PrizmaBetGüncelGirişAdresiHızlıveGüvenilirErişim!

Türk Devletleri Teşkilatı 15 yaşında

Türk dünyasının entegrasyon sürecinde çatı kuruluş olan Türk Devletleri Teşkilatı (TDT), 15’inci kuruluş yıl dönümünü kutluyor.

İlk kuruluş adı “Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi (kısaca Türk Keneşi-Türk Konseyi)” olan TDT’nin temelleri, 3 Ekim 2009’da Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Türkiye tarafından imzalanan Nahçıvan Anlaşması’yla atıldı.

Ortak tarihi ve kültürel değerlere sahip Türk dünyasının entegrasyonuna hizmet etmeyi hedefleyen TDT, üye ülkelerle ekonomiden politikaya, eğitimden kültüre, savunmadan güvenliğe, ulaştırmadan gümrüğe, turizmden spora kadar çeşitli alanlarda işbirliğinin zeminini oluşturmaya yönelik faaliyetler yürütüyor.

Halihazırda bölgesel ölçekte tanınırlığı artan TDT, 15 yılda toplamda 4,25 milyon kilometrekare toprağa ve yaklaşık 160 milyon nüfusa sahip üye ülkeleriyle Türk dünyasının jeopolitik konumunu güçlendiren uluslararası teşkilat haline geldi.

Yeni bir dönemin başlangıcı

İstanbul’da 12 Kasım 2021’de düzenlenen Devlet Başkanları 8. Zirvesi’nde Türk Konseyinden “Türk Devletleri Teşkilatı” olarak ismini değiştirme kararı, uluslararası arenada Türk dünyasındaki entegrasyon sürecinde yeni bir dönemin başlangıcı şeklinde yorumlandı.

Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkiye ve Özbekistan gibi 5 tam üyeden oluşan TDT’de Türkmenistan, Macaristan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) “gözlemci” olarak yer alıyor.

Merkezi İstanbul’da bulunan TDT, Devlet Başkanları Konseyi, Dışişleri Bakanları Konseyi, her ülkeden gelen akil insanlardan oluşan Aksakallar Konseyi, Kıdemli Memurlar Komitesi ve Sekretaryadan oluşuyor.

Bunun yanı sıra TDT, Türk Devletleri Parlamenter Asamblesi (TÜRKPA), Türk Akademisi ve Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY), Türk Yatırım Fonu, Türk Kültür ve Miras Vakfı gibi mevcut işbirliği mekanizmaları için çatı kuruluş vazifesi görüyor.

TDT, Birleşmiş Milletler (BM) başta olmak üzere Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Dünya Gümrük Örgütü (WCO) gibi çok sayıda önemli uluslararası örgütle de ortaklık yürütüyor.

Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de temsilciliğini açan TDT, bu kararıyla gözlemci üyesi Macaristan’ın yanı sıra AB ile AGİT, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), Vişegrad Grubu gibi diğer kurumlarla ilişkilerini güçlendirmeyi ve teşkilatın Avrupa’daki görünürlüğünü artırmayı hedefliyor.

“Türk Dünyası-2040 Vizyonu Belgesi” ile geleceğe yönelik stratejik perspektiflerini belirleyen TDT, Türk dünyasında karşılıklı güven ortamının pekiştirilmesini, siyasi dayanışmanın güçlendirilmesini, ekonomik ve teknik işbirliği imkanlarına ivme kazandırılmasını, beşeri ilişkilerin sağlıklı yapılara kavuşturulmasını, Türk dünyasının tarihi ve kültürel birikimlerinin en geniş şekilde kayıt altına alınmasını amaçlıyor.

TDT devlet başkanlarından “Türk Devri” sloganı

TDT Devlet Başkanları 10. Yıl Dönümü Zirvesi vesilesiyle en son Kazakistan’da “Türk Devri” sloganıyla toplanan liderler, TDT bünyesinde, güvenlik alanında yakın eş güdüm ve işbirliğinin sağlanması için savunma sanayisi ve askeri konularda daha yakın işbirliğini sürdürme kararı aldı.

TDT, 15 yılda sadece üye ülkelerin devlet kurumları arasında değil aynı zamanda kardeş toplumlar arasında da kaynaşmayı sağlamayı başardı.

Ortak kuruluşların yaptığı faaliyetlerle halkların ortak tarihi ve kültürel değerlere olan ilgisi artarken en son Türk Akademisinin Türk Dünyası Ortak Alfabe Komisyonunun 34 harften oluşan Ortak Türk Alfabesi üzerinde uzlaştığına dair haberi ise Türk dünyasında büyük sevinçle karşılandı.

Kuruluşundan bu yana devlet başkanları düzeyinde 10 zirveye ev sahipliği yapan TDT, 11’inci zirvesini 6 Kasım’da Kırgızistan’da düzenlemeye hazırlanıyor.

Türk Dili Kurultayı’nda Atatürk’ün bestelettiği marş sürprizi

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumunun yeni binasındaki konferans salonunda düzenlenen 10. Uluslararası Türk Dili Kurultayı, İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.

Türk Dil Kurumu (TDK) Başkanı Prof. Dr. Osman Mert, Türkçenin her alanda doğru ve güzel kullanılması için çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, “Bu kapsamda hazırladığımız Türkçenin Korunmasına Yönelik Kanun çalışmamızı, yakın zamanda yetkili makamlarımıza arz edeceğiz.” dedi.

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumunun yeni binasındaki konferans salonunda düzenlenen 10. Uluslararası Türk Dili Kurultayı, İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.

Kurultayın açılış konuşmalarından önce, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 1934’te Türk Dil Kurultayı için bestelenmesi talimatı üzerine, sözlerini Malatya Milletvekili Mehmet Hilmi Oytaç’ın yazdığı, bestesini orkestra şefi Carlo D’Alpino Capoçelli’nin yaptığı “Kurultay Marşı” 90 yıl aradan sonra ilk kez dinletildi.

Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, Kurultayın ilk yapıldığı dönemden bugüne gelinceye kadar dünyanın ve Türkiye’nin pek çok sıkıntılı dönemi geçirdiğini ve üstesinden geldiğini söyledi.

Türk dünyasının var olması için Türk dili çalışmalarının artarak devam etmesi gerektiğini dile getiren Çam, “Coğrafyamızda barışın, huzurun, çok sesliliğin, çok kültürlülüğün yaşamasına mücadele vermek için kurgulanmış bir medeniyet tasavvurumuz var. Kaybolmakta olan bazı diller, lehçelerin yaşatılması gerekiyorsa Türk dilinin güçlü olması gerekiyor.” diye konuştu.

“DERLEME VE TARAMA SÖZLÜKLERİ, DİLİN O GÜNDEN BUGÜNE GELİŞMESİNE KATKI SAĞLADI”

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Derya Örs de Türk Dil Kurultayının birincisinin Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün teşrifleriyle 26 Eylül-4 Ekim 1932’de yapıldığını anımsattı.

“Mustafa Kemal Atatürk, savaş meydanlarında kazandığı zaferlerden daha büyüklerinin, kültür, ilim ve sanat alanında da kazanılmasına yürekten inanan ve bunun gerçekleşmesi için kişisel mirasından Türk Dil Kurumuna ve Türk Tarih Kurumuna maddi pay ayıran, ‘Türk Dilinin Dünya Dilleri Arasındaki Yeri’ adlı ilk kurultaya, daha sonra 18-23 Ağustos 1934 tarihlerindeki ikinci kurultaya, 24-31 Ağustos 1936’da yapılan üçüncü kurultaya bizzat başkanlık etmiş, katılmış, görüşlerini ve önerilerini bildirmiş ve bilim insanlarıyla birlikte canla, başla çalışmıştır.” diyen Örs, dil kurultaylarının Atatürk’ün vefatından sonra düzenli şekilde devam ettiğini kaydetti.

Derya Örs, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu çatısı altında 1982 Anayasası’na dayanarak, 11 Ağustos 1983 tarihli kanunla Atatürk Araştırma Merkezi, Atatürk Kültür Merkezi, Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumunun kamu tüzel kişiliğine sahip yapısıyla çalışmalarını yürüttüğünü anlattı.

Türk Dil Kurumunun, 1983 sonrasında her dört yılda bir Türk Dili Kurultayını yapmaya devam ettiğini aktaran Örs, “Türk Dil Kurumunun en önemli çalışmalarından olan derleme ve tarama sözlükleri, dilimizin o günden bugüne gelişmesine, zenginleşmesine katkılar sağlamıştır. Türkçenin dünya dilleri arasında hak ettiği yeri alması için çalışan, çabalayan ve bu konuda büyük başarılar elde eden Türk Dil Kurumumuzu, tarihi süreç içerisinde emek ve hizmet veren bütün çalışanlarımızı, başkanlarımızı, sevgi ve saygıyla anarak tebrik ve teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.

TDK 1567 ESER YAYIMLADI

Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Osman Mert de ilki Atatürk’ün teşviki ve katılımıyla 1932’de düzenlenen Türk Dil Kurultayından bu yana 26 Eylül’ü Türk Dil Bayramı olarak kutladıklarını hatırlattı.

Dilin milletlerin dünya sahnesindeki görünümlerinin aynası olduğunu, dil olmadan insan, aile ve toplumun olamayacağını vurgulayan Mert, “Türkçe, sadece bir iletişim aracı olmanın ötesinde, milletimizin tarihi ve kültürel mirasını yansıtan eşsiz bir hazinedir. Bu engin dil, zamanla bulunduğu toprakları zenginleştirip şekillendirmiş, aynı zamanda o topraklardan da etkilenerek büyümüş ve gelişmiştir.” değerlendirmesinde bulundu.

Mert, Türk Dil Kurumunun, Türkçe Sözlük ve İmla Kılavuzu olmak üzere dilin birinci derecedeki kaynakları, sözlükler ve araştırma-inceleme kitapları başta olmak üzere 1567 eser yayımladığına işaret etti.

ESKİ TDK BİNASI MÜZE OLUYOR

9-11 Eylül 2024’te Türk Devletleri Teşkilatının bünyesinde Uluslararası Türk Akademisi ve TDK iş birliğinde Bakü’de düzenlenen “Türk Dünyası Ortak Alfabe Komisyonu Üçüncü Toplantısı” sonrasında kabul edilen 34 harflik Ortak Türk Alfabesinin, Türk dünyasının geleceği açısından tarihi ve stratejik bir gelişme olduğunu dile getiren Mert, şöyle konuştu:

“Bu gelişmeyle eğitimden ekonomiye, siyasetten edebiyata kadar pek çok alanda Türk coğrafyası yakınlaşacak ve birlikte hareket kabiliyeti artacaktır. Bunu orta ve uzun vadede Türk dünyasında terim birliği çalışmalarımız takip edecektir. Bunu hazırlıklarını sürdürdüğümüz Türk Dünyası Dil Kurumları Birliği çalışmamız takip edecektir. Yine konuşur sayısı, yaygınlığı ve bilgi üretme kapasitesi bakımından dünyanın ilk beş dilinden olan Türkçenin uluslararası bir gününün olması yönünde çalışmalarımız bulunmaktadır. Köl Tigin Yazıtının Türkçe yüzünün 21 Ağustos 732’de tamamlanmış olmasından ötürü, 21 Ağustos gününün bütün dünyada ‘Türk Dili Günü’ olarak kabul edilmesi yönünde gayret göstereceğiz.

70 yıldır Türk diline yuva olan eski hizmet binamızı Türkçe Müzesi yapma arzusundayız. Bu müze, Türkçenin sadece bir dil olmadığını, aynı zamanda bir milletin tarihini, kültürünü ve medeniyetini taşıyan bir hazine olduğunu bir kere daha hatırlatacaktır. Türkçenin her alanda doğru ve güzel kullanılması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu kapsamda hazırladığımız Türkçenin Korunmasına Yönelik Kanun çalışmamızı, yakın zamanda yetkili makamlarımıza arz edeceğiz.”

SÖZLÜKLERİN DİJİTALE AKTARIMI DEVAM EDİYOR

Hazırlık çalışmaları devam eden Türkçe Sözlük, Osmanlı Türkçesi Sözlüğü ve diğer sözlüklerin bir sözlük yazılımı olan “Lexonomy”ye aktarıldığı bilgisini veren Mert, 200 civarındaki terim sözlüğünün de yakın zamanda terim programına aktarıldığını söyledi.

Prof. Dr. Mert, Ulusal Türkiye Derlemini sözlük yazılımıyla irtibatlandırma yolundaki çalışmaların da son aşamaya geldiğini bildirerek, “Bu seviyeye gelmemizde yeni bir milli şuur hamlesini başlatan, Türk Dil Kurumunun kurucu ve koruyucu başkanı olarak bizlere kılavuzluk eden ve en kıymetli hazinemiz olan Türk dilinin korunup ve zenginleştirilmesini sağlayan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ve Türkiye Cumhuriyeti’nin inşasında ve ihyasında görev alan fedakar yüreklerin çok önemli yeri vardır. Hepsini rahmetle ve şükranla anıyoruz.” diye konuştu.

21 ülkeden 167 araştırmacının katıldığı kurultay, yarın akşam yapılacak kapanış oturumuyla sona erecek.

patronlardunyasi.com

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere Prizmabet adlı bir bahis sitesinden bahsedeceğim. Prizmabet, Betconstruct altyapısı ile üyelerine kaliteli hizmetler veren ve ülkemizin önde gelen bahis sitelerinden bir tanesidir. 2009 yılında kurulan Prizmabet, lisanslı, güvenilir ve avantajlı bir site olarak dikkat çekmektedir. Prizmabet’te spor bahisleri, canlı bahisler, casino, canlı casino, slot oyunları, sanal sporlar ve daha pek çok seçenek bulabilirsiniz. Prizmabet’te oyun oynamak için aradığınız ortamı fazlası ile bulacaksınız.

Prizmabet’in en önemli özelliklerinden biri de Prizmabet TV kanalıdır. Bu kanal sayesinde bahis sitesinde bulunan müsabakaları üyeler bir ücrete katlanmadan istedikleri zaman takip edebiliyor. Böylece hem heyecanlı hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabiliyorsunuz. Prizmabet TV kanalında futbol, basketbol, tenis, voleybol gibi popüler spor dallarının yanı sıra daha az bilinen sporlara da yer verilmektedir. Prizmabet TV kanalını kullanmak için sadece siteye üye olmanız ve yatırım yapmanız yeterlidir.

Prizmabet ayrıca üyelerine bol miktarda bonus ve promosyon da sunmaktadır. Prizmabet’te ilk üyelik bonusu olarak 100 TL deneme bonusu alabilirsiniz. Bunun yanında yatırım bonusları, kayıp bonusları, arkadaş davet bonusu, doğum günü bonusu gibi farklı bonuslar da mevcuttur. Prizmabet bonusları sayesinde daha fazla oyun oynayabilir ve kazancınızı artırabilirsiniz. Prizmabet bonuslarının çevrim şartları da oldukça makul seviyededir.

Prizmabet para yatırma ve çekme işlemleri konusunda da üyelerine kolaylık sağlamaktadır. Prizmabet’te banka havalesi, kredi kartı, papara, cepbank, QR kod, bitcoin gibi farklı yöntemlerle para yatırabilir ve çekebilirsiniz. Para yatırma ve çekme işlemleri 7/24 yapılabilmekte ve kısa sürede hesaplara yansımaktadır. Prizmabet para yatırma ve çekme işlemlerinde herhangi bir komisyon veya kesinti de yapmamaktadır.

Prizmabet müşteri hizmetleri de üyelerine 7/24 canlı destek hizmeti sağlamaktadır. Prizmabet canlı destek ekibi sayesinde site ile ilgili her türlü soru, sorun veya önerinizi iletebilir ve anında çözüm bulabilirsiniz. Prizmabet canlı destek ekibi profesyonel, güler yüzlü ve yardımseverdir.

Sonuç olarak, Prizmabet ülkemizin en iyi bahis sitelerinden biri olarak gösterilebilir. Prizmabet’te hem eğlenceli hem de kazançlı bir bahis deneyimi yaşayabilirsiniz. Prizmabet’e üye olmak için güncel giriş adresini web sitemizden bulabilirsiniz. Prizmabet’e girmek için tıklayınız! Prizmabet’e katıldığınıza pişman olmayacaksınız!