milyar dolar civarında brüt rezervimiz vardı. Bu rezervi biz yaklaşık 58 milyar dolar arttırıp, 156 milyar dolara çıkarttık. Uluslararası tanımlara göre artık Türkiye rezerv yeterliliğini sağlamış durumda. Tabii bu dönemde önemli tartışmalardan bir tanesi swap hariç rezervlerdi. Bankalardan, Merkez Bankası diye bir geçici olarak döviz alıp ona karşılık TL verince bu bir swap işlemi oluyor. Şimdi swap hariç net rezerv eksi 60.5 milyar dolardı. Swap hariç net rezervleri son 12 ayda 90 milyar dolar arttırdık. Ve Türkiye’nin rezerv sorununu bu anlamda çözdük. Yani artık bu konu bir endişe kaynağı olmaktan çıktı. Net rezerv swap hariç 30 milyar dolar” dedi.

‘Kur korumalı mevduattan çıkış’

KKM konusuna da değinen Bakan Şimşek “Diğer önemli bir konu veya önemli bir hedefimiz; kur korumalı mevduattan çıkış. Devlet şöyle bir taahhütte bulunmuş; vatandaş parasını Türk lirasında tutsun bankalarda ama eğer liradaki değer kaybı bankanın ödediği faizin üzerine çıkarsa o farkı da devlet taahhüt etmiş. Bu önemli bir belirsizlik kaynağı. Önemli bir koşullu yükümlülük olarak karşımıza çıkıyor. Bir de dezenflasyon sürecinden dediğim gibi liralaşma stratejimiz var. Çünkü biz liranın faizini yönetebiliyoruz, belirleyebiliyoruz. Yani hani bir aktarım mekanizması var para politikasında. Onun etkili olabilmesi için lira ağırlıklı bir sistem oluşturmamız lazım. Dolayısıyla kur korumalı mevduattan çıkış bizim için bir hedef. Son bir yılda yaklaşık 98 milyar dolar kur korumalı mevduatta düşüş oldu. Epey mesafe kat ettik. Yani eylül başı itibariyle kur korumalı mevduatın faizi 46 milyar dolara düştü 144 milyar dolardan. Biz piyasaları bozmadan önümüzdeki aylarda peyderpey bu bakiyenin daha da düşeceğini ve kur korumalıdan ülkemizin çıkışını öngörüyoruz. Burada da epey mesafe kat ettik. Bakın Türk lirasının toplam mevduat içerisindeki payı geçen sene yüzde 32 civarı. Şu anda yüzde 53 civarına çıkmış durumda. Bir yılda muazzam bir başarı var. Yani Türk lirasına vatandaşımızın ve uluslararası aktörlerin güveni arttı. Dolayısıyla bir taraftan cari açıkta azaldı bir taraftan KKM’den çıkıyoruz. Bir taraftan rezerv biriktirdik. Bir taraftan da liraya güveni tekrar tesis ediyoruz. 20 yıllık ortalamalara bakarsanız Türkiye’nin bütçe açığı milli gelire oran olarak yüzde 2.4. Fakat deprem etkisiyle geçen sene EYT etkisiyle tedbir almasaydık bütçe açığı uzun vadeli ortalamanın beş katına çıkıyordu. Ama Türkiye böyle bir bütçe açığını yönetemezdi. Dolayısıyla geçen sene tedbir aldık. Geçen sene harcamaları kontrol altına aldık. Deprem hariç ve arz vergileri arttırmak zorunda kaldık. Ama bunu yapmasaydık enflasyon çok farklı seviyelerde olabilirdi. Çok daha yüksek seviyelerde olabilirdi. Dolayısıyla biz aldığımız tedbirlerle bütçe açığını kontrol ettik” ifadesinde bulundu.

‘Son 12 ayda 90 milyar dolar’

Muhalif kesimleri eleştirerek ”Program yok, işe yaramaz” diyen Bakan Mehmet Şimşek şöyle konuştu:

Bakın geçen senenin ilk beş ayında reel sektör yüz dolar borç ödediğinde dış borç sadece 73 dolar bulabiliyor. Bankacılık sektörü yüz dolar borç ödediğinde 97 dolar bulabiliyordu. Şimdi ise reel sektör ben yüz dolar borç ödediğinde 122 dolar daha ucuza daha düşük maliyetlerle bulabiliyor. Benzer şekilde bankacılık sektörü 100 dolar borç ödediğinde dünyadan 153 dolar alabilir. Dolayısıyla Türkiye’nin dış finansal sorununu çözdük. Risk primini düşürdük. Borçlanma maliyetlerini aşağıya çektik. Ve kredi derecelendirme kuruluşları notumuzu artırıyor. 2024 yılında dünyanın önde gelen üç büyük kredi derecelendirme kuruluşu tarafından notu arttırılan tek ülke dünyada Türkiye. Şimdi bazı kesimler uzun bir süre ortada bir program yok dediler. Halen diyenler var aslında. Program yok diyorlar. Sonra programın olduğu çıkınca bu program işe yaramaz dediler. Bu programa kaynak gelmez dediler. Dışarıdan bu programa kaynak gelmez dediler. Net rezervler 90 milyar dolardı. 2003-2013 döneminde net rezervimiz 32 milyar dolarmış. On yılda net rezerv 38 milyar dolarmış. Son 12 ayda 90 milyar dolar. Bu defa dediler ki yok dediler tamam rezervler artıyor. Halbuki bu gelen paranın dörtte üçünden fazlası vatandaşımızın uluslararası kuruluşların Türk lirasına olan güveninden kaynaklanıyor. Daha uzun vadeli kaynak ve politikayı tercih ediyor. Denetim kuruluşları durup dururken not artırmıyor. Olmayan bir programda not artırılır mı? Ama hala bazı çevreler ortada program yok diyorlar. Ve bazı derecelendirme kuruluşları iki kademe artırıyor. Biz bu programı devam ettirelim notumuz artmaya devam edecek. Rahmetli Özal döneminde geldim ben ilk işte kredi notu düşürülmüş. 90’lı yılların başında Türkiye’ye bir kredi notu verilmiş. O zaman borcu çok düşük. Türkiye’ye yatırım yapılabilir kredi notu verilmiş. İki yıl sonra yani 1993’te yatırım yapılabilir kredi notunu kaybetmiş. Notumuz düşmüş. Notumuzun tekrar yatırım yapılabilir seviyeye gelmesi 19 yıl almış. 2013’te sağladık.

‘Hain darbe girişimi notumuzu düşürdü’

15 Temmuz 2016 Darbe girişiminin ekonomiyi etkilediğini belirten Bakan Mehmet Şimşek “Sonra hain darbe girişimi sonrası tekrar kredi notumuz yatırım yapılabilir seviyenin altına düştü. Biz tekrar Türkiye’ye yatırım yapılabilir ülke seviyesinin notuna çıkartmakta kararlıyız. Bu defa çok daha hızlı olacak. Öyle görülüyor. Türkiye’nin olduğu en önemli makro ekonomik sorun enflasyondur. Enflasyon yeni bir konu değil ama kolay bir konu da değil. 1970’li yıllarda hükümetler gelmişler. Enflasyonu indireceğiz demişler. İndirememişler. 1980’li enflasyonu düşürememişler. Doksanlı yıllarda her hükümet geldiğinde enflasyonu düşüreceğiz demiş. Enflasyon yüzde yetmiş civarı. 2000’li yılların başında AK Parti hükümetleri döneminde enflasyon tek haneye düşürüldü. Uzun süre orada kaldı. Fakat maalesef son yıllarda tekrar yükseldi. Şimdi tekrar biz enflasyonu tek haneye indirmek istiyoruz. Bu kolay bir süreç değil. 1970’li yıllardan bu yana elli altı ülkede yüzün üzerinde enflasyon şoku yaşanmış. Değişik dönemlerde. Enflasyonu şok öncesine düşürülmesi şok öncesi seviyeye geri getirilmesi ortalama 3.4 yıl alıyor. Bu dünya değeri. Bizim programın ilk yılı geride kaldı. Biz inanıyoruz 2026’nın sonunda kararlı bir şekilde sabırla bu programı uygulayarak enflasyonu tekrar tek haneye düşüreceğiz. Nitekim biz zaten şunu öngördük. Dedik ki programın bu geçiş döneminde enflasyon yükselecek. Mayısta zirveyi bulacak dedik. Mayısta zirveyi bulduk. Mayıstan bu yana enflasyonda 23.5 puanlık düşüş var. Önümüzdeki aylarda bu düşüş devam edecek. Yılı yüzde kırk civarında bir enflasyonla kapatacağız. Gelecek senede yüzde yirminin altına bir enflasyon, bir sonraki sene de yüzde onun altına bir enflasyon” dedi.

Fenerbahçe, Avrupa’da yara sardı

UEFA Avrupa Ligi’nin ilk haftasında Fenerbahçe, Union Saint-Gilloise’yi sahasında 2-1 mağlup etti.

UEFA Avrupa Ligi’nin ilk haftasında Fenerbahçe, sahasında Union Saint-Gilloise ile karşı karşıya geldi. Ülker Stadyumu’ndaki maçı Fenerbahçe 2-1’lik skorla kazandı.

Fenerbahçe’ye galibiyeti getiren golleri 26. dakikada Çağlar Söyüncü ve 82. dakikada Christian Burgess (Kendi kalesine) attı. Union Saint-Gilloise’nin tek golü 90+4’te Ross Sykes’tan geldi.

Union Saint-Gilloise, Kevin Mac Allister’ın 74. dakikada kırmızı kart görmesi sonrası mücadeleyi 10 kişi tamamladı. Fenerbahçe de 90. dakikada Osayi Samuel’in kırmızı kart görmesiyle maçı 10 kişi tamamladı.

Fenerbahçe’de Dominik Livakovic, 90+2. dakikada penaltıda gole izin vermedi.

Fenerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho, bu maçla birlikte Avrupa’da rekor kırdı. Portekizli teknik adam, 21. yüzyıl içinde dokuz farklı takımla Avrupa’da grup aşamasında mücadele ederek rekor kırdı.

Mourinho’nun Avrupa’da grup aşamasında mücadele ettiği takımlar;

Benfica, Porto, Chelsea,, Inter, Real Madrid, Manchester United, Tottenham, Roma, Fenerbahçe

Bu sonucun ardından Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi’nin ilk haftasında hanesine 3 puanı yazdı. Belçika ekibi Union Saint-Gilloise ilk hafta puan alamadı.

Fenerbahçe, ligde hafta sonunda Antalyaspor deplasmanına gidecek. Sarı-lacivertliler, Avrupa Ligi’nde ise gelecek hafta Twente ile deplasmanda karşılaşacak. Union Saint-Gilloise, Avrupa Ligi’ndeki bir sonraki haftada sahasında Bodo/Glimt ile karşılaşacak.

MOURINHO’DAN ROTASYON

UEFA Avrupa Ligi’nin ilk haftasında Belçika temsilcisi Union Saint-Gilloise’ı konuk eden Fenerbahçe’de teknik direktör Jose Mourinho, ligdeki Galatasaray derbisinin ilk 11’ine göre kadrosunda geniş rotasyon yaptı.

Deneyimli teknik adam, Ülker Stadı’nda oynanan karşılaşmada Galatasaray derbisine ilk 11’de başlayan Alexander Djiku, İsmail Yüksek, Edin Dzeko, Dusan Tadic ve Allan Saint-Maximin’i yedek soyundurdu.

61 yaşındaki teknik adam, bu isimlerin yerine Rodrigo Becao, Sofyan Amrabat, İrfan Can Kahveci, Cengiz Ünder ve Youssef En-Nesyri’yi ilk 11’de görevlendirdi.

Union Saint-Gilloise karşısında kalede Dominik Livakovic’i oynatan Portekizli teknik adam, savunma hattını Mert Müldür, Rodrigo Becao, Çağlar Söyüncü ve Jayden Oosterwolde’den kurdu.

Orta sahada Sofyan Amrabat ile Fred Rodrigues’e şans veren Mourinho, hücumda İrfan Can Kahveci, Sebastian Szymanski ve Cengiz Ünder’i görevlendirdi. Mourinho, gol yollarında ise Youssef En-Nesyri’yi tercih etti.

CENGİZ ÜNDER İLK KEZ

Fenerbahçe’nin milli futbolcusu Cengiz Ünder, bu sezon sarı-lacivertli formayla ilk kez ilk 11’de görevlendirildi.

Sezon başında transfer döneminde gönderilmesi gündeme gelen ancak Mourinho’nun takımda tuttuğu Cengiz, ligde 2 maçta sonradan oyuna dahil olmuştu.

Cengiz Ünder, bu sezon ilk kez Union Saint-Gilloise karşısında ilk 11’de oynatıldı.

SAKATLIK: KADRODAN ÇIKARTILDI

Fenerbahçe’nin file bekçilerinden İrfan Can Eğribayat, yaşadığı sakatlık nedeniyle maç kadrosundan çıkarıldı.

Diz ağrısı yaşayan İrfan Can’ın yerine 17 yaşındaki genç kaleci Ömer Bircan Camcı kadroya dahil edildi.

AMRABAT İLK KEZ 11’DE

Fenerbahçe’nin yeni transferi Sofyan Amrabat, bu sezon ilk kez ilk 11’de forma şansı buldu.

Transfer döneminin son bölümünde kadroya katılan tecrübeli orta saha oyuncusu, Kasımpaşa ve Galatasaray müsabakalarında sonradan oyuna dahil olmuştu.

TRİBÜNLERDE BOŞLUK

Fenerbahçeli taraftarlar, Union Saint-Gilloise maçına beklenen ilgiyi göstermedi.

Taraftarlar, sezon başından beri tüm maçlarda Kadıköy’ün tamamını doldururken, bu maçta yer yer boşluklar dikkati çekti.

İLK TEHLİKE RAKİPTEN

Karşılaşmadaki ilk tehlikeli atak rakip Union Saint-Gilloise’den geldi. Henüz 2. dakikada Sadiki’nin altıpasa çevirdiği topu Jayden Oosterwolde karşıladı ve çizgiden çıkardı.

Union Saint-Gilloise, 17. dakikada yine etkili geldi. Bu dakikada ceza sahasına giren Ivanovic’in şutunu kaleci Dominik Livakovic kurtardı.

FENERBAHÇE GOLÜ BULDU

Fenerbahçe, 26. dakikada öne geçti. Sarı-lacivertli takım, bu dakikada sol kanattan korner kazandı. Cengiz Ünder, bu korneri Szymanski ile paslaşarak kullandı. Szymanski’nin arka direğe kestiği topu Becao indirdi ve Çağlar Söyüncü yakın mesafeden ağlara gönderdi.

EN-NESYRI KALEYİ BULAMADI

Fenerbahçe, 36. dakikada rakip kaleyi En-Nesyri ile yokladı. Sağ kanattan Mert Müldür’ün ortasında Faslı futbolcu, zor pozisyonda vuruşunu yaptı. Bu vuruş dışarıya gitti.

Fenerbahçe, Çağlar Söyüncü’nün attığı golle Union Saint-Gilloise karşısında soyunma odasına 1-0 önde gitti.

ÜST ÜSTE TEHLİKELER

Fenerbahçe, ikinci yarıda Youssef En-Nesyri ile rakip kalede üst üste tehlikeli pozisyonlar buldu.

48. dakikada Sebastian Szymanski’nin pasıyla topla buluşan En-Nesyri’nin vuruşu dışarıya gitti.

Faslı golcü, 54. dakikada bu kez kafayla rakip kaleyi yokladı. Kornerden gelen topa iyi yükselen En-Nesyri’nin kafa vuruşunu savunma çizgiden çıkardı.

JOSE MOURINHO’DAN İKİ HAMLE

Fenerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho, 65. dakikada oyuna müdahalede bulundu. Sarı-lacivertli takımda Dusan Tadic ve Osayi Samuel oyuna dahil oldu. İrfan Can Kahveci ve Mert Müldür kenara geldi.

EN-NESYRI YİNE KALEYİ DÜŞÜNDÜ

Fenerbahçe, 71’de bir kez daha etkili oldu. Youssef En-Nesyri, sağ kanattan gelen ortada ceza sahasında iyi yükseldi. En-Nesyri’nin kafa vuruşu kaleci Moris’te kaldı.

UNION SAINT-GILLOISE 10 KİŞİ KALDI

Union Saint-Gilloise, karşılaşmanın 74. dakikasında 10 kişi kaldı. Belçika temsilcisinde Mac Allister, bu dakikada ceza sahasına giren En-Nesyri’ye yaptığı müdahale sonrası doğrudan kırmızı kart gördü. Fenerbahçeli futbolcular, Mac Allister’ın müdahalesinin ceza sahasında olduğu yönünde penaltı itirazında bulundu. Fransız hakem Benoit Bastien, serbest vuruş kararında kaldı.

EN-NESYRI KENARA GELDİ

Fenerbahçe’de ikinci yarıda önemli pozisyonlar bulan Youssef En-Nesyri, 77’de kenara geldi. Bu dakikada Edin Dzeko oyuna dahil oldu. Sarı-lacivertli takımda Cengiz Ünder de yerini Mert Hakan’a bıraktı.

FENERBAHÇE İKİYİ BULDU

Fenerbahçe, 82. dakikada ikinci golü buldu. Bu dakikada Osayi Samuel’in ceza sahası içinden vuruşu kaleci Moris’ten döndü. Bu top savunmadan Christian Burgess’e çarptı ve ağlara gitti.

RAKİP PENALTI KAZANDI

Union Saint-Gilloise, 90. dakikada Osayi Samuel’in Niang’ı düşürmesi sonrası penaltı kazandı. Oyuna girdikten sonra 87’de sarı kart gören Samuel, penaltı pozisyonunda ikinci sarı karttan kırmızı kartla oyun dışında kaldı.

LIVAKOVIC KURTARDI

90+2’de penaltıda topun başına Franjo Ivanovic, geldi. Dominik Livakovic, Ivanovic’in penaltısında gole izin vermedi.

FARK BİRE İNDİ

Union Saint-Gilloise, penaltının kaçmasının ardından iki dakika sonra golü buldu. Belçika temsilcisi 90+4’te Ross Sykes’ın attığı golle farkı bire indirdi.

Fenerbahçe, kalan kısa dilimde üstünlüğünü korudu ve maçtan galibiyetle ayrıldı.

MAÇTAN DAKİKALAR (İLK YARI)

2. dakikada Belçika ekibi tehlikeli geldi. Ivanovic’in pasında sol kanatta topla buluşan Sadiki, son çizgiye inip ceza sahasına girdi. Bu futbolcunun kale sahasına yerden ortasında Rasmussen’den önce Oosterwolde topa müdahale etti. Rodriguez’in tamamlamak istediği meşin yuvarlağı yine Oosterwolde uzaklaştırdı.

15. dakikada Becao’nun uzaklaştırmak istediği topu kapan Niang, soldan hareketlenen Sadiki’ye pasını aktardı. Çaprazdan ceza sahasına giren bu futbolcunun şutunda, kaleci Livakovic gole izin vermedi.

17. dakikada kaleci Moris’in uzun gönderdiği topu Becao ıska geçince meşin yuvarlak Ivanovic’in önünde kaldı. Bu futbolcu, ceza sahasına girip topa sert vurdu. Kaleci Livakovic bu pozisyonda da başarılıydı.

26. dakikada Fenerbahçe öne geçti. Soldan kazanılan kornerde Cengiz Ünder’in pasında topla buluşan Szymanski, arka direğe doğru ortasını yaptı. Becao’nun kafayla indirdiği topa savunmadan önce Çağlar Söyüncü vurarak meşin yuvarlağı ağlara yolladı: 1-0.

Karşılaşmanın ilk yarısı, Fenerbahçe’nin 1-0 üstünlüğüyle sonuçlandı.

MAÇTAN DAKİKALAR (İKİNCİ YARI BİRAZDAN)

İş Bankası’dan Uluslararası Atatürk Konferansı 

Türkiye İş Bankası, Cumhuriyetin 100’üncü yılında ilkini düzenlediği “Atatürk Vizyonuyla Gelecek Yüzyıla Bakış” başlıklı uluslararası konferansı bankanın kuruluşunun 100’üncü yıldönümü vesilesiyle ikinci kez düzenledi. Konferansta konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, İş Bankası’nın kuruluşuna vurgu yaparak “100 yıl önce atılan bu adım sadece bir bankanın başarı hikâyesi değil, aynı zamanda Atatürk’ün ileri görüşlü liderliğinin de sonucudur” dedi.

Türkiye İş Bankası, kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü anmak hem de bankanın 100 yıllık yolculuğunu kutlamak adına “Atatürk Vizyonuyla Gelecek Yüzyıla Bakış” konferansını düzenledi. İlki Cumhuriyetin 100. yılında düzenlenen konferansın açılışında konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, İş Bankası’nın kuruluşuna vurgu yaparak, “100 yıl önce atılan bu adım sadece bir bankanın başarı hikâyesi değil, aynı zamanda Cumhuriyetimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ileri görüşlü liderliğinin de sonucudur. Atatürk, Türkiye’nin ekonomik bağımsızlığının, ülkenin siyasi bağımsızlığı kadar hayati olduğunu her zaman vurgulamıştır. Ekonomik bağımsızlık, ulusal egemenliğin güvencesidir. İş Bankası da bu vizyonun ışığında, kurulduğu günden bu yana Türkiye’nin ekonomik kalkınmasının en önemli yapı taşlarından biri olmuştur. Atatürk’ün ortaya koyduğu vizyon, yalnızca kendi döneminin değil, gelecek nesillerin de yolunu aydınlatacak bir rehberdir” diye konuştu.

İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Bali de konuşmasında, iktisadi bağımsızlık hedefiyle kurulan bankanın 100 yıllık yolculuğunu, kuruluşunun ilk yıllarındaki anekdotlarla özetledi. İş Bankası için Atatürk’ün “vatanı kurtaracak ve yükseltecek tedbirlerin başında gördüğü, halkın doğrudan itibar ve itimadından doğup meydana gelen tam manasıyla modern ve milli bir banka kurulması” idealinde ifade ettiği “itimat”, “itibar”, “modern” ve “milli bir banka” kavramlarına dikkat çeken Bali, “İşte İş Bankası… ‘Türkler bankacılık yapamaz’ denilen bir ortamda kurulan banka, daha 10 yıl geçmeden tamamen Türkler’in idaresinde olan Türkiye’nin en önemli finans kurumlarının başında yer aldı” dedi.

“HER ŞİRKETİN TEMELİNDE BANKANIN HARCI VAR”

İş Bankası’nın kendisini hiçbir zaman sadece finansal bir kuruluş olarak görmediğinin altını çizen Bali, şöyle devam etti:

“Topyekûn bir kalkınma için kendimizi ülkemize karşı hep sorumlu hissettik. Bu yüzden kuruluş yıllarımızdan itibaren madencilik, şeker sanayi, dokuma, sigorta, cam sanayi gibi sektörlerdeki iştiraklerimizle farklı alanların gelişimine katkı sunduk. Türkiye’de mikro işletmelerden, en büyük gruplara kadar birçok işletmenin hemen hemen tamamının temelinde İş Bankası’nın harcı vardır. Üretim yapan, ekonomik değer yaratan inisiyatifleri, iktisadi kalkınmaya yönelik bütün büyük projeleri hep destekledik. Bugün ise teknoloji alanında hayata geçirdiğimiz, içinde bulunduğumuz dönemin gerektirdiği inisiyatiflerimizle, girişimcilere verdiğimiz destekle misyonumuzu aynen sürdürüyoruz.”

Bali, dilin sırlarını çözen yapay zekânın, üç beş yıl öncesine kadar sadece insan beyninin yapabileceğinin düşünüldüğü edebiyat, müzik ve sinema gibi alanlarda da son derece etkileyici dokunuşlar yaptığı böyle bir dünyada bilanço sorumlulukları kadar bankayı geleceğe hazırlamakla sorumlu olduklarını kaydetti.

İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran da konferansta geleceği anlamak için önce geçmişin araştırılacağını, akıllardaki sorulara yanıt bulmadan önce zihinlerin yeni ufuk açıcı sorularla dolacağını belirterek şöyle devam etti:

“Her biri alanında öncü ve ilham veren bilim insanlarının, ekonomistlerin, sporcuların, sanatçıların başarı hikâyeleri, düşünceleri ve bakış açılarıyla zihnimizde pek çok yeni fikir canlanacak. Dünyamızı, ekonomiyi, bilimi, sanayiyi, tarımı, ticareti ve bankacılığı etkileyen trendlerle ilgili önemli isimlerin değerlendirmelerini, yorumlarını dinleyeceğiz. Yeni teknolojileri konuşacağız. Bunların siyasetle, ekonomik kalkınmayla ilişkileri üzerine tekrar tekrar düşüneceğiz.”

“ATATÜRK BASKETBOL DEĞİL FUTBOL OYNADI”

Gazeteci-yazar Malcolm Gladwell de Atatürk’ün daha 1924 yılında eğitim sistemi üzerine incelemelerde bulunması amacıyla Türkiye’ye davet ettiği Amerikalı filozof ve eğitim kuramcısı John Dewey’in altını çizdiği iki konuya değindi.

İlk olarak ülkede yetişmiş insan gücünün etkin bir şekilde oluşturulmasının önemine işaret eden Gladwell, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Atatürk ve Dewey’in yaşadığı 1920’ler dünyası bir alanda başarı için geniş bir yetişmiş insan gücü oluşturulmasındansa, en üst düzey performansa odaklanmanın iyi olduğuna inanıyordu. Atatürk de örneğin ilk adımlarından biri olarak kadınları yaşamın farklı alanlarına dahil ederken, yetişmiş insan gücünü genişletmeyi sağlıyordu. Organizasyonların başarısını üst seviyeye taşımasında iki farklı model vardır. Futbolda yetkin olmayan tek bir oyuncu, bütün takımı geriye düşürebilir. Basketbolda ise yetkin sporcuların bulunduğu bir takımda bir zayıf oyuncunun bulunması, takımın başarısına olumlu ya da olumsuz etkide bulunmaz. Futbol zayıf halkanın, basketbol güçlü halkanın etkili olduğu bir spor. 20. yüzyılın başında toplumların gelişiminin güçlü halkalara bağlı olduğu düşünülüyordu. Atatürk’ün eğitim politikasının güçlü halkalar oluşturmaktan ibaret olmadığını, zayıf halkaları iyileştirmeye odaklandığını görüyoruz. Dolayısıyla Atatürk, basketbol değil futbol oynadı. 1923-1938 arasında inanılmaz işlere imza attı.”

patronlardunyasi.com

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet adlı bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir tanesidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, güvenilir ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en önemli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan müsabakaları üyeler bir ücrete katlanmadan istedikleri zaman takip edebiliyor. Böylece hem heyecanlı hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol gibi popüler spor dallarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için sadece siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız yeterlidir.

Prizmabet ayrıca üyelerine bol miktarda bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te ilk üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu gibi farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve kazancınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim şartları da oldukça makul seviyededir.

Prizmabet para yatırma ve çekme işlemleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin gibi farklı yöntemlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme işlemleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa sürede hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme işlemlerinde herhangi bir komisyon veya kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı destek hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı destek ekibi sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun veya önerinizi iletebilir ve anında çözüm bulabilirsiniz. Prizmabet canlı destek ekibi profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en iyi bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için güncel giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!

Cardano Mucidinden Rakip Altcoin’e Zehir Zemberek Sözler!

Cardano kurucusu Charles Hoskinson, yakın zamanda verdiği bir röportajda, rakibi olan bir altcoin projesini hedef aldı.

Cardano kurucusu Charles Hoskinson, ortalığı karıştırmaktan asla çekinmeyen biri. Yakın zamanda verdiği bir röportajda Hoskinson, rakibi olan Ethereum’u hedef aldı. Hoskinson, Ethereum’un yönetim yapısını bir “diktatörlük” ile karşılaştırmaktan geri durmadı.

Cardano mucidine göre Ethereum bir ‘diktatörlük’ modeline sahip!

Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere Charles Hoskinson, sık sık Ethereum’u hedef tahtasına oturtuyor. Cardano mucidine göre, Ethereum’un ünlü kurucu ortağı Vitalik Buterin, ironik bir şekilde, merkezi olmayan bir ağ olması gereken şeyin yönü üzerinde biraz fazla etkiye sahip. Cardano’nun Voltaire döneminden kalma yönetişim modeliyle bu tuzaktan kaçındığını iddia ediyor. Bu yükseltme, topluluğun karar alma süreçlerine liderlik etmesini sağlıyor. Böylece, gücün tek bir kişinin elinde toplanmasının önüne geçiyor.

Amerikalı girişimciye göre Cardano’nun yaklaşımı, Bitcoin’de (BTC) gördüğü “anarşiyi” de ortadan kaldırıyor. Böylece, her iki aşırı uca da dengeli bir alternatif sağlıyor. Bu bağlamda Cardano kurucusu, şu açıklamayı yapıyor:

Bu üç şeye sahipseniz, Bitcoin’in anarşisinden ya da Ethereum’un diktatörlüğünden kaçınmak için adil bir şansınız olur. Aslında tek bir sesle ilerleyebilecek bir şeye sahip olursunuz, ancak günün sonunda hala merkezi değildir. Çünkü herkesi temsil eder.

Hoskinson yorumlarını genişletiyor

Ethereum’u bir diktatörlüğe benzeten ve kaşlarını kaldıran sözlerini detaylandıran Charles Hoskinson geri adım atmıyor. Ethereum’un tüm vizyonunun esasen Vitalik Buterin’in etrafında şekillendiğini vurguluyor. Buterin’e duyulan güvene dikkat çeken Hoskinson, şu sonuca varıyor:

Herkes yol haritası için, ilham almak için ona bakıyor ve topluluğu bir araya getirebilecek kadar nüfuza sahip tek kişi o.

Cardano mucidi, Buterin olmadan Ethereum’un momentumunu koruyup koruyamayacağını sorguluyor. Bu bağlamda, “Eğer onu resimden çıkarırsanız, bir sonraki hard fork neye benzer? Oraya ne kadar çabuk varabilirler?” diyor.

Ethereum’un geleceği tek bir kişiye bağlı!”

Cardano kurucusu sadece Ethereum’un liderliğini eleştirmekle yetinmiyor. Ethereum’un stratejik değişimi konusunda da suçu doğrudan Buterin’e yüklüyor. Başlangıçta Ethereum’un sharding yoluyla ölçeklendirilmesi (çekirdeğini optimize etmesi) gerekiyordu. Ancak Buterin gemiyi rollup’lara ve katman-2 çözümlerine doğru yönlendirdi. Bu yaklaşım Ethereum’un kısa vadede ölçeklenmesini sağlamış olsa da, karşıtları da yok değil. Son zamanlarda eleştirmenler, Ethereum’un temel katmanında hem faaliyet hem de ücret gelirlerinde bir düşüş görüldüğü için “çıkarıcı L2’lerin” yükselişini hedef aldı.

Hoskinson, “Katman 2’leri veya rollup’ları benimseme hareketi nereden geldi?” diye soruyor. Buradan hareketle Cardano mucidi, “Bu rastgele bir Ethereum mühendisinin fikri miydi, yoksa Buterin’in blog yazıları yazarak, bunun hakkında konuşarak ve bunun için bastırarak anlatıyı yönlendirmesi miydi?” diye soruyor. Hoskinson’a göre bu durum, Ethereum’un geleceğinin merkezi olmayan bir topluluktan ziyade tek bir kişinin vizyonu tarafından belirlendiği fikrini güçlendiriyor.

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet adlı bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir tanesidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, güvenilir ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en önemli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan müsabakaları üyeler bir ücrete katlanmadan istedikleri zaman takip edebiliyor. Böylece hem heyecanlı hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol gibi popüler spor dallarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için sadece siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız yeterlidir.

Prizmabet ayrıca üyelerine bol miktarda bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te ilk üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu gibi farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve kazancınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim şartları da oldukça makul seviyededir.

Prizmabet para yatırma ve çekme işlemleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin gibi farklı yöntemlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme işlemleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa sürede hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme işlemlerinde herhangi bir komisyon veya kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı destek hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı destek ekibi sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun veya önerinizi iletebilir ve anında çözüm bulabilirsiniz. Prizmabet canlı destek ekibi profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en iyi bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için güncel giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!

“Beklentilerin farklılaşması fırsatçılara gün doğuruyor”

TCMB’nin beklenti anket sonuçlarını değerlendiren ASO Başkanı Seyit Ardıç, “12 ay sonrası için piyasa katılımcıları %27,5, reel sektör %53,8, hane halkı ise %73,1 enflasyon öngörüyor. Bu farklılaşma fiyatlama davranışlarını bozarken, enflasyon fırsatçılarına da gün doğuyor” dedi.

Ankara Sanayi Odası (ASO) Eylül Ayı Mec­lis Toplantısı’nda ko­nuşan, ASO Yönetim Kuru­lu Başkanı Seyit Ardıç, enf­lasyonla mücadelede önemli faktörlerden birisinin güven tesisi, kamuoyu algısını doğ­ru yönetmek ve yönlendir­mek olduğunu söyledi.

TC­MB’nin beklenti anketlerine göre 12 ay sonrası için piya­sa katılımcıları %27,5, reel sektör %53,8, hane halkı ise %73,1 enflasyon öngördüğü­nü ifade eden Ardıç, “Bu fark­lılaşma fiyatlama davranışla­rını bozarken, enflasyon fır­satçılarına da gün doğuyor, gerekenden fazla fiyat artışı yapılıyor ve ortaya, enflasyon fırsatçılığı durumu çıkıyor” açıklamasını yaptı.

“Umarım stagflasyon riski ile karşı karşıya kalmayız”

Türkiye’de en önemli gün­dem maddesinin arzu edilen hızda düşmeyen enflasyon olduğunu söyleyen ASO Baş­kanı Ardıç, “Temmuzda enf­lasyon yılık bazda düşerken aylık bazda ise bir ivmelenme ortaya çıktı. Ağustosta baz etkisiyle fiyatların artış hızı azalsa da alım gücünde cid­di tahribat yaşanmaya devam ediyor. Büyüme rakamları enflasyonda düşüşün devam edeceği sinyalini veriyor.

An­cak ekonominin yavaşlaması her zaman enflasyonun düşe­ceği anlamına gelmediği gi­bi stagflasyon riski de söz ko­nusu. Önemli olan son iki ay­da baz etkisi nedeniyle düşüş eğilimi gösteren enflasyo­nun, bu etkinin ortadan kalk­masından sonra nasıl bir se­yir izleyeceği. Umarım hem yüksek enflasyon hem de dü­şük büyüme, yani stagflasyon riskiyle karşı karşıya kalma­yız” diye konuştu.

Yüksek faizden en büyük zararı sanayici görüyor

Yüksek faizden en büyük zararı sanayicilerin gördüğü­nü belirten Ardıç, ABD Mer­kez Bankası FED’in 50 baz puanlık faiz indiriminin ar­dından Türkiye’de faiz indi­rimi beklentilerinin daha çok konuşulmaya başladığına dikkat çekerek “Enflasyonla mücadele için biz sanayiciler uzun bir süredir yüksek fa­iz ortamında büyük fedakâr­lıkta bulunuyoruz. Ama şu­nu da biliyoruz ki erken bir faiz indirimi, bugüne kadar ödediğimiz bedellerin boşa gitmesi anlamına gelecektir.

Bu konuda tek karar verici mercii olan Merkez Banka­mızın alacağı kararlara güve­nimizin tam olduğunu vur­gulamak istiyorum” dedi. Enflasyonla etkin mücadele için maliye ve gelirler politi­kasının güçlü desteği gerek­tiğini vurgulayan Başkan Ar­dıç, “Kamu desteğinin sınırlı kaldığı bir enflasyonla mü­cadele politikası, faizlerin uzun süre yüksek kalmasına ve ekonomimizin daha fazla tahribata uğramasına neden olacaktır” dedi. Ardıç, enflas­yon direncini kırmak için ka­munun tasarrufunun şart ol­duğunu belirtti

Kalıcı düşüş için reel sektör güçlü kalmalı

Türkiye ekonomisinin yı­lın ikinci çeyreğindeki yüzde 2,5 büyümeye karşın sanayi sektörünün yüzde 1,8 daraldı­ğına dikkat çeken Ardıç, “Do­ğal olarak bu durum, ekono­minin istihdam ve katma de­ğer yaratabilmesi açısından önemli bir risk unsuru ola­rak karşımızda duruyor. Bü­yümenin refah seviyesi üze­rine yansıması ve özellikle de enflasyonda kalıcı düşüş için reel sektörün güçlü kalması gerektiğinin altını çizmek is­terim. Yüksek faiz nedeniyle finansman erişiminde ve kul­lanımında büyük sıkıntı ya­şayan KOBİ’ler için özel kredi destek mekanizmaları acilen devreye alınmalıdır” diye ko­nuştu.

“Yüksek teknolojili üretim ve ihracat yapılmalı”

Gayrisafi milli hasıla içeri­sinde imalat sanayisinin payı­nın 2023 yılında 21,3 seviye­sine geldiğini, aynı dönemde imalat sanayiinde istihdam edilenlerin payının da %19,8’e gerilediğine dikkat çeken Ar­dıç, “İmalat sanayiinin hem toplam hasılada hem de istih­dam içindeki payında kayde­dilen bu daralma, Türkiye’nin sanayisizleşme eğiliminde olduğuna işaret etmektedir. Sanayisizleşme; ekonomi­nin büyüme potansiyeli, is­tihdamın artırılması ve kay­nakların etkin kullanımı he­deflerine ket vurduğu zaman, ekonomi açısından patolojik bir durum ortaya çıkmakta­dır.

Sanayi sektörünün milli gelir içindeki payının %30’lar seviyelerine ulaşması bekle­niyor. İddialı olan bu hedefe tutarlı, etkin politika ve des­tekler sayesinde ulaşılabilir” dedi. Türkiye’nin sınıf atlayıp devler liginde yer alabilmesi­nin tek yolu yüksek teknolojili üretim ve ihracattan geçtiği­ni belirten Ardıç, “İhracat ra­kamımız yükseliyor. Cumhu­riyet tarihinin rekorlarını kı­rıyor. Bununla övünelim ama artık övüncümüzün asıl kay­nağı yüksek teknolojili ihra­catta yapacağımız artış ve ih­racat kilogram değerimiz ol­malıdır” dedi.

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet adlı bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir tanesidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, güvenilir ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en önemli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan müsabakaları üyeler bir ücrete katlanmadan istedikleri zaman takip edebiliyor. Böylece hem heyecanlı hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol gibi popüler spor dallarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için sadece siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız yeterlidir.

Prizmabet ayrıca üyelerine bol miktarda bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te ilk üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu gibi farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve kazancınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim şartları da oldukça makul seviyededir.

Prizmabet para yatırma ve çekme işlemleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin gibi farklı yöntemlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme işlemleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa sürede hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme işlemlerinde herhangi bir komisyon veya kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı destek hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı destek ekibi sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun veya önerinizi iletebilir ve anında çözüm bulabilirsiniz. Prizmabet canlı destek ekibi profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en iyi bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için güncel giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!