Neden horladığınızı biliyor musunuz?
Horlama, üst solunum yollarında yaşanan hava yolu darlığında yumuşak damağın hava geçerken titremesi sonucu oluşmaktadır. Horlama bir hastalık değil altta yatan farklı hastalıkların işareti olabilmektedir. Horlamanın birçok nedeni olabilir:
- Aşırı kilo horlamaya neden olabilmektedir.
- Soluk borusunu, üst solunum yolunu tıkayan, daraltan geçişi azaltan herhangi bir anatomik darlık veya hastalık horlamaya neden olabilir.
- Çenede veya üst damakta yaşanan şekil bozuklukları horlamaya zemin hazırlayabilir.
- Hamilelikte üst solunum yolu ödeme bağlı daraldığı ve mukozalar şiştiği için horlamalar artabilmektedir.
- Alkol kullanımı solunum kaslarını gevşettiği için horlama görülebilmektedir.
- Yoğun sigara içildiğinde, üst solunum yollarında inflamasyon (mikrobik olmayan iltihaplar) ve daralma olduğu zaman horlamalar daha sık görülmektedir.
- Rahat uyumak için kullanılan uyku ilaçları da horlamayı tetikleyebilmektedir .
- Küçük dil ve yumuşak damak şişmesi de horlama nedenleri arasındadır.
- Özellikle çocuklarda bademciklerin ve geniz etinin şişmesi-büyümesi horlamaya ve uyku apnesine yol açabilmektedir.
Horlamayla birlikte nefesiniz de kesilebilir
Horlama hava yolunun daralmasının sonucu, uyku apnesi ise hava yolunun tamamen tıkanması ve nefesin durmasıdır. Uyku sırasında solunum kaslarının gevşemesi, yatay pozisyona geçiş, vücut ve beynin aynı anda dinlenmeye geçmesi gibi nedenlerle her insanın uyku sırasında nefes durması gerçekleşebilir. Uyku sırasında nefesin saatte 5 kereye kadar durması normal kabul edilebilmektedir. Ancak saatte 5’in üzerinde nefes kesilmesi yaşanıyorsa uyku apnesi patolojik bir hal alarak vücuda zarar vermektedir. Uyku apnesinin teşhisi ise uyku laboratuvarlarında yapılan nefes, kalp ritmi, beyin dalgaları, uyku kalitesi gibi parametreler incelenerek konulmaktadır.
Bu belirtilere dikkat edin
Hastalar uykularında kendi horlamalarını veya nefeslerinin kesildiğini hissetmeyebilir. Genellikle partnerlerinin “horluyor” ya da “nefesi kesiliyor” şikayeti üzerine doktora başvurulmaktadır. Horlama ya da uyku apnesi olan kişiler gün içinde bazı şikayetler yaşayabilmektedir;
- Sabah boğaz ağrısı (ağızın açık uyunması nedeniyle)
- Yataktan kalkamamak ve gün içinde yorgun hissetmek
- Gün içinde uyku hali
- Baş ağrısı (Uykuda alınan oksijen seviyesi azaldığı için özellikle sabahları baş ağrısı yaşanabilir.
- Tansiyon yüksekliği ve özellikle ilaç kullanımına rağmen tansiyonun kontrol altına alınamaması.
- İlaçlara rağmen kontrol altına alınamayan diyabet(şeker hastalığı)
- Metabolizma yavaşladığı için kilo almak
- Erkeklerde cinsel fonksiyon bozukluğu
- Trafik kazaları veya ışıklarda uykuya dalmaya kadar varabilen konsantrasyon bozukluğu. Çocuklarda bu durum okul başarısızlığı olarak yansıyabilmektedir.
- Bazen ani bayılmaların nedeni horlama ya da uyku apnesine bağlı gelişebilmektedir.
Tedavi uyku apnesinin derecesine göre değişiyor
Uyku apnesi olan kişilerin derecesini belirlemek tedavi için önemlidir. Saatte 5-15 arası nefes kesilmesi hafif, 15-30 arası orta, 30 üstü ise ağır uyku apnesi olarak sınıflandırılır. Ağır uyku apnesi olan hastalarda genellikle cpap denilen solunum cihazı tedavisi uygulanmaktadır. Hafif ve orta seviye uyku apnesi olanlarda ise uyku pozisyonunu değiştirmek, çenenin öne çekilmesini sağlayan aparatlar ya da anatomik darlık durumunda cerrahi tedaviler tercih edilebilmektedir. Uygulanan tedavilerle uyku apnesi kontrol altına alınabilmekte ve yaşanan şikayetler giderilebilmektedir.
Uyku apnesinin olmayıp sadece horlamanın yaşandığı durumlarda ise farklı yöntemlerle horlama giderilebilmektedir.
Horlamayı gidermek için;
Yatış pozisyonunu değiştirmek gibi basit bir yöntem bile horlamayı geçirebilmektedir. Bunun için yan yatış yastıkları gibi aparatlar kullanılabilmektedir.
- Çeneyi öne çeken aparatlar
- Alkol ve sigaranın bırakılması
- Kilo vermek
- Uyku ilacı ya da üst solunum yollarında ödem yapan ilaçların kesilmesi
- Uyku hijyenine dikkat etmek horlamayı giderebilmektedir.